Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 23 Nisan vesilesiyle yayınladığı mesajda “En değerli miras demokrat Türkiye olacaktır” dedi. Gül şöyle devam etti: ‘’Bugün ülkemizin önündeki en önemli gündem maddesi, Türkiye’yi birinci sınıf bir demokrasi haline getirecek yeni özgürlükçü sivil bir anayasayı gerçekleştirmektir.’’
En değerli mirasımız demokrat Türkiye’dir
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ‘’Büyük bir özgüvenle ulaşacağımıza inandığım ‘Her alanda gelişmiş, zengin, demokrat ve modern bir Türkiye’ yeni nesillere bırakacağımız en değerli armağan ve miras olacaktır’’ dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajına, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 92. yıl dönümü ile Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın büyük bir gururla kutlandığını belirterek başladı. 23 Nisan 1920’de TBMM’nin açılmasının, Türk milletinin kurtuluşuna zemin hazırlayan ve ülkenin önüne yeni ufuklar açan bir dönüm noktası olduğuna dikkati çeken Gül, mesajında şunları kaydetti: ‘’Türkiye Büyük Millet Meclisi, demokrasimizin mabedi, milli iradenin tecelligahı, milli egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait oluşunu temsil eden yegane çatıdır. Özgürlüğün, eşitliğin, adaletin, hukukun üstünlüğünün ve kurumların meşruiyetinin dayanağının milli egemenlik olduğu anlayışı, Türkiye’nin güçlü temeller üzerinde yükselmesinin yolunu açmıştır.’’
′′DEMOKRASİ UZLAŞMA, ANLAŞMA VE BARIŞ REJİMİDİR′′
Mesajında, ‘’Ülkemizin uluslararası sistemin en önemli aktörlerinden biri durumuna gelmesi, hepimiz için kıvanç verici bir ilerlemeye işaret emektedir’’ değerlendirmesinde bulunan Gül, Türkiye’nin, insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne dayalı, çoğulcu demokrasi anlayışını benimsemiş bir ülke olduğunu hatırlattı. Cumhurbaşkanı Gül, mesajında şu ifadelere yer verdi: ‘’Demokrasi bir uzlaşma, anlaşma ve barış rejimidir. Türkiye’nin meselelerini büyük bir olgunluk ve özgüven içerisinde ele alarak çözeceğine inanıyorum. Türkiye, sorunların üzerine cesaretle gitme kararlılığından vazgeçmeyecektir. Çözümü ertelenen sorunların ülkenin geleceğini ipotek altına almasına ve yeni kayıp yılların oluşmasına izin verilmemesinin önemini vurgulamak istiyorum. Esasen büyük bir ülkeye yakışan da budur. Bugün ülkemizin önündeki en önemli gündem maddesi, Türkiye’yi birinci sınıf bir demokrasi haline getirecek yeni özgürlükçü sivil bir anayasayı gerçekleştirmektir. TBMM’de temsil edilen partilerin, bütün siyasi aktörlerin, sivil toplum kuruluşlarının, uzlaşma kültürü içerisinde sürdürecekleri, akılcı, sağduyulu ve yapıcı çalışmalarıyla bunun başarılabileceğinden şüphe duymuyorum. Demokrasinin, hukukun üstünlüğünün tüm kurum ve kriterleriyle benimsenmesi ve uygulamada karşılaşılan sıkıntıların evrensel normlar doğrultusunda ortadan kaldırılması, ülkemizin istikrar ve refah içerisinde gelişmesinin teminatı olacaktır. Bunu başarabildiğimiz takdirde, inancım odur ki, performansı ve dinamizmiyle tüm dünyanın dikkatini çeken Türkiye, yeni başarılara imza atacak ve muazzam ilerlemeler elde edecektir. Büyük bir özgüvenle ulaşacağımıza inandığım ‘Her alanda gelişmiş, zengin, demokrat ve modern bir Türkiye’ yeni nesillere bırakacağımız en değerli armağan ve miras olacaktır.’’