Yetim çocuklarını sadece İslam dünyasının değil, bütün insanlığın dert edinmesi gerektiğini belirten İHAK Genel Başkan Yardımcısı Gülden Sönmez, öncelikle çocukların yetim kalmamasını vazife edinmek gerektiğini vurguladı.
İnsan Hakları ve Adalet Hareketi (İHAK) Genel Başkan Yardımcısı Gülden Sönmez, yetim çocukları sadece İslam dünyasının değil, bütün insanlığın dert edinmesi gerektiğini vurguladı. Sönmez, “Önce çocuklarımız yetim kalmasın vazifemiz var. O yüzden bu çalışmaları yaparken savaş ve çatışmaları önleyecek bir mantık kurulmalı. Kitle imha silahlarıyla insan katletme mantığının olduğu ve savaşın hiçbir ahlakının, hukukunun kalmadığı bu zamanın panzehri olan İslam ve onun muhtesibleri olan bizlerin bir dünya oluşturması lazım. Bizim için yeni olmayan ama bugünkü dünya için yeni gibi duran, İslam’ın anlayışını, insan sevgisini, merhametini dünyaya anlatmak zorundayız. Biz bu dine özgür irademizle, kalbimizle, aklımızla inanmış insanlarız. Eğer birinci vazifemizi yeterince etkili yapabilirsek Müslüman coğrafyada bu kadar katliam olmaz, bu kadar çocuğa bu kadar kadına dokunulmaz.” diye konuştu.
‘Kimsesiz’ yerine ‘yetim’
Sönmez, Konya İHH İnsani Yardım Derneğince Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Yetim ve Sorumluluklarımız” panelinde, İHH’nin geçmişten bu yana yetimlerle ilgili önemli çalışmalara imza attığını söyledi. Özellikle 2005 yılından itibaren bu konuda ciddi araştırmalar yapıldığını belirten Sönmez, bu çalışmalar sonucu “kimsesiz çocuk” demek yerine “yetim” ifadesini kullanmaya karar verdiklerini anlattı. Bunu yetim kelimesinin İslami ve manevi anlamı dolayısıyla yaptıklarını dile getiren Sönmez, yetimleri koruma konusunda insanların ilk vazifesinin, onların yetim olmasını engelleyecek barış ve huzur ortamını oluşturmak, ikinci vazifesinin ise yetim kalmış çocuklara sahip çıkmak olduğunu ifade etti.
AA