Cumhuriyet gazetesi muhabiri Canan Coşkun, “Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçundan 2 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Çağlayan’daki İstanbul 26'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, DHKP-C’ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan avukatların 20 Eylül’de çıkarıldıkları savcılıktaki sorgularını haberleştiren Cumhuriyet gazetesi muhabiri Canan Coşkun'a “Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçlamasıyla açılan davanın karar duruşması yapıldı.
Cumhuriyet'in haberine göre, önceki celse mütalaasını veren savcı, Coşkun'un Nuriye ve Semih'in avukatlarının tutuklanmasına ilişkin soruşturma dosyasında kısıtlama kararı olmasına rağmen "soruşturmayı tehlikeye atacak şekilde haber yaptığı, gizli tanığı teşhir ettiği" iddiasıyla TMK 6/1 kapsamında 3 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etmişti.
Canan Coşkun esasa ilişkin savunmasında şu ifadeleri kullandı:
"2013 yılından bu yana Cumhuriyet gazetesine bağlı olarak adliye muhabirliği yapıyorum. Yazdığım haberlerin unsurları avukatlar, mahkemeler, hakimler, savcılar, sanıklar, şüpheliler, tanıklar. Mütalaanın ardından geçmişte kamuyu ilgilendiren soruşturmalarda kimlerin tanık olduğunu ve ne dediklerini görmek için haber arşivimi taradım. Bunlardan biri katledilen Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink dosyası. Bu dosya hakkında soruşturma aşamasında kısıtlılık kararı vardı. O aşamada cinayetin azmettiricisi Erhan Tuncel ve tetikçisi Ogün Samast tanık olarak ifade verdi. Dolayısıyla söyledikleri haber değeri taşıyordu. O an "kısıtlılık kararı var" diye düşünseydim işimi yapamazdım. Bunu haberleştiren tek kişi de değilim. Ana akım medya kuruluşlarının hemen hemen hepsi son dakika bilgisi olarak duyurdu bunu. Suçlandığım haber kısıtlı bir soruşturmayla ilgili yazdığım ilk haber değil. Hiçbiri soruşturmanın amacını tehlikeye sokmadığı için dava konusu edilmedi. Bundan sonra da bu şekilde devam edeceğim çünkü bunun toplumsal hafıza için bir gereklilik olduğuna inanıyorum. Savcı tanık ve ailesini teşhir ederek terör örgütlerine hedef gösterdiğimi iddia ediyor. Nasıl yaptığım belli değil. Haberde ne bir fotoğraf kullanılmış ne de betim yapılmış. Ailesi ile ilgili ise tek bir kelime bile yok. Beraatimi talep ediyorum"
Coşkun'un ardından savunma yapan Avukatı Bülent Utku, davaya konu haberde adı geçen tanığın kamu görevlisi olmadığını, bu yüzden "terörle mücadelede görev alan kişileri hedef gösterme" suçunun unsurlarının bulunmadığını söyledi.
Utku, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Müvekkilim söz konusu haberi savcılık tutanağından yapmıştır. Savcılık tutanağında söz konusu gizli tanık, tanık olarak belirtilmiş, savcılıkça tedbir alınma yoluna gidilmemiştir. Savcılığın önlem almaya gerek duymadığı bir durumda müvekkilimden önlem alması beklenmektedir. Müvekkilimin haberinde kullandığı tutanağı sunacağız. Müvekkilimin tutanak dışına çıkmadan haber yapmış olması gazetecilik kastıyla haber yaptığını göstermektedir. Beraatini talep ediyoruz"
Bu arada mahkeme Canan Coşkun hakkında 2 yıl 3 ay hapis cezasına hükmetti. Ceza ertelenmedi.
Euronews Türkçe