Adana Barosu Başkan Mengücek Gazi Çıtırık, 34 vatandaşın öldüğü Roboski katliamının üzerinden 4 yıl gibi uzun bir süre geçmesine rağmen olayın aydınlatılamamasına tepki gösterdi.
Çıtırık, “Emri verenlerin, faillerin ve sorumluların yargı önünde hesap vermeksizin soruşturmanın takipsizlikle sonuçlanması hukuk devleti için bir ayıptır, kara bir lekedir. Kamuoyunu ve vicdanları tatmin edecek bir kararın verilmemiş olması son derece üzüntü vericidir.” dedi.
Adana Barosu Başkan Mengücek Gazi Çıtırık, 28 Aralık 2011'de Şırnak'ın Uludere ilçesi Gülyazı ve Roboski (Ortasu) köyü yakınlarında, Türkiye- Irak sınırında yaşanan hadisenin yıldönümü dolayısı ile yazılı açıklama yaptı. Çıtırık, “Hukuk devletinden idarenin tüm eylem ve işlemleri yargı denetiminde olup; açıklık, denetlenebilirlik ve hesap verilebilirlik içerisinde olayın aydınlatılması gerekirken, siyasi iktidar üç maymunu oynamış. TSK ise olayda rutin dışına çıkılmadığını beyan ederken, TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu olayda, kasten hareket edildiğine dair bir delil elde edilmediğini açıklamıştır. Açık arazide bulunan ve silahlı olmadıkları insansız hava araçlarıyla çok rahat tespit edilecek durumda bulunan insanlarımızın üzerine niçin bomba atılmıştır ve bomba atılma emrini kim vermiştir?” diye sordu. Çıtırık, bu soruların cevapsız kaldığını belirtti.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmada uzun süre gizlilik kararı kaldırılmadığını hatırlatan Çıtırık, şunları kaydetti: “Halbuki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin yerleşik içtihatlarına göre, yaşam hakkına yönelik ihlallerde soruşturmanın etkin; belge ve bilgilere ulaşılmasında engel çıkartılmaması, işlemlerin mağdurların ve kamuoyu denetimine açık olarak yürütülmesi yönünde kararları mevcuttur. Ancak ilk günden itibaren adil, tarafsız, objektif ve etkili bir soruşturma yürütülmemiş, olayın üstü kapatılmak istenmiştir. Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığına görevsizlik kararı verilmesi üzerine dosya Genelkurmay Askeri Savcılığı'na gönderilmiştir. Askeri Savcılık, TSK personelinin kendilerine verilen görevi yerine getirirken 'kaçınılmaz hataya düştüklerinden' bahisle kamu davası açılmasını gerektiren, sebep bulunmadığını belirterek takipsizlik kararı vermiştir. Takipsizlik kararına yapılan itiraz da Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesince reddedilmiştir. Bunun üzerine dosya bireysel başvuru ile Anayasa Mahkemesi önüne gitmiştir.”
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığında soruşturma devam ederken, Genelkurmay Başkanlığı dosyaya verdiği 28 Mayıs 2012 tarihli belgede; olay öncesi elde edilen istihbari duyumlardan bazılarının MİT Müsteşarlığı'ndan alındığını bildirdiğine dikkat çeken Çıtırık, “Müsteşarlık, 21.12.2011 tarihinde paylaştığı Ortasu/Gülyazı bölgesinde 21/30 Aralık 2011 tarihleri arasında bir terörist saldırı gerçekleşeceğini ifade ederek, olay günü karar verme sürecinde önemli rol oynayan duyumun MİT'den alındığını beyan etmiştir.” ifadelerini kullandı.
Roboski katliamının da daha önce yaşanan 'failleri belli ama faili meçhul bıraktırılan' Kahramanmaraş, Çorum olaylarına dönüştürülmek istendiğini öne süren Çıtırık, açıklamasını şöyle tamamladı: “Suruç ve Ankara katliamında da somut bir ilerleme olmadığı ortadadır. Yitirdiğimiz insanların acılarını paylaşıyor ve sorumluların hesap verecekleri güne kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”