Haberler |
Cansuyu KOBİ’lere gitmedi |
KOBİDER Başkanı Nurettin Özgenç, Cansuyu Projesinden sadece 120 firmanın faydalanabildiğini belirtti. Kanunun, 40 bini sorunlu 70 bin KOBİ’nin faydalanması için çıkartıldığını hatırlatan Özgenç, ‘’Ülkemizde ne kadar zor duruma düşmüş fabrika varsa tümünü kapsayan ‘Türkiye yaklaşımı’ adı ile yeniden yapılandırma yapılmasını teklif ediyoruz’’ dedi. “Cansuyu” KOBİ’lere gitmedi
KÜÇÜK ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, KOBİ’ler için 2006 yılı sonunda çıkarılan 5569 sayılı ‘’Anadolu Yaklaşımı’’ kanunun amacına hizmet edemediğini ifade ederek, bunun yerine sorunun çözümü için bütün firmaları kapsayacak ‘’Türkiye Yaklaşımı’’ adı altında yeniden yapılandırma yapılması gerektiğini söyledi. Özgenç, yaptığı açıklamada, Anadolu Yaklaşımı kanunundan, yürürlüğe girdiği ve sona erdiği bu yılın Nisan ayına kadar 120 firmanın, 200 bin 904 lira ile ‘’Finansal yeniden yapılandırma programı’’ (FYYP) çerçevesinde faydalanabildiğini belirtti. Kanunun, 40 bini sorunlu 70 bin KOBİ’nin faydalanması için çıkarıltığını hatırlatın Özgenç, ‘’Ancak sonuç İstanbul yaklaşımındaki gibi olmadı. Bu soruna daha köklü çözüm getirilebilmesi için süresi sona eren Anadolu Yaklaşımı’nın yerine ülkemizde ne kadar zor duruma düşmüş fabrika, işletme ve atölye sahibi varsa tümünü kapsayan ‘Türkiye yaklaşımı’ adı ile yeniden yapılandırma yapılmasını KOBİDER olarak teklif ediyoruz’’ dedi. Söz konusu yaklaşımın ekonomik canlanmayı da beraberinde getireceğini belirten Özgenç, şöyle konuştu: ‘’Krizden zarar görmüş, desteklenmesi durumunda hemen faaliyete geçebilecek, ödeme güçlüğü içinde olan, kredi konusunda bankalar ile araları iyi olmayan ve işletme sermayesi sıkıntısı çeken KOBİ’lerin, sıkıntılarını çözmek için ‘Türkiye Yaklaşımı’ adı altında yeni bir finansal yapılanma yapılmalı ki hem ekonomik canlanmaya, hem de istihdama katkı sağlayabilsin. Yapılan yaklaşımların ilki olan ‘İstanbul yaklaşımı’nda, başvuruların yüzde 100’ü faydalanabilmişti. Bu yaklaşım ile 321 firmaya, 6 milyar dolar gibi büyük bir rakamla, bugünün moda deyimi ile CANSUYU sağlanmıştı. Sadece bir kuruluş ise tek başına 2 milyar dolar ile desteklenmişti. Anadolu yaklaşımında 70 bin işletmenin borçlarının yapılandırılması için öngörülen miktar 1,7 milyar lira idi. Ancak bu rakam İstanbul yaklaşımında yalnızca bir gruba sağlandı. Bu da şunu gösteriyor ki 70 bin KOBİ, bir sanayi kuruluşu bile etmemiştir. Kriz sadece İstanbul sermayesini değil, esas itibarıyla çok daha büyük olan Anadolu sermayesini vurdu. Dolayısıyla reel sektörün sadece yüzlerce şirketten ibaret olmadığını, toplam istihdamın yüzde 70’ini oluşturan 2 milyon 300 bin KOBİ’nin olduğu da unutulmamalı.’’
‘’BANKALAR KOBİ’LERİN SORUNLARINA SIRTINI DÖNMEMELİ’’
ÖZGENÇ, bankacılık sektörünün de reel sektörün yüzde 99,6’sını oluşturan KOBİ’lerin sorunlarına sırtlarını dönmemesi gerektiğini söyledi. Çıkarılan sicil affı için bankacılık sektör yetkililerinin ‘’Kanun bizi bağlamaz’’ anlayışıyla hareket etmemesi gerektiğini anlatan Özgenç, ‘’yani sözde değil özde KOBİ bankacılığı yapılmalı ve bizde bunu hissedebilmeliyiz. Kapalı fabrikalar ve atölyeler milli servettir. Bu millî servetin boş durup olduğu yerde çürüyüp paslanmasına, insanların fabrikalar orada boş dururken işsiz dolaşmalarına kayıtsız kalınmamalı. Bu işletmelerin koşması lâzım ama, eli ayağı bağlı olan KOBİ, nasıl koşacak’’ diye konuştu. |
13.07.2009 |