Aga, söz konusu kararın Filistinliler için moral verici olduğunu dile getirerek "Vatikan'ın Filistin'i tanıma kararı davamıza bizden başka ilgi duyanlar olduğunu da ortaya koyuyor. Bu durum, Filistin halkını son derece motive ediyor"  ifadelerini kullandı.

Hamas yöneticilerinden Basim Naim de Vatikan'ın söz konusu adımını, konuyla ilgili tarihi tutumuyla irtibatlandırarak, "Karar, devlet olmak ve bağımsızlık için yürüttüğümüz mücadelede Vatikan'ın tarihi ve destekleyici tutumunu yansıtıyor" şeklinde konuştu. Naim, "Vatikan, Hristiyan dünyasının sembolü olduğu için Filistin'i tanıması sembolik olarak büyük önem taşıyor" görüşünü dile getirdi.

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) siyasi büro üyesi Kayed el-Gul ise Vatikan'ın ardından birçok ülkenin aynı tutumu sergileyeceği tahmininde bulunarak şunları kaydetti:

"Vatikan'ın kararı, Filistinlilerin haklarını elde etmek için sarf ettikleri mücadeleye, İsrail'in saldırılarına karşı direnişe, Hristiyan dünyasından gelen desteği vurguluyor. Aynı zamanda karar, İsrail'in uluslararası anlamda kuşatılması ve 1967 sınırlarına çekilmesi yönünde baskı niteliğinde."

Başka ülkelerin de Filistin'i tanıması çağrısında bulunan Gul, İsrail'in yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ve Batı Şeria'da izlediği yayılmacı politikanın bu tür kararlarla engellenebileceğini kaydetti.

Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi (FDHKC) yöneticilerinden Talal Ebu Zarife de Vatikan'ın Filistin'i devlet olarak tanıması kararının önemli bir adım olduğunu ifade ederek, kararın Filistin'in uluslararası toplumdaki konumunu güçlendireceğini dile getirdi. 

Vatikan yönetimi dün nihai şekli verilen bir anlaşmada Filistin devletini resmen tanımıştı.

Bu kararla Filistin'i devlet olarak tanıyan ülke sayısı 136’ya yükseldi.

AA