Kültür-Sanat

“Bediüzzaman’ı savunduğu için Yeni Asya’da çizdim”

İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen “Yaşayanlara Saygı” programı çerçevesindeki organizasyonlardan birisi daha Beyoğlu Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.

Programın misafiri usta çizer Vehip Sinan idi.

Vehip Sinan’ın katılamadığı program, açılılış konuşmalarıyla başladı. Vehip Sinan’ın hayatını konu alan bir belgesel film sunuldu. Daha sonra Vehip Sinan’ın hayatını, kişiliğini, çizgilerini ve felsefesini izleyicilere aktarmak için bir açık oturum düzenlendi. Tarihçi-yazar Can Alp Güvenç, Fatih Üniversitesinden Adem Güneş, gazeteci yazar Mehmet Ali Bulut ve Kültür eski Bakanlarından İsmail Kahraman'ın konuştuğu panelde, konuşmacılar Vehip Sinan’ın hayatı, felsefesi ve çizgilerine dair tespitlerini ve hatıralarını aktardılar. Kendisini yakından tanıyan çalışma arkadaşlarından Can Alp Güvenç, Vehip Sinan hakkında şu enteresan hatırasını anlattı:

“70’lerin ortalarında Vehip Sinan’ı ‘NiçinYeni Asya’da çiziyorsun?’ diye sıkıştırmışlar. Vehip Sinan’ın buna karşılık ‘Yeni Asya, Bediüzzaman’ın savunucusu olduğu için orada çiziyorum’ demiş.” Alpgüvenç, Vehip Sinan için şunları da söyledi:

“Her zaman güler yüzlüydü. Cana yakın, babacan, tonton, fevkalade nazik bir ağabeydi. Odamın kapısına geldiğinde, çoğu zaman açık olmasına rağmen, kapının kenarını vurur, öyle girerdi. Dalmış çalışıyorken, bir anda insanın tepesinde bitmez, başucunda dikilmezdi. Çağımızın insanlarında fevkalâde az rastlanan pek çok üstün meziyete sahiptir. O, sağlam bir inançla, ibadetlerine son derece titizlik gösterir. Dinî hassasiyeti azamî seviyededir. Bu hassasiyetini çizgilerine, eserlerine de yansıtmaktadır. Vehip Sinan hem karikatürlerinde, hem de özel hayatında dinî, millî ve ahlâkî misyonun soylu bir temsilcisidir. Karikatürlerinde adiliklere, bayağılıklara, belden aşağı esprilere asla yer yoktur. Edebe aykırı tek karikatürünü dahi hatırlamayız. Vehip Sinan dine, imana, Kur’an’a, milliyet ve mukaddesata sıkı sıkıya bağlıdır. O kendi öz değerlerimize sımsıkı sarılmıştır. İslâmî terbiyeye uymayan hiçbir çizgiye imza atmadı. Tersini yapsaydı, şimdi kendisini yok sayan, onu unutulmaya mahkûm eden pek çok kurum ve yazar hiç şüphe yok ki onu baş tacı ederdi. O bütün para ve şöhreti elinin tersiyle itti, Allah’ın sevgi ve muhabbetini tercih etti.” BİYOGRAFİSİ 1929 yılında İstanbul Şehremini'de dünyaya geldi. Daha 3-4 yaşlarında iken eline geçen her kağıt parçasını karalayarak çizimler yapmaya başlamıştır. Okul hayatı boyunca tanıdıklarının resimlerini ve karikatürlerini çizen Vehip Sinan her zaman sevilen bir öğrenci olmuştur. Vehip Sinan askerden geldikten sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümüne kaydoldu. Çocukluktan beri içinde taşıdığı yazarlık idealini hayata geçirebileceğini düşünmekteydi. Ancak altıncı dönemde babasının vefatı ve ağabeyinin askere gitmesi sebebiyle ailenin geçim yükü üstüne kaldığı için felsefe tahsilini yarıda bıraktı. Ardından genç yaştaki ağabeyinin vefatıyla uzun yıllar annesine ve kız kardeşlerine bakmak zorunda kaldı. Bu sebepten evlenmeyi gündemine alamamıştır. İlk çizimleri 1955 yılında Ceylan dergisinde yayınlandı. Sonraki yıllarda bir çizgi roman kahramanı olacak “Topuz”u ilk olarak Ceylan Yayınlarında çizmeye başladı. En tanınmış Vehip Sinan karakteri olan Topuz yaklaşık 50 yıl boyunca devam etmiş, Küçük Afacan, Can Kardeş gibi dergiler ve Sabah Gazetesinde yayınlanmıştır. Vehip Sinan 1967 yılında yayına başlayan İttihad Gazetesinde çizmeye başladı. 1970’li yıllarda ise Yeni Asya Gazetesinin kadrosuna dahil oldu. Yaklaşık 10 yol boyunca siyasî karikatürler çizdi. Vehip Sinan ayrıca burada”Bay İlerici” ile “Adil Bey” isimle bant karikatürlere imza attı. Sağ-sol siyasî çatışmasının yaşandığı o yıllarda ülkenin fevkalâde hararetli siyasî ortamı onun çizgilerine de yansımıştır. Yine aynı yıllarda Yeni Asya Gazetesinde deneme yazarlığı yaptı. “Velhasıl” isimli köşede yazıları yayınlandı. Sonraki yıllarda ise Bizim Anadolu, Son Havadis, Tercüman, Türkiye, Zaman gazetelerinde; Köprü, Çaylak, Kırlangıç, Boğaziçi, Yeni Düşünce,Türkiye Çocuk, Gül Çocuk, Şafak Çocuk, Zafer gibi dergilerde çeşitli karikatürleri ve çizgi romanları yayınlanmıştır. Uzun süre çizgi dünyasından uzak kalan değerli usta Vehip Sinan'ın, son dönemde düzenlenen faaliyetlerle, yeni kuşaklarca tanınması, eski okuyucuları tarafından da unutulmamasına gayret edilmektedir.

02.03.2010

ESKADER sanat kursları başlıyor

EDEBİYAT Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneğinin (ESKADER) fotoğraf, yazı, şiir ve senaryo kursları, 6 Mart 2010 Cumartesi günü başlıyor.

Cumartesi günleri gerçekleşecek olan kurslarda, şiir 12.00-14.00; yazı 14.00-16.00; senaryo dersleri 16.00-18.00; Fotoğraf kursu ise 13.00-15.00 saatleri arasında verilecek. Şiir derslerini Yusuf Dursun ve Yusuf Bilge, yazı derslerini Muhterem Yüceyılmaz, senaryo derslerini Erol Mermer, fotoğraf derslerini ise Selahattin Sevi yönetecek. ESKADER’in Cağaloğlu, Alayköşkü Caddesi, No. 6/2 adresinde yapılacak olan kurslarla ilgili olarak ayrıntılı bilgi almak isteyenlerin 0 (212) 5112323 – 0 (212) 5112324 numaralı telefonları aramaları veya [email protected] e-posta adresine yazmaları yeterli.

02.03.2010

Tarihî Kadifekale cazibe kazandı

İZMİR’İN önemli tarihî eserlerinden Kadifekale, yıllar süren terkedilmişlikten sonra yeniden eski cazibesine kavuşuyor.

Büyükşehir Belediyesi ile İzmir Ticaret Odası (İZTO)’nın yaptığı çalışmalarla son zamanlarda burayı ziyaret eden turist sayısı arttı. Kale’nin cazibe merkezi haline gelmesi için İZTO tarafından restorasyon yapılıyor, arkeolojik kazılarla bilinmeyen yerleri günyüzüne çıkarılıyor. Ayrıca temizlenip ışıklandırılan iç tarafa satış stantları kuruldu. Çevrede oturanlar için takı kursları açıldı, öğrencilere burs verildi. Belediye ise Bakanlar Kurulu kararıyla “âfete maruz bölge” ilan edilen Kadifekale semtini kamulaştırma ve boşaltma çalışmalarına devam ediyor. Böylece hem oradaki vatandaşlar muhtemel bir tehlikeden korunurken hem de tarihî mekânın çevresi turizme kazandırılıyor.

02.03.2010

Pisili Hoca Camii restore edildi

1400’LÜ yıllarda Mescid olarak yapılan ve günümüze kadar 2 defa düzenlemesi yapılan Muğla Merkeze bağlı Yeşilyurt Beldesi Meydanındaki Pisili Hoca Camii aslına uygun olarak restore ettirildi.

Camii’nin beldedeki en önemli eserlerden birisi olduğunu belirten Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Güven, “1400’lü yıllarda yapılan Mescid, yaklaşık 400 yıl toprak damlı bir şekilde ibadete açık kalmıştır. 1907 yılında elden geçirildikten sonra 1951 yılına kadar hizmet vermiş. Bu yıl da tekrar yenileme çalışmaları yapıldı. Aslına uygun bir şekilde yapılan restorasyon çalışması ile bu eser çok daha güzel şekil aldı. Çarşı meydanımızın da atmosferi değişti. Vatandaşlarımız da bu manevi yönü zengin camide ibadet ediyorlar. Restorasyon çalışmalarında emeği geçen herkese tekrar teşekkür ediyorum” dedi.

02.03.2010