Türkiye’de et sektörünün lider oyuncusu döner halen nesilden nesile aktarılan ve gün geçtikçe artan ivmesi ile dikkat çekiyor. Yapılan tüm araştırmalarda Türk insanının en sevdiği gıdanın döner olduğu net görülüyor. Her geçen gün sektöre yeni oyuncular giriyor, döner pazarı çeşitleniyor, restoran sayıları artıyor, bu pazara yatırımcıların ilgisi büyüyor... Döner, liderliğini kimseye kaptırmayacak gibi görünüyor.

Evrimleşme sürecine giren döner ve kırmızı et tüketimi ve ayrıca restoran işletmeciliğinin son yıllardaki yatırımcı trendi ile ilgili konuşan Baydöner Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ferudun Tuncer ,Sektör ve sektörün geleceği ile ilgili önemli bilgiler veriyor:

“Sağlıklı bir toplum, sağlıklı bir nesil için kırmızı etin gerekliliğini artık hepimiz biliyoruz. Dünyada yapılan tüm sağlık araştırmaları gösteriyor ki, sağlıklı bir beden için kişi başına yıllık ortalama 20 kg kırmızı et tüketilmesi gerekiyor. Türkiye şartlarına baktığımızda ise özellikle son dönemlerde kırmızı ette ciddi bir enflasyon söz konusu. Yılda yaklaşık %20 lik bir artış var. Ve maalesef bu fiyatlarla vatandaşlarımızın kırmızı eti tüketmesi zor oluyor. Şu anda Türkiye’de kişi başı et tüketimimiz 12 kg seviyesinde. Bu rakam Avrupa’da 65 kg, Amerika’da 100 kg. 

Ham madde bizim sektörümüzün en büyük problemi. Birincisi fiyatının yüksekliği, ikincisi finansal piyasaların değişimi. Dolayısıyla pazarda yol almanız kolay olmuyor. Biz Baydöner olarak yükselen et fiyatlarını menülerimize yansıtmamaya, etkilenmemeye çalışıyoruz. Toplumun kırmızı ete rahat ulaşabilmesi ve sağlığı için, var gücümüzle çabalıyoruz. Diğer taraftan devletin de gerekli tedbirleri alması, hayvancılık tarafında iyileştirici ve teşvik edici uygulamalar geliştirmesi  oldukça önemli.

Türkiye’de döner zincirleri yemek sektörünün önemli bir halkasını oluşturuyor. Ve pazar  büyüklüğünün 1,5 milyar TL civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu pazardaki zincir restoranların payı yüzde %10 seviyesinde. Yüzde 90’ı hala bireysel restoranlar şeklinde tüketiciyle buluşuyor. Bunun dönüşeceğine hep birlikte tanık olacağız. Tabi ki bu dönüşüm zaman alacak. Markasız arzdan markalı arza doğru bir geçiş var. Tüketicinin bir restorana gittiği zaman beklediği şeyler belli. Kalite, hijyen, güven ve uygun fiyat. Zincir restoran olduğunuz zaman toplu alımlardan dolayı uygun fiyat politikasını daha kolay sağlayabiliyorsunuz. Bunun yanında da zincir restorana yakışır şekilde hijyeninize ve kalitenize dikkat etmek zorundasınız. Tüketici de bunun farkında. 

Artık döner, pek çok büyük yatırımcının da gözünü diktiği, pazarda rekabet oluşturan, pizza, hamburger gibi ithal lezzetlerle ve uluslararası fast food zincirleriyle yarışabilecek bir konuma geldi. Son yıllara bakıldığında görüyoruz ki restoran işletmeciliği girişimcilik eko sisteminin en dinamik ve vazgeçilmez alanlarından biri oldu. Döner restoranları hemen hemen her ile franchise vererek girişimcilere fırsatlar sunuyor. Yüksek kâr marjı sağlayan döner restoranları Sektörde var olan çok sayıda işletme kapasitesini artırırken, sektöre çok sayıda yeni yatırımcı da girmeye başladı. 

Önümüzdeki yıllarda döneri bir dünya markası konumuna getirmek, Baydöner olarak en büyük hedefimiz.“

Haber Merkezi