Medya Etik Konseyi Başkanı Halit Esendir, Türkiye'nin basın özgürlüğünde kritik günler geçirdiğini belirterek ayrımcılığın zirve noktaya taşındığını söyledi.
Esendir, "Uluslararası toplantılarda Türkiye’deki basının özgür olduğuna vurgu yapılırken, içeride gazetecilere ve basın kuruluşlarına her türlü zorluk çıkartılmaktadır. Bir taraftan akreditasyon haberleri geliyor diğer taraftan hak ettikleri halde gazetecilere basın kartlarının verilmeyişi söz konusudur." dedi.
Halit Esendir, son dönemde gazeteciler ve basın kuruluşları üzerinde artan baskılara ilişkin yazılı açıklama yaptı. Ayrımcılığın zirve noktaya ulaştığını belirten Esendir, "Ülkemiz basın özgürlüğünde kritik günler geçiyor. Uluslararası toplantılarda Türkiye’deki basının özgür olduğuna vurgu yapılırken, içeride gazetecilere ve basın kuruluşlarına her türlü zorluk çıkartılmaktadır. Bir taraftan akreditasyon haberleri geliyor diğer taraftan hak ettikleri halde gazetecilere basın kartlarının verilmeyişi söz konusudur." diye konuştu.
Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü tarafından hak ettikleri halde bazı gazetecilere basın kartlarının verilmeyişini eleştiren Esendir şunları dile getirdi: "Aralarında medya yöneticileri, yazarlar ve televizyoncuların da olduğu gazetecilere, hak ettikleri sürekli basın kartlarının Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Cemalettin Haşimi tarafından onaylanmadığı haberlere konu olmuştur. Burada bir hak gasbı söz konusudur. Keyfi bir uygulama ile gazeteciler mağdur edilmektedir. Basın Kartı Komisyonu’nun kararıyla sürekli basın kartı almaya hak kazanan 94 gazeteciye, basın kartlarının verilmemesi bir ayrımcılıktır. Meselenin acıklı tarafı ise bir basın kurumu tarafından ayrımcılığın yapılmış olmasıdır."
Cumhuriyet gazetesinin THY havalimanlarında ve uçaklarda dağıtılmasının engellendiğini vurgulayan Esendir, "Cumhuriyet gazetesinin listeden çıkarılması bir başka ayrımcılık örneğidir. Yine aynı gazetenin yazarları hakkında soruşturma başlatılması da basın kuruluşlarına yapılan baskı ve yıldırma amaçlıdır. Basını susturmaya yönelik her türlü girişim, ülkemizin uluslararası imajını zedelemektedir. Neredeyse her gün uluslararası kuruluşlardan açıklamalar yapılmakta, ülkemizin basın özgürlüğünü engelleyen baskı ve korkutmalara son verilmesi istenmektedir. Bir kez daha yineleyerek diyoruz ki ayrımcılığın her türlüsünü reddediyoruz. Basın özgürlüğünü engellemek için yapılan gözdağı, korkutma ve baskıları şiddetle kınıyoruz." ifadelerini kullnadı.