Nazlı Ilıcak savunmasında,”Ben 2013’e kadar Erdoğan’ı destekledim. Erdoğan’ın düşmanı değilim ki. Niye darbe isteyeyim. Onunla geçmişten gelen yol arkadaşlığım var” ifadelerini kullandı.
Gazeteci yazar Ahmet Altan ve Prof. Mehmet Altan ile gazeteci Nazlı Ilıcak’ın, yargılandığı davanın ilk duruşmasına devam edildi. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan duruşmaya Nazlı Ilıcak ifade verirken ara verilmişti.
Daha geniş olduğu için 27. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görülen duruşmada Nazlı Ilıcak savunmasına devam etti.
T24’ün haberine göre Ilıcak savunmasına “‘Gözyaşları içinde savunma yaptı’ yazmışlar benim için. Tekzip ediyorum” diyerek başladı. 15 Temmuz gecesi attığı ‘darbe karşıtı’ Twitter mesajlarını mahkemede okuyan Ilıcak, savunmasında şunları söyledi: “Benim kimliğim bir teokratik darbeye uyar mı? Ben niye Fethullah Gülen’in Türkiye’nin başına geçmesini isteyeyim? Cemaat barış sürecine karşı. Ben barış sürecine taraftarım. Ne Oslo Sürecini eleştirdim ne de KCK operasyonlarını onayladım. Cemaat Hakan Fidan’a karşı. Ben ‘Bir Teoman Koman’a bin Hakan Fidan’ı tercih ederim’ dedim. Çünkü ben sivilleşmeden yanayım. Ben 2013’e kadar Erdoğan’ı destekledim. Erdoğan’ın düşmanı değilim ki. Niye darbe isteyeyim. Onunla geçmişten gelen yol arkadaşlığım var, nasıl böyle bir yorum yapabilirim. Muhalefete geçmem buna nasıl sebep olabilir?”
Dindar kesime hep duyarlı oldum
Koza İpek’ten aldığım para, Bugün’deki maaşlarım. Ben çok daha yüksek ücretle Sabah’ta çalışıyordum, tv programı yapıyordum. 15 Temmuz sabahı Bodrum’a gittim. Arkadaşlarımla briç partisi yapacak ve Yunan adasına gidecektik, darbe olunca iptal ettim. Bodrum’da yaz planları yaparken, oğlum, kızım, torunlarım gelecek diye beklerken darbeyle suçlanıp huzurunuza getirildim. Gelelim özeleştirime. Ben bu cemaat işini geç fark ettim. Geç fark etmemin sebebini izah etmek istiyorum. DP geleneğinden birisi olarak dindar kesime hep duyarlı oldum. Ben bir kafa karışıklığı yaşadım. Tam anlamıyla emin olamadım. DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel sadece Gülen cemaati aleyhine dâvâ açmadı, Merve Kavakçı’nın da evini bastırdı. Ben itikat sahibi benim sahip çıktığım insanlardan tabanı olan bir cemaatin içyüzünü anlamakta geciktim, hemen fark edemedim. açmam, bu yaştan sonra Türkiye dışında yaşamam imkânsız. Evlerim var, torunlarım var. 3 müebbet talebine rağmen tahliye istiyorum.
Bir twite bin hakaret
Gazeteci yazar Fatma Barbarosoğlu Nazlı Ilıcak’la alakalı attığı twit dolayısıyla sosyal medyada adeta linç edildi. Barbarosoğlu “Nazlı Ilıcak için gerçekten üzülüyorum. Keşke tutuksuz yargılansa ya da ev hapsi olsa.” şeklinde paylaşımda bulununca çeşitli kullanıcılardan gelen, “’Biz de senin sonunu görünce gerçekten üzüleceğiz yazık şu şehit çocuklarının hiç mi üzüntüsü kalbinizde yokkk..!?’, ‘Nazlı ılıcak vatan hainidir onu destekleyenlerde vatan hainidir Ya reise biat edersin ya da sana verilen her imkân elinden alınır’, ‘Allah insana akletme nimeti vermiş. Akletmeyip bir eblehin peşine takılan bu kadının neyine üzüldüğünüzü anlayamadık Fatma Hanım...’, ‘Senin gibiler yüzünden bu mücadelenin suyu çıkıyor 15 Temmuza 2hafta kala Ilıcak’ın yorumlarını görüpte halen bunu söylüyosan lânet olsun sana’, ‘istersen sende yanına gide bilirsin - okadar cok özlediysen,valla kim kripto kim dava adamı anlayamadık’” şeklinde yorumlarla muhatap oldu. Gelen tepkilerin adından Barbarosoğlu şu cümleleri yazdı; “Kurduğum cümle yüzünden kimsenin günaha girmesini, saldırganlaşmasını istemem. Dün geceden beri şahsıma hakaret edenlere tek bir şartla hakkımı helâl ediyorum. Sosyal medya söyleminizi gözden geçirin. Bu gidiş gidiş değil.”