İngiliz Guardian gazetesi, Kanaltürk ve Bugün TV'nin yayınlarının kesilmesiyle ilgili yayımladığı haberde, seçim öncesi Türkiye'de medyanın, Cumhuriyet tarihindeki en ağır baskı ile yüzleştiği yorumunu aktardı.
Haberde, “Cumhurbaşkanı Erdoğan'a muhalif gazeteciler görevden alınıyor, hatta saldırıya uğruyor. Muhalefet yanlısı yayın kuruluşlarına baskınlar yapılıyor. Gözlemciler, bunu Ankara'da değişim ve hesap verilebilirlik isteyenlere yönelik bir yıldırma girişimi olarak niteliyor.” denildi.
Kayyum atamasının ardından görevden alınan Bugün TV Genel Yayın Yönetmeni Tarık Toros, Guardian’a yaptığı açıklamada “Bu Türk tarihinde basına yönelik en büyük darbedir.” ifadelerini kullandı. Gazete, yapılan baskın sırasında Toros’un Bugün TV’nin ana kumanda odasından polisin zorla çıkardığını ve yayının kesildiğinin altını çizdi.
Haberde, 7 Haziran seçiminin ardından sandıklardan koalisyon sonucu çıkmasına rağmen AK Parti ve ana muhalefet CHP arasında bir uzlaşma sağlanamadığı hatırlatıldı. Ayrıca gazete, 17-25 Aralık yolsuzluk iddiaları nedeniyle AK Parti'nin desteğinin azaldığına fakat HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın ise popülaritesinin arttığına değindi.
“TEK PARTİ İKTİDARI FELAKET OLUR”
Haberde, “Gazeteciler, AK Parti'yi muhalefetle işbirliği yapmaya zorlayabilecek seçimler öncesinde hükümetin muhalifleri susturmaya çalıştığını söylüyor.” ifadelerine yer verildi. Gazeteye konuşan Tarık Toros’un ise seçim sonrası tek parti iktidarının felaketle sonuçlanacağını, Erdoğan gibi düşünmeyenlere yönelik saldırıların devam edeceğini ve Türkiye’nin bu şekilde karanlık bir döneme gireceğini belirttiği aktarıldı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Koza İpek Medya Grubu’na düzenlenen baskınların hukuki bir süreçten geçtiğini ve müdahale olmadığına dair yaptığı açıklamayı hatırlatan gazete, Demirtaş dahil karşıt görüştekilerin ise muhalefet üyeleriyle yapılan röportajları yayımlayan televizyondan intikam alma amacı taşıdığı görüşünü aktardı.
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın görüşlerine de yer verilen haberde, polis baskınının, Türkiye'de gazetecilere yönelik baskıların arttığı bir döneme rastladığı vurgulandı. Haberde, “Gazetecileri Koruma Komitesi dahil bazı basın özgürlüğü kuruluşlarının ortak raporunda Haziran seçimlerinden sonra gazetecilere yönelik baskının arttığı, bunun Türkiye demokrasisini tehdit ettiği belirtildi." ifadelerine yer verildi.