Güneydoğu Asya ülkesi Bangladeş'te Arakanlı mültecilerin Myanmar'a iade edilip yeniden yurtlarına yerleştirilmesine yönelik girişimlerin başarısız olmasının ardından Dakka yönetimi, mülteciler üzerindeki baskıyı arttırmaya başladı.
Hükümet, 22 Ağustos'ta 3 bin 450 Arakanlı mültecinin Myanmar'a geri dönmesini öngören yeniden yerleştirme planının başarısız olmasının ardından bölgede Arakanlı mültecilere yardım sağlayan 41 yerel ve 2 uluslararası sivil toplum kuruluşunun faaliyetlerini yasakladı.
Dakka yönetimi, söz konusu kuruluşları, Arakanlı mültecileri yeniden yerleştirme planına katılmamaya teşvik etmekle suçladı.
Hükümet, planın başarısız olmasının ardından ay başında mülteci kamplarında mobil telefon hizmetleri ve SIM kart satışlarını yasaklarken Bangladeş ordusu da 1,2 milyon Arakanlı mültecinin "sebep olabileceği güvenlik sorunlarını önlemek" için mültecilerin yaşadığı 31 kampının dikenli tellerle çevrilmesini önerdi.
Uluslararası toplumu Arakanlı mültecilerin yol açtığı krizi görmezden gelmekle suçlayan Bangladeş Dışişleri Bakan Yardımcısı Şehriyar Alam, yaptığı açıklamada, "Uluslararası toplum temsilcileri henüz Rohingya halkının (Arakanlı Müslümanlar) kaçmak zorunda kaldığı köyleri ziyaret dahi edemezken, Bangladeş'te hiçbir müdahaleye maruz kalmadan çalışıyorlar. Mevcut yasaları ve normları hiçe sayan bazı sivil toplum ve yardım kuruluşu temsilcileri de Rohingyaları Bangladeş'te kalmaları için etkilemeye çabalıyor. Buna daha fazla müsaade edemeyiz." diye konuştu.
Ülkesinin bu kadar çok sayıda mülteciye ev sahipliği yaparken kendi kurallarını ve normlarını uygulamaya hakkı olduğunu savunan Bakan Yardımcısı Alam, "Bangladeş bağımsız ve egemen bir ülke ancak kendi yasalarımızı ve düzenimizi korumakta güçlükle karşılaşıyoruz. Eğer Rohinyalar nedeniyle bir sorun yaşarsak daha sert bir tutum takınmamız gerekebilir." ifadesini kullandı.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
Arakan'da 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.
Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
BM'ye göre, ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 900 bine ulaştı.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Bangladeş, ülkedeki Arakanlı mültecilerin yurtlarına dönüşü için Myanmar ile vardığı anlaşmayı uygulamaktan vazgeçerken, uluslararası medya ve yardım kuruluşlarının Arakan bölgesine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti ise Arakanlı Müslümanların dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri yerine getirmedi.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların güvenli ortam sağlanmadan Myanmar'a dönmelerinin, yeni bir etnik temizlik girişimine yol açacağı endişesini taşıyor.
AA