Dünya

Gazze için özgürlük konvoyu

Uluslararası yardım konvoyu Gazze halkına destek vermek için 6 Aralık’ta Londra’dan yola çıkarak Türkiye, Suriye ve Mısır üzerinden Gazze’ye ulaşacak.

GAZZE halkına destek vermek için uluslar arası yardım konvoyu yola çıkacak. 6 Aralık tarihinde Londra’dan yola çıkacak olan 250 araçlık konvoy Türkiye, Suriye, Ürdün ve Mısır üzerinden geçerek Gazze’ye ulaşmayı hedefliyor. İsrail saldırılarının yıl dönümü olan 27 Aralık’ta Gazze’de dev bir yürüyüş düzenlenecek. Yürüyüşün ardından konvoy ile getirilen bütün araçlar Filistin halkına bağışlanacak. Farklı ülkelerden sivil toplum kuruluşları, insan hakları kuruluşları ve aktivistler, Filistin halkına destek olmak ve burada yaşanan insanî duruma dikkat çekmek için saldırıların yıl dönümü olan 27 Aralık’ta Gazze’de buluşacaklar. Gazze için bir uluslar arası yardım konvoyu yola çıkıyor. Araç konvoyunun Türkiye ayağını ise İHH İnsanî Yardım Vakfı organize ediyor. Konvoyun Türkiye’deki katılımlar ile daha da büyümesi bekleniyor. Ayrıntılı bilgi İHH İnsanî Yardım Vakfı’ndan alınabilir.

23.11.2009

İsrail uçakları Gazze’yi vurdu

İSRAİL savaş uçakları, Gazze Şeridi’nde tünelleri ve bazı hedefleri vurdu. Filistinli kaynaklara göre, bombardımanda 8 Filistinli yaralandı.

Yerel kaynakların verdiği bilgiye göre uçaklar, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah bölgesindeki bazı tünelleri, bölgenin orta kesimlerindeki Nuseyrat’ta bir döküm atölyesini ve Cebaliye’de bir karavanı hedef aldı. Filistin Sağlık Bakanlığı, Acil Servis ve Ambulans Hizmetleri Sorumlusu Dr. Muaviye Hasaneyn, biri ağır, 8 kişinin yaralandığını söyledi. İsrail ordu sözcüsü, ordunun dün sabah İsrail’e atılan bir Kassam füzesine karşılık verdiğini, silâh yapımında kullanılan iki tesis ile kaçakçılıkta kullanılan tünellerin hedef alındığını belirtti. Saldırı, Gazze’de Hamas’ın İçişleri Bakanı Fethi Hammad’ın, İsrail’in herhangi bir saldırısı hariç, Gazze Şeridi’ndeki silâhlı grupların, İsrail’e roket saldırılarını durdurmada anlaştıkları yolundaki açıklamasından bir gün sonra geldi. Tel Aviv / aa

23.11.2009

İsrailli bakan ne istiyor?

YAKLAŞIK 1 yıldır gergin olan Türk-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi için Türkiye’ye gelen İsrail Sanayi, Ticaret ve Çalışma Bakanı Binyamin Ben Eliezer’in çantasında Suriye ile arabuluculuk girişimlerini Türkiye’nin yeniden yürütmesi teklifinin de bulunduğu belirtildi. İsrail’de yayınlanan Haaretz gazetesi, Ben Eliezer’in bunun karşılığında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün İsrail’i ziyaret etme şartı getirdiğini yazdı. Gazete İsrailli yetkililere dayandırdığı haberinde Ben Eliezer’in gezisi Başbakan Binyamin Netanyahu ve Dışişleri Bakanlığı ile koordineli olarak gerçekleştirdiğini kaydetti. İsrail’in Suriye ile yeniden başlatılacak olan görüşmeler için Türkiye’yi arabulucu olarak görmek istediği; ancak iki ülke ilişkilerinin Gazze saldırıları öncesindeki düzeye çıkarılmasını istediğini aktaran gazete, buna karşılık Türkiye’nin Gül’ün İsrail’i ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Şimon Peres’le görüşmesi de dahil birtakım jestlerde bulunmasının istendiğini de kaydetti.

Haberde Türk-İsrail yıllık ekonomik konferansı için Türkiye’ye gelen Ben Eliezer’in iki ülke arasındaki askerî, ekonomik, stratejik ve diplomatik ilişkilerin normalleşmesi için gayret göstereceği, bu amaçla Cumhurbaşkanı Gül ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’ndan da randevu almaya çalıştığı ifade edildi. 27 Aralık’ta başlayan ve 22 gün süren Gazze saldırıları sırasında ve sonrasında Türkiye İsrail’i en sert dille eleştiren ülkelerin başında gelmiş, Türk kamuoyu da ender rastlanacak bir şekilde tek ses olarak İsrail’i kınamıştı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İsviçre’deki Davos Forumu’nda İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’e karşı gerçekleştirdiği çıkışıyla iki ülke ilişkileri tarihindeki en büyük krizle karşı karşıya gelmişti. Türkiye Konya’da gerçekleştirilen Anadolu Kaplanı askerî tatbikatından da İsrail’i çıkarmıştı. Buna karşılık İsrail de Türkiye’nin Suriye ile sürdürülen görüşmelerdeki arabuluculuk rolüne son vermiş ve Türkiye’yi güvenilmez olarak ilân etmişti. Suriye ise Fransa’nın baskılarına rağmen Türkiye’den başka bir arabulucuyu kabul etmelerinin söz konusu olmadığını bizzat Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad’ın ağzından deklare etmişti. Gazete Erdoğan’ın İsrail karşıtı politikalara öncülük ettiğini öne sürerken, Gül’ün ise İsrail yanlısı durduğunu iddia ediyor. İki ülke ilişkilerindeki krizden önce karşılıklı ticaret 5 milyar doları geçerken, her yıl Türkiye’ye gelen İsrailli turist sayısı da 500 bine ulaşıyordu.

Lieberman: Türkiye’den

arabulucu olmaz

İSRAİL Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman arabuluculuk teklifi yorumlarına karşı çıkarak, Türkiye’nin arabulucu olamayacağını söyledi. Haaretz’in Kudüs’teki siyasî kaynaklara dayandırdığı haberinde, arabuluculukla ilgili politikanın Ben-Eliezer’in Türkiye ziyareti öncesinde Başbakan Binyamin Netanyahu ile Dışişleri Bakanlığınca ortaklaşa koordine edildiği öne sürüldü. Lieberman, İsrail kabinesinin haftalık olağan toplantısı öncesinde soruları cevaplandırırken, Ben-Eliezer’in ziyaretinin önemli olduğunu belirtmesine karşılık, ziyaretin Dışişleri Bakanlığı ile koordine edilmediğini ifade etti. Tel Aviv / aa

23.11.2009

Ahmedinejad, Afrika ve Latin Amerika turunda

İRAN Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, Latin Amerika ve Afrika turuna başladı. Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, kalabalık bir heyetle birlikte Afrika’daki ziyaretlerinin ilk durağı olarak Gambiya’ya hareket etti. Ahmedinejad’ın, Latin Amerika ülkelerinden Brezilya, Bolivya ve Venezuela’yı sırasıyla ziyaret ettikten sonra gezisinin son durağı olarak Batı Afrika ülkesi Senegal’e geçeceği belirtildi. Öncelikli olarak ticarî ve siyasî alanlarda ikili ilişkilerin geliştirilmesini amaçlayan ziyaretlerde uluslararası konularda da görüş alış verişinde bulunulacağı kaydedildi. Ziyaretler kapsamında taraflar arasındaki işbirliğini daha da arttırmaya yönelik mutabakat zaptları ile anlaşmaların imzalanması bekleniyor. Tahran / aa

23.11.2009

Hamas’tan roket güvencesi

GAZZE Şeridi’ndeki Hamas yönetimi ile silâhlı militan grupların, İsrail ordusunun bölgeye müdahaleleri haricinde, İsrail’e roket saldırılarında bulunmayacakları konusunda anlaşmaya vardıkları bildirildi. Fiili Hamas hükümetinin İçişleri Bakanı Fethi Hammad, Gazze’de Filistinli Medya Birliğinde gazetecilere yaptığı açıklamada, bakanlığının, bütün Filistinli gruplarla İsrail’e roket saldırılarında bulunulmaması konusunda anlaşmaya vardığını, bunun tek istisnasının, İsrail askerlerinin Gazze’ye saldırıları olduğunu belirtti. Hamad, konuyla ilgili olarak bakanlığının Filistinli gruplarla bir dizi toplantı yaptığını hatırlattı ve yine sürekli temas halinde olacaklarını bildirdi. Ancak Hammad, bu kararın ne zaman yürürlüğe gireceğiyle ilgili bilgi vermedi. Dün sabah, Filistinli gruplar, İsrail’e roket saldırısı düzenlemişti. İsrail’in Gazze ile sınırı yakınlarındaki Şaar Hanegev bölge konseyi yakınlarındaki açık alana düşen Kassam roketinin zarara sebep olmadığı bildirilmişti. Gazze / aa

23.11.2009

Hacılara, milyonlarca 39 dilde ücretsiz Kur’ân

HAC döneminde hacı adaylarına dağıtılmak üzere Medine’deki Kral Fahd Kur’ân Basım Kompleksi’nde Çince, Almanca ve Rusça dahil olmak üzere 39 farklı dilde Kur’ân-ı Kerim basılıyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nde düzenlenen Şarja Kitap Festivali’ne katılan Suudi yetkili Abdan Elabdan, hac ibadetini tamamladıktan sonra önümüzdeki hafta Mekke’yi ziyaret edecek 2,5 milyon hacının her birisine bir adet ücretsiz Kur’ân-ı Kerim nüshası verileceğini söyledi. İslâmî işler ve tebliğ bakanlığına bağlı bulunan Kral Fahd Kompleksi’nin dünyada en çok basım yapan matbaalardan birisi olduğu ve üç vardiya çalışarak yılda 30 milyon kitap basabildiği kaydedildi. Dünyada birçok kitap fuarına katılarak İslâmî eserleri ziyaretçilerin beğenisine sunan merkezin şu ana kadar 165 milyon nüsha Kur’ân-ı Kerim bastığı ve hepsini dünyadaki Müslümanlara ücretsiz dağıttığı bildirildi. Basım merkezinin 250 bin metre karelik bir alana yayıldığı, merkezde bin 700 kişinin çalıştığı ve 600 işçinin de kalite kontrol ve ciltleme bölümünde görevlendirildiği öğrenildi. Elabdan, merkezde Kur’ân-ı Kerim’in farklı ebat ve dillerde basıldığını ve tercüme masasındaki çalışanların metni 25 farklı dile tercüme ederek mealini hazırladığını ifade etti. Hazırlanan metnin daha sonra uzmanlar tarafından noktalama işaretlerine kadar kontrolden geçirildiği ve her yönüyle metnin doğru olduğundan emin olduktan sonra basım için son iznin verildiği belirtildi. Dubaİ / cihan

23.11.2009