|
|
|
İsrailli bakanın barış korkusu |
İsrail Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Avigdor Lieberman, Arap barış inisiyatifinin “İsrail’in imhası için bir reçete” olduğunu öne sürdü. Lieberman’ın sözleri, İsrail muhalefetinden de tepki gördü.
İsrail barıştan korkuyor
İSRAİL ordu radyosu, Dışişleri Bakanlığında düzenlenen bir toplantıda Lieberman’ın, “Bu, tehlikeli bir öneri ve İsrail’in imhasi için bir reçete” dediğini duyurdu. Radyoya göre Lieberman, söz konusu inisiyatifin en sorunlu bölümünün Filistinli mültecilerin geri dönüş haklarını içermesi olduğunu belirtti. ABD Başkanı Barack Obama, İsrail ve Filistinlileri barış yolunda somut adımlar atmaya çağırmış ve “Ebediyyen konuşup duramayız” demişti. Obama, önümüzdeki aylarda uygulamada gelişmeler olacağı ümidinde olduğunu belirtmişti. Lieberman’ın sözleri, geçen hafta Başbakan Binyamin Netanyahu başkanlığında barış süreciyle ilgili yapılan bir toplantıda, “Arap barış inisiyatifini” temel alarak İsrail’in kendi bölgesel barış planını hazırlamasını isteyen Savunma Bakanı Ehud Barak’ın sözleriyle tam bir çelişki oluşturuyor. Lieberman’ın Arap barış inisiyatifiyle ilgili sözleri, İsrail muhalefetinden de tepki gördü. Koalisyonda yer alan İşçi Partisi’nin, koalisyona girmelerine en sert tepkiyi gösteren milletvekillerinden Ofir Pines-Paz, Lieberman’ın İsrail’in çıkarlarına stratejik önemde zarar verdiğini belirtti. Pines-Paz, Lieberman’ı “camcı dükkânına girmiş fil”e benzetti, Netanyahu ve Barak’ı da bu sözlere karşı sessiz kalmaları sebebiyle eleştirdi.
Öte yandan Lieberman, Rusya’da yayımlanan Moskovskiy Komosolets gazetesine verdiği demeçte, Amerika’nın İsrail’in tüm kararlarını kabul edeceğini ve Obama yönetiminin sadece İsrail isterse yeni bir barış inisiyatifini ortaya koyacağını öne sürdü. Lieberman, Rusya’nın Orta Doğu barışında ve İsrail-Filistin çatışmasının çözümündeki rolünün hak ettiği yeri bulmadığını, bazen İsrail’in “Kremlin faktörü”nü takdirde yetersiz kaldığını düşündüğünü belirterek, “”Bu açığı düzeltmek istiyorum” dedi. Gazete, Liberman’ın niyetinin Rusya ile daha yakın bağlar geliştirip, uluslararası sorunları ortaklaşa çözmek olduğunu yazdı. Lieberman, “Rusya Müslüman dünyasında özel bir etkiye sahiptir ve ben, stratejik bir ortak olarak, Orta Doğu’da anahtar bir rol oynayacağı düşüncesindeyim” diye konuştu. “İsrail’in karşı karşıya bulunduğu tehditler” ile ilgili bir soruya Lieberman, İran’dan nükleer tehdide yönelik uyarılarına başladığından bu yana, nükleer tehditlerin daha yaygın hâle geldiğini savundu.
|
23.04.2009
|
|
|
Prizren’de mehter gösterisi |
KOSOVA'DA gerçekleşen “23 Nisan Kosova Türkleri Milli Bayramı” kutlamaları çerçevesinde Kosova’nın güneyinde bulunan Prizren şehrinde Türkiye’den gelen Mehter Takımı’nın sunduğu gösteriye binlerce vatandaş izledi.
Prizren’in Şadırvan Meydanı’ndan başlayarak tarihî Mehmet Paşa Hamamına kadar yürüyen Mehter Takımının gösterisi Kosovalıları heyecanlandırdı. Kutlamalar çerçevesinde Bursa’nın Osmangazi Belediyesinden gelen mehter takımının gösterisini; KDTP Genel Başkanı Mahir Yağcılar, T.C Meclis Başkan Yardımcısı Nevzat Pakdil, AKP Milletvekili Mustafa Elitaş, MHP Milletvekili Osman Durmuş, CHP Milletvekili Gürol Ergin’in yanı sıra binlerce Kosovalı beğeniyle izledi.
|
23.04.2009
|
|
|
Aliyev: Karabağ Azerbaycan’ındır |
AZERBAYCAN Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün uluslararası toplum tarafından kabul edildiğini ifade ederek, ‘’Karabağ’ın bağımsızlığı hiçbir zaman uluslararası toplum tarafından tanınmayacaktır’’ dedi.
Aliyev, Bakü’de düzenlenen İslâm Konferansı Teşkilâtına (İKT) üye ülkelerin güvenlik kurumları yöneticileri toplantısına katılanları kabul etti. Kabulde, Ermeni işgali altındaki Yukarı Karabağ’ın bağımsız olmasına hiçbir zaman izin vermeyeceklerini belirten Aliyev, ‘’Azerbaycan ne pahasına olursa olsun, kendi topraklarını geri alacaktır’’ dedi. Karabağ sorununun barışçıl yollarla çözülmesinden yana olduklarını ifade eden Aliyev, ‘’sorunun çözümünde Ermenistan’ın yapıcı tutum sergilemesinin, müzakereler masasında uzlaşma sağlanması için iyi bir başlangıç olabileceğini’’ kaydetti.
|
23.04.2009
|
|
|
CIA sistematik işkence yapmış |
ABD'DE yayımlanan bir rapor, eski Başkan George Bush döneminde terör zanlılarına uygulanan sert sorgulama tekniklerinin, Merkezi Haberalma Teşkilâtının (CIA) sorgulama programı ile askerlerin kullandığı tekniklerin doğrudan bağlantılı olduğunu ortaya koydu.
Amerikan Senatosu Silâhlı Kuvvetler Komitesi tarafından hazırlanan 232 sayfalık rapor, zanlılara uygulanan sert yöntemlerin, birkaç askerin kendi kararlarıyla yaptıkları işler olduğu iddiasını da çürütüyor. Başkan Bush yönetiminin, sert sorgulama tekniklerini 11 Eylül 2001’deki saldırılardan iki ay sonra uygulamaya koyduğu belirtilen raporda ayrıca, hükümetin benimsediği sert sorgulama politikasının, Irak’ta Ebu Garib cezaevindeki Iraklı tutuklulara Amerikan askerleri tarafından kötü muamele edilmesi ile Küba’daki Guantanamo tutukevi ve Afganistan’daki Amerikan üslerinde yapılan sert sorgulamaların bağlantılı olduğunu gösteriliyor. Komitenin başkanı Senatör Carl Levin, raporun terör zanlılarına ve ele geçirilen düşman savaşçılara yapılan kötü muamelenin sistematik olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Levin, ‘’Üst düzey yetkililerin sert sorgulama tekniklerinin kullanılmasına izin vermesi, tutsaklara kötü muamele edilmesi sonucunu doğurdu” diye konuştu.
|
23.04.2009
|
|
|
|