Güncel

Erdoğan: Terörü büyütmeyin

Erdoğan, önceki gün 7 askerimizin şehit olmasıyla sonuçlanan terör olayından sonra, ‘’Siz değerli basın mensubu arkadaşlarımdan, genel yayın yönetmenleri olsun, yayın yönetmenleri olsun, yani bunları haberden düşürüp, yani daha bunları mümkün olduğunca küçük görmek ve bunu hatta görmemeye doğru yaklaşmak... Çünkü, burada hedef, bu işin propagandasını yapmaktır. Zaten terör örgütünün amacı da bunun propagandasını yapmak, yaptırmaktır’’ dedi.

Erdoğan: Terörü büyütmeyin

ABD’dekı temaslarda bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, basından Tokat’ta yaşanan terör olayının büyütülmemesini istedi. Willard Intercontentional Otel’inde açıklamalarda bulunan Erdoğan, Tokat’ta yaşanan terör olayının şekli itibariyle teknik değerlendirmelerin yapıldığını belirterek, şunları söyledi: “Şu anda, bu konuda birşey söylemek erken olur. Benim ısrarla vurgu yapacağım konu şudur; Siz değerli basın mensubu arkadaşlarımdan, genel yayın yönetmenleri olsun, yayın yönetmenleri olsun yani bunları haberden düşürüp, yani daha bunları mümkün olduğunca küçük görmek ve bunu hatta görmemeye doğru yaklaşmak... Çünkü, burada hedef, bu işin propagandasını yapmaktır. Zaten terör örgütünün amacı da bunun propagandasını yapmak, yaptırmaktır. Bunlara bu fırsatı verdiğimiz sürece terör örgütü güç kazanacaktır. Hele hele bu millî birlik kardeşlik projesi bunun yanında demokratik açılım sürecine yönelik attığımız adımlarda bu olaylara prim vermiş oluruz ki, bunun önünü kesmekte çok büyük fayda var. Gerekli olan çalışmaları zaten güvenlik güçlerimiz kararlı bir şekilde sürdürecektir.’’

09.12.2009

FİTNE ODAKLARI İŞ BAŞINDA

Aylardır konuşulan açılım projesini hayata geçirmek için hiçbir adım atılamaması, fırsat kollayan fitne odaklarının işine yaradı. Ülkedeki son gelişmeler, sokak gösterileri ve Tokat'ta 7 askerimizi şehit eden saldırı bunun işaretleri.

25 YILDIR BU SAVAŞ NASIL BİTMEZ?

Şehitlerden Cengiz Sarıbaş'ın amcası Salim Sarıbaş, “25 senedir bu savaş nasıl bitmez? Demek ki silâhla bu iş çözülmüyor. Herkesin elini taşın altına koyması ve elbirliğiyle bu terörü bitirmemiz lâzım” çağrısında bulundu.

Elbirliğiyle terörü bitirelim

TOKAT'IN Reşadiye ilçesinde devriye görevi sırasında şehit düşen Cengiz Sarıbaş’ın amcası Salim Sarıbaş, terörün silâhla halledilemediğini söyledi. Demokratik açılıma destek veren amca Sarıbaş, “Bahçeli ve Deniz Baykal’a çok önemli görevler düşüyor. Herkesin elini taşın altına koyup elbirliğiyle bu terörü bitirmemiz lâzım” dedi.

Şehit Cengiz Sarıbaş’ın amcası Salim Sarıbaş, terörün bitirilmesi çağrısında bulundu. Amca Sarıbaş, şöyle konuştu:

“Bu savaş, çok anlamsız bir savaş. Bunun mutlaka bitirilmesi lâzım. 25 senedir bu savaş nasıl bitmez? Demek ki silâhla halledilmiyor, silâhla bu iş çözülmüyor. Bunun yanında artık masa başında mı olur? Deniz Baykal ve Bahçeli bu işle ilgili geride duruyorlar. Ülkemiz için, gençlerimiz için hep zarar. Türkiye büyük bir devlet. Yani bu anlamsız, çok çirkin bir savaş. Mutlaka hallolması lâzım, ama masa başında, ama şöyle, ama böyle, ama fedakârlık. Ne olursa olsun bu savaşın bitmesi lâzım. Daha nice Cengizler böyle gider. Giden geri gelmiyor, ateş düştüğü yeri yakıyor. Ölen geri gelmiyor. Sade başsağlığı dilemeyle, sadece ‘şöyle olmuş, şehitlerimiz böyle olmuş’ demekle olmuyor, yarın unutuluyor, unutulmasın.”

CHP lideri Deniz Baykal ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye çağrıda bulunan Sarıbaş, “Savaşı yapanlar da bu ülkenin çocukları, ölenler de bu ülkenin çocukları, kurşun sıkanlar da bu ülkenin çocukları. Mutlak suretiyle Bahçeli ve Deniz Baykal’a çok görev düşüyor. Tarih bunları yazacak sonra, pişman olacaklar sonunda. Onun için herkesin elini taşın altına koyup elbirliği içinde bu terörü bitirmemiz lâzım” diye konuştu.

ŞEHİT ASKERLER MEMLEKETLERİNE

GÖNDERİLDİ

Tokat'ın Reşadiye ilçesindeki

çatışmada şehit düşen jandarma uzman çavuş Harun Arslanbay ile jandarma erler Onur Boztemir, Kemal Bide, Ferit Demir, Yakup Mutlu, Cengiz Sarıbaş ve Fatih Yonca’nın Türk Bayrağı’na sarılı cenazeleri düzenlenen askerî törenle memleketlerine gönderildi.

Şehitleri dualarla uğurladık

REŞADİYE'DE terörist saldırı sonucu şehit olan 7 asker için Tokat İl Jandarma Komutanlığı’nda tören düzenlendi. Törenin ardından şehit cenazeleri toprağa verilecekleri illere gönderildi.

Tokat Dr. Cevdet Aykan Devlet Hastanesi’ndeki otopsi ve diğer işlemlerin ardından şehit düşen jandarma uzman çavuş Harun Arslanbay ile jandarma erler Onur Boztemir, Kemal Bide, Ferit Demir, Yakup Mutlu, Cengiz Sarıbaş ve Fatih Yonca’nın Türk Bayrağı’na sarılı cenazesi ambulanslara konuldu. Ambulanslar hastane önünden çıkmadan önce burada sağlık ve güvenlik görevlileri ile ellerinde Türk bayraklarıyla çok sayıda vatandaş toplandı. Şehitler için duâ eden ve tekbir getiren vatandaşlar terörü lânetledi. Bazı vatandaşların, yaşlı kadınların ve sağlık görevlilerinin göz yaşlarını tutamadıkları görüldü.Tokat’ta çok sayıda ev ve iş yerinin de Türk bayraklarıyla donatıldığı görüldü. Askeri yetkililer de 7 şehidin fotoğraflarını yakalarına taktı. Şehitleri uğurlamak üzere Tokat’a çevre ilçelerden de çok sayıda vatandaş geldi. Ellerindeki Türk bayraklarıyla İl Jandarma Komutanlığı önünde toplanan çok sayıda vatandaş teröre lânet yağdırdı. Tören alanına gelen şehit yakınlarının da askerlere sarılarak gözyaşı döktükleri görüldü.

Şehitler için Tokat İl Jandarma Alay Komutanlığında basına kapalı olarak gerçekleştirilen törende, şehit askerlerin özgeçmişinin okunmasından sonra Tokat İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Hüseyin Tosunlu bir konuşma yaptı. İl Müftüsü Abdurrahman Koçak’ın okuduğu duânın ardından Türk bayrağına sarılı şehit cenazeleri ambulanslara konuldu. Şehit cenazelerinin bulunduğu ambulansların gidişi sırasında vatandaşlar da bir süre ambulansların arkasından yürüyerek şehitleri uğurladı. Şehitler için duâ eden ve tekbir getiren vatandaşlardan bazılarının gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Şehit cenazelerinden 6’sı uzun bir konvoy eşliğinde Tokat Havaalanı’na götürülerek askeri uçakla toprağa verilecekleri illere gönderildi. Şehitleri havaalanından Tokat Valisi Şerif Yılmaz, bazı milletvekilleri, diğer yetkililer ve vatandaşlar uğurladı. Şehit Kemal Bide’nin cenazesinin ise toprağa verileceği Ordu’nun Akkuş ilçesine kara yoluyla gönderildiği bildirildi.

Şehit er Kemal Bide, son yolculuğuna uğurlandı

TOKAT'IN Reşadiye ilçesindeki terörist saldırı sonucu şehit olan 7 askerden Ordulu Jandarma Er Kemal Bide’nin (21) cenazesi, Ordu’nun Akkuş ilçesinde törenle toprağa verildi. Şehit Er Bide’nin cenazesi, Tokat’tan karayolu ile Akkuş ilçesi Çayıralan beldesine getirildi. Çayıralan Merkez Cami önünde düzenlenen törene, şehit askerin ailesi ve yakınlarının yanısıra Ordu Valisi Orhan Düzgün, Samsun Garnizon Komutanı Tümgeneral Ömer Bayraklı ve Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Erhan Güder ile vatandaşlar katıldı. Ordu Jandarma Komutanı Jandarma Albay Celal Çürek, törende yaptığı konuşmada, “Bu topraklar uğruna şehit olacak Mehmetçikler olduğu sürece bu bayrak ebediyen bu topraklar üzerinde dalgalanacak” dedi. Albay Çürek, ülkeyi bölmek isteyenlerin asla emellerine ulaşamayacaklarını da ifade etti. Kılınan cenaze namazının ardından Şehit Er Bide’nin naaşı Belalan Mahallesi Mezarlığındaki aile kabristanlığına defnedildi. Oğlunu son olarak bir kaç ay önce izne geldiğinde gördüğünü anlatan baba Cemal Bide, kendisiyle son olarak geçen cumartesi günü görüştüklerini söyledi. Oğlunun sürekli göreve çıktıklarından bahsettiğini belirten baba Bide, oğlunun terhisine 88 gün kaldığını bildirdi.

Bayram izni dönüşü şehit oldu

TEZKERESİNE 3 ay kala şehit olan Fatih Yonca’nın Kurban Bayramı izninden döndüğü şehit olduğu belirtildi. Hatay’ın İskenderun ilçesine bağlı Bekbele beldesi Orhangazi Köyünde oturan Fatih Yonca’nın (24) Kurban Bayramında izine geldiği ve önceki gün sabah birliğine teslim olduğu belirtildi. Yonca’nın sabah saatlerinde annesi Gülsüm Sönmez’i telefonla arayarak teslim olduğunu söylemesinin ardından akşam saatlerinde şehadet haberinin gelmesi ailesini ve İskenderun halkını yasa boğdu. Bekbele Belediye Başkanı Bestami Bilgili, askerî görevliler tarafından şehidin oturduğu eve gelerek acı haberi annesi Gülsüm Sönmez’e iletti. Acılı haberin duyulması ile şehidin evinden çığlıklar yükseldi. Daha bir gün önce kucağında olan oğlunun şehit haberini alan Gülsüm Sönmez, onun fotoğrafını öperek ağıtlar yakmaya başladı. Anne ve babası ayrı olan ve dört kardeş olduğu öğrenilen Fatih Yonca’nın iki yıllık bilgisayar bölümünü bitirdiği ve ailesinin maddî durumunun zayıf olduğu belirtildi.

Sarıbaş, bugün defnedilecek

ŞEHİT jandarma er Cengiz Sarıbaş’ın (20) cenazesi, bugün İstanbul’da toprağa verilecek. Alınan bilgiye göre, Cengiz Sarıbaş’ın cenazesi, Ataköy 5. Kısım Camisi’nde öğle vakti kılınacak cenaze namazının ardından Edirnekapı Şehitliği’nde defnedilecek.

09.12.2009

Muhalefetten Erdoğan’a ‘dön’ çağrısı

MUHALEFET liderleri, Tokat’taki terörist saldırı karşısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Meksika gezisini iptal edip, Türkiye’ye dönmesi çağrısında bulundu.

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, yaptığı yazılı açıklamada, Tokat’taki terörist saldırı karşısında Türkiye’nin “ayağa kalktığını” ifade ederek, “Sayın Başbakan, Demokratik Açılımı başlattı, ortalığı birbirine kattı. Şimdi de Güney Amerika’ya açılım peşindeymiş. Sayın Başbakan, açılımları bıraksın, görevinin başına dönsün” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise, Başbakan Erdoğan’ın ‘’saldırının zamanlamasının manidar olduğu’’ yönünde açıklamalar bulunduğunun hatırlatılması üzerine Bahçeli, ‘’Sayın Başbakan, okyanus ötesinden yorum getirmesin. Terör üzerinde kararlı ve ciddî bir duruş sergilesin. Olayı, kendilerinin de ifade ettiği gibi, çok yönlü incelesin. Türkiye’de bazı konular, üst üste gelmektedir ve Türkiye’yi çok büyük bir sürece sürüklemektedir. Meksika yolculuğundan vazgeçip, Ankara’ya dönüşü daha hayırlı olur diye düşünüyorum’’ diye konuştu.

09.12.2009

STK’lardan sağduyu dâveti

Diyarbakır’dakİ 29 sivil toplum kuruluşu, ortak basın açıklaması yaparak, tüm kesimleri sağduyu ve duyarlı olmaya davet etti.

Aralarında Diyarbakır Barosu, Ticaret Borsası, Ticaret ve Sanayi Odası, GÜNSİAD, DİSİAD, Mazlum-Der, Tabipler Odası ile İnsan Hakları Derneğinin bulunduğu 29 sivil toplum örgütü adına hazırlanan basın açıklamasını, Diyarbakır Baro Başkanı M. Emin Aktar okudu. Aktar, Kürt meselesinin adil, demokratik ve barışçıl yöntemlerle çözümüne ilişkin umutların arttığı bu dönemde, sorununun çözümünde rol alması gerekenlerin tutumunun kaygıyla izlendiğini söyledi. Çatışmasızlık ortamı sağlanarak sorunun diyalog ve demokratik tartışma içerisinde çözüm yoluna girmesinin beklendiği bir dönemde, karşılıklı duyarlılıkları gözardı eden tutumlar sebebiyle belirsiz ve umutları karartan bir ortamın oluşturulmaya çalışıldığını ifade eden Aktar, şöyle konuştu: ‘’Yıllardır süren çatışmalı ortamın sonucu olarak toplumda meydana gelen ayrışma derinleştirilmekte, meselenin çözümüne ilişkin düşüncelerin yanı sıra duygularda da bir ayrışma ve farklılaşma yaratılmış bulunmaktadır. Bu ayrışmadan demokratik esaslar içerisinde farklılıklarımızla bir arada yaşamanın yeni zeminini oluşturacak dil ve yöntemlerde buluşmamız, toplumsal barışın tesisi için kaçınılmazdır.

Çoğulculuk, katılımcılık, farklılıkların zenginlik olarak görülmesi, azınlıkta kalanların haklarının güvence altına alınması suretiyle çoğunluk hegemonyasının önüne geçilmesi, demokratik rejimleri ayakta tutan temel ilkelerdir. Demokratik rejimler farklı olanı zenginlik olarak gören, onları ötekileştirmeyen rejimlerdir.’’

‘’ŞİDDET HAK ARAMA YÖNTEMİ OLMAMALI’’

Diyarbakır Baro Başkanı M. Emin Aktar, güncel birtakım duyarlılıklar sebebiyle gösterilen tepkilerin demokratik sınırlar içinde kalması ve sokakta bir şiddet geleneğinin oluşmaması için herkesin duyarlı olmasının zorunlu olduğunu belirterek, ‘’Şiddet hiçbir şekilde hak aramanın, tepki göstermenin yöntemi olmamalıdır’’ dedi.

Farklılıkların temsilinin, farklı siyasi partilerin varlığının demokrasilerde olmazsa olmazlardan olduğunu vurgulayan Aktar, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Siyasi partilerin kapatılması, demokratik ülkelerde bir çözüm yöntemi olarak kabul edilemez. Siyasal temsil yollarının kapatılması insanları farklı arayışlara sevk edecek kaygısı taşıyoruz. Türkiye’yi siyasi partiler mezarlığına dönüştürmenin toplumsal barışa bir katkısı olmayacaktır.

Tokat’ın Reşadiye ilçesinde 7 askerin yaşamını yitirdiği olay hepimizi derinden üzmüştür. Ayrıca olayın meydana geldiği zaman dilimi de son derece düşündürücüdür. Silahlı yöntemin hak arama yöntemi olmasına da son verilmelidir. Bizler sivil toplum ve meslek örgütleri olarak toplumsal gerginlik ve çatışmaların bir an önce yerini sağduyu ve diyaloğa bırakması temennimizi yineliyor ve tüm kesimleri sağduyu ve duyarlılığa davet ediyoruz.’’

09.12.2009

YÖK, Danıştay’ın kararını bekleyecek

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Danıştay’a yaptıkları itirazın sonucunu bekleyeceklerini belirterek, 17 Aralıkta YÖK Genel Kurulu’nun yeniden toplanacağını ve o zaman karar vereceklerini bildirdi.

Özcan, YÖK’te gerçekleştirilen ve yaklaşık 4 saat süren Genel Kurul toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Prof. Dr. Özcan, toplantıda Danıştay’ın ‘’katsayı’’ konusunda yürütmeyi durdurma kararına yaptıkları itirazın gerekçelerinin konuşulduğunu belirtti. Özcan, ‘’İtirazın gerekçelerini teker teker ele aldık. Arkadaşlarımız o konuda ne düşünüyorlar, ki ona göre çözümümüzü geliştirelim diye o konuda tartıştık’’ dedi.

Gazetecilerin ‘’Yeni düzenlemeye ilişkin hangi alternatiflerin ele alındığı’’ sorusu üzerine, Özcan, ‘’Alternatiflerden filan bahsedilmedi. Şimdi, sadece o karardaki gerekçeleri teker teker ele aldık ve arkadaşlarımız o gerekçeler hakkında ne düşünüyorlar onları öğrenmek istiyordum ben. En uygun çözümü ona göre bulalım diye...’’ cevabını verdi.

Yeni düzenleme konusundaki alternatifleri üyelerle paylaşıp paylaşmadığının sorulması üzerine, Özcan, ‘’Bir sürü alternatiflerimiz var. Onları paylaşmadık sadece onlar ne düşünüyor onu öğrenmek istedik ki bizim alternatiflerimizden hangisi en uygun’’ diye konuştu. Özcan, bir başka soru üzerine ise şunları kaydetti:

‘’Bir önemli mesele, bazı üyelerimiz bu üç maddenin (Danıştay’ın yürütmeyi durdurduğu YÖK kararları) geri çekilmesinin uygun olup olmayacağı konusunda fikir beyan ettiler. O mesele tartışıldı. ‘Danıştay’ın kararına kadar bunu yapmayalım’ diye karar verdik. Yani yürütmenin durdurulmasına neden olan üç madde... ‘Bunları çekelim de dava konusuz kalsın’ diye bir görüş ortaya sürüldü. Arkadaşlarla tartıştık. Buna gerek yok. Biz Danıştay’ın kararını bekleyelim ondan sonra yapalım...’’

Bir gazetecinin ‘’Danıştay kararı gecikirse’’ sözleri üzerine, Özcan, ‘’Hayır gecikmeyecekmiş, onu da öğrendik. Zannediyorum 15 günlük bir zaman var. O zaman içinde geleceğini düşünüyoruz. Çünkü onların da hassas olacağını biliyoruz. Onlar da bu meseleye duyarsız kalamazlar’’ dedi.

09.12.2009

Türkiye’nin üyeliği önemli

Gazİantep Ticaret Odası Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu ve GTO arasında yürütülen işbirliği kapsamında, AB üyesi ülkelerin ekonomi gazetecilerine yönelik bir Gaziantep programı düzenlendi.

Programa, AB Türkiye Delegasyonu Ticaret, Ekonomi ve Tarım Müsteşarı Michelle Villani ile Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Lüksemburg, Polonya ve Slovenya’dan 6 gazeteci katıldı. Aslan, konuşmasında, Türkiye’nin AB’ye tam üyelik müzakere sürecinde olduğunu, Gaziantep’in de entegrasyon sürecini hızlandırmak için çeşitli çalışmalar yaptığını söyledi. Gaziantep’in sanayi ve ticarette önemli mesafe alan büyük potansiyele sahip bir il olduğuna, Orta Doğu bölgesinin turizm, fuar ve kongre merkezi olma konusunda önemli adımlar attığına işaret eden Aslan, şunları söyledi:

‘’AB’nin, Gaziantep’i tanıması doğrultusunda uzun yıllardır çeşitli gayret içindeyiz. Bugün de Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Lüksemburg, Polonya ve Slovenya’dan basın mensupları arkadaşlarımız bizi ziyaret ediyor. Biz, Türkiye’nin AB’ye tam üye olmasını şiddetle destekliyoruz ve bu konuda görev, misyon üstlenmiş bir kuruluşuz. İnanıyoruz ki Türkiye’nin AB tam üyeliği, hem AB hem de Türkiye açısından, karşılıklı menfaatler açısından da çok önemli.’’

09.12.2009

ÖZELDE MUAYENE ZAMLANDI

VakIf üniversiteleri dahil, özel sağlık kuruluşları, Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu’nca belirlenen bedelin en fazla yüzde 70’ine kadar kadar ilâve ücret alabilecek.

Yürürlükten kaldırılan önceki düzenlemede alınabilecek ilave ücretin oranı yüzde 30 olarak belirlenmişti. Kamu idaresi sağlık hizmeti sunucuları dışındaki vakıf üniversiteleri dahil sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları tarafından, Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonunca belirlenen sağlık hizmetleri bedeline ek olarak alınabilecek ilave ücretin belirlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, Resmî Gazete’nin dünkü mükerrer sayısında yayımlandı.Buna göre, kamu idaresi sağlık hizmeti sunucuları dışındaki vakıf üniversiteleri dahil Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından belirlenen; hizmet kalite standardı, hasta hakları, hasta ve çalışan güvenliği, hastane hizmet dilim endeksi, hastane kapasitesi, çalışan hakları ve hukuki sorumluluklar gibi ölçütlere göre sınıflandırılan sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları, Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonunca belirlenen sağlık hizmetleri bedelinin en fazla yüzde 70’ine kadar ilave ücret alabilecek. Bakanlar Kurulu kararı 1 Ocak 2010’da yürürlüğe girecek.

09.12.2009

3 MİT personeli tutuklandı

Erzİncan’da gözaltına alındıktan sonra Erzurum’da mahkemeye çıkarılan 3 MİT personeli tutuklandı.

Edinilen bilgiye göre, ‘’Ergenekon’’ soruşturması kapsamında Erzincan’da Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan, MİT Erzincan Şube Başkanı Ş.D’nin de aralarında bulunduğu 3 MİT mensubu Erzurum’a getirilerek özel yetkili Cumhuriyet Savcılığı’nda ifadeleri alındı. Daha sonra nöbetçi mahkemeye sevk edilen 3 MİT mensubu tutuklanarak Erzurum Kapalı Cezaevine gönderildi.

09.12.2009

Yeni ilçe emniyet müdürlükleri oluşturuldu

BazI illerdeki ilçe emniyet amirliklerinin, ilçe emniyet müdürlüklerine dönüştürülmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı, Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlandı.

Buna göre, Ankara’nın Akyurt, Ayaş, Bala, Çamlıdere, Evren, Güdül, Antalya’nın Demre, Elmalı, Balıkesir’in Bigadiç, Dursunbey, Sındırgı, Çankırı’nın Çerkeş, Ilgaz, Kurşunlu, Edirne’nin Enez, Erzurum’un Aziziye, Kırıkkale’nin Yahşihan, Malatya’nın Yeşilyurt, Manisa’nın Sarıgöl, Nevşehir’in Hacıbektaş, Rize’nin Fındıklı, Samsun’un Tekkeköy, Sivas’ın Gemerek, Yıldızeli, Trabzon’un Yomra, Yalova’nın Çınarcık, Çiftlikköy ile Yozgat’ın Akdağmadeni ilçe emniyet amirlikleri, ilçe emniyet müdürlüğü oldu.

09.12.2009

Terörist başının dosyası Silivri’ye gönderildi

Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın dava dosyası, ‘’Ergenekon’’ davası kapsamında incelenmek üzere İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.

Alınan bilgiye göre, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, ‘’Ergenekon’’ davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin talebi doğrultusunda, bölücübaşı Abdullah Öcalan’a ilişkin dava dosyasının İstanbul’a gönderilmesine karar verdi. Dava dosyası, özel bir kurye ile İstanbul’a gönderildi.Dava dosyasının incelendikten sonra yeniden Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderileceği öğrenildi.

09.12.2009

Kırklareli’nde trafik kazası: 4 ölü

KIrklarelİ’nİn Lüleburgaz ilçesinde meydana gelen trafik kazasında, 4 kişi öldü. Edinilen bilgiye göre, Çorlu’dan Lüleburgaz istikametine giden Gürkan Yeni (25) idaresindeki 39 LT 055 plakalı otomobil, D-100 kara yolunun Yenibedir köyü yakınlarında, hatalı sollama nedeniyle karşı yönden gelen Önder Gündüz’ün yönetimindeki 59 FV 912 otomobille çarpıştı.

Kazada, araç sürücüleri Yeni ve Gündüz ile otomobillerde bulunan Umut Kır (25) ve Ahmet Aysan Tanrınıan (41) hayatını kaybetti. Kazada ölen 4 kişinin cesetleri, Lüleburgaz Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.

09.12.2009

Ermenistan turizm fuarına katılıyor

Turİzmde Türkiye’nin önemli buluşma noktaları arasında yer alan Travel Turkey Fuarı, bu yıl sürpriz bir katılımcıyı ağırlayacak.

Fuara Ermenistan Seyahat Acenteleri Birliği’nin de açacağı stantla katılacağı, ayrıca fuar kapsamında düzenlenecek konferansta Ermenistan-Azerbaycan-Gürcistan ortak turizm destinasyonuyla ilgili sunum yapılacağı belirtildi. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), İZFAŞ ve Hannover-Messe International Istanbul işbirliğinde üçüncüsü bu yıl organize edilecek Travel Turkey Fuarı, 17 ülkeden 430 firma katılımıyla 10 Aralık günü kapılarını açacak. Türkiye’nin önde gelen seyahat acenteleri, otelleri ve hava yolu şirketlerinin yanı sıra çevre ülkelerden de yoğun katılımın gözlendiği fuara, bu yıl Ermenistan Seyahat Acenteleri Birliği, Amerika Seyahat Acenteleri Birliği (ASTA) ve Rusya Seyahat Acenteleri Birliği (RATA) da ilk kez katılacak.

09.12.2009

Prof. Dr. Karpat'a ödülü bugün verilecek

TBMM Onur Ödülü, bugün düzenlenecek törenle Prof. Dr. Kemal Karpat’a verilecek. 25 Haziran 2009 tarihinde toplanan Başkanlık Divanı, dördüncüsü verilecek Onur Ödülüne tarihçi-yazar Prof. Dr. Karpat’ı layık görmüştü.

TBMM Onur Ödülü için, Nobel ödüllü Yazar Orhan Pamuk ile Prof. Dr. İlber Ortaylı, sanatçı Fazıl Say, İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, Prof. Dr. Kemal Karpat ve bir süre önce vefat eden Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan aday önerilmişti. TBMM Onur Ödülü’nün ilki 13 Temmuz 2005’te Prof. Dr. Gazi Yaşargil’e, ikincisi 30 Mayıs 2007’de Prof. Dr. İhsan Doğramacı’ya, üçüncüsü ise 30 Temmuz 2008’de Prof. Dr. Halil İnalcık’a verilmişti. TBMM Onur Ödülü, uluslararası alanda gösterdiği üstün başarılar ile Türkiye’nin temsiline ve tanıtımına katkı sağlayan kişilere veriliyor.

09.12.2009

DTP’den polislere suç duyurusu

Demokratİk Toplum Partisi (DTP) Diyarbakır İl Başkanı Fırat Anlı, bir kişinin hayatını kaybettiği gösterilerle ilgili polis memurları hakkında suç duyurusunda bulundu.

Anlı, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı suç duyurusunun ardından adliye binası önünde, DTP Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Meral Danış Beştaş ile basın açıklaması yaptı. Fırat Anlı, görevli polis memurları hakkında, ‘’Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’na muhalefet’’, ‘’İşkence ve kötü muamele’’, ‘’Orantısız güç kullanılması sonucu birden fazla kişinin yaralanmasına yol açmak’’ ve ‘’Kasten adam öldürmek’’ suçlarını işlediklerini öne sürerek, suç duyurusunda bulunduklarını kaydetti.DTP İl Başkanı, suç duyurusunda, meydana gelen olaylarda görevli polis memurları hakkında gerekli soruşturmanın derhal başlatılmasını istediklerini söyledi.

09.12.2009

Bunalıma giren işçi, Kilis Belediyesi’ni bastı

Kİlİs Belediyesinde görevli bir işçinin girdiği bunalım sonucu belediye binasında ateş ettiği bildirildi. Kilis Belediyesi’nde Akpınar su deposunda işçi olarak çalışan Mahmut Y. (44), saat 10.45 sıralarında elinde muhafaza içindeki tüfekle belediyeye geldi.

Belediye Başkanı Mehmet Abdi Bulut ile görüşmek isteyen Mahmut Y, Başkanın Encümen toplantısında olduğunu öğrenince, ısrar ederek içeri girmek istedi. Başkanın korumaları tarafından engellenmek istenen Mahmut Y, bu sırada tüfeği muhafaza kabından çıkarttı. Güvenlik görevlileri ile yaşanan arbede sırasında Mahmut Y. kapıya ateş açtı. Belediye Başkanı Mehmet Abdi Bulut’un korumaları tarafından etkisiz hale getirilen Mahmut Y. gözaltına alındı. Silah sesi üzerine çok sayıda polis ekibi de Kilis Belediyesine geldi.

09.12.2009

Cahilliği eğitimle aşacağız

MayIs ayında 6’sı çocuk 16’sı kadın toplam 44 kişinin öldüğü Mardin’in Mazıdağı ilçesi Bilge Köyünde yaşayanların talebi üzerine yaklaşık 7 ay önce yapımına başlanan ilköğretim okulu tamamlandı.

Mardin Millî Eğitim Müdürü Muhammed Öztürk, Mardin Valiliğince Temmuz ayında yapımına başlanan Bilge Köyü’ndeki okul inşaatının kısa sürede tamamlanarak eğitim ve öğretime hazır hale getirildiğini söyledi. Yeni okulda 1. kademe ilköğretim okulu öğrencileri ve ana sınıfı öğrencilerinin eğitim göreceğini ifade eden Öztürk, okulun aynı zamanda köyün gençlerine ve kadınlarına yönelik yaygın eğitim kapsamında hizmet de vereceğini belirtti. Dört derslikli okulun büyük bir misyonu yerine getireceğini belirten Öztürk, şöyle konuştu: ‘’Elem verici olayın ardından eğitimin ne büyük bir öneminin olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Bu okul yaşanan menfur olayın ve zihniyetin, ancak eğitim ile aşılacağının simgelendiği bir öneme ve misyona sahip. Mardin Valiliğince yürütülen çalışmalar sonucu yapımı tamamlanan okulda geçen haftadan itibaren eğitime başladık. Okulumuz ilköğretim birinci kademedeki 20 öğrenci ve ana sınıfına devam eden 14 öğrenciye hizmet verecek. Köyümüzde ayrıca 6, 7 ve 8. sınıfa devam eden 14 öğrenci taşımalı eğitim kapsamında Sultan Köyü’nde eğitim görmeye devam edecek.’’

MUHTAR ÇELEBİ:

EĞİTİM ÇOK ÖNEMLİ

Bilge Köyü Muhtarı Abdurrahman Çelebi de, köye 2 kilometre uzaklıkta bulunan eski okulun artık ihtiyaca cevap veremez bir duruma geldiğini, saldırının gerçekleştiği dönemde köye gelen yetkililerden köyün merkezine yeni bir okul yapılması talebinde bulunduklarını söyledi. Eğitime büyük önem verdiklerini ifade eden Çelebi, amaçlarının hizmete girecek yeni okulda hem köydeki çocukların eğitim görmesini, hem de kadınlara yönelik kurslar düzenlenmesini sağlamak olduğunu belirtti. Kısa bir sürede okul taleplerinin yerine getirilmesinden mutluluk duyduklarını anlatan Çelebi şöyle dedi: ‘’Çocukların eğitimi bizim için her şeyden önemli. Köydeki mevcut okulumuz köyün biraz uzağında bulunuyordu. Hem ağır kış şartlarında çocukların ulaşımda sorun yaşamaması hem de güvenlik gerekçesiyle çocuklarımızın gözümüzün önünde eğitim görmesi için fiziki şartları daha elverişli bir okul talebimiz oldu. Yetkililer bu talebimizi kısa bir süre içerisinde yerine getirdi. Okulda hem çocuklar eğitim görecek hem de kadınlara yönelik okuma yazma ve el becerileri kursları düzenlenecek.’’

09.12.2009

Aşı yaptıran öğrenci, 2 gün izinli sayılacak

Sağlık Bakanlığı tarafından okullarda öğrencilere yönelik yapılacak H1N1 aşı çalışmasında, veli onayı ile aşı olan çocuklar iki gün izinli sayılacak.

Okullarda öğrencilerin domuz gribi aşısı olup olmaması yönünde velilerden izin alınması amacıyla gönderilen formlar teslim alındı. Bu formlardaki velinin talebine göre okullarda domuz gribi aşısı çalışmaları bu hafta başlıyor. Velinin onay verdiği öğrenciler sağlık müdürlüğüne bağlı personel tarafından aşılanacak. Sağlık Bakanlığı tarafından Millî Eğitim Bakanlığı’na gönderilen yazıda, okullardaki domuz gribine karşı aşı çalışmalarının başlatılacağı bildirildi. Okul idarecilerinin aşı çalışması için mutlaka aşı ekibine bir oda tahsisi yapması talebinde bulunuldu. Aşı yapılan çocukları, aşı yapıldığı gün ile ertesi gün mutlaka izin verilmesi ve okula gelmemesi uyarısında bulunuldu. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından Müsteşar Yardımcısı Sadettin Sabaz imzalı Türkiye genelindeki bütün valilik ve il sağlık müdürlüklerine aşı çalışması ile ilgili gönderilen yazıda da bu hususlara dikkat edilmesi istendi. Bakanlığın yazısında çocukların iki gün izin yapmasına dikkat çekilirken, aşılama ekibi koordineli çalışılması istendi.

09.12.2009

Eğitimciler Şûrâ’da buluşacak

Eğİtİmcİler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen), eğitim çalışanlarının sorunlarını kendilerinin tesbit ederek, çözüm tekliflerini ortaya koyacakları “Eğitim-Öğretim-Bilim Hizmet Kolu Çalışanları Sorunları ve Çözüm Önerileri Şûrâsı” yapıyor.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Halil Etyemez, ilk kez böyle bir çalışmanın gerçekleştirileceğini ifade eden Etyemez şu görüşlere yer verdi: “Ülkemizde 17 kez Millî Eğitim Şûrâsı yapılmış, ancak bu yapılan şûrâların yalnızca bir iki tanesinde eğitim çalışanlarından sadece öğretmenlerin sorunları kısmen seslendirilmiş, çözüm yollarında ise bir mesafe maalesef alınamamıştır. İşte bu anlayış ve sorumlulukla ‘Eğitim-Öğretim-Bilim Hizmet Kolu Çalışanları Sorunları ve Çözüm Önerileri Şûrâsı’ yapacağız. Yapacağımız çalışmanın daha anlamlı olması, daha verimli geçmesi, ülkemizin her yerinde görev yapan eğitim çalışanlarını kapsaması ve ortaya başarılı sonuçlar çıkarması için üç aşamalı olarak gerçekleştireceğimiz şûrânın aşamaları, 5 Aralık veya 12 Aralık 2009’da İl (şube), 9 Ocak 2010’da bölgeler, 6/7 Mart 2010’da Ankara’da Şûrâ Genel Kurulu şeklinde olacaktır. Tüm şûrâ çalışmaları 8 ayrı komisyon tarafından yürütülecek ve komisyonların raporları divana sunulacaktır.”

09.12.2009

İGİAD: Katsayı engeli kaldırılmalıdır

İktİsadÎ Girişim ve İş Ahlâkı Derneği Yönetim Kurulu Başkanı (İGİAD) Şükrü Alkan, “Meslek liselerinin önündeki katsayı engelinin kaldırılması vasıflı insan gücünü arttıracak ve ekonomiye katkı sağlayacaktır” dedi.

İGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alkan, yaptığı yazılı açıklamada eğitim ve öğrenim hakkının siyasî hesaplaşmaların malzemesi olmayacak kadar önemli bir konu olduğunu kaydederek, şunları söyledi: “Meslek liseleri içerisinde oran olarak yüzde 8’i geçmeyen İmam Hatip Liselerinden mezun olanların üniversiteye girmesini zorlaştırma uğruna diğer meslek liselilerin de hakları gasp edilmektedir. KOBİ’lerin ve sanayimizin en önemli sorunlarından birisi kaliteli ara eleman eksikliğidir. Bu ihtiyaç son zamanlarda daha fazla artmıştır. Katsayı nedeniyle işletmelerde nitelikli işgücü açığı bugünlerde had safhaya ulaşmıştır. Meslek liselerinin önündeki katsayı engelinin kaldırılması vasıflı insan gücünü arttıracak ve ekonomiye katkı sağlayacaktır. Hal böyleyken, YÖK’ün katsayı adaletsizliğini kaldıran kararının Danıştay tarafından yürütmesinin durdurulmasını anlayabilmiş değiliz. Bugüne kadar katsayı düzenlemesiyle ilgili dâvâlarda yetkili merci olarak Yüksek Öğretim Kurulu’nu gösteren Danıştay’ın kendi kararlarıyla da çelişir mahiyette karar vermesini, tuz koktu mu dedirtecek bir gelişme olarak görüyoruz ve endişe ile takip ediyoruz.”

09.12.2009

Sokak düğünlerine ayar

MANİSA İl Çevre ve Orman Müdürü Yahya Güngör, Çevre ve Orman Bakanlığının hazırladığı Çevresel Gürültü Eylem Planı gereğince 2010’dan itibaren şehir merkezindeki açık alanlarda düğün yapılması ve havai fişek atılmasının söz konusu olmayacağını bildirdi.

Güngör, yaptığı açıklamada, ‘’istenmeyen, rahatsız edici ya da sağlığı tehdit eden ses’’ anlamına gelen gürültüyü önlemek için çalıştıklarını belirtti. Sanayi, araçlar ve eğlence yerleri kaynaklı gürültülerin bulunduğunu vurgulayan Güngör, özellikle yazın sokak düğünlerinin sebep olduğu çok sayıda şikâyet aldıklarını ifade etti.

Sokak düğünlerini sürekli olarak denetlediklerini bildiren Güngör, ‘’Manisa’daki düğün salonlarının yetersiz olmasından dolayı ruhsatsız birçok yerde düğün düzenleniyor. Bu konuda çok sayıda şikâyet var’’ dedi. Çevre ve Orman Bakanlığının, gürültü sorunun çözmek amacıyla yurt genelinde uygulanacak Gürültü Eylem Planı hazırladığına dikkati çeken Güngör, şunları söyledi: "Bu eylem planına göre 2009 sonuna kadar alınması gereken önlemler ve tedbirler var. İl Çevre ve Orman Müdürlüğü olarak tedbirleri alırken, eylem planında belediye başkanlarımıza büyük görev ve sorumluluklar verilmiştir. Belediyeler, yüz bini aşan yerleşim yerlerinde bu yıl sonuna kadar çevre denetim birimini kuracak ve gürültüyle ilgili yetki devrini alacak. 2010 başından itibaren belediyelerimize ait ekipler gürültüyü önlemek amacıyla denetim ve takip yapacak.’’

ÇEVRE EYLEM PLANI GEREĞİNCE, HAVAİ FİŞEK ATMAK DA YASAK

ÇEVRESEL Gürültü Eylem Planı gereğince özellikle yaz aylarında açık alanlarda, yerleşim alanlarında, konutlara yakın yerlerde düğün yapılmasına kesinlikle izin verilmeyeceğini belirten Yahya Güngör, söz konusu alanlarda havai fişek de atılamayacağını, denetim konusunda emniyet ve jandarma komutanlığı ekiplerine büyük iş düştüğünü söyledi. İş yeri açma ruhsatının belediyece verildiğini hatırlatan Güngör, şunları kaydetti: ‘’Belediyelerimizin üzerinde hassasiyetle durması gereken konu şu olmalıdır, düğün salonu için kapalı mekana izin verilebiliyor, çünkü gürültüyü kontrol altına almak ve gürültünün ölçümü yapmak ancak kapalı alanda mümkün. Açık alanlarda bunu kontrol altına almanız mümkün değildir. Kapalı alana ruhsat almış olsalar bile açık alanlarda düğün yapılıyor. Ruhsat şartlarına uygun olmayan iş yeri faaliyeti olarak ortaya çıkıyor. Bu da bakanlığın eylem planında hiçbir şekilde yer almıyor. Açık alanlarda bundan böyle hiçbir şekilde düğüne izin verilemeyecek. Bizime birlikte diğer birimlerin özellikle belediye başkanlıklarımızın bu konuda görev ve sorumluluklarımız vardır.’’ Güngör, belediyelerde oluşturulacak çevre denetim birimlerinde çevre mühendisi ve çevre teknisyeni bulunmasının zorunlu olduğunu sözlerine ekledi. Öte yandan, Manisa Emniyet Müdürülüğüne 2009’da bin 408 gürültü konulu şikâyet yapıldığı, şikâyetlerin 404’ün düğünlerden kaynaklandığı öğrenildi.

09.12.2009

Öğrencilerden iyilik projesi

BURSA Özel Kültür Okulları, ‘İyi Kalpli Ol’ sloganı ile başlattıkları iyilik projesi kapsamında en iyi kalpli öğrencilerine ödüllerini verdi.

Bir hafta boyunca yaptıkları iyilikleri yazarak iyilik kutusuna atan minik öğrenciler, yapılan değerlendirmede en güzel seçilen iyilik sahipleri ödüllerini kaptı. Özel Bursa Kültür Okulları, öğrenciler arasında iyilik ve yardımlaşma kültürünü geliştirmek amacıyla ‘İyi Kalpli Ol!’ sloganı ile başlattığı proje kapsamında çeşitli sosyal sorumluluk örnekleri sergiliyor. Projenin son basamağında öğrencilerden katlara yerleştirilen iyilik kutularına yaptıkları iyilikleri 1 hafta boyunca yazıp atmaları istendi. Her hafta sonu açılan iyilik kutularındaki iyilikler teker teker incelendi. Okul yönetimi tarafından oluşturulan iyi kalpli jüri üyeleri, bu iyilik mektuplarının içerisinden en iyi ve etkileyici olanlarını seçti. Yapılan elemeler sonucunda finale kalan 10 öğrencinin iyilikleri ödüle lâyık görüldü. Düzenlenen tören ile ödüllerini alan Kültürlü öğrenciler, iyilik yapmaya devam edeceklerini ve çevrelerini de iyilik yapmaya yönlendireceklerini söyledi. İyi Kalpli Ol projesi yıl boyunca devam edecek.

09.12.2009

Yılın son fidanları dağıtıldı

ADIYAMAN'DA 2009 yılının sonra fidan dağıtım töreni gerçekleşti. Törende çiftçilere seslenen Vali Ramazan Sodan, teröre lanet okudu.

Fidanlar, Çiftçi Eğitim Şube Müdürlüğü’nde düzenlenen törenle dağıtıldı. Tarım İl Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen fidan dağıtım törenine Vali Ramazan Sodan, Tarım İl Müdürü Erdal Özer, AKP İl Başkanı Yaşar Güleş, İl Genel Sekreteri Ahmet Kırılmaz, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Uslu, Tarım İl Müdürlüğü şube müdürleri ve çiftçiler katıldı. Fidan dağıtımıyla ilgili konuşan Vali Sodan,” Dünyamızdaki nüfus artışıyla birlikte hızla artan gıda ihtiyacını karşılamak zorunlu hale gelmiştir. Dolayısıyla insanoğlunun sağlıklı beslenmesi için yeterli gıda üretimi gerekmektedir. Tarımsal üretim içerisinde yer alan meyve üretimi insanoğlunun sağlıklı beslenmesi açısından önemli bir yer teşkil etmektedir. Ülkemizde olduğu gibi ilimizde iklim ve toprak yarısı bakımından çeşitli meyve türlerinin üretilmesi için uygundur. Bugün Türkiye’de 35 tür meyve yaygın olarak üretilmektedir. Üzüm, elma, zeytin, nar, incir, antepfıstığı ilimiz için ekonomik değeri olan meyve türleridir. Son yıllarda ülkemizde olduğu gibi ilimizde de meyve bahçeleri oluşturulmaktadır. Hükümetimiz, çeşitli meyve bahçesi kurmak isteyen vatandaşlarımıza dekar başına destek verdiği gibi, yağmurlanma ve damlama sulama sistemlerini kurmak isteyen çiftçilere yüzde 50 oranında destek vermektedir” dedi.

09.12.2009

Yalan, toplum için tehlikeli hal alıyor

SAKARYA Müftüsü Sinan Cihan, internette yalan söylemenin neredeyse sıradanlaştığına dikkat çekerek, söylenen yalanın gerçek hayattakinden hiçbir farkı olmadığını söyledi.

Cihan “Sanalı, gerçeği olmaz. Yalan söylemek günahtır ve haramdır” dedi. Cihan, sanal ortamdaki sohbet ve paylaşım sitelerinde insanların çok kolay yalan söyleyebildiklerini, bu durumun toplum için tehlikeli bir gidiş olduğu uyarısında bulundu. İnsanların sanal âlemde yalana başvurmalarının giderek yaygınlaştığını ifade eden Cihan, şöyle konuştu: “Bu gün hayatın neredeyse bir parçası haline gelen internetteki sanal ortamda kişiler kendileriyle ilgili gerçek bilgiler yerine yalan söylemeyi, kendilerini olduğundan farklı göstermeye çalışıyorlar. Sanal ortamda sıradanlaşan yalanın gerçek hayata da etkisi görülüyor. Bu çok üzücü bir durum. Ayrıca bazen sanal ortamda söylenen yalanlar sebebiyle gerçek hayatta tanışan kişiler hayal kırıklığına sebep oluyor. Bu durum kavgalara, cinayetlere kadar gidebiliyor. “

09.12.2009

GAP’ta meslek kursları açıldı

GAP Bölge Kalkınma İdaresi (GAP BKİ) Başkanlığı Bölge Müdürlüğünce, Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından finanse edilen ve Harran Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından desteklenen, ‘’Aşıcılık - Budamacılık, Seracılık ve Mutfak Hizmetleri Eleman Yetiştiriciliği’’ kursları açıldığı bildirildi.

GAP BKİ Bölge Müdürü Mehmet Açıkgöz, yaptığı açıklamada, işsiz ve sosyal güvencesi bulunmayan, 18- 35 yaş arasındaki bay ve bayanlara yönelik seracılık, aşıcılık - budamacılık ile mutfak hizmetlerini kapsayan, üç ayrı dalda kalifiye eleman yetiştirme kursları açtıklarını, amaçlarının istihdamın arttırılması, işgücü piyasasının nitelikli eleman ihtiyacının karşılanması ve işsizlerin meslek sahibi olmalarını sağlamak olduğunu belirtti.

09.12.2009

Kırşehir ve Sivas’a polis meslek yüksek okulu

KIRŞEHİR ve Sivas’ta, polis akademisine bağlı olarak polis meslek yüksek okulu kurulması kararlaştırıldı. İki meslek yüksek okuluna dair Bakanlar Kurulu Kararı, Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Kırşehir ve Sivas’a Polis Meslek Yüksek Okulu kurulması kararı Resmî Gazete’nin bugünkü sayısında yer aldı. Resmî Gazete’deki karar şöyle: “Polis Akademisi’ne bağlı olarak Kırşehir Polis Meslek Yüksek Okulu ve Sivas Polis Meslek Yüksek Okulu’nun açılması; Maliye Bakanlığı’nın görüşüne dayanan İçişleri Bakanlığı’nın 22/10/2009 tarihli ve 170802 sayılı yazısı üzerine, 25/4/2001 tarihli ve 4652 sayılı Kanunun 10 uncu maddesine göre Bakanlar Kurulu’nca 11/11/2009 tarihinde kararlaştırılmıştır.”

09.12.2009

İzmir’de dereler ıslâh ediliyor

İZMİR'DE 1995 yılında meydana gelen sel felâketinin yeniden yaşanmaması için altyapı çalışmaları gerçekleştiren İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu yıl 22,5 kilometrelik dere ıslahı yaptı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, 2004’ten 2009 yılına kadar kentsel alan içinden geçen derelerin bir daha taşkınlara meydan vermeyecek şekilde ıslahı gerçekleştirilirken, 2009 yılında da dere ıslâhı için 16 milyon liralık yatırım yapıldı. İZSU, 2009 yılı Ocak ayından Aralık ayına kadar 22,5 kilometrelik dere ıslâh çalışması yaparken, Bayındır ilçesi atık su arıtma tesisi dere düzenleme inşaatıyla aynı ilçenin Söğütüören Köyü Beliksu Deresi sağ sahil koruma duvarı inşaatını tamamladı. Bornova Çayı membağında geçirimsiz tabaka oluşturan İZSU, 2008 yılında başladığı Bornova Kazankulbu ıslâh çalışmasını da 2009 yılında bitirdi. Karşıyaka Onur Mahallesi’ndeki Ilıca Deresi, Menderes’teki Küner, Gölcükler, Akçaköy, Sürmeli, Dereköy, Urla Tabaklar Deresi’nin ıslah çalışmalarına 2008 yılında başlayan İZSU, 2009 yılında bu derelerin ıslâhını tamamladı. Menderes Hasan Kulu Deresi’nin ıslâh çalışmalarını yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi, Özdere Söğütçük Deresi, Bornova Piçi, Şeytan, Taşpınar, Malama derelerinin çalışmalarını ise sürdürüyor.

09.12.2009

Okul servisleri çarpıştı: 5 yaralı

KONYA'DA ilköğretim öğrencilerini taşıyan servis aracıyla çocukları kreşe götüren minibüsün çarpışması sonucu 4’ü çocuk 5 kişi yaralandı.

Kazada kafa travması geçiren bir öğrencinin hayatî tehlikesi bulunduğu öğrenildi. Kaza, merkez Meram ilçesi Doğu Hadimi Mahallesi Halil Paşa Sokak’ta meydana geldi. İddiaya göre, İbrahim Yapıcı İlköğretim Okulu öğrencilerini taşıyan Hamza Kaya idaresindeki 42 C 0157 plakalı servis aracı, özel bir kreşe ait Hidayet Tuzner yönetimindeki 42 AUE 91 plakalı araçla çarpıştı. Çarpmanın etkisiyle takla atan kreş servisi devrildi. Kazada sürücü Hidayet T. ile 3 kreş öğrencisi ile servis aracında bulunan bir çocuk yaralandı. Yaralılar olay yerine çağrılan ambulanslarla Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Yaralılardan Ali Şimşek’in kafa travması geçirdiği ve hayati tehlikesinin bulunduğu bildirildi. Kazanın ardından olay yerine gelen çok sayıda polis ekibi, inceleme başlattı. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.

09.12.2009

Kalp krizi geçiren avcı öldü

RİZE'NİN Fındıklı ilçesinden, Kaçkar Dağları’na avlanmak için giden bir kişi, geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. Alınan bilgiye göre, İstanbul’dan av için gelen Nejat Halilibrahimoğlu (43) ve Mustafa Mehmet Batıtürk (48), İl Çevre ve Orman İl Müdürlüğü’nden aldıkları izinle, dağ rehberleri eşliğinde, avlanmak üzere Kaçkar Dağları’na çıktı.

Gürcü Düzü mevkisinde dün akşam saatlerinde kamp kuran avcılardan Halilibrahimoğlu, aniden fenalaşarak vefat etti. Kamptaki diğer kişilerin haber vermesiyle harekete geçen AKUT Rize Birim Liderliği’ne bağlı 11 kişilik ekibi, gece saatlerinde kamp yerine ulaştı. AKUT ekibi, yaklaşık 9 saatlik yaya yolculuktan sonra Halilibrahimoğlu’nun cesedini ilçeye getirdi. İlk belirlemelere göre, kalp krizi sonucu öldüğü sanılan Halilibrahimoğlu’nun cesedi, kesim ölüm sebebinin belirlenmesi için Trabzon Adlî Tıp Kurumuna kaldırıldı.

09.12.2009

Yunusların gösterisi ilgi görüyor

BURSA'DAKİ bir alış veriş merkezinde açılan yunus eğlence merkezindeki iki yunusun gösterisi ilgiyle izleniyor.

Özellikle engellilerin tedavisi ve rehabilitasyonu amacıyla kurulan merkezdeki yunuslar, terapi dışında kalan zamanlarda gösteri yapıyor. Yetişkinlerin 7.5 lira, çocukların 5 lira ödeyerek izlediği gösteri öncesinde vatandaşlara yunusları sevme imkanı tanınıyor. Yunusları seven ve balıkla besleyen vatandaşlar, hatıra fotoğrafı çektiriyor. Daha sonra eğitmenlerinin yönetiminde gösteriye başlayan yunusların toplarla oyunu, ses çıkararak yaptığı dans ilgi görüyor. İşletme sahibi Nurettin Gökalp, yunusların izleyici sayısı arttıkça daha neşeli olduğunu belirterek, ‘’Özellikle çocukların ilgisi yunusları mutlu ediyor. Merkezi ilk açtığımız günden bu yana gösterilerimiz sürüyor. İnsanı rahatlatan, stresten uzaklaştıran gösteri için vatandaşlar bize teşekkür ediyor’’ dedi.

09.12.2009

Alo 144 yardım hattı açıldı

SOSYAL Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’ndan faydalanan vatandaşlar için Alo 144 yardım hattı aktif hale getirildi.

Şanlıurfa’nın Viranşehir Kaymakamı Erdoğan Kanyılmaz, ‘’Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’ndan faydalanan binlerce insanımız, kendileri için açılan Alo 144 yardım hattını arayarak yardımlarla ilgili her türlü bilgileri alabilirler. Bazı vatandaşlarımız dosyalarının iptali ve yardımların gecikmesi gibi durumlarda şikayetçi oluyorlar. Bu telefon numarası ile sorunların çözümü ve alınacak olan bilgilerin netliği daha kolay olacaktır. Çünkü bu telefon numarası direkt olarak Ankara’da olan genel müdürlüğündür’’ dedi. Alo 144 telefon numarasını çeviren vatandaşlar, yardımlarla ilgili bilgileri, dosyalarının durumlarını, neden yardım alamadıkları gibi sorularının cevaplarını öğrenebilecek. Alo 144 numaralı yardım hattından vatandaşların her saat faydalanabileceği belirtildi.

09.12.2009

SULUKULE’DE SON EVLER YIKILDI

“Sulukule” olarak bilinen Neslişah ve Hatice Sultan mahallelerinde Kentsel Yenileme Projesi kapsamında gerçekleştirilen yıkımlar tamamlandı.

Bölgede tarihî binalar ve caminin dışında kalan evlerin yıkımına daha önce başlanmıştı. Sulukule’de kalan son iki ev de yıkılınca, sokaklarından darbuka ve keman seslerinin yükseldiği tarihî semt, yok oldu. Bölgede daha önce ikamet eden Romanlardan ruhsatı olanlar TOKİ’nin Gaziosmanpaşa’daki konutlarına yerleştirilirken, bazıları da çevredeki yakın evlere taşındı. Evleri yıkılan Roman çocukları da, Sulukule’nin son gününde her şeyden habersiz molozlar arasında oyun oynadı. Geçimlerini güçlükle sağlayan Romanlar ise molozların arasından demir parçalarını toplayarak satışa çıkarıyor.

YENİLEME PROJESİ

Sulukule projesi sebebiyle çok büyük eleştirilere hedef olan Fatih Belediyesi’nin web sitesinde projeyle ilgili aşağıdaki ifadeler yer alıyor: “Bilindiği gibi İstanbul, özellikle Fatih bölgesi önemli bir deprem kuşağında ve riski altındadır. Yıkıntı ve enkaz durumundaki yapılar, buralarda yaşayan insanlar açısından da en büyük riski ve tehlikeyi oluşturmaktadır. Fatih’in yaklaşık yüzde 40’ı bu durumda olup, yüzde 20’lik kısmı Yenileme Alanı kapsamına alınmış ve çalışmalar devam etmektedir. Bu alanların en önemlisi, kentin topoğrafik ve konum olarak en güzel yerinde ve merkezinde bulunan tarihî kara surlarına bitişik, Fevzipaşa – Vatan Caddeleri arasındaki tarihî Haticesultan ve Neslişah (Sulukule) Mahalleleridir. Mahalleli, mahallelerinin adının Sulukule olarak anılmasından da aşırı derecede rahatsızlık duymaktadır. Alan, tarihî İstanbul Kara Surlarının bitişiğinde, kaybolmaya yüz tutmuş tarihî ve kültürel eserlerle birlikte, salaş yapılar, yıkık dökük barakalar, müştemilat ve eklentilerden ibaret bir ortaçağ kenti görünümündedir. Bu alan, tüm proje alanının ancak yüzde 4’ü kadardır. ” RAKAMLARLA SULUKULE Fatİh Belediyesi’nin proje kapsamında yapmış olduğu anket araştırmalarından çıkan sonuçlar ise şu şekilde: “Proje alanında hane bazında yapılan anket çalışması sonucunda; Yaşayan nüfusun yaklaşık yüzde 17’si Roman vatandaşlarımızdan oluşmaktadır. Geriye kalan nüfus ise ülkemizin muhtelif yerlerinden İstanbul’a göç etmiş, genellikle alt hizmet sektöründe çalışan alt ve dar gelir düzeyindeki insanlardan meydana gelmektedir. Bu durum, bölgede homojen bir kültür grubunun olmadığını göstermektedir. Eğitim durumları itibarı ile yüzde 31 okur-yazar olmayan, yüzde 34 ilkokul mezunu, yüzde 5 ortaokul, yüzde 4 lise mezunudur. Ailelerin yüzde 17’ sinin çalışanı yok, yüzde 13’ ünde ise çocuklar, yüzde 8’inde kadınlar çalışıyor ki bunlar genellikle dilencilik yapıyorlar. İş durumları itibarı ile yüzde 77’sinin gelir getirici bir işi yok, yüzde 64 sigortasız, yüzde 16 yeşil kartlı, yüzde 51 meslekî eğitim almak istemiyor, yüzde 37 almak istiyor. Projeden yüzde 91 haberli, yüzde 9 habersiz, yüzde 65 yıkılıp yeniden yapılacağını, yüzde 15 başka yere gideceklerini sanıyorlar. Ancak yüzde 74 burada yaşamak istiyor, yüzde 26 başka yere gitmek istiyor. Yüzde 79 mahallede yapısal değişiklik yapılsın istiyor, yüzde 21 istemiyor. İkamet edenlerin yüzde 40 mülk sahibi, yüzde 60 kiracı ve işgalci. Bölgede yaşanan sorunların yüzde 41 küfür-şiddet, yüzde 21 yoksulluk, yüzde 14 uyuşturucudan kaynaklandığını, mahallelerinin İstanbul’dan farklı kılanlar yüzde 56, farksız kılanlar yüzde 44 oranındadır.”

09.12.2009