Kültür-Sanat

GAP’ın üstün yetenekli öğrencilerine ebru eğitimi

GAP Bölgesi’nin 144 Üstün Zekalı Lise Öğrencisi Ebru Sanatı Derslerini Ebru Sanatçısı Selat Metin’den aldı. GAP Kültür Birliği kapsamına giren Şanlıurfa, Mardin, Kilis, Gaziantep, Adıyaman, Diyarbakır, Siirt, Batman, Şırnak gibi illerde lise kuşağından seçilen üst düzey yeteneklere atölye eğitimi verildi. Akademi GAP kapsamında gerçekleştirilen eğitimde liseli öğrenciler 40 farklı ünlü bilim adamı, yazar-çizer ve san'atçı tarafından atölye eğitimi aldı. Liseli öğrenciler Güzel Sanatlar Atölyesi’nde Ebru Sanatı derslerini Ebru Sanatçısı Selat Metin’den aldı. Öğrenciler tarafından ilgiyle karşılanan Selat Metin, gençlere ‘Ebru Sanatı’ konusundaki detaylı bilgileri uygulamaları olarak aktardı. Ebru Sanatçısı Metin, Türk kâğıt süsleme sanatlarımızdan olan Ebru Sanatı’nı özellikle de üst düzeyde yeteneklere sahip olan bu öğrencilerle paylaşmanın büyük heyecan verici olduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Ebru Sanatı’yla ilk kez tanışan ve deneme fırsatı bulan öğrenciler ortaya çok güzel eserler çıkarttı. Akademi GAP sayesinde özellikle bu bölgedeki öğrencilere ulaşmak büyük şans. ‘Ebru Sanatı’nın bu bölgede daha yaygınlaşarak sevileceğini umuyorum” dedi. Başbakanlık GAP İdaresi Başkanlığı ve Türkiye Eğitimciler Derneği’nin katkılarıyla, GAP Kültür Birliği tarafından düzenlenen iki haftalık yaz kampında, lise öğrencileri arasından yarışmalarla seçilmiş üstün yetenekli 144 öğrenci; edebiyat, düşünce, güzel sanatlar, müzik, tiyatro ve sinema olmak üzere altı ayrı alanda eğitim aldılar. GAP Kültür Birliği Başkanı ve Mardin Valisi Hasan Duruer’in yanı sıra eğitim verecek sanatçılar, öğrenciler ve çok sayıda dâvetli katıldı. Kültür Sanat Servisi

16.07.2010

Kıbrıs’ta el konulan Osmanlı vakıf arazilerinin belgeseli çekildi

KIBRIS'TA hem Türk hem de Rum kesiminde bulunan ve sahte tapularla el değiştirdiği belirtilen Osmanlı vakıf arazilerinin belgeseli çekildi.

Tanıtımı yapılan ve 30’ar dakikalık 6 bölümden oluşan belgesel Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yıl dönümünde TRT 1’de yayınlanmaya başlayacak.

Kuzey Haber Ajansı ve Yedirenk Film Yapım işbirliği ile hazırlanan ‘Unutulmuş Vakıf Mirasımız: Kıbrıs’ belgeselinin galası TRT’nin Tepebaşı Stüdyosu’nda gerçekleştirildi. Galaya KKTC Turizm ve Kültür Bakanı Kemal Dürüst, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin ve eski Adalet Bakanı Oltan Sungurlu ile çok sayıda davetli katıldı.

Galada konuşan Yedirenk Film Yapım Yönetim Kurulu Başkanı İsrafil Kuralay, Kıbrıs’ta Türk tarafının haklı davasını duyurması için bu belgeselin bir başlangıç olduğunu söyledi. KKTC Turizm ve Kültür Bakanı Kemal Dürüst de Kıbrıs’ın yüzyıllar boyu Türk hakimiyetinde kaldığını hatırlatarak belgeselin önemine işaret etti. TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, Kıbrıs kendi gündemine 12 yaşındayken köylülerinden birinin Kıbrıs Barış Harekâtı’nda şehit olmasıyla girdiğini söyledi. Kıbrıs’ta bu tarz vakıf eserleri olduğunu kendisinin de bilmediğini belirten Şahin, TRT olarak bu farkındalığı oluşturmaları halinde mutluluk duyacaklarını ifade etti.

ERKEN: KIBRIS'TAKİ

İNGİLİZ ÜSSÜ VAKIF ARAZİSİ

Kuzey Haber Ajansı Genel Koordinatörü Erhan Erken, çalışmalar sonucu önemli bilgilere ulaştıklarını vurguladı. Erken, bu belgesellerle Türkiye sınırları dışında kalmış vakıf eserlerinin izini sürdüklerini kaydetti. Kıbrıs’taki Osmanlı vakıf eserlerinin izini sürmeye ve belgelemeye çalıştıklarını belirten Erken, “Şunu demek istiyoruz, belgelediğimiz eserler bizimdir. Bunlar üzerinde biz hak iddia edebiliriz. Bu çalışmamızın da bunun için bir belge tesis etmesi için çalışıyoruz” dedi.

Belgesel çalışmasının bir yıl sürdüğünü ifade eden Erken, “Önce belgeler toplandı. Meselâ Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan sonra bir binanın alt katında bu konuyla ilgili belgelerin bulunduğunu duyduk. Bunlar bir yerlerde toplanmıştı. O arkadaşlarla temasa geçtik. Oradan başladık. Sonra buraları vakfedenlerin vakfiyelerini bulmaya çalıştık. Kıbrıs Vakıflar Dairesi ile temaslarda bulunduk.” diye konuştu.

Kıbrıs’ın 1878 yılında İngilizlere emaneten verildiğinde yaklaşık 300 bin dönüm vakıf arazisi bulunduğunu kaydeden Erken, “Şu anda eldeki vakıf arazileri yaklaşık 30 bin dönüm civarında. Bunlar çeşitli yollarla gerek İngilizler gerekse Rumlar tarafından bir şekilde el değiştirmiş. Meselâ şu anda İngilizlerin üssü olan arazinin vakıf arazisi olduğuna dair belge var. Bizim yaptığımız bu çalışmalar hukukî mücadelenin mesnedi olacaktır. Bunun için sadece bizim değil, hükümet kanadıyla çalışma yapılması lâzım. Vakıfların bugünkü mirasçılarının bu işe el atması lâzım. Buraları alır mıyız alamaz mıyız bu kolay bir şey değil, ama buraların bizim olduğunun tescil edilmesi bence çok önemli” şeklinde konuştu.

Girit, Rodos, Balkan ve Filistin topraklarında da vakfiyeler bulunduğunu belirten Erken, “Bazıları padişahların, bazıları şahısların vakıfları. Bunların peşine gitmek lâzım. Belki hepsini biz yapamayabiliriz, ama biz bir iki tane yaparız. İnsanlarımız peşine düşer. Bakanlık, diğer özel kuruluşlar peşine düşer. Sonuçta bir bakarsınız ki Osmanlı artığı, bizim medeniyetimizin bulunduğu alanlardaki varlıklarımızın peşine düşülür. Bu da güzel bir şey olur.” ifadelerini kullandı. 30’ar dakikalık 6 bölümden oluşan belgesel 24 Temmuz’dan itibaren saat 10.30’da TRT 1’den yayınlanmaya başlanacak. Belgesel 6 hafta boyunca ekrana gelecek. KÜLTÜR SANAT SERVİSİ

16.07.2010

16. Uluslararası Dede Korkut şöleni duayla başladı

Bayburt’ta düzenlenen 16. Uluslararası Dede Korkut Kültür ve Sanat Şöleni kapsamında, Masat Köyündeki Dede Korkut Türbesi’ne çelenk bırakılarak, dua edildi.

Bayburt Valisi Kerem Al, Belediye Başkanı Hacı Ali Polat, İl Jandarma Komutanı Albay Halil Uysal, Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı (TÜRKSAV) Başkanı Yahya Akengin ve diğer ilgililer tarafından türbeye çelenk konulmasının ardından, İl Müftüsü Peyami Güngör eşliğinde dua edildi. Daha sonra türbe karşısında kurulan kıl otağ çadırına geçen protokol üyeleri ve dâvetlilere, burada yöresel yemek ve ayran ikram edildi. Bayburt Belediye Başkanı Hacı Ali Polat, yaşadıkları toprakların birçok insan ve medeniyete beşiklik ettiğini belirterek, ‘’Bunlar geldi geçtiler, biz yaşıyoruz. Önemli olan bu dünyada niçin yaşadığımızın amacını iyi belirlemektir ve bu dünyada hoş bir seda bıraktıktan sonra gidebilmektir’’ dedi. Dâvetliler, Gürcistan, Kazakistan ve Bayburt halk oyunları ekiplerinin gösterilerini ilgiyle izlediler. Bayburt / aa

16.07.2010

Hem kültürümüzü öğrendiler, hem de kültürlerini tanıttılar

ATATÜRK Üniversitesi (AÜ) Dış İlişkiler Ofisi tarafından organize edilen program kapsamında yurt dışından Erzurum’a gelen öğrenciler, hem Türk kültürünü öğrendiler, hem de kendi kültürlerini tanıttılar.

Bu yıl dördüncüsü düzenlenen ‘’Uluslararası Yaz Okulu Kültürlerarası Köprü’’ programı ile AÜ’ye gelen 6 ülkeden 41 öğrenci, Erzurum merkez ve ilçelerdeki tarihi ve turistik yöreleri gezerek, bilgi edindi. Türk kültürünü öğrenen ve tarihî mekânları gezen yabancı öğrenciler, AÜ Kültür Merkezinde düzenlenen etkinlikte de kendi ülkelerinin tarihî, turistik mekânları, coğrafi konumu ve yöresel yiyecekleri hakkında bilgi verdi. Dış İlişkiler Ofisi Koordinatörü Prof. Dr. Fahri Yavuz, programın amacının, bölgenin kültürel ve tabiî güzelliklerinin tanıtılması, farklı ülkelerden öğrencilerle iletişim kurularak, uluslar arası dostluğa ve barışa katkı sağlanması olduğunu söyledi. Program kapsamında, Erzurum’da ve çevre illerde çeşitli yerlere geziler düzenlediklerini ifade eden Yavuz, ‘’Türkiye’ye gelen yabancı öğrencilerimiz, ülkemizin tarihî ve turistik mekânları ve sosyal yapısı hakkında bilgi edindiler. Bazı öğrencilerimiz ilk defa Türkiye’ye geldi ve ülkemiz hakkındaki ön yargılarını kırdılar’’ dedi. Konuşmaların ardından, 6 farklı ülkeden gelen 41 öğrenci, slayt sunumu eşliğinde her yönüyle kendi ülkelerini anlattılar. Bu arada Kültür Merkezi Salonuna stantlar kurarak, yöresel yiyeceklerini tanıtan öğrenciler, getirdikleri yöresel ürünleri dâvetlilere ikram etti. Erzurum / aa

16.07.2010