Öğrencilerin emeklerine haksızlık edildiğini söyleyen DED Genel Başkanı Naci Tepir, “ÖSYM, adeta milyonlarca öğrenciye intikam almak istercesine ters köşe yaptı. Verdiği sözleri tutmadı” dedi.
Türkiye’deki sınav sistemi mağdur üretmeye devam ediyor. Milyonlarca öğrenci bu hafta sonu girdikleri Temel Yeterlilik (TYT) ve Alan Yeterlilik Sınavı’nda (AYT) ter döktü.
Geçtiğimiz eğitim öğretim yılının başında değiştirilen liselere giriş sınavının değiştirilmesi ile üniversiteye giriş için hazırlanan milyonlarca öğrenci tedirgin olduğunu söyleyen Demokrat Eğitimciler Derneği (DED) Genel Başkanı Naci Tepir, şunları söyledi:
“ÖSYM başkanı yaptığı açıklamalarla üniversiteye giriş sınavında herhangi bir değişikliğin olmayacağını ilân etmişti. Açıklamaya göre YGS ve LYS olarak uygulanan iki aşamalı sınav sisteminde bir değişiklik olmayacaktı. Aradan on beş gün geçmeden yapılan bir değişiklikle YGS kaldırıldı ve ÖSYM Başkanı ve yetkililer ekranların karşısına geçerek daha iyi olduğunu iddia ettikleri yeni sistemi açıkladılar ve savundular. Bu aşamada öğrencilerin çalışma alışkanlıklarını değiştirmemesi gerektiğini, sınav sorularının önceki sisteme göre farklılık göstermeyeceğini ilân ettiler ve çeşitli sözler verdiler. Ancak yaşanan mağduriyetlerle, verilen sözlerin tutulmadığı anlaşıldı.
Örnek sorular sınavda çıkmadı
DED Genel Başkanı Tepir, “Eğitimin asıl paydaşlarını oluşturan eğitimcilere ve öğrencilere sorulmadan Mart ayında yapılan YGS kaldırıldı yerine TYT getirildi. LYS kaldırıldı AYT getirildi. ÖSYM yetkilileri ve MEB bu süreçte öğrencilere tedirgin olacakları bir durumun olmadığını sürekli deklare etti. Bu şartlarda geçtiğimiz hafta sonu gerçekleşen sınav sonrasında ise ÖSYM’nin öğrencilerin çoğunluğunun psikolojisini bozacak, gelecek kaygısını arttıracak, çalışmalarının karşılığını alamamaktan dolayı sisteme ve içinde yaşadığı topluma güvensizliğini arttıracak bir sınav tarzını seçtiğini söylemek mümkün. ÖSYM, adeta milyonlarca öğrenciyi bir şeylerin intikamını almak istercesine ters köşe yaptı. Kendi verdiği sözleri çiğnedi, bugüne kadar hiç uygulamadığı bir soru şeklini ve sistemini bu seneki öğrencileri kullanarak denedi. Verilen sözler tutulmadı. Her iki sınavda örnek sorularda ve kaynak testlerde olmadığı şekilde matematik sorularının uzun ve yoruma dayalı olduğunu, öğrencilerin bugüne kadar eğitimini almadıkları bir tarzda sorular sorulduğunu, sürenin çok yetersiz kaldığını, farklı kaynakları bitirmelerine, binlerce soru çözmelerine rağmen soruların bir çoğunu boş bıraktıklarını, bu kadar zor bir sınav beklemediklerini ifade eden öğrenciler çoğunluktaydı” dedi.
Emeklere haksızlık edildi
ÖSYM’nin çocukların emeğine haksızlık ettiğini söyleyen Tepir, “Analitik düşünceye yönelik sorular olduğu şeklinde bir savunma gerçekçi değil. Soru tipleri çocukların ders çalıştığı kaynak kitapları ile bağdaşmamaktadır. 12 yıl boyunca aldıkları eğitimin, kendilerine gösterilen yöntem ve metodların dışında birdenbire analitik düşünce, ezbercilikten uzak, farklı bakış açısını bir arada kullanabilme gücü gibi sebeplerle, sanki PİSA sonuçlarının müsebbibi bu çocuklarmış gibi farklı bir soru şeklini hayatî bir sınavda öğrencilerin karşısına getirmek haksızlıktır” dedi.
Türkiye tartışmalarla dolu bir üniversite sınavını geride bırakırken eğitim sisteminin geneline dair sorunlar artarak devam ediyor.
İstanbul - Kübra Örnek