Türk-İş Genel Sekreteri ve Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak, "Kıdem tazminatı, Türkiye işçi sınıfının ve Türk-İş'in kırmızı çizgisidir" dedi.
Bolu Öğretmenevi'nde düzenlenen Türk Metal Sendikası Bolu Şubesi 8. Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Kavlak, işçilerin, Anayasa'dan ve yasalardan kaynaklanan haklarını kullanamadığını savundu.
Kavlak, emekçinin elindeki en güçlü silah olan grev hakkının, fiilen kullanılamadığını öne sürerek, "Ülkemizde son 12 yılda, 8 grev, hiç ilgisi olmamasına rağmen, genel sağlık ve milli güvenlik gerekçesiyle ertelendi. Yapılmak istenen kanuni grevler, haksız gerekçelerle durduruldu. Bildiğiniz gibi, son olarak da metal iş kolundaki grev ertelenerek, binlerce metal işçisi mağdur edildi" diye konuştu.
Türkiye'de, sendikal hareketin, çok önemli bir darboğazdan geçtiğini iddia eden Kavlak, Türkiye'de sendikalı işçi sayısının giderek azaldığını, 1980'li yıllarda nüfusu 45 milyon olan Türkiye'de 2,5 milyon sendikalı bulunduğunu, günümüzde ise bu sayının 1 milyonun altında olduğunu söyledi.
Kıdem tazminatı
Kavlak, Türkiye'nin gündeminde kıdem tazminatı, taşeronlaşma ve özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisinin verilmesi konularının bulunduğuna değinerek, şöyle devam etti:
"Şimdi de son kalemize, kıdem tazminatı hakkımıza saldırılıyor. Biz, onların istediği düzene 'evet' demeyiz. Çünkü onların istediği düzende sendika yok. Toplu sözleşme yok. Hak yok. Hukuk yok. İnsan yok. İnsanca yaşamak yok. Biz burada olduğumuz sürece, onlara bu fırsatı vermeyeceğiz. Sonuna kadar direneceğiz. İşçi sınıfının kıdem tazminatı hakkından asla vazgeçmeyiz. 'Kıdem tazminatı, Türkiye işçi sınıfının ve Türk-İş'in kırmızı çizgisidir' dedik. Orada durduk. 'Buna cevabımız genel grev olacaktır' dedik. Orada durduk."
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın, kıdem tazminatıyla ilgili yaptığı çalışmada, hak kaybı olmayacağını belirttiğini vurgulayan Kavlak, "Ben bugüne kadar hazırlanan üç tane tasarı gördüm. Hepsini didik didik okudum. Peki, hak kaybı yoksa o zaman ben hayal mi gördüm? Başka bir ülkede hazırlanan tasarıyı mı okudum? Tasarıların hepsinde, kıdeme esas olan gün sayısını 30 günden 14 güne düşürmek yok muydu? Onlarda da vardı, şimdi de var" diye konuştu.
Kavlak, tartışılan konulardan birinin de özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi olduğunu anımsatarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yani birtakım şirketler kurulacak, Bu şirketler, her iş kolundaki işçilerle sözleşme yapacak. Sonra da onları kiraya verecek. İşçiye bir lokma, kendilerine dört dörtlük sofra. İstedikleri belli. Onlar kölelik düzeni istiyorlar. Bu ülkenin ekmeğe muhtaç insanlarının, işsizlerinin sırtından para kazanmak isteyenlerin, onları köle gibi alıp satmak isteyenlerin Allah gözünü doyursun. Bizi, bunlarla test etmeye, çaresizliğe mahkum etmeye, köleliği kabul etmeye zorlamayın. Bunu kabul etmeyiz. etmeyeceğiz."
AA