Haberler |
TSK'DAKİ CUNTACI DAMAR İLE 28 ŞUBAT'I YAPAN DAMAR AYNI |
“TSK'daki cuntacı damar bulunarak yargının önüne çıkarılmalıdır. Askerî yargı ile bu mümkün değil. Sadece Genelkurmay'ın inisiyatifine bırakılamayacak bir olaydır. Bu belgeyi hazırlayan cunta grupları ile Ergenekon sanıkları arasında organik bağ var. 28 Şubat'ı yapan ana damar ile şu anki Ergenekon damarının bir olduğu çok açık ortaya çıktı. Bu bir albay ile de sınırlı değil. Kurumsal kimlik dışında bir cunta faaliyeti söz konusu.” ERGENEKON'UN B TAKIMI B PLANIYLA İŞBAŞINDA
“Ergenekon bitirildi, çökertildi gibi birtakım yorumlar yapılıyor. Devletin her yerine sızmış bir örgütü bitirmek kolay değil. Benzer bir operasyon İtalya'da 6 sene sürdü. Ergenekon'un dışarıda B takımı var. İçerideki sanıklar da B planından bahsediyorlar. Ergenekon denilen yapının hâlâ faaliyette olduğu çok açık. Bu örgütün yapacağı, huzuru bozmaya yönelik eylemler, daha deşifre edilmemiş. Genelkurmay Başkanı da hedeflerinde olabilir.”
EMNİYET İstihbarat Dairesi eski Başkanı Bülent Orakoğlu, “TSK’daki cuntacı damar bulunarak yargının önüne çıkarılmalıdır. Askerî yargı ile bu mümkün değil. Sadece Genelkurmay’ın inisiyatifine bırakılmayacak bir olaydır” dedi. Orakoğlu yaptığı açıklamada, eylem planını, Genelkurmay ve hükümetin arasını açmaya yönelik psikolojik bir hareket olarak değerlendirdi. Bu olayın da 28 Şubat’taki gibi psikolojik bir hareket olduğunu savunanan Orakoğlu, şöyle devam etti: “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) içerisinde demokrasiyi hazmedemeyen, eski soğuk savaş döneminin katı, tutucu, komplocu yapısı içerisinde bulunan bir damar olduğunu ve bu olaya ciddi bir neşter vurulmalı. Bu kötü bir olay gibi gözükse de bunu bir şans olarak değerlendirmemiz gerekir.”
“TÜRKİYE’DE ÇİFT BAŞLI YARGI VAR” Türkiye’de çift başlı bir yargı olduğunu dile getiren Orakoğlu, bundan bir an önce kurtulmak gerektiğini vurguladı. Genelkurmay’ın açıklamalarına bakıldığında, kurumsal bir bilginin olmadığının açıkça görüldüğünü ifade eden Orakoğlu, Ergenekon zanlılarının birbirleriyle kavga etmesine karşın, ortak hedefin, TSK’yı dahil etmek olduğunu söyledi. “Bana göre bu olayların arkasında üçüncü iddianame var. Çünkü çok vahim bir takım iddialar ortaya atılacak” diyen Orakoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Buradaki hedef Genelkurmay Başkanı’nın bizzat kendisi. Hedef, hükümet ve Gülen cemaati görünse de. TSK’daki cuntacı damar bulunarak yargının önüne çıkarılmalıdır. Askerî yargı ile bu mümkün değil. Sadece Genelkurmay’ın inisiyatifine bırakılmayacak bir olaydır. Bu belgeyi hazırlayan cunta grupları ile Ergenekon sanıkları arasında bir organik bağ var. Bunu çok net biçimde görebiliriz. 28 Şubat’ı yapan ana damar ile şu anki Ergenekon damarının bir olduğu çok açık ortaya çıktı. Bu bir albay ile de sınırlı değil. Kurumsal kimlik dışında cunta bir faaliyet söz konusu. Buna Genelkurmay Başkanı’nın tek başına müdahale etmesi kolay değil. Hükümetin bu olayın üzerine çok ciddi gitmesi gerekiyor. Bundan sonra yapılabilecek Ergenekon operasyonlarını engellemeye yönelik bir hareket.”
“ERGENEKON DENİLEN YAPI FAALİYETTE” Ordunun, işlevleri açısından ‘böyle bir belge vardır, yoktur’ demesinin çok zor olduğuna dikkat çeken Orakoğlu, bu tür belgelerin yine çıkabileceğini belirtti. Ergenekon sanıklarının bir ‘B Planı’ndan bahsettiğini hatırlatan Orakoğlu, operasyon sonrası “Ergenekon bitirildi, çökertildi” gibi bir takım yorumlar yapıldığını söyledi. Devletin her yerine sızmış bir örgütü bitirmenin kolay olmadığını vurgulayan Orakoğlu, benzer bir operasyonun İtalya’da 6 sene sürdüğünü ifade etti. Ergenekonun B takımı olduğunu savunan Orakoğlu, “Direk bununla ilişkilendirilebilinir. Ergenekon denilen yapının faaliyette olduğu çok açık. Huzuru bozmaya yönelik bu örgütün yapacağı eylemler, daha deşifre edilmemiş. Bu plan, Ergenekon’un gelecekte yapılacak operasyonlarının engellenmesine yönelik psikolojik bir hareket olarak gözüküyor. Ergenekon soruşturması bu ülkede daha uzun süre devam edecek. Ama birileri kendilerine gelmesin diye Ergenekon soruşturmasını yok sayıyorlar” diye konuştu.
GENELKURMAY, BU YAPILANMAYI ORTAYA ÇIKARACAK İRADEYİ ORTAYA KOYMALI
EYLEM planına gösterilen tepkileri de yetersiz gören Orakoğlu, Türkiye’de birlik beraberliğin bozulmak istendiğini söyledi. Cemaatlerin Türkiye’nin kültürel zenginlikleri olduğunu dile getiren Orakoğlu, cemaatlere böyle bakılması gerektiğini vurguladı. “Ergenekonun gövdesine doğru gidiliyor, bundan dolayı da Ergenekon içerisinde çok üst düzeyde bulunan bir takım kişiler de çok büyük rahatsızlığa kapıldılar. Yine bunlar toplumu germek, toplum içerisinde sıkıntılar yaratmak, kaos oluşturmak, birlik beraberliği bozmak amacıyla böyle bir yola girmiş olabilirler. Genelkurmay Başkanı, Ergenekon operasyonlarına tam destek verdiğinde üst yapılanmalara kadar gider. Örgüt tarafından Genelkurmay Başkanları da bir hedeftir, kendi emelleri doğrultusunda kullanamadıkları takdirde direk hedef alınır. Genelkurmay Başkanı, bu yapılanmayı ortaya çıkaracak iradeyi ortaya koymalı. Herkes destek vermeli, deşifre edilmeli.” Ankara / cihan |
17.06.2009 |