Kültür-Sanat |
Bizim Aile’nin dosya konusu “Teknoloji” |
AİLENİN tahribe çalışıldığı günümüzde, istikbalimiz için sağlıklı nesiller yetiştirmeye katkıda bulunmayı ve aileyi birer ilim irfan yuvası haline getirmeyi hedefleyen Bizim Aile, Temmuz ayında yine dopdolu bir muhtevayla okuyucularıyla buluştu. 234. sayıda neler var? Yasemin Yaşar’ın hazırladığı kapak sayfasında teknolojinin doğru kullanıldığında yadsınamaz faydalarının yanında, yanlış kullanımı sonucu insanlara verdiği zararlara değinilirken, Nesibe Boz günümüz şartlarında anne olmanın çeşitli açılardan zorluklarını Bizim Aile okurlarına anlatıyor. Fatma Yılmaz ve Tuba Nur Arıcan’ın hazırladığı derginin yepyeni köşesi “Cümlenin Öznesi” Elif Şafak röportajıyla iddialı bir başlangıç yapıyor. Son zamanların en çok okunan ve konuşulan kitapları arasında ilk sıralarda yerini alan “Aşk” romanına ve Elif Şafak’a dair pek çok şey bulabileceğiniz keyifli bir sohbet sizleri bekliyor. Hidayete Erenler köşesinde bu ay Müslüman olan Hindu bir hanımın tecrübeleri anlatılırken, Sahabe Hanımlar köşesi bu ay Ümmü Süleym’i ağırlıyor. Vildan’ın Bahçesi köşesinde Vildan Kemal okuyucularına yaz aylarının en büyük derdi olan terlemenin rahatsız edici etkilerinden kurtulabilmek için evde uygulanabilecek formüller verirken, yine yaz aylarının beraberinde getirdiği artan böcek sokmalarına karşı bitkisel çözüm tavsiyeleri sunuyor. Nurdan Sayfalar, Kadın Dünyası, Hayatın İçinden ve dahası Temmuz Bizim Aile’de. Kendisi ve ailesi için iyi bir şeyler yapmak isteyenler, siz de Bizim Aile’ye katılın.
E-mail : [email protected] Tel : (212) 655 88 59 / 653 Faks : (212) 474 09 07 Web : www.bizimaile.com |
10.07.2009 |
Sir Harford’un Osmanlı arşivi satışta |
İNGİLİZ diplomat Sir Harford Jones’un arşivinde yer alan, İstanbul’un ve Ortadoğu’nun 200 yıl önceki tarihine ışık tutan belge ve mektuplar, Sotheby’s müzayede evinin Londra şubesinde açık arttırmaya çıkıyor. 14 Temmuzda açık arttırmaya çıkacak olan ve 150-250 bin sterlin fiyat aralığında satılması beklenen arşiv, 3100 dokümandan oluşuyor. Sotheby’s’in el yazmaları bölümü uzmanı Gabriel Heaton, arşivin bugüne kadar görülen en kapsamlı ve en düzgün organize edilmiş arşiv olduğuna dikkati çekti. Harford Jones’a yazılan mektuplar, çeşitli konular için verilen izinler, çeşitli fermanlar ve günlük hayata ilişkin notları içeren arşivde, Harford Jones’un her belgeyle ilgili kısa açıklama notları tuttuğu el yazısı defterler de yer alıyor. 1783-1811 yılları arasında Ortadoğu’da görev yapan Harford Jones, henüz 19 yaşındayken gittiği Basra’da başladığı, daha sonra Bağdat ve Tahran’da devam ettirdiği bu arşivde, Ortadoğu ülkeleri ve Britanya’nın o dönem tarihine ilişkin 30 yıllık bir dönemi belgelenmiş oluyor. Tarih sıralamasına göre dizilen ve numaralandırılan bu belgeler, Sir Harford’un hem iş hem de özel yazışmalarının tamamını kapsıyor. Heaton, belge sayısının oldukça fazla olması ve Osmanlıca dahil 5 ayrı dilde yazılmış olması dolayısıyla arşivin bugüne kadar küçük bazı araştırmalar dışında tam olarak kimse tarafından incelemeye alınamadığını belirtti. 23 Nisan 1810 tarihinde yazılmış olan ve Isaac Morier’in imzası bulunan bir başka mektupta ise o günlerde çıkan Pera Yangını detaylı şekilde anlatılıyor. Sotheby’s uzmanı Heaton, bu arşivin, ulusal kütüphanelerin büyük ilgisini çektiğini ve İran, Suudi Arabistan, Kuveyt gibi ülkelerden arttırmaya katılım olacağını ifade etti. Türkiye’deki çeşitli özel koleksiyoncular ve bazı büyük kurumlarla da iletişime geçtiklerini belirten Heaton, siyasî yazışmaların dışında, günlük hayatın, ticaretin ve o döneme dair farklı konularda bilgiler yansıtan bu arşivin, beklenenin üzerinde ilgi görebileceği söyledi. |
10.07.2009 |
Edirne’de 1850 yıllık duvar |
EDİRNE’DE yapılan kazılarda Hadrian dönemine ait 1850 yıllık geçmişi bulunan kale surları ortaya çıktı. Arkeoloji ve Etnoğrafya Müzesi Müdürlüğü, yapılanma talebinin olduğu Saraçlar Caddesi Zindanaltı bölgesinde sondaj çalışmaları başlattı. Yapılan sondajlar sonucunda kale surlarına rastlanılması üzerine çalışma kurtarma kazısına dönüştürüldü. Müze Müdürü Hasan Karakaya Başkanlığı’nda 2 arkeolog ve 11 işçinin yer aldığı kazı eki-binin 2007 yılı sonlarında başlattığı kazılarda II. Yüzyılda Hadrian döneminde inşa edilen 1850 yıllık geçmişi bulunan kale surlarının en iyi korunduğu kısmı gün yüzüne çıkarıldı. Şehrin geçmişine ışık tutacak önemli eserlerin gün yüzüne çıkartıldığı kazı alanında ortaya çıkartılan şehir duvarı 4 ile 7 metre arasında değişen yükseklikte ve yaklaşık 75 metre uzunluğunda bulunuyor. Edirne Müze Müdürü Hasan Karakaya, yaklaşık iki yıldan bu yana devam ettirdikleri kurtarma kazılarında önemli tarihî eserleri gün yüzüne çıkarttıklarını söyledi. |
10.07.2009 |
Tarihî çınara büyük ayıp |
BURSA’DA her yıl yerli ve yabancı binlerce ziyaretçiyi ağırlayan yaklaşık 600 yıllık tarihî İnkaya çınarının dalları, isimlerini veya sevgi sözcüklerini kazıyanlar yüzünden adeta yazı tahtasına döndü. Bursa-Uludağ kara yolunda bulunan İnkaya çınarının dalları altında çay bahçesi işleten Özkan Boz, çınarın adını yaklaşık 600 yıl önce bölgede kurulan Osmanlı köyü İnkaya’dan aldığını söyledi. Çınarın, yaklaşık 40 metre yüksekliğe sahip olduğunu ifade eden Boz, ağacın gövde çevresinin 10, dal çevresinin ise 3,5 metreye ulaştığını bildirdi. Dalları, 600 yıllık yaşına rağmen yeşeren yapraklarıyla yıllardır adeta Bursa’yı kucaklayan çınarın, ihtişamıyla görenleri büyülediğini dile getiren Boz, şunları kaydetti: ‘’Çınar, gücünü altındaki su kaynağından alıyor. Yanlara uzanan dallarını artık taşıyamaz hale geldi. Bu yüzden özel yaptırdığımız demirden desteklerle dalların kırılmasını önlüyoruz. Tarihî ağaç, her yıl yeni filizlerle daha da büyüyor. Ağaç yaklaşık bin 500 metre karelik alanı gölgeliyor. Ağacın uç bölümlerini dikkate alırsak bu alan çok daha büyük oluyor. Altında aynı anda 800’ün üzerinde kişi sıcaklarda serinleyebiliyor.’’ Yaz mevsiminde ayda yaklaşık 40 bin kişinin İnkaya çınarını gör-meye, fotoğraf çekmeye geldiğini ifade eden Boz, şöyle konuştu: ‘’Otobüslerle, özel turlarla geliyorlar. Avrupalı turistler hayran kalı-yorlar, özelliklerini öğrenmeye çalışıyorlar. Çok üzücü, ancak bazı turistler koca çınarın dallarına isimlerini, bazı sevgi ve aşk sözcüklerini kazıyor. Çınarın önündeki, özelliklerinin yazılı olduğu ahşap kitap bile bıçakla oyulmuş durumda. Bence yıllara meydan okuyarak bugünlere gelen tarihî çınara büyük ayıp ediliyor.’’ |
10.07.2009 |
Miniatürk’te “mehter” sizi bekliyor |
İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi Kültür A. Ş., eski Anadolu, Osmanlı coğrafyası ve günümüz Türkiye’sinden tarihî ve çağdaş eserlerin sergilendiği Miniatürk’te her Pazar mehter coşkusu yaşatıyor. Bir yanda asırlardır ayakta kalan tarihî eserlerden oluşan Miniaturk, diğer yanda dünyanın ilk bandosu olan Mehter Takımı… Haliç kıyısındaki Sütlüce’de bulunan Türkiye’nin ilk ve tek minyatür parkında her Pazar saat 17: 00’de mehter konserleri veriliyor. Büyüklerin olduğu kadar küçüklerin, yerli ve yabancı konukların da ilgisini çeken konserlerde; “Genç Osman”, “Eski Ordu Marşı”, “Ceddin Deden”, “Estergon Kalesi”, “Ordunun Duâsı - Hücum Marşı” gibi dünyanın en eski bandosu olan mehter repertuarının klâsik icralarının yanı sıra popüler çalışmalara da yer veriliyor. Miniatürk ziyaretçileri, tarih ve mehterin birlikteliğinden doğan bu muhteşem düeti, yaz boyunca ücretsiz olarak dinleyebilecek. |
10.07.2009 |