Aile-Sağlık |
Türk çocukları, Avrupalı yaşıtları kadar obez oldu TÜRKİYE'DE son 30 yıldır fiziksel aktivitelerin azalması nedeniyle çocuklarda obezite görüldüğü bildirildi. Antalya Belek’te yapılan 45. Ulusal Nöroloji Kongresi’ni düzenleyen Türk Nöroloji Derneği’nin Genel Sekreteri ve Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 1. Nöroloji Kliniği Şef Yardımcısı Doç. Dr. Şerefnur Öztürk, Türkiye’de bundan 30 yıl önce çocuklarda obeziteden söz edilmediğini söyledi. Obezitenin pek çok hastalıkta olduğu gibi nörolojik hastalıklarda da risk faktörlerinin başında geldiğini belirten Doç. Dr. Öztürk, ‘’Artık sürekli televizyon karşısında zaman geçiren, sokak oyunları oynamayan, okullarda yeterli beden eğitimi dersi almayan, fiziksel aktiviteleri azalan, beslenmeyle ilgili doğru eğitim ve alışkanlıklar verilmediği için obez çocuklarımız var’’ dedi.
ÜZÜNTÜYLE YAZILAN CÜMLE Çocukların, tamamen reklamların yönlendirdiği, belki anne ve babaların da kolayına giden, sebze ve vitamin içermeyen, sadece karbonhidrat, yağ ve çocukları mutlu edecek tatlar içeren gıdalarla beslenme eğilimi içinde olduğunu savunan Doç. Dr. Öztürk, şöyle konuştu: ‘’Bilimsel çalışmalarımızı yazarken eskiden, ‘Sonuçlarımız Avrupa ile uyumlu’ demekten gurur duyardık. Şimdi çok acıdır ki obezite ile ilgili bir şey yazarken, aynı cümleyi üzülerek yazıyoruz. Çok acı bir süreç. Belki de anne babaların, öğretmenlerin çocukları daha fazla fiziksel aktiviteye; örneğin sosyal ve duygusal paylaşım sağlayacak sokak oyunlarına yöneltmeleri gerekiyor.’’
ÇOCUKLARI TV VE BİLGİSAYAR BAŞINDAN KALDIRMALIYIZ
ÇOCUKLARI bilgisayar ve televizyonların karşısından kaldırmak gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Öztürk, şöyle devam etti: ‘’Çağın gelişimleri elbette ki çocuklarımıza ulaşmakta ama bunu doğru ve bir risk faktörü olmayacak şekilde kullanmak şart. Ayrıca ekran karşısında çok fazla durma ve odaklanma nedeniyle ortaya çıkan veya aktivitesi artan bazı epilepsi türleri var. Geçmişte bir Japon çizgi filmini izleyen çocukların birçoğunun nöbet geçirdiğini biliyoruz. Epilepsi olan veya bu riski taşıyan çocukların ekran karşısında, özellikle parlak ışıklar, kontrast görüntüler karşısında olmamalarını öneriyoruz. Televizyon ve bilgisayarın çocukların üzerinde uzun vadedeki etkileri ise tek yönlü bir beyin gelişimine yol açmasıdır. Oysa günümüzde çoklu zekâya yönelik, çocuğun matematik, dil, müzik ve sanatsal yeteneklerini ortaya çıkaran eğitim modelleri benimsenmektedir.’’ Kalp damar hastalıkları gibi beyin damar hastalıklarının da artık çocukluk çağına kadar indiğini bildiren Doç. Dr. Öztürk, ‘’Çocuklarda gelişen risk faktörlerinin artması, ileride, belki de 17 - 18 yaşındaki inmeli hastalarımızın daha da artmasına neden olacak. Çocuğun doğumundan itibaren beslenme alışkanlıklarının ve yaşam alışkanlıklarının çok düzenli geliştirilmesi lazım’’ dedi. |
17.11.2009 |
Aktarlar, gribi önleyen çay karışımı hazırladı TÜRKİYE genelinde salgın haline gelen domuz gribine karşı uygulanacak tedaviler konusunda vatandaşlar uyarılırken, bu salgın aktarları da harekete geçirdi. Aktarların domuz gribine karşı hazırladığı çay ise büyük ilgi görüyor. Bitkisel çayın en önemli özelliği ise bağışıklık sistemini güçlendirmesi olarak gösteriliyor. Aktar Emel Ketencioğlu, sağlığı tehdit eden ve ölümlere yol açan domuz gribine karşı insanların bağışıklık sistemini güçlendirmek için bitkilerden oluşan bir çay hazırladıklarını açıkladı. Ketencioğlu, “Kuşburnu, zencefil, zerdeçal, ıhlamur, ayva yaprağı, elma kurusu, yenibahar, karanfil, tarçın, vişne kurusu, karamuk gibi baharatları kitaplar ve kendi bilgilerimiz ışığında karıştırarak hazırladığımız bitki çayını 150 gramlık paketler içerisinde müşterilerimize satıyoruz. Kendine has kokusu ve tadı ile demlendikten sonra aç veya tok karna içilebilen bu çay, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Hastalıklara karşı vücut direncini artırıyor, göğsü yumuşatıyor. Hiçbir yan etkisi de yok.” dedi. Aktar Ketencioğlu, domuz gribine iyi geldiğini belirttiği bitkisel karışım çaya müşterilerden yoğun talep olduğunu sözlerine ekledi. |
17.11.2009 |
Nezle ve gribe karşı antibiyotik kullanımı etkisiz TÜRK Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Antibiyotik Direnci Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Saltoğlu, nezle, grip gibi viral enfeksiyonlarda antibiyotiklerin etkisiz olduğu için antibiyotik kullanılmaması gerektiğini vurgulayarak, ‘’Bilindiği gibi üst solunum yolu enfeksiyonların çoğunu soğuk algınlığı, nezle ve grip adını verdiğimiz hastalıklar oluşturmaktadır. Tüm bu hastalıklarda etkenler virüsler olduğu için antibiyotik tedavisi gereksiz ve etkisizdir’’ şeklinde konuştu. Saltoğlu, şu bilgileri verdi: ‘’Toplum kaynaklı enfeksiyonlarda giderek artan direnç sonuçları mevcuttur. Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Antibiyotik Direnci İzleme Çalışma Grupları sonuçları, önceki yıllarda bu sonuçları ortaya koymuştur ve direnç izleme çalışmalarını sürdürmektedir. Bunun dışında hastane enfeksiyonları izlemi ile ilgili çalışmalar ve Sağlık Bakanlığı Ulusal Hastane Enfeksiyonları Direnç İzlemi sonuçları da dirençli mikroorganizmaları ve bunlardaki antibiyotik direncini ortaya koymaktadır.’’ |
17.11.2009 |
Maskeli ve jelli eğitim DOMUZ gribi endişesi nedeniyle bazı ilköğretim okullarında öğrenciler, derslerde tedbir amaçlı maske kullanmaya başlarken sıraların üzerinde bulunan el temizleme jelleri de dikkati çekiyor. Domuz gribi hastalığının en fazla görüldüğü 6 ilden birisi olan Bursa’da risk grubunda yer alan ilköğretim çocuklarının sağlıklarının korunması için büyük çaba gösteriliyor. İl Milli Eğitim Müdürlüğü, okullarda temizlik çalışmalarını büyük bir titizlikle yürütürken, bazı okullarda öğrenciler, tedbir amaçlı maske kullanıyor. Ailelerinin ve öğretmenlerinin tavsiyesi üzerine öğrenciler, ağızlarında maskeyle ders dinliyor. Öğrencilerin önündeki sıralarda bulunan el temizleme jelleri de dikkati çekiyor. Yetkililer, tuvaletlere el temizliği konusunda afişler ve yazılar astıklarını belirterek, ‘’Bir şube müdürü, bütün işleri bırakıp sadece bu konulara yöneldi. Bütün öğrencileri kontrol altında tutmaya çalışıyor. Şu ana kadar ciddi bir sıkıntı yaşanmadı. Birçok okulda tedbir amaçlı maske kullanımı arttı. Korunmak için ne gerekiyorsa yapmaya çalışıyoruz’’ diye konuştu. |
17.11.2009 |