Araştırmaya göre 11-14 yaş arasındaki öğrenciler “dijital ortamda izinsiz bilgi veya fotoğraf paylaşımıyla tehdit edilmeyi” şiddet olarak tanımlıyor.
Sosyal medyada çocuklar için ‘dijital kimlik’ dönemi
Sosyal medya beyin çürümesi yapıyor
Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) araştırmasında 5-8’inci sınıf öğrencilerinden oluşan 26 farklı ildeki öğrencilere öncelikle siber dünya kaynaklı dijital nitelikli şiddet olarak tanımlanacak davranışlar soruldu.
Araştırmaya göre öğrencilerin yüzde 88.5’inin “dijital ortamda izinsiz bilgi veya fotoğraf paylaşımıyla tehdit edilmeyi” şiddet olarak tanımlıyor. 11-14 yaş arasındaki öğrenciler, sosyal medya paylaşımlarının arkadaşları tarafından beğenilmemesini, beğenilerin geri çekilmesini, habersiz olarak WhatsApp grubundan çıkarılmayı ya da dijital ortamdaki gruplara alınmamayı şiddet olarak algılayabiliyor. Hürriyet yazarı Nuran Çakmakçı’nın köşesine taşıdığı araştırma sonuçlarına göre, ortaokul öğrencilerinin yüzde 84’ü “özel bilgi ya da fotoğraflarının izinsiz olarak internet ortamında paylaşılmasını”, yüzde 74.1’i “izinleri olmadan bilgileri kullanılarak adlarına sosyal medya hesabı açılmasını”, yüzde 67.6’sı “izinleri olmadan birinin dijital hesaplarına erişmesi”ni, yüzde 63’ü “istemediği biri tarafından internet ortamında takip edilme”yi şiddet olarak nitelendiriyor ve buna “stalklanmak” diyorlar.
Şiddet sosyo-psikolojik bir boyut kazandı
Araştırmayı yürüten Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Mustafa Otrar, “Şiddet, giderek hızlanan bir değişimle sosyo-psikolojik bir boyut kazanıyor. Eğitimin bu süreçte özellikle önleyici ve koruyucu bir etkisi olacağı açık. Bilimsel araştırmalar ve güçlü bilgilerle desteklenen çalışmaların, şiddetin oluşmadan önlenmesinde etkili sonuçlar doğuracağı da açık” diyor. Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nce yürütülen Şiddet Algısı Araştırması, ortaokul öğrencilerinin hangi davranışları bir şiddet biçimi olarak algılandığını tespit etmek amacıyla yapıldı. Çalışma 5-8’inci sınıf düzeyindeki çocuk ve ergenlerle yürütüldü. 26 farklı ilden ortaokul kademesindeki 6 bin 380 öğrenci ile çalışıldı. Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 52.4’ünü kız; yüzde 47.6’sını erkek öğrenciler oluşturdu.
Haber Merkezi