Spor

Niang şov sürüyor

Bu sezon üst üste 2 maç kazanamayan Fenerbahçe' nin ne yapacağı merak konusuydu. 6 gollü Kasımpaşa maçının ikinci yarısında oynamaya çalışılan futbol ve bunu beceren kadro, Aykut Kocaman'ın kafasındaki oyuncu topluluğu olacak ki, Gençlerbirliği karşılaşmasında da aynı 11 sahadaydı. Maçtan önce oyun karakteri olarak birbirine zıt iki takımla peşpeşe oynayacaklarını söylemesine rağmen aynı kadro ile çıkması da enteresandı.

Tüm oyuncuları ile kendi ceza alanı çevresinde toplanan rakibi karşısında oyuna çok arzulu ve baskılı başladı Fenerbahçe. Futbolcuları ilk defa, fazla olmasa da oyuncu kovalarken ve top çıkardıklarında rakibe basarken gördük. Bu görüntü 2-0'a kadar çok daha fazlaydı. Skor avantajını yakaladıktan sonra galibiyeti koruma içgüdüsü ile birlikte maçın temposunu düşürdüler. Ankara ekibi 10 kişi kaldıktan sonra bile durumu idare etmeye çalıştılar.

Joseph Yobo uzun zamandır savruk oynayan ve bolca pozisyon veren savunmayı toparlamış. Defansa gelen her topta o vardı. Topu oyuna iyi soktu. Fabio Bilica'nın futbol dışında her şeye benzeyen oyunundan sonra Nijeryalının kusursuz futbolu gözlerimizin pasını sildi. İlk defa bu kadar az, sıfıra yakın pozisyon verdi savunma oyuncuları onun katkısıyla.

Fenerbahçe tribünleri özlediği santrforu bulduğunu düşünüyor artık. Mateja Kezman ve Daniel Guiza ıstıraplarından sonra ikinci baharlarını yaşıyorlar. Mamadou Niang yılların özlemini bitirmiş gibi. Müthiş hızlı, güçlü ve her pozisyonda olması gereken yerde bulunuyor. Rakip defansın dengesini ve ayarını yerle bir ediyor. 5 maçta attığı 8 golle (Fırat Aydınus ikinci golü o yazdığı için) parmak ısırtıyor.

Aykut hoca iki haftadır bir yerlere mesaj verir gibiydi. Geçen hafta ilk devrenin sonunda tırpan vurduğu Fabio Bilica ve iki maçtır 18'e dahi almadığı Cristian Baroni' yi silmiş gibi hissettirmeye başladı. Ya devre arasında 2 Brezilyalı ile yollar ayrılacak ya da Kazım Kazım'a verdiği şans gibi, bunların da derslerini alıp toparlanmalarını bekleyecek. Ama ilk seçenek daha ağır basıyor. Büyük takımlar için ard arda kazanmak önemlidir. Fenerbahçe bunu ancak 7. haftada becerebildi. Bu kazanma serisi devam ettirilebilirse, özgüven kazanarak futbollarının üzerlerine koymaları daha kolay olacaktır.

MEHMET ILGAZ

[email protected]

04.10.2010

Rijkaard hatalı

Kazanan takımı bozmam diyen Reijkaard bu hafta kendiyle çelişti. Hatta bunu yapmak için son haftaların formda oyuncusu Servet'le polemiğe girip sakin adamı çileden çıkarttı. Bir anlamda kendi ayağına kurşun sıktı Reijkaard. Karabükspor'un forveti Emenike şu anda liglerin en etkili forveti. Formda Servet mi, yoksa maç eksiği ve hazır olmayan Gökhan Zan mı onu daha iyi tutardı? Reijkaard'ın Servet takıntısı son derece anlamsız. Bir de milli takım takıntısı var ki, o daha da anlamsız. Milli Takıma oyuncular elbette gidecek. Orada sakatlıklar olabilir tabiki.

Reijkaard şuna bakmalı. G.Saray'da olduğu gibi, milli takımlarda da hep kendi oyuncuları sakatlanıyor. Şikayetçi olacağına oyuncularını daha iyi anterene etmeli. Ayrıca bir teknik adam oyuncusu "milli" oldu mu bundan gurur duyar ve mutlu olur. Milli olan oyuncu kaliteli ve formda olan oyuncudur. Galatasaray teknik direktörü ise bu durumdan şikayetçi. Neredeyse tüm oyuncuları "milli" olan G.Saray'ın teknik direktörü iyi bir yönetici değildir. Sevk ve idaresi, takımı kaynaştırması, sevgi aşılaması, takımdaşlık bağlarını güçlendirmesi yönlerinden zayıf bir teknik adam profili çizmiştir.

Reijkaard'ın ikinci sezonunda G.Saray takımı, ileriye gideceğine son sürat geriye doğru gitmektedir. Geçen sezon ligin başlarındaki çıkış sunilikten başka bir şey değilmiş. Bu şimdi daha iyi anlaşılıyor. Gelişinde "Reijkaard" ın futbolculuk ve Barcelona teknik adamlığı dopingi, G.Saray a ancak o kadarlık bir etki yapabilmiştir. G.Saray'la Reijkaard'la birlikte devam ederse kan kaybı sürmeye devam edecektir.

Adnan Polat yönetiminin futbol takımıyla ilgili başarısızlığı sürüyor. Belki de en başta Reijkaard'ın takımın başına getirilmesi futbolla ilgili hataların başlangıcının fitilini yaktı. Alınan oyuncuların G.Saray'a faydalı olmaktan ne kadar uzak olduklarını gördük. Belki bu oyuncuların içinde faydalı olacak olanları da, teknik adam kullanamadı. İyi antrenör elindeki kadroya göre strateji geliştiren ve kadrosunu verimli biçimde kullanandır.

Malesef G.Saray'ın teknik direktörü nün bu özelliği yok. Yönetimin böyle bir teknik adama denk gelmesi, iyi araştırma yapmamalrının sonucundan başka bir şey değil. Adnan Polat hızlı ve çok radikal kararlar alırsa belki bu seneyi kurtarabilir. Yoksa geçen sezonu zayi eden bu teknik heyet, şimdiden bu sezonu da kaybediyor. Yedi maçta üç mağlubiyet, bu fotoğrafı net olarak gösteriyor.

04.10.2010

FENER NİANG'LA COŞTU

SPOR Toto Süper Lig'in 7. haftasında sahasında konuk ettiği Gençlerbirliği'ni 3-0 yenen Fenerbahçe puanını 13'e yükseltti.

Başkent temsilcisi karşısında aldığı galibiyetle, 7 maçta galibiyet sayısını 4'e yükselten sarı-lacivertli ekip, ligde ilk kez üst üste 2. maçından da galibiyetle ayrıldı. Geçen hafta Kasımpaşa'yı 6-2'lik farklı skorla mağlup eden sarı-lacivertliler, bu akşam da Gençlerbirliği karşısında sahadan galibiyetle ayrıldı. Fenerbahçe bu sezon lig mücadelesinde ikinci kez kalesini gole kapattı. İlk haftada Medical Park Antalyaspor karşısında kalesinde gol görmeden 4-0 kazanan sarı-lacivertliler, bu maçın ardından çıktığı 5 maçta 10 gol yemişti.

GENÇLER'E 20 MAÇTA SADECE 1 KEZ YENİLDİ

Fenerbahçe, Gençlerbirliği'ne karşı son yıllarda lig maçlarında genelde başarılı sonuçlar aldı. İki takım arasında ligde yapılan son 20 maçtan sadece 1'ini başkent temsilcisi kazanabildi. İki ekip arasındaki son 20 lig maçından 14'ünü Fenerbahçe kazanırken, 5 maç berabere bitti, Gençlerbirliği bu süre içinde sadece 21 Şubat 2009 tarihinde Ankara'da 1-0'lık sonuçla galip gelebilmişti. Fenerbahçe'ye transfer olduğu 2004-2005 sezonundan bu yana Gençlerblirliği'ne 9 gol atan Brezilyalı futbolcu Alex, Başkent ekibine karşı gol yollarındaki etkisini bu maçta gösteremedi.

Ligin en çok gol ekibi

SPOR Toto Süper Lig'de 7 maçlık bölümde 20 gol atarak maç başına 2,85 gol ortalaması tutturan Fenerbahçe'de forvet hattının performansı, takımın çıkışa geçmesinde önemli rol oynadı. Son yıllarda forvet hattında görev alan futbolcularından beklediği verimi pek alamayan sarı-lacivertli ekip, bu sezon 7 maçta Niang (7), Semih (2) ve Alex (4) ile toplam 13 gol sayısına ulaşırken, forvet hattı atılan gollerin yüzde 65'lik bölümüne sahip oldu. Fenerbahçe'de bu sezon 7 maçlık bölümde orta alan oyuncuları Emre, Mehmet Topuz ve Andre Santos (1'er) ile savunma oyuncuları Lugano (2) ve Gökhan Gönül'ün (1) de golleri bulunuyor. Sarı-lacivertlilerin bir golü de Cumartesi akşamki Gençlerbirliği mücadelesinde rakip futbolcunun kendi kalesine attığı golle hanesine yazıldı.

BUNDAN ÖNCEKİ 4 SEZONDAKİ PERFORMANS

Bundan önceki 4 sezonuna bakıldığında ise 7 maçlık bölümde forvet hattının ortaya koyduğu performans, Nianglı Fenerbahçe'nin oldukça gerisinde kaldı. Geçen sezon (2009-2010) 7 maçta 14 gol atan Fenerbahçe'de, forvet hattını oluşturan Güiza (3), Semih (3) ve Alex (1) ile 7 gole ulaşan sarı-lacivertlilerde, orta alan oyuncuları Kazım (3), Emre, Andre Santos (1'er) ile Gökhan Gönül ve Vederson (1'er) da gol kaydetti. 2008-2009 sezonunda ise 7 maçlık bölümü 11 golle geçen sarı-lacivertli ekipte Güiza, Semih ve Alex (2'şer) toplam 6 gole imza atarken, savunmadan Selçuk ve Roberto Carlos'un 1'er, orta alandan Uğur 1 ve Kazım da 2 gol kaydetti. 2007-2008 sezonunda 7 haftada Semih (2), Kezman (1) ve Alex (1) ile toplam 4 gol bulan Fenerbahçe'de, Kemal, Roberto Carlos, Aurelio ve Ali Bilgin de 1'er gol attı. Fenerbahçe'de 2006-2007 sezonunda ilk 7 maçta forvet hattı, Alex ile 6 gol bulurken, Kezman 2 ve Murat Hacıoğlu da 1 gol kaydetti. Orta alanda Tuncay 3, Tümer 2 ve Selçuk 1 gol atarken, savunmadan Lugano da 2 kez rakip fileleri havalandırdı.

04.10.2010

ALMANLARI TEDİRGİN ETTİK

ALMAN "Bild am Sonntag" gazetesi, Türkiye Futbol Federasyonu'nun, Almanya'da yetişen Türk kökenli genç futbolcuların peşinde olduğunu yazdı.

Gazetenin haberinde, Türk Milli Takımı Teknik Direktörü Guus Hiddink'in, FC Nürnberg takımında oynayan İlkay Gündoğan'ı, antrenör Oğuz Çetin'in de FC Köln'de oynayan Taner Yalçın'ı izlediği, FC Nürnberg'de oynayan Mehmet Ekici ile Freiburg'da top koşturan Ömer Toprak'ın da "sürekli bir şekilde telefonunun çaldığı" belirtildi. İlkay'ın, Alman Milli Takımı'nı tercih ettiğini söylemesine rağmen sıkça TFF tarafından arandığını söylediği ifade edilen haberde, Mustafa Doğan, Malik Fathi, Serdar Taşçı ve Mesut Özil gibi "sadece" 4 Türk kökenli oyuncunun Alman Milli Takımı'nda oynamasının sebebinin, Avrupa ülkelerinde genç Türk kökenli yetenekler arayan TFF Avrupa Bürosu'ndan kaynaklandığı kaydedildi. TFF Avrupa Bürosu Temsilcisi Erdal Keser'in, Türk Milli Takımı'nda oynamak isteyen genç yetenekler aradıklarını, ancak Alman Milli Takımı'nda oynamak isteyen Türk kökenli gençlerin kararına saygı duyduklarını ve kendilerine hiç bir şekilde baskı yapmadıklarını söylediği belirtildi. Türk Milli Takımı'nın defansındaki delikleri tıkamak için disiplinli ve yapılı oyunculara ihtiyaç duyduklarını ifade eden Keser, zamanında Serdar Taşçı'yı Türk Milli Takımı'nda çok görmek istediğini ve takımda başarılı olabileceğine inanmış olduğunu kaydetti.

04.10.2010

Bremenli futbolcular Mesut Özil'i çok arıyor

ALMAN "Bild am Sonntag" gazetesi, 1. Lig (Bundesliga) takımlarından Werder Bremen'li çoğu futbolcunun, son günlerde yaşadıkları başarısızlığın Mesut Özil'in Real Madrid takımına satılmasından kaynaklandığına inandığını yazdı.

Gazetenin spor sayfalarında yer alan haberde, Werder Bremen kalecisi Tim Wiese'nin, çoğu futbolcunun bu şekilde düşündüğünü dile getirerek, "Özil'i her pozisyonda arıyoruz. Sadece en kritik golleri atmakla kalmadı, aynı zamanda bir çok golü hazırladı" şeklinde konuştuğu belirtildi. Werder Bremen Spor Müdürü Klaus Allofs'un ise takımın bir kriz yaşadığını kabul ettiğini, ancak bunun Mesut'un eksikliğinden kaynaklanmadığını savunduğu ifade edildi.

04.10.2010

Eskişehirspor Zico'ya teklifte bulundu

Eskişehirspor Asbaşkanı Mesut Hoşcan, Fenerbahçe'nin eski teknik direktörü Arthur Zico ile görüşmelerinin sürdüğünü söyledi.

Hoşcan, Eskişehirspor yönetiminin Rıza Çalımbay ile yollarını ayırdıktan sonra teknik direktör arayışlarını sürdürdüğünü belirterek, yerli ve yabancı bir çok teknik adamla görüşmelerini sürdürdüklerini kaydetti. Hoşçan, Salı gününe kadar teknik direktör problemini çözeceklerini söyledi.

04.10.2010

Mourinho, Ronaldo'nun hırsı ve çalışmasına hayran

REAL Madrid Futbol Takımı'nın teknik direktörü Jose Mourinho, ''Hırsı, disiplini ve takım anlayışı, Ronaldo'yu vazgeçilmez yapıyor'' dedi.

Ronaldo'nun takımındaki tüm arkadaşlarından fazla çalıştığını ve bu oyuncunun ''dokunulmaz'' olduğunu söyledi. Bu yıl hücumda yetersiz kalmakla eleştirilen takımının performansından memnun olduğunu ifade eden Mourinho, bu eleştirileri yersiz bulduğunu ve yeteri kadar gol pozisyonuna girdiklerini kaydetti.

04.10.2010

Contador ceza alırsa bisikleti bırakacak

FRANSA Bisiklet Turu'nda, "klenbuterol" adlı yasaklı madde kullandığı tespit edildiği için geçici olarak yarışlardan men edilen İspanyol bisikletçi Alberto Contador, dopingden dolayı ceza alması durumunda sporu bırakabileceğini söyledi.

Doping almadığını ve söz konusu yasaklı maddenin yediği bir etten dolayı çıktığını savunan Contador, bir İspanyol televizyonuna verdiği demeçte "Kötü bir şey yapmadım. Eğer her şey olumlu şekilde sonuçlanmazsa bir daha bisiklete binermiyim bilmiyorum, düşüneceğim. Saklayacak hiçbir şeyim yok" dedi. Bu arada doping kullanmadığı yönünde çok emin açıklamalar yapan Contador'a, İspanyol spor dünyasında da destek geliyor.

04.10.2010