Dünya |
Avustralya, İsrailli diplomatı sınır dışı etti |
AVUSTRALYA, Hamas liderlerinden Mahmut El Mabhuh’un öldürülmesi olayında İsrail parmağı olduğuna dair hiçbir şüphe kalmadığını duyurdu. Konuyla ilgili açıklamasında Avustralya Dışişleri Bakanı Stephen Smith, ocak ayında gerçekleşen cinayetle ilgili olarak İsrailli bir diplomatın sınır dışı edilmesine karar verdiklerini belirtti. Cinayeti gerçekleştiren 27 kişilik timin tamamı sahte pasaportlar kullanarak Dubai’ye girmişti. Timden 4’ü de sahte Avustralya pasaportu kullanmıştı. Cinayet konusunda İsrail yalanlama ya da kabul anlamında hiç bir açıklama yapmazken sadece şubat ayında İsrail’in radikal Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman cinayette İsrail’i suçlu gösterebilecek herhangi bir bulgu olmadığını öne sürmüştü. Avustralya Dışişleri Bakanı Smith, yaptıkları inceleme ve araştırmalar sonucu İsrail istihbaratının sahte pasaportların hazırlanması olayının içinde olduğunu kesin delillerle ispat ettiklerini belirterek, bu olayın dostlukla bağdaşmadığını ifade etti. ABD gibi İngiltere ve Avustralya da İsrail’in en önde gelen destekçileri arasında yer alıyor ve uluslararası mahfillerde Tel Aviv’e yönelik gerçekleştirilen suçlamalara karşı koyuyor. İngiltere mart ayında İsrailli bir diplomatı, konuyla ilgili olduğu gerekçesiyle sınır dışı etmişti. İsrailli diplomatın bir hafta içinde ülkeyi terk etmesi istenirken İsrail’in Canberra Büyükelçiliği ise olaydan büyük bir üzüntü duyduklarını açıkladı. Dubai polisinin titiz çalışması sonucu cinayet timinde yer alan kişilerin kullandığı sahte kimlikler tespit edilmiş ve bu isimler ilgili ülkelere bildirilmişti. Hamas’ın önde gelen isimlerinden olan Mabhuh, 20 Ocak’ta kaldığı otel odasında ölü olarak bulunmuştu. Yapılan araştırmalar sonucu büyük bir ölüm timinin cinayeti gerçekleştirdiği, cinayette İngiliz, İrlanda, Fransız, Alman ve Avustralya pasaportlarının kullanıldığı ortaya çıkmıştı. Smith açıklamasında pasaportların kopyalanmasında çok yüksek bir teknoloji kullanıldığını, olayın arkasında İsrail devletinin bulunduğunun da açık olduğunun altını çizdi. İsrailli ajanlar daha önce de başta Kanada ve Yeni Zelanda olmak üzere pek çok kendine dost ülkenin pasaportlarını kopyalayarak benzer cinayetler gerçekleştirmiş ya da gerçekleştirmeye teşebbüs etmişti.
HAARETZ: DİPLOMAT MOSSAD GÖREVLİSİ
AVUSTRALYA’NIN yaklaşık 4 ay önce Hamaslı Mahmud El-Mebhuh’un Dubai’de öldürülmesinde 4 sahte Avustralya pasaportunun kullanılmasıyla ilgili olarak sınır dışı etme kararı aldığı İsrailli diplomatın, bu ülkedeki Mossad temsilcisi olduğu bildirildi. Haaretz gazetesinin internet sitesinde, ülkeyi terk etmesi istenen diplomatın, Canberra’daki İsrail Büyükelçiliği’nde çalışan Mossad temsilcisi olduğu ifade edildi. İsrail ordu radyosuna konuşan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Yossi Levy, “Avustralya’nın bizim beklentilerimizi yansıtmayan, İlişkilerimizin niteliği ve önemi ile bağdaşmayan adımından üzüntü duyuyoruz” dedi. |
25.05.2010 |
Tutuklu Hamaslılara ağır şartlar getiriliyor |
İSRAİL hükümetinin yasamayla ilgili komitesi, İsrail cezaevlerindeki Hamaslı tutukluların şartlarının ağırlaştırılmasını öngören iki yasa önerisini kabul etti. İsrail, yeni yasalarla, kaçırılan İsrailli asker Gilad Şalit’in serbest bırakılmasıyla ilgili görüşmelerde Hamas’a baskı yapmayı amaçlıyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, birkaç hafta önce kamuoyunda “Şalit Yasası” olarak adlandırılan yasa önerisine itirazını çektiği bildirilmişti. Yasa önerilerinin ilk okunma için çarşamba günü İsrail parlamentosuna (Knesset) getirilmesi bekleniyor. Öneriler, Hamaslı tutukluların uluslararası yasaların gerektirdiği şekilde, Kızılhaç ve benzeri kurumların temsilcilerinin dışında, avukatlarıyla veya aile üyeleriyle görüşmelerine yasak getirilmesini öngörüyor. Ayrıca, tutukluların gazete, TV gibi haklarının yanı sıra akademik çalışma yapmalarına da sınırlamalar getiriliyor.
YOLDAKİ ENGELLERDEN YÜZDE 60’I KALDIRILDI
ÖTE YANDAN İsrail ile Filistinliler arasında ABD Orta Doğu Temsilcisi George Mitchell’in aracılığıyla başlayan ilk iki tur görüşmelerde fazla ilerleme sağlanmamasına rağmen, ABD yönetiminin Batı Şeria’da Filistinliler için bastırdığı iyi niyet jestlerinden bir kısmı yürürlüğe giriyor. Filistinlilere sınırlamaların bir kısmı yumuşatılırken, İsrail, 10 yıldır ilk kez İsrailli tur rehberlerine Beytüllahim’i açma kararı aldı. Yürürlüğe gelecek günlerde girmesi beklenen yeni düzenlemeler arasında, Batı Şeria’da Filistinlilerin geçişlerindeki yol engellerinden 60’ının daha kaldırılması bulunuyor. Filistinli üst düzey iş adamlarının da tüm askeri kontrol noktalarından rahatlıkla geçmesi sağlanacak. |
25.05.2010 |
NÜKLEER SİLÂHLAR BELGELENDİ |
İNGİLİZ The Guardian gazetesi, İsrail’in 1975 yılında Güney Afrika hükümetine nükleer silâh satmak için yaptığı anlaşmanın belgelerini yayınladı. Belgeler, Güney Afrika ile İsrail ilişkileri üzerine bir kitap çalışması yapan Amerikalı akademisyen Sasha Plakow-Suransky tarafından ele geçirildi. Gazeteye göre devlet sırrı olan ‘gizli’ ibareli belgelerde Güney Afrika’nın o dönemdeki Savunma Bakanı PW Botha, İsrail Savunma Bakanı Şimon Peres’yen nükleer silâh talep ettiği, Peres’in de bu talebe olumlu cevap verdiği görülüyor. Böylece, İsrail’in nükleer silâha sahip olduğunu gösteren somut deliller ilk kez ortaya çıkmış oldu. |
25.05.2010 |
Rusya: Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü destekliyoruz |
RUSYA Dışişleri Bakanlığı hafta sonunda Ermenistan işgali altında bulunan Azerbaycan toprağı Yukarı Karabağ’da gerçekleşen sözde parlamento seçimlerinin ardından bir açıklama yayınladı. Yukarı Karabağ’ın bağımsızlığını tanımalarının mümkün olmadığı kaydedilen açıklamada, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün de desteklendiği kaydedildi. ABD, Fransa ve Rusya’nın bölgenin bağımsızlığının tanınmaması konusunda hemfikir olduklarını kaydeden Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Andrey Nesterenko, “Rusya Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü ve diğer uluslararası normları destekliyor. Biz Yukarı Karabağ’ın bağımsızlığını tanımıyoruz. Bölgede herhangi bir askeri müdahaleye gerek kalmadan AGİT Minsk grubu bünyesinde devam eden müzakereler çerçevesinde sorunun çözülebileceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. |
25.05.2010 |
Esad’dan uranyum takasına övgü |
SURİYE Cumhurbaşkanı Beşşar Esad, Türkiye, İran ve Brezilya arasında varılan uranyum takası mutabakatının, “Bölge ülkelerinin ve bütün dünyanın, felakete sürükleyebilecek çatışmalardan uzak tutulması için büyük bir fırsat olduğunu” söyledi. “Anlaşmanın İran’ın nükleer dosyasının diplomatik yollarla çözülmesi için de büyük bir fırsat olduğunu” belirten Esad, “Anlaşmanın olumlu sonuçları ancak ve ancak mantıklı bir yaklaşımla sağlanabilecektir” dedi. Esad, “bazı ülkelerin, İran’ın barışçıl amaçlarla kullanılmak üzere yürüttüğü nükleer enerji programına ilişkin yaklaşımlarını değiştirmeleri gerektiğini” kaydetti. Resmî haber ajansı SANA’nın haberine göre, Esad, Orta Doğu’da yaşanan son gelişmeleri de değerlendirerek, “Orta Doğu bölgesinin artık değiştiğini, daha önce bölgeye yönelik kullanılan dil, politika ve yaklaşımların artık kabul edilemez olduğunu” söyledi. |
25.05.2010 |
Kurmanbek Bakiyev dönmek istemiyor |
KIRGIZİSTAN'DA bir buçuk ay önce iktidardan uzaklaştırılan ve ailesiyle Belarus’a sığınan devrik Devlet Başkanı Kurmanbek Bakiyev, ülkesine dönmeyi planlamadığını belirtti. Rusya’nın RIA Novosti haber ajansına Belarus’un başkenti Minsk’te demeç veren Bakiyev, Kırgızistan’daki hassas durumu daha da germemek için ülkesine dönmeyi planlamadığını, bunun da zaten mümkün görünmediğini ifade etti. İktidarının silâhla alındığını tekrarlayan Bakiyev, Kırgızistan’daki geçici hükümetin aldığı kararların hiçbirinin yasal olmadığını ve hakkındaki suçlamaların gerçek dışı olduğunu savundu. |
25.05.2010 |