Haberler |
52 GÜN ARADAN SONRAKİ İLK DURUŞMA |
Emekli Tuğg. Veli Küçük ile İP Genel Başkanı Doğu Perinçek'in de aralarında bulunduğu 86 sanıklı birinci Ergenekon dâvâsı 52 günlük aranın ardından yeniden başladı. Duruşmada, bu dâvâ ile Danıştay ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırılara ilişkin 8 sanıklı dâvâ birleştirildi. Karara tepki gösteren Perinçek ve arkadaşları salonu terk ettiler. DANIŞTAY DÂVÂSI 1.5 YILDA BİTECEK Mİ?
Dâvâya bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar ve avukatlarının iki dâvânın birleştirilmesi yönündeki karara yaptıkları itirazları reddetti. Kararı eleştiren İP Genel Başkanvekili Mehmet Bedri Gültekin, “Yeni Ceza Kanununda bir dâvâda tutukluluk 3 yıldan fazla süremez. Şimdi Danıştay dâvâsı 1,5 yılda bitebilecek mi?” diye sordu.
EMEKLİ Tuğgeneral Veli Küçük ile İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek’in de aralarında bulunduğu 86 sanıklı birinci ‘’Ergenekon’’ dâvâsının 52 günlük aranın ardından yeniden başladı. Duruşmada, bu dava ile Danıştay üyeleri ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırıya ilişkin 8 sanıklı dava birleştirildi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ndeki salonda görülen birinci ‘’Ergenekon’’ davasının 102. duruşması başladı. Duruşmaya, tutuklu sanıklar emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve İP Genel Başkanı Doğu Perinçek’in de aralarında bulunduğu 25 tutuklu sanık katıldı. Duruşmada ayrıca tutuksuz sanıklardan eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ve Güler Kömürcü Öztürk de hazır bulundu. Salonda, Danıştay üyeleri ve Cumhuriyet Gazetesine yönelik saldırıya ilişkin davanın tutuklu sanıklarından Alpaslan Arslan, İsmail Sağır ve Tekin Irşi de yer aldı. Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, birinci ‘’Ergenekon’’ davası ile Danıştay üyeleri ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırıya ilişkin dava dosyalarının birleştirildiğini açıkladı.
SANIK AVUKATLARI, KARARA İTİRAZ ETTİ Birinci ‘’Ergenekon’’ davası kapsamında yargılanan sanıkların avukatları, davanın Danıştay üyelerine ve Cumhuriyet gazetesine yapılan saldırı davasıyla birleştirilmesi kararına itiraz etti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ndeki salonda görülen davanın dünkü 102. duruşmasında, sanık avukatları tarafından usule ilişkin itirazlar dile getirildi. Tutuksuz sanık eski İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’nun avukatı Metin Çetinbaş, soruşturma ve yargılama safhasının takip edilemez hale geldiğini, dava dosyalarının 1000 klasörü geçtiğini ifade ederek, 2 dava arasında hukuki ve somut bir ilişki bulunmadığını savundu. Bu davaların birleştirilmesinin Danıştay üyelerine ve Cumhuriyet gazetesine saldırılara ilişkin davanın sanıklarının lehine olacağını savunan Çetinbaş, ‘’Bu davayı tamamlamaya ne sizin ne de bizim ömrümüzün yetmeyeceği biraz hukuktan anlayan herkes tarafından bilinmektedir. Bu davaları ayırın. Buna yetkiniz var. Sorumluluk alın’’ diye konuştu. Sanık İsmail Yıldız da son dönemde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun açıklamalarını yakından takip ettiğini belirterek, ‘’Bu süreçte hükümetin heyetinizi ve savcıları desteklediğini gördük. Sizler, hükümetin bizleri cezalandırmak için görevlendirdiği memurlar gibi oldunuz. Ben bir sanığım. Adalet bekliyorum ve bu süreçte hükümetin gölgesinin olmasını istemiyorum’’ diye konuştu. Avukat Metin Çetinbaş ile diğer sanık avukatlarının itirazlarına karşın İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel ise bu aşamada 2 davanın ayrılması kararına yapılan itirazların reddedilmesini istedi. Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de talepleri değerlendirmek için duruşmaya ara verdi. Aranın ardından Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, 2 davanın birleştirilmesi kararına yapılan itirazların reddedildiğini bildirdi. İstanbul / aa
BAZI SANIKLAR DURUŞMA SALONUNU TERK ETTİ Birinci ‘’Ergenekon’’ davası ile Danıştay üyelerine yönelik saldırıya ilişkin davanın birleştirilmesi nedeniyle bazı sanıklar duruşma salonunu terk etti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde görülen davada söz alan tutuklu sanık İP Genel Başkanı Doğu Perinçek’in avukatı Mehmet Cengiz, ‘’İP’nin saldırıya uğrayan hakim Mustafa Yücel Özbilgin ile aynı safta olduğunu’’ savunarak, ‘’İP, olsa olsa müdahil olabilir. Müdahillik talebimizi önümüzdeki günlerde ifade edeceğiz. Birleştirilme kararı Türkiye ve Türkiye’nin milli güçlerine yapılan en büyük haksızlıktır’’ dedi. Cengiz, mahkemenin bu 2 dosyayı ayırmaya yetkisi olduğunu belirterek, ‘’Ergenekon’’ dosyasında bulunan Danıştay’a saldırı ve Cumhuriyet Gazetesini bombalanma iddialarının CMK’nın 10. maddesi uyarınca ayrılarak yeni bir esasa kaydedilmesini istedi. Cengiz, yeni bir esasa kaydedilen dosyanın Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nden gönderilen Danıştay üyelerine saldırı davası dosyasının birleştirilip yargılamanın bu şekilde yürütülmesini talep etti. Duruşmada söz alan Doğu Perinçek ise ‘’Danıştay suikastının bu davaya katılmasının bir tertip olduğunu ve zulmün son halkası olarak gördüklerini’’ söyledi. Perinçek ‘’Bu uygulama hukuku çiğnemenin ötesindedir, zulümdür. Atatürk devrimine karşı yürütülen psikolojik hareket sınır tanımamaktadır. Bu zulme boyun eğmiyoruz. Bu zulme katlanamayız. Mahkeme dosyayı derhal ayırmalıdır. Mahkeme buna teslim olursa ancak sandalyeleri yargılayabilir’’ diye konuştu. Perinçek’in sözleri, salonda bulunanlar tarafından alkışlandı. İP’li sanıklar Doğu Perinçek, Nusret Senem, Hikmet Çiçek ve Hayati Özcan ile Muzaffer Tekin daha sonra duruşma salonunu terk etti. İstanbul / aa
Kemal Alemdaroğlu: Ben türban darbesi yapmıştım
BİRİNCİ ‘’Ergenekon’’ dâvâsı kapsamında tutuksuz yargılanan eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu, ‘’Türban kararı nedeniyle Danıştay hakimini katledenlerle yargılanmaktayım. Bu, bana vereceğiniz idam cezasından daha ağırdır’’ dedi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada söz alan tutuksuz sanık Alemdaroğlu, savunmasında belirttiği gibi ‘’en büyük suçunun, rektörlüğü sırasında türban ile ilgili aldığı karar olduğunu’’ ifade ederek, şunları söyledi: ’’Ben türban darbesi yapmıştım. Üniversitede türban takılmasını açık ve kapalı alanlarda yasakladım. İki defa TBMM’de sorgulandım, aklandım. Şu anda ben türban kararı nedeniyle Danıştay hakimini katledenlerle yargılanmaktayım. Bu, bana vereceğiniz idam cezasından daha ağırdır.’’ Alemdaroğlu’nun bu sözlerini alkışlayan bazı izleyicileri, Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, ‘’Duruşma salonunun ahengini bozmayın’’ diyerek uyardı. Duruşmada söz alan Alemdaroğlu’nun avukatı Metin Çetinbaş ise yarım bıraktığı yazılı savunmasına 433. sayfadan itibaren devam etmek istediğini belirterek, sözlerine başladı. Çetinbaş, savunmasına başlamadan önce duruşma salonunun çok sıcak olduğunu belirtince Başkan Şengün, mahkemenin bu sorunu çözmeye çalıştığını ifade etti. ul/aa |
04.08.2009 |