Sağlık |
‘Sistit’, kadınların korkulu rüyası |
KADINLARDA görülen enfeksiyonların yüzde 40’ından ‘’sistit’’in sorumlu olduğu ve kadınların yüzde 20’sinin hayatları boyunca en az bir kez sistit olduğu belirtildi. Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Üroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Ergen, idrar yolu enfeksiyonlarının görülme sıklığının oldukça yüksek olduğunu ve yeni doğan dönemi hariç özellikle kız çocuklarında daha fazla görüldüğünü söyledi. Ergen, enfeksiyon riskinin 11 yaş altı kız çocuklarında yüzde 3-5, aynı yaş grubundaki erkek çocuklarında ise yüzde 1 olduğunu ifade etti. Üriner sistem enfeksiyonu olan sistitin en sık kadınlarda görüldüğünü belirterek, ‘’Kadınlarda görülen enfeksiyonların yüzde 40’ından sistit sorumludur ve kadınların yüzde 20’si yaşamları boyunca en az bir kez sistit olurlar’’ diye konuştu. Hastalığın genellikle 20-40 yaş arasında ve menopoz sonrasında sık görüldüğünü ifade eden Ergen, bazı faktörlerin hastalığın oluşumunda etkili olduğunu bildirdi. Ergen, ‘’İdrar sondası kullanımı, hamilelik, diyabet, genital hijyene dikkat edilmemesi, önceden geçirilmiş felç gibi mesane boşalmasını engelleyebilecek durumlar, yaşlılığın ve idrar yolunda çeşitli nedenlerle oluşan daralma veya tıkanmalar, sistit oluşumunu tetikleyebilir’’ uyarısında bulundu. Ergen, idrar yaparken yanma ve sızının, sistitin en önemli belirtisi olduğuna dikkati çekerek, ‘’sık idrara çıkma, bazen idrardan kan gelme, ağrının kasıklara ve makat kısmına yayılması, idrarın kötü kokulu olması hastalığın habercileri’’ olduğunu bildirdi. Sistitin, erken dönemde ve uygun biçimde tedavi edildiğinde çok önemli bir hastalık olmadığını belirten Ergen, ‘’Tedavi edilmediğinde mesanenin koruyucu döşemesi bozulabilir, şikâyetler kronik hale gelebilir’’ dedi. Ergen, teşhis için idrar kültüründe üreyen mikroorganizma için duyarlılık testi yapıldığını anlatarak, uygun antibiyotik kullanımı ile enfeksiyonun 5-7 gün içinde tedavi edildiğini söyledi. Antibiyotik tedavisiyle birlikte bol sıvı alınması, kafein içeren içeceklerin diyetten çıkarılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Ergen, sıcak su uygulamasının da spazmı önlediği için faydalı olduğunu kaydetti. Ankara / aa |
11.10.2009 |