Dünyada incir üretiminin merkezi olan Aydın’da hazırlanan “Kaybolan Toprakların Sessiz Kahramanı İncir” projesiyle kalite ve rekolte kaybının sebepleri ve çözüm yolları araştırılacak.
Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu Müdürlüğü tarafından Güney Ege Kalkınma Ajansı’na (GEKA) sunulan proje, 2014 yılı doğrudan faaliyet desteği kapsamında desteklenmeye değer bulundu. Ocak ve nisan aylarını kapsayan üç aylık süreçte uygulanacak. Aydın Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Efeler, İncirliova ve Germencik Ziraat odaları ile TARİŞ İncir Tarım Satış Kooperatifleri Birliği’nin ortak olarak yer aldığı projeyle incir üretiminde kalite ve rekolte kaybının sebeplerinin araştırılması amaçlanıyor.
İncir yetiştirilen bahçelerin büyük bölümünün, 1950’li yıllarda sulu tarıma açılan ovadan, sulama imkanının olmadığı dağlık ve eğimli arazilere doğru kaydığını belirten Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu Müdürü Selim Arpacı, “Bu alanların sadece çok az bir diliminde su ve toprak koruma önlemlerinin alınmış olması, şu anda yıldan yıla yaşanan verim düşüklüğünün ve gelecekte karşımıza çıkması muhtemel sorunların habercisidir. İşlemeyle doğal bitki örtüsünden tamamen arındırma gibi sürekli olarak toprağı fakirleştiren mevcut tarım faaliyetleri, incir alanlarının erozyona maruz kalmasına neden olmuştur. Gerekli teraslamalarla toprak koruma çalışmaları yapılmadığı için yağmur suları, doğal eğimle akıp giderken toprağı da beraberinde götürmüştür. Tüm bu nedenlerden dolayı ekstrem iklim olaylarının yaşandığı üretim sezonlarında, incirin kalite ve veriminde ciddi anlamda düşüşler yaşanmıştır.” dedi.
İNCİRİN KALİTESİ ÇEŞİTLİ ŞARTLARA BAĞLI
2007 üretim sezonunda yaşanan kuraklıkta, 60 bin ton olan yıllık kuru incir rekoltesinin 35 bin tona düştüğünü hatırlatan Müdür Arpacı, “Kuru incirin ürün kalitesi, birebir yetiştiği bölgenin ekolojik koşullarına bağlıdır. Bu nedenle Aydın için üretim yapılan alanların, tarım mirası olarak değerlendirilip özel koruma alanlarına dönüştürülmesi, meyve kalitesini ve verimini olumsuz etkileyecek her türlü faaliyetin daha detaylı incelenip planlanması gerekmektedir. İklim değişikliğiyle ilgili öngörülerde en olumsuz tablo, yıllık yağış miktarındaki düşmeler ya da düzensizlikler ve artan yaz sıcaklarıyla ilimizin de sınırları içinde olduğu Ege ve Akdeniz bölgeleridir. Bu proje, incirin iklimsel değişkenlikten en az düzeyde etkilenmesini alınacak tedbirler ve oluşturulacak politikalarla sağlayabilmek adına durum tespiti yapma, kamuoyu oluşturma ve eylem planı hazırlama konularında katkıda bulunacaktır.” şekline konuştu.
Üç aylık proje çalışmasında, incir üretiminde yaşanan sıkıntıları ortaya koymayı hedeflediklerini kaydeden Selim Arpacı, “Proje çalışmalarımız kapsamında uzaktan algılama teknolojisi kullanarak, İncirliova ve Germencik ilçesi sınırları içerisinde kalan alanlara ait eğim, bakı, râkım ve yüzey yağış akış haritaları çıkarılarak, incir yetiştiriciliği yapılan alanlardaki riskler ortaya koyulacak. Bu alanlarda toprak ve su tutma çalışmalarıyla ilgili strateji ve eylem planı belirlemek ve ilgili kamuoyunu biraraya getirmek için 'İncir Bizi Çağırıyor' isimli çalıştay yapılacak, belgesel ve fotoğraflarla görsel farkındalık oluşturulacaktır.” dedi.