Bebekler, günde 10 dakika güneşlensin

Ordu Medical Park Hastanesi Cildiye Uzmanı Dr. Ahmet Güldü, güneş yanığının deri kanseri riskini arttırdığını söyledi.

Yaz aylarını sahillerde geçiren vatandaşlara uyarılarda bulunan Uzm. Dr. Güldü, güneş yanığından mümkün olduğunca kaçınılması gerektiğini kaydetti. Hava sıcaklıklarının giderek artması, özellikle yurdun sahil kesimlerinde yaşayan vatandaşları denizlere yöneltiyor. Ancak, bunaltıcı ve kavurucu sıcaklıklardan korunmak için sahillere akın eden insanların güneş yanıklarından da kendileri koruması gerekiyor. Güneş yanıklarının deri hastalıklarına sebep olduğunu hatırlatan uzmanlar, yaz sıcaklıklarının önceki senelere oranla yüksek olacağını tahmin ettiklerini, bu sebeple güneş ışınlarından daha fazla korunmanın önemli olacağını vurguladı. Güneş yanığından korunmak için güneşe çıkmadan yarım saat önce koruyucu krem sürülmesinin yararına değinen Uzm. Dr. Ahmet Güldü, “Güneşlenmede ısrar edenler, mümkün olduğunca yüksek koruma faktörlü ürünler kullanmalıdır. Güneş koruyucu krem kullanılsa bile güneşten korunmaya dikkat edilmelidir. Özellikle saat 10.00-16.00 arası gölgede kalmak gerekmektedir. Şapka ve gözlükle korunmaya özen gösterilmeli, parlak renkli giysiler tercih edilmelidir. Islak giysilerin güneşten yeterli derecede korumayacağı da unutulmamalıdır. “şeklinde konuştu. Altı aydan küçük bebeklerin doğrudan güneş ışığına maruz bırakılmamasını öneren cildiye uzmanı Dr. Güldü, bebeklerin günde 10 dakika güneşlenmesinin D vitamini üretimi için yeterli olacağının altını çizdi. Güneş ışınlarının önemine de değinen Dr. Güldü, güneşten uzaklaşıldıkça D vitamini yetersizliğinin arttığını, bunun da depresyon, kemik, romatizmal ve kanser gibi çeşitli hastalıklara sebep

olduğunu da sözlerine ekledi.

12.06.2010

Yaban mersini suyu şişeye girdi

İNSAN sağlığına faydalı, hiçbir kimyasal katkı içermeyen yüzde 100 doğal ve saf meyve suyu üretiminde Türkiye’nin öncü şirketi olan Elite Naturel’den yeni bir ürün.

Tıpta “mu'cize meyve” olarak tanımlanan yaban mersininin artık “suyu” da var. Yaban mersininin kalp sağlığından hafızaya kadar pek çok konuda vücut dostu olduğu tıbbî olarak kabul edilliyor. Bugüne kadar siyah üzüm, karadut, nar, kavun gibi direkt meyveden sıkma ürünleriyle piyasada saygın bir yer edinen Elite Naturel’in Genel Müdürü Çağrı Eşmekaya, “Yüzde 100 saf meyve suyu üretiminde ileri teknolojiyle çalışıyoruz. Biz, evde sıkılan meyve suyundan daha taze meyve suyu yapıyoruz. Üstelik ürünlerimiz bu tazeliği 18 ay koruyor” dedi. Antikanserojen ve antioksidan özelliğiyle bilinen yaban mersini, diyetlerin sağlıklı ve çok değerli bir parçası olarak öneriliyor. Yaban mersininin, kalp krizi riskini düşürmekten hafıza güçlendirmeye, mide rahatsızlıklarını önlemekten kanı temizlemeye kadar, tıbbî açıdan ispatlanmış pek çok yararı bulunuyor.

12.06.2010

Tavsiye diyet çok sakıncalı

ARKADAŞ tavsiyesi ile yapılan diyetlerin sağlık sorunlarına yol açabileceği bildirildi.

Herkesin diyetinin özel ve parmak izi gibi olduğuna dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Fadime Özgök, “Kilo problemi olan ve diyete başlamak isteyen kişiler mutlaka bir diyetisyene müracaat etmelidir” dedi.

Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Fadime Özgök, şişmanlığın tedavi edilmesi gereken bir hastalık olduğuna dikkat çekti. Aşırı kilonun kalp-damar ve diyabet rahatsızlıkları başta olmak üzere pek çok hastalığı tetiklediğine dikkat çeken Özgök, bel kalınlığı 94 santimi bulan erkekler ile 80 santimi bulan kadınların risk altında olduğunu kaydetti.

Kiloların artmasına yaş, cinsiyet, çevre, eğitim, gelir düzeyi, sosyokültürel faktörlerin etkili olduğunu belirten Özgök, “Diyet yapan ve normal kilosuna yaklaşan insanlarda kan basıncı normale dönüyor, kan şekeri düşüyor, uyku apnesi ortadan kalkıyor, kalp damar rahatsızlığı riski ortadan kalkıyor, eklemlerim üzerindeki baskı ve sıkıntı azalıyor. Kişinin kendine güveni ve dolayısı ile sosyal ilişkileri düzeliyor” dedi.

Hızlı kilo verdiren diyetlerin son derece riskli olduğunu, aynı kiloların hızla geri alınmasının da söz konusu olduğunu anlatan Özgök, “Mutlaka diyetisyen nezaretinde bu işe başlamalı. Çünkü herkesin metabolizması farklı, herkesin diyet programı ayrıdır. Kişinin boyuna, yaşına, kilosuna, yaşam biçimine, işine uygun bir diyet programı yapmalı. Diyetiniz sizin parmak iziniz gibidir. Dolayısıyla diyet programınız da size özgü olmalıdır. Arkadaş tavsiyesi ile uygulanan diyetler çoğunlukla faydalı neticeler vermez. Bilâkis, kasları zayıflatıcı, sağlık problemlerine yol açıcı sonuçlara bile yol açabilir” uyarısında bulundu.

Bir haftada 5 kilo, 7 kilo verdiren diyetleri kesinlikle önermediklerini, haftada bir kilo verdiren diyetlerin çok daha kalıcı ve sağlıklı olduğunun Dünya Sağlık Örgütünce de teyit edildiğini dile getiren Özgök, kebap tüketiminin yoğun olduğu Adana’da şişmanlık, buna bağlı sağlık sorunlar yaygın olduğunu hatırlatarak, şu tavsiyelerde bulundu: “Alış verişe çıkmadan önce alış veriş listesi oluşturmalı. Aç iken alış verişe çıkmamalı. Yemekleri masada oturarak yemeli. Televizyon karşısında bir şeyler tüketmemeli. Yiyecekleri çok çiğnemeli. Azar azar, sık sık beslenmek de diyet için faydalı olabilir. Sabah ve öğle yemeğini geçiştirip akşama yüklenmek son derece sakıncalı, öğün atlamamalı, bol su tüketmeli. Fastfood yemekleri toplum sağlığı için tehdit oluşturuyor. Doymuş yağ oranı çok fazla, kanser oluşumu tetikleyici bu besinlerin yerine balık, tavuk, et, sebze yemekleri tercih edilmeli. Lifli gıdaları arttırmamız gerekiyor, çünkü birçok hastalığa yakalanma riskini azaltıyor. Meselâ kolon kanserini önlediği tesbit edilmiş durumda. Şeker ve şekerli gıdaları az ve uygun yağ tüketmeli. Tuzu dengeli tüketmeli, çevremizdeki insanların yemek pişirme tekniklerini yönlendirmeli, kızartma yerine fırınlanmış gıdaları tercih etmeli. Etiket okuma alışkanlığı kazanmalıyız. İçeriğini bilmediğimiz gıdaları tüketmememiz gerekiyor.”

12.06.2010