Sağlık |
Akraba dışı organ nakillerine yeni düzenleme |
SAĞLIK Bakanı Recep Akdağ, organ nakli merkezlerinin bünyelerindeki yerel etik kurulların onay verdiği akraba dışı nakillerin durdurulduğunu, ‘’bütün meseleler net olarak ortaya çıkıncaya kadar’’, bu tür nakillerin yerel ve bölgesel etik kurullarla Ulusal Koordinasyon Kurulu’nun tamamı tarafından uygun bulunması halinde yapılabileceğini bildirdi. Bilim Kurulunun, hastanelerin bünyesindeki yerel etik kurulların onay verdiği nakillerin durdurulmasını kararlaştırdığını bildiren Akdağ, ‘’Artık yerel etik kurullar akraba dışı nakiller için karar veremeyecek. Daha önceki kararları artık geçerli değil. Yerel etik kurul kararları bölgesel etik kurullara, bunlar da uygun bulursa Ulusal Koordinasyon Kurulu’na gönderilecek. Yani bütün meseleler net olarak ortaya çıkıncaya kadar üçlü bir garanti mekanizması uygulanacak’’ diye konuştu. Bugüne kadar hastanelerin etik kurullarının gerekli incelemeyi yaparak, menfaat ilişkisi bulunmadığına karar verdikten sonra nakil kararı aldığını hatırlatan Akdağ, bundan sonra incelemenin sırasıyla yerel etik kurul ve bölgesel etik kurullarda yapılacağını, nihaî kararı da Ulusal Koordinasyon Kurulu’nun vereceğini söyledi. Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’Çok açık konuşuyorum; sadece bu alış verişlere komisyonculuk yapanları düşünmemek lâzım. Bir taraftan da bu işlerin yapıldığı hastaneler ve etik kurullar var. Eğer bu etik kurul içinde veya hastanelerde herhangi biçimde bu ticarete yol açabilecek göz yumma veya ihmaller varsa, bunlar için de çok ağır yaptırımlar uygulayacağız. Bu tür yanlışlar yapmış merkezleri tesbit edersek bir defa buraların organ nakli yapma haklarını derhal ellerinden alacağız ve savcılıklara da suç duyurusunda bulunacağız. Organ nakli gerektiren, ihtiyacı olan bir vatandaşın Türkiye’de yasak olsa da birinden parayla organ almak istemesini insan birazcık anlayabiliyor, ‘çaresiz kalmış’ diyorsunuz, ama buna komisyonculuk yapanlar, hele hele hastanelerden veya etik kurullardan buna karışanlar olursa çok ağır yaptırımlarımız olacak. Bu husus şu anda müfettişlerimiz tarafından inceleniyor. Kısa sürede oradan da bir sonuç alacağımıza inanıyorum.’’ Akdağ, bir soru üzerine, kadavradan organ nakillerinin çok sağlam ve hakkaniyetli bir sisteme göre yapıldığını vurgulayarak, vatandaşların bu tür bağışlar konusunda hiçbir endişelerinin bulunmaması gerektiğini belirtti. Organ ticareti amacıyla çocuk kaçırıldığı iddialarına da değinen Akdağ, Türkiye’de şu ana kadar emniyet ve savcılıklar tarafından tesbit edilen böyle bir olay bulunmadığını, bu tür nakillerin de pratikte mümkün olmadığını kaydetti.
SALGIN RİSKİ VAR
DOMUZ gribi salgınıyla ilgili soruları da cevaplayan Akdağ, ‘’Dünya büyük bir salgın riskiyle karşı karşıya. Biz Türkiye’de, bilim adamlarımızın yaptığı tahminlere göre, Aralık ayının ikinci haftasından itibaren bir salgın başlangıcı bekliyoruz. Bütün Kuzey Yarımküre’de de Aralık ayından itibaren bir salgın beklentisi var. Büyük bir salgın olacak dünyada’’ diye konuştu. Salgının boyutunun aşılama ve bulaşmayı yavaşlatacak tedbirlerle küçültülmesinin mümkün olduğuna işaret eden Akdağ, 3 aşı firmasıyla görüştüklerini, 25-35 milyon arasında aşı almayı planladıklarını, bunların bu ayın 3. haftasından itibaren Türkiye’de olmasının beklendiğini bildirdi. Aşıların ruhsatlandırma süreci bulunduğunu anlatan Akdağ, bu sürecin Kasım ayına kadar biteceğini, Kasım ayından itibaren aşıların risk gruplarına sırasıyla uygulanmaya başlanacağını söyledi. Firmaların piyasada satılacak kadar aşı üretimi yapamadıklarını belirten Akdağ, domuz gribi aşısının öncelikle hamileler, sağlık çalışanları, kronik hastalığı olanlar ve 6 ay-3 yaş arasındaki çocuklara yapılacağını kaydetti. Ankara / aa |
04.10.2009 |