Güncel |
SEKİZ YILDIR YERİNE GETİRİLMEYİ BEKLEYEN SÖZLER |
Gül'ün başbakanlığındaki AKP hükümetinin açıklandığı 16 Kasım 2002 tarihinde AKP lideri Erdoğan tarafından kamuoyuna duyurulan Àcil Eylem Planında, "Bir ay içinde, temel hak ve özgürlüklerle ilgili düzenlemeler, evrensel düzeyde kabul edilmiş standart ve normlar ile AB kriterleri çerçevesinde sür'atle yapılacaktır" denilmiş ve “Bir yıl içinde meslekî ve teknik eğitime ağırlık verilecek, eğitimin önündeki her türlü engeller kaldırılacak¨ taahhüdünde bulunulmuştu. ERDOĞAN “BİZİ VE SÖZLERİMİZİ İZLEYİN” DEMİŞTİ
Erdoğan aynı planda "Bu yayınladığımız metni bütün sivil toplum örgütleri, meslek kuruluşları ve tek tek her vatandaşımız partimizin internet sitesinden indirerek bir dosyaya koyabilir, bundan sonraki vaadlerimizi de aynı dosya içerisinde toplayarak; böylece bizi, taahütlerimizi, süresi içinde yerine getirip getirmediğimizi sürekli izleyebilirler" demişti. Yedi yıl sonra plan da, bu sözler de unutuldu.
Beraber unuttuk biz bu vaadleri
3 KasIm 2002’de iktidara gelen Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP)’nin 16 Kasım 2002 yılında bir acil eylem planı yayınlayarak Türkiye’nin sorunlarına en fazla 1 yıllık süreçte ne gibi çözümler getireceğini açıklamasının üzerinden 8 yıl kadar bir süre geçmişken Türkiye’nin köklü problemlerinin halen devam etmesi tepkiye sebep oluyor. Son olarak Danıştay’ın katsayı ile ilgili son düzenlemeyi de geri çevirmesi üzerine bu köklü sorunların çözüleceğine dair umutlar gittikçe azalmaya başladı. Halbuki Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP Genel Başkanı sıfatıyla kamuoyuna 16 Kasım 2002 tarihinde büyük bir heyecanla açıkladığı Acil Eylem Planı’nda, “Bir ay içinde, temel hak ve özgürlüklerle ilgili düzenlemeler evrensel düzeyde kabul edilmiş standart ve normlar ile AB kriterleri çerçevesinde süratle yapılacaktır.” ifadeleri yer almaktaydı. Erdoğan o zaman hünez Başbakan değildi. Plan dönemin Başbakanı Abdullah Gül ile birlikte açıklanmıştı. Daha sonra yapılan ara seçimden sonra Erdoğan Başbakan oldu. Acil Eylem Planı’nda bu bağlamda şu icraatlerin yapılacağı vaad edilmişti: “Sağlıklı bir toplum kurmanın en etkin yolunun eğitimden geçtiğinin bilincinde olarak bir yıl içinde; l İlk ve orta öğretimde rehberlik etkin hale getirilerek meslekî ve teknik eğitime ağırlık verilecek, l Eğitimin önündeki her türlü engeller kaldırılacak, l Üniversitelerin idarî ve akademik özerkliğe kavuşmaları sağlanacak ve Yüksek Öğretim Kurumu yeniden yapılandırılacaktır.”
"TAAHHÜTLERİMİZİ İZLEYİN" Aradan sekiz yıl geçmesine rağmen ne başörtüsü konusunda ne de katsayıda “Hukuk devleti” zeminine oturulamaması ve gerekli yasal düzenlemelerin yapılamaması kafalardaki soru işaretlerini arttırdı. Başbakan 2002’deki Acil Eylem Planı’nda “Bu yayınladığımız metni bütün sivil toplum örgütleri, meslek kuruluşları ve tek tek her vatandaşımız partimizin internet sitesinden indirerek bir dosyaya koyabilir, bundan sonraki vaadlerimizi de aynı dosya içerisinde toplayarak; Böylece bizi, taahütlerimizi, süresi içinde yerine getirip getirmediğimizi sürekli izleyebilirsiniz.” diyerek sözlerine son vermekteydi. Aradan geçen sekiz yıllık zaman diliminde ise vatandaşlar Başbakan’ı ve taahhütlerini izlemeye devam ediyor.
KATSAYI, HÂLÂ EĞİTİME ENGEL
Acİl eylem planına göre bir yıl içinde yapılması düşünülen “meslekî ve teknik eğitime ağırlık” verilecek vaadi yerine getirilmezken, bilâkis üzerinden bunca yıl geçtikten sonra son katsayı kriziyle meslek liselerinin önü bir kez daha tıkanmış oldu. Ayrıca bir yıl içinde “eğitimin önündeki her türlü engelleri kaldırmayı” vaad eden Acil Eylem Planı’nda YÖK’ün yeniden yapılandırılacağı da vaad edilmişti. Hükümet yetkililerinin Danıştay’dan şikâyet edip üst yargının işlerini engellemeye çalıştığını iddia etmeleri ise Acil Eylem Planı’nda yer alan şu ifadeleri hatırlattı: “Türkiye acilen hukuk devleti zeminine oturacaktır. Bunun için her türlü yasal düzenlemeler yapılacak olup, uygulamalarda sıkı sıkıya takip edilecektir.” |
12.02.2010 |