Dünya |
YETKİLİLERLE GÖRÜŞTÜ |
İKT Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu'nun Müslüman azınlıklarla ilgili danışmanlığını yapan Kasım El Masrî, Sincan Uygur Özerk Bölgesinde yetkililerle görüştüklerini ve olaylarla ilgili sergiyi gezdiklerini, ancak halkla temasta bulunamadıklarını söyledi. ÇİNLİ MÜSLÜMANLAR HÜR İKT heyetinin bölgedeki incelemeleri kapsamında buradan Hui milliyetinden Müslümanların yaşadığı Ningşia Hui Özerk Bölgesinin merkezi Yinçuan'a da gittiklerini belirten El Masrî, oradaki atmosferin daha özgür olduğu değerlendirmesini yaptı.
İSLÂM Konferansı Teşkilâtı (İKT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Müslüman azınlıklarla ilgili danışmanlığını yapan Kasım El Masri, 5 Temmuzda Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin merkezi Urumçi’de meydana gelen olayların kökenindeki sebeplerden birinin Uygurların düşük hayat standardı olduğunu belirtti. Olayların sebebinin yalnızca kışkırtıcıların veya dış güçlerin desteğiyle açıklanamayacağını savunan Kasım El Masri, Pekin’de Türk gazetecilere yaptığı açıklamada, Çin’deki temasları sırasında Çinli yetkililerle her görüşmesinde olayların kökeninde başta ekonomik sıkıntılar olmak üzere başka sorunlar da bulunduğunu aktardığını söyledi. Çinli yetkililerin ekonomik dengesizliği hızlı ekonomik gelişmenin olumsuz yanı olarak gördüklerini ifade eden Kasım El Masri, temasları sırasında muhataplarına Çin’de din konusunda duydukları kısıtlamaları da sorduklarını anlattı. Kasım El Masri, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yetkililerle görüştüklerini ve olaylarla ilgili sergiyi gezdiklerini, ancak halkla temasta bulunamadıklarını kaydetti. Buradan Hui milliyetinden Müslümanların yaşadığı Ningşia Hui Özerk Bölgesi’nin merkezi Yinçuan’a da gittiklerini söyleyen Kasım El Masri, Yinçuan’daki atmosferin daha özgür olduğu değerlendirmesini yaparak, bunun Sincan bölgesinin şu anda hassas bir dönemde olmasından kaynaklanabileceğini ifade etti. İKT Genel Sekreteri İhsanoğlu’nun Çin ziyareti için hazırlık yaptıklarını belirten El Masri, Pekin’de aralarında Türkiye’nin Pekin Büyükelçisi Murat Salim Esenli’nin de bulunduğu İKT üyesi ülkelerin büyükelçilerine Çin’deki temasları hakkında bilgi verdi. Urumçi / aa |
23.08.2009 |
Pekin’de coşku |
Resmî rakamlara göre 20 milyon kadar Müslümanın yaşadığı Çin'de Ramazan ayı heyecanla karşılandı. 18 milyon nüfuslu başkent Pekin'de yaşayan yaklaşık 200 bin Çinli Müslüman, teravih namazı kılmak için şehirdeki camileri dolduruyor. İKİŞER REKÂT HALİNDE KILINDI
Pekin'in merkezindeki Nanxiapo Camiinde Çin şivesiyle okunan ezanın ardından yatsı namazını müteakip ikişer rekât halinde kılınan 20 rekâtlık teravih namazıyla gönüller Allah'a yöneldi ve namaz aralarında Çin'e mahsus salâvatlar getirildi. |
23.08.2009 |
ABD yine çocuk öldürdü |
Bir insansız Amerikan uçağından Pakistan’ın kuzeybatı kesimine düzenlenen füze saldırısında 21 kişi öldü. Ölenler arasında 6 çocuğun bulunduğu kaydedildi. BİR insansız Amerikan uçağından Pakistan’ın sorunlu kuzeybatı kesimine düzenlenen füze saldırısında 21 kişi öldü. Yetkililer, bir Taliban komutanını hedef alan saldırıda, füzelerin vurduğu Miranşah şehri yakınlarındaki Dande Darpa Hel köyündeki evlerin enkazının altından 9 kişinin daha cesedinin çıkarıldığını belirtti. Ölenler arasında 6 çocuğun bulunduğu kaydedildi. Saldırıda, Pakistan’ın Afganistan sınırının her iki tarafında faaliyet gösteren Taliban komutanı Sirac Hakkani’nin hedef alındığı bildirilmişti. Daha önce saldırıda 12 kişinin öldüğü açıklanmıştı. Ölenler arasında Hakkani’nin olup olmadığı henüz bilinmiyor. İslamabad / aa |
23.08.2009 |
‘Nabucco ile AB’yi hak ettik’ |
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, özellikle Nabucco projesiyle beraber Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğini çoktan hak ettiğini ifade ederek, “Onlar nasıl tanımlamak isterlerse tanımlasınlar. Ama biz AB’yi çoktan hak ettik” diye konuştu. SURİYE'YE bir ziyaret gerçekleştiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye’nin enerji politikası ve açılımlarının yanı sıra birçok konuda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bakan Taner Yıldız, özellikle NABUCCO projesiyle beraber Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğini çoktan hak ettiğini ifade ederek, Türkiye’nin 400 bin nüfuslu Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile kıyaslamanın mümkün olmadığını söyledi. “Bana göre NABUCCO bölgelerarası dengeler açısından 3 ay daha bekleyemezdi” diyen Yıldız, dünyada tüketim gittikçe artarken üretimin azaldığını vurguladı. Bu açıdan da Türkiye’nin çok kritik bir noktada olduğunu, kendilerinin de bunu değerlendirmeye çalıştığını ifade etti. Bakan Yıldız, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın son 6 yıldır 8-9 katına çıkan aramaları olduğunu ayrıca üretiminin bulunduğunu da aktardı. Güney Kıbrıs’ın Akdeniz’de petrol aramasının uluslararası hukuka aykırı olduğunu da dile getiren Enerji Bakanı, son olarak da hükümetin “Kürt açılımını” değerlendirdi: “İç konsensüsle beraber yurtdışında daha güçlü olacağımıza inanıyorum.” Şam’da Türk gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Yıldız, Türkiye’nin enerji politikası ve AB üyeliği ilgili bir soru üzerine dünyanın hızla globalleştiğini; ancak enerji konusunun daha hızlı globalleştiğini söyledi. “Enerji ile ilgili kalemler aynı zamanda barışın teminatıdır.” diyen Bakan Yıldız, bu konuya çeşitli açılardan bakılabileceğini belirtti. Bakan Yıldız, “AB’de üç yıl önce Avusturya’nın olumsuz yorumlarını dinlerken, şimdi Avusturya ve Türkiye NABUCCO’nun en önemli ortaklarından biri haline gelmiştir. Dünya globalleşiyor. Ancak enerji sektörü daha hızlı globalleşiyor. Ortak paydaya alabileceğiniz petrol ve doğalgaz gibi tanımlar ve kavramlar uluslararası arenada bir kısım ayrı fikirleri olan ülkeleri ortak paydada birleştiriyor. Bakın bu tanıma uyabilecek ülkeler vardır. Savaş olur; ama enerji alışverişi devam eder. O yüzden enerji ile ilgili kalemler aynı zamanda barışın da teminatıdır” şeklinde konuştu.
NABUCCO ANLAŞMASI İLE AB’Yİ ÇOKTAN HAKETTİK Güney Akım ve Rusya ile ilgili paketin imzalanmasıyla beraber NABUCCO’nun bölgede ciddi bir hareketlilik başlattığını ifade eden Enerji Bakanı Yıldız, “NABUCCO anlaşmasıyla beraber bize göre Avrupa Birliği’ni hak etmişizdir. Onlar nasıl tanımlamak isterlerse tanımlasınlar. İster imtiyazlı ortaklık olarak tanımlasınlar, ister tam üyelik olarak tanımlasınlar, isterse de hiçbir şey yapmasak mı diye düşünülsün. Ama biz bu atraksiyonumuzla AB’ye çoktan hak ettiğimizi görüyoruz.” diye konuştu. Türkiye’nin enerji güzergâhı açısından çok önemli ve stratejik bir konumda olduğuna dikkat çeken Yıldız, “Türkiye’nin, 400 bin nüfuslu Güney Kıbrıs Rum Kesimi Yönetimi ile karşılaştırılacak bir ülke olmadığını düşünüyoruz. Öyle bir mukayese zaten söz konusu bile olamaz. Öyle bir şey kabul edebileceğimiz bir durum değildir. Bu açıdan bir reaksiyonel değil aksiyonel davranarak hep birlikte izliyoruz” dedi. Anlaşma imzalanmadan önce Türkmenistan Devlet Başkanı Berdi Muhamedov’un Türkmenistan adına bir açıklama yaptığını ve NABUCCO’ya katılabileceklerini söylediğini hatırlatan Yıldız, “Hâlbuki bunlar daha önce söylenmiyordu. İran ve Irak’ta çalışmalar var. Irak’ın normalleşmesi ile birlikte petrol ve doğalgaz rezervleri Batıya akacak. Akarken yollarını Türkiye’den geçeceğine inanıyoruz. Böyle ümit ediyoruz” diye konuştu. Enerji konusunda zamanlamanın önemine işaret eden Yıldız, NABUCCO anlaşmasının zamanında imzalandığını vurguladı. Anlaşmanın bir kaç ay bile ertelenmeye tahammülü olmadığını kaydeden Yıldız, “Bana göre NABUCCO bölgelerarası dengeler açısından 3 ay daha bekleyemezdi. Doğu-Batı, Kuzey-Güney nasıl değerlendirmek isterseniz değerlendirin. Ortadoğu açısından baktığımızda, AB açısından veya Rusya açısından baktığımızda da bu proje daha fazla bekleyemezdi” ifadelerini kullandı. “TPO HER ALANDA ARAMA YAPIYOR” Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPO) ile ilgili açıklamalarda da bulunan Yıldız, TPO’nun son 6 yıldır 8-9 katına çıkan aramaları olduğunu, ayrıca üretiminin de bulunduğunu aktardı. Yıldız, TPO’nun bu yüzden karlı ilk 500 arasında en karlı kuruluş olduğunu dikkat çekerek, “Önemli olan bu kârı yatırıma çevirmek. Irak, İran, Azerbaycan ve Türkiye içerisinde aramalar var. Deniz, kara, mayınlı mayınsız tüm arazilerde aramalar var. Sınırdaki mayınlı arazide ruhsatlı alanlar var. Mayınlı ve mayınsız arazilerde aramalar yapılıyor. TPO bir nevi arama faaliyetlerini çok sinsi yürütürken bir yandan bulduğunda keyfini kamuoyu ile paylaşarak çıkarıyor. İnşallah çok başarılı çalışmalar yapacaklarına inanıyorum” dedi. Güney Kıbrıs’ın Akdeniz’de petrol araması ile ilgili bir soru üzerine de Bakan Yıldız, uluslar arası hukuk ne diyorsa buna uyulması gerektiğini söyledi. Bakan Yıldız, “Uluslararası hukuk ne diyorsa o. Uluslararası hukuk, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin hemen yanı başında o aradığı saha da petrol aramasını gerektirmiyor. Hepimiz saygılı olacağız. O açıdan biz sınırlarımızı ve görevlerimizi biliyoruz. Diğer ülkelerin de buna özen göstereceğine inanıyorum. Biz Yunanistan, Suriye ve diğer tüm komşu ülkeler ile iyi komşuluk ilişkileri yakaladık. Kötü olacak diye bir hedef ya da bir kaygımız yok. Tüm komşularımızla iyi olup iyi şeyler üretmemiz lazım. Üreteceğimiz çok proje var. Bunlara bakmamız lazım.” diye çağrıda bulundu. Şam / cihan |
23.08.2009 |
Çin’de, ilk teravih heyecanı |
ÇİN'Lİ Müslümanlar, bu yılın ilk teravih heyecanını yaşadı. Resmî rakamlara göre 20 milyon kadar Müslüman’ın yaşadığı Çin’de Ramazan ayının ilk teravih namazı önceki gece kılındı. Türkiye’den bir gün sonra Ramazan’a giren Çin’deki Müslümanlar, bütün dünyadaki gibi Ramazan’ı büyük sevinç ve heyecanla karşıladı. 18 milyon nüfuslu başşehir Pekin’de yaşayan yaklaşık 200 bin Çinli Müslüman da Ramazan’ı ayını ilk teravihi kılarak karşıladı. Pekin’in merkezindeki camilerden Nanxiapo Camisi’nde ilk teravih namazı kılındı. Çin şivesiyle okunan ezanın ardından yatsı namazına müteakip ikişer rekâtlar halinde kılınan 20 rekâtlık teravih namazıyla gönüller Allah’a yöneldi. Çin’e özgü salâvatların getirildiği ve imamın huşu içinde kıldırdığı namazın ardından dağılan cemaat, cami önünde bir de Ramazan hatırası fotoğrafı çektirdi. Namazın ardından yaşlısı ve gencinin yüzünden Ramazan’ın heyecanı okunuyordu. Pekin / cihan |
23.08.2009 |
Megrahi: Kendimi aklayacağım |
İSKOÇ makamları tarafından sağlık sebepleriyle cezaevinden salıverilen ve ülkesine dönen Lockerbie saldırısının Libyalı hükümlüsü Abdülbaset Ali Muhammed El Megrahi, İngiliz The Times gazetesine konuştu. Gazetenin haberinde, Lockerbie saldırılarıyla ilişkisi olmadığını gösteren yeni deliller sunarak ölmeden önce kendini aklayacağını bildiren El Megrahi’nin, ‘’(beni aklayacak) delilleri ortaya koyacağım ve Britanya ve İskoç toplumlarından jüri olmalarını isteyeceğim. Britanya ve İskoç toplumlarına mesajım budur. Eğer (Britanya’da) adalet varsa ya beraat ederim veya mahkeme kararı hatalı olduğu için iptal edilir’’ şeklindeki ifadelerine yer verildi. Gazeteye yaptığı açıklamada, hapishanedeyken Lockerbie saldırısında hayatlarını kaybedenlerin yakınlarından bazılarının suçlu olsun veya olmasını kendisini affettikleri yönünde mesajlar almış olmasına karşın, kurbanların yakınlarının pek çoğunun salıverilmesine kızdıklarını anladığını belirten El Megrahi, ‘’bana öfke duyuyorlar. Onların böyle davranması doğal. Suçlu olmadığım halde benim suçlu olduğuma inanıyorlar. Bir gün hakikat şimdi olduğu gibi gizleniyor olmayacak. Bir Arap atasözü ‘hakikat asla ölmez’ diyor’’ şeklinde konuştu. Londra / aa |
23.08.2009 |
Özbekistan camileri tıklım tıklım |
ON bir ayın sultanı mübarek Ramazan ayı Orta Asya ülkelerinde dün başladı. Özbekistan’da da Ramazan coşku ile karşılanırken, camiler kılınan ilk teravih namazıyla dolup taştı. Ülke genelinde on binler, akşam erkenden teravih namazı için camilere akın etti. İnsanlar hatimle okunan teravih namazına büyük ilgi gösterdi. Teravih namazı vaktinin yaklaşmasıyla yediden yetmişe her yaştan insan namaz için evlerini yakınlığındaki camilerin yolunu tuttu. Taşkent’te insanların en çok ilgi gösterdiği camilerden biri de Cumhurbaşkanı İslâm Kerimov’un inisiyatifiyle inşa edilen şehrin en büyük camisi Hast İmam Camisi oldu. Şehrin dört bir yanından çok sayıda insan teravih namazı için bu camiye akın etti. Özbekistan Müftüsü Osman Ulemov namaz öncesinde Ramazan ayı ve orucun ehemmiyeti konulu kısa bir vaaz verdi. Müftü Ulemov, insanlardan Ramazan ayına kavuştukları için şükür etmelerini ve bu ayı hayır ve hasenatlarla iyi değerlendirmelerini istedi. Taşkent / cihan |
23.08.2009 |
Darfur’da direniş grupları işbirliği yapacak |
SUDAN'IN batısındaki sorunlu bölge Darfur’da direniş grupları, Amerikalı arabulucu Scott Gration’un çabaları sayesinde bir işbirliği anlaşması imzaladı. Direniş örgütü Sudan Kurtuluş Ordusu’nun (SLA) ‘’Birlik’’ (SLA-Birlik) kolu ile hareketin tarihi lideri Aldülvahid Muhammed Nur önderliğindeki SLA’dan ayrılan komutanların Etiyopya’nın başşehri Addis Abeba’da anlaşmaya imza koyduğu bildirildi. SLA-Birlik sözcüsü Mahcup Hüseyin, açıklamasında, bunun bir birleşme değil bir işbirliği anlaşması olduğunu ve Amerikalı arabulucu sayesinde anlaşmaya varıldığını belirtti. Gration, dünkü açıklamasında, ‘’Darfur’da kalıcı ve istikrarlı bir barış sürecine nasıl ulaşılabilir? üzerinde çalıştığımız ilk unsur, ortak bir programları olması için direnişicilerin nasıl birleştirileceği’’ demişti. Darfur’da, 2003’ten beri devam eden çatışmalarda, BM’ye göre 300 bin kişi hayatını kaybetti ve 2,7 milyon kişi evlerini terk etmek zorunda kaldı. Darfur / aa |
23.08.2009 |
Diyanet'ten, Odesa’ya imam |
UKRAYNA'NIN en önemli liman ve ticaret şehri Odesa’da, Ramazan ayı süresince bir Türk imam görev yapacak. Türkiye’nin Odesa Başkonsolosluğu’nun girişimleri üzerine, Diyanet İşleri Başkanlığınca gönderilen bir din görevlisi, Ramazan ayı boyunca Odesa’da hizmet verecek. Diyanet tarafından gönderilen, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu Ramazan Çavaç, Odesa’da kaldığı süre zarfında sadece teravi namazı, cuma namazı ve bayram namazını kıldırmakla kalmayıp, mübarek Ramazan ayı boyunca Türk vatandaşların dinî sorularına da cevap verecek. Göreve başlayan Çavaç, bölgede uzun süredir böyle bir imkândan yoksun bulunan Türk vatandaşlarınca büyük bir teveccüh ile karşılandı. Ramazan Çavaç’ın kıldırdığı ilk teravih namazı geniş bir katılım ile eda edildi. Kiev / cihan |
23.08.2009 |
AB, Afganistan seçimlerinden memnun |
AB'NİN Afganistan’da yapılan devlet başkanlığı ve bölgesel seçimleri memnuniyetle karşıladığı bildirildi. AB’nin, AB dışı işler komisyonu üyesi Benita Ferrero-Waldner, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Afganistan’daki seçimleri, “demokrasi için bir zafer” olarak niteledi. Seçimden sonra oy sayımında şeffaflığa önem verilmesinin gereğine işaret eden Ferrero-Waldner, bunun seçimle iş başına gelen adayların, görevleri süresince kamu desteğine sahip olmalarını sağlamak için gerekli olduğunu vurguladı. Afganistan’daki seçimlerde, emekli Fransız general ve milletvekili Philippe Morillon’un başkanlığındaki AB seçim gözlem heyetleri görev yapmıştı. Morillon, Bosna savaşı sırasında BM güçlerinin komutanlığı görevinde bulunmuştu. Brüksel / aa |
23.08.2009 |