Kanadalı araştırmacı, gazeteci ve yazar Freed A. Reed: Ateisttim, Risale-i Nurlar’ı okuyarak Müslüman oldum
“Said Nursî’yi tanıyınca hayatım değişti. Ben tam bir Avrupalı laiktim ve ateisttim. Risale-i Nurlar’ı okuduktan ve araştırmalarımdan sonra Müslüman oldum. Said Nursî bugün de inananlar için bir semboldür. Ben ona büyük bir hayranlık duyuyorum, onun tesbitlerini bu gün daha net görebiliyoruz. O fikirler bu günün insanı için rehber olmaya devam ediyor. Said Nursî! O hiçbir zaman eğilip, bükülmedi, emir alıp emir vermedi. Dik durmasını bildi. Hep dik olarak ayakta durdu. Bunu da yaşadığı müddetçe, hapisler, sürgünler, türlü hakaretlerle ödedi. Bediüzzaman despotizme karşı mücadele verdi. Karıncaların Cumhuriyetçiliğinden bahsederken kâinatın Yaratıcısına götüren inanç sisteminin esasını tesis etmekten asla geri kalmadı. En küçük bir şeyin en büyük bir varlıkla olan o muhteşem bağlantısını ihmal etmeyen apayrı bir inanç çizgisi bu. Risale-i Nurlar’da en sevdiğim ve dikkatimi çeken tesbit, “Sevgiye sevgi, düşmanlığa düşmanlık” olarak değerlendirilen veciz ifadedir.