Spor

DAVİD BECKHAM'IN ABD MACERASI KİTAP OLDU

İNGİLİZ yıldız futbolcu David Beckham'ın, ABD'nin Los Angeles Galaxy takımına transferiyle başlayan ''ABD macerası'', kitaplaştırıldı. ABD'de yayımlanan Sports Illustrated dergisinin kıdemli yazarlarından Grant Wahl, ''Beckham Tecrübesi (The Beckham Experiment)'' adıyla bir kitap yazdı. Crown Publishing Group'tan Temmuz ayında çıkması beklenen kitapta, Beckham'ın 2007 yılında 250 milyon dolarlık rekor transfer ücreti iddialarıyla LA Galaxy kulübüne geçişi ile takım arkadaşları ve kulüp yetkilileriyle Beckham hakkında yapılan röportajlar yer alıyor. Kitapta, İngiliz futbolcunun profesyonel yaşamının yanı sıra, Victoria Beckham ile evliliği ve dünyaca ünlü aktör Tom Cruise ile arkadaşlığına da yer veriliyor. Beckham, devre arasında kiralandığı AC Milan takımı'ndan sezon sonunda ayrılarak, ABD takımına geri dönecek.

16.04.2009

NİKA KAYITLARI BAŞLADI

İSTANBUL, Ankara, İzmir, Trabzon ve Çorlu'da bulunan 14 halı sahada 2 Mayıs 6 Haziran tarihleri arasında grup ve eleme maçları, 21 Haziran tarihinde de final maçı oynanacak olan Nike Halı Saha Ligi kayıtları başladı. Kayıtları 30 Nisan'a kadar devam edecek olan ligin 6 Haziran'daki maçlarla belirlenecek 8 finalisti, 20 Haziran'da Riva Tesisleri'nde kampa alınacak, 21 Haziran'da da finallerde karşılaşacaklar. Önkayıt formunu eksiksiz dolduran katılımcılar Nike kayıt noktasına gidip, 80 TL takım katılım bedeli ödeyerek başvurularını tamamlayabiliyorlar.

16.04.2009

VOLEYBOLDA FİNAL SERİSİ START ALIYOR

AROMA Erkekler Voleybol Birinci Ligi'nde Fenerbahçe ile İstanbul Büyükşehir Belediyespor Serinin ilk maçı Haldun Alagaş Spor Salonu'nda, bugün saat 18.00'de oynanacak. Serideki ikinci maç 19 Nisan Pazar, üçüncü maç da 20 Nisan Pazartesi günü TVF 50. Yıl Spor Salonu'nda yapılacak. Toplam 3 galibiyet alan takım şampiyon olacak.

16.04.2009

ROMEN FUTBOLUNDA ŞİKE OPERASYONU

ROMANYA'NIN FC Argeş takımı patronu Cornel Penescu ile Merkez Hakem komitesi başkanı Gheorghe Constantin, şike skandalına karıştıkları gerekçesiyle tutuklandı. Skandala karışan Argeş vilayetinden Liviu Facaleata ve Cristian Libertatu da aynı soruşturma kapsamında göz altına alınarak tutuklandı. Hakemleri şikeye zorladığı öne sürülen FC Argeş kulübü başkanı Cornel Penescu ile, hakemleri etkilemede işbirliği yaptığı iddia edilen Merkez Hakem Komitesi Başkanı Gheorghe Constantin göz altına alınarak tutuklandı.

16.04.2009

Alex koşulara başladı

FENERBAHÇE, Turkcell Süper Lig'de hafta sonu deplasmanda Ankaraspor ile yapacağı maçın hazırlıklarını bir günlük aradan sonra sürdürdü. Salı gününü izinli geçiren sarı-lacivertliler, Samandıra Kamp Merkezi'nde, teknik direktör Luis Aragones yönetiminde gerçekleştirilen 1,5 saatlik antrenmanda ısınma ve koordinasyonun ardından taktik maç yaptı. Tam sahada yapılan maçta İspanyol çalıştırıcı sakat ve cezalı futbolcuların yokluğunda 11 kişilik kadro denedi. Volkan Demirel'in kaleyi koruduğu as takımda savunmada Ali, Yasin, Önder ve Roberto Carlos görev aldı. Orta alanda Kazım, Selçuk, Emre ve Uğur, forvet hattında ise Deivid ve Güiza oynadı. Aragones maç boyunca futbolcularına uyarılarda bulundu.

YASİN ANTRENMANI TAMAMLAYAMADI

Çift kale maçta kasığına yakın bölgede sağ baldırından sakatlanan Yasin, antrenmanı tamamlayamadı. Saha kenarında kulüp doktorunun soğutucu sprey ile ilk tedavisini yaptığı futbolcu daha sonra tesislere girerken, İspanyol çalıştırıcı Yasin'in yerine savunmada Can'a görev verdi. Aragones, taktik maçının ikinci yarısında, orta alanın solunda görev yapan Uğur'u yedek takıma çekerken, bu mevkide genç futbolcu Özgür Çek'e forma verdi. Takım arkadaşları, maç boyunca Özgür'ü yaptığı hareketler sonrası destekleyerek moral verirken, genç futbolcu mücadelesini bir golle süsledi. Öte yandan sakatlığı nedeniyle bir süredir takımdan ayrı olan kaptan Alex, koşulara başladı. Bireysel futbolcu antrenörü Dolu Arslan yönetiminde takımdan ayrı koşu yapan Alex'in neşeli olduğu görülürken, Brezilyalı futbolcunun ağrısı olmaması durumunda bugün antrenmana çıkarılmasının planlandığı bildirildi.

16.04.2009

Nihat'a Yunan kancası

YUNANİSTAN Birinci Futbol Ligi takımlarından Pire Olympiakos'un, İspanyol Villarreal'de forma giyen milli oyuncu Nihat Kahveci'yi renklerine bağlamayı hedeflediği iddia edildi. Yunan basını, Olympiakos yöneticilerinin ünlü ve kaliteli isimlerle temaslarda bulunduklarını, ''Kalite listesindeki'' ilk ismin ise Nihat olduğunu duyurdu. Yunan takımının teknik direktörü Ernesto Valverde'nin, Nihat'ı uluslararası karşılaşmalardan çok iyi tanıdığı ve öz geçmişi başarılarla dolu Türk futbolcunun mükemmeli yansıttığı belirtilen haberlerde, Nihat ile ilgili tek sorunun, takımıyla 2011 yılına kadar süren sözleşmesi olduğu kaydedildi. Milli futbolcunun fiyatının da oldukça yüksek olduğuna dikkati çeken haberlerde, Nihat ile birlikte Real Sociedad'da forma giyen, şu anda Pire Olympiakos'un formasını giyen Darko Kovaseviç'in, Türk futbolcunun dikkatinin Yunan takımına çekilmesi için umut teşkil ettiği değerlendirmesinde bulunuldu.

16.04.2009

YUSUF: BEŞİKTAŞ ŞAMPİYON OLACAK

DEVRE arasında Bursaspor'dan transfer edilen Beşiktaşlı futbolcu Yusuf Şimşek, siyah-beyazlı kulübe geldiği için mutlu olduğunu söyledi. Beşiktaş Kulübü'nün ''Yavru Kartal'' Dergisi'nde 2 minik taraftarın sorularını cevaplayan Yusuf, siyah-beyazlı kulübü seçmesindeki en önemli etkenin ne olduğu sorusuna, ''Büyük kulüp olması ve Mustafa hocanın (Gelip bizimle oynar mısın) demesi etkili oldu. İyi ki de Beşiktaş'ı tercih etmişim'' dedi. Yusuf, Mustafa Denizli ile ilgili bir soru üzerine de ''Mustafa Denizli ile 2000 yılında Fenerbahçe'de çalıştık. Milli takımı çalıştırırken de beni iki defa çağırdı. Daha sonra Manisa'ya gitti. Beni istedi ama olmadı. İran'a gitti, oraya da gidemedim. En sonunda Beşiktaş'ta buluştuk. Benim için yeri büyük. Baba olarak sevdiğim insanlardan biri'' diye konuştu. Türkiye'de en beğendiği futbolcunun Fenerbahçeli Semih Şentürk olduğunu kaydeden Yusuf, futbola başlarken hedeflerinin 3 büyüklerde ve milli takımda oynamak olduğunu, bunları da gerçekleştirdiğini ifade etti.

TARAFTAR BENİ KABULLENDİ

Yusuf, Beşiktaş'taki hedeflerinin Türkiye Kupası'nı ve ligi kazanmak olduğunu ve bunları gerçekleştireceklerine inandığını belirterek, ligdeki şampiyonluk şansları için ''Hiçbir şey yüzde yüz değildir. Ama biz şampiyon olacağımıza yüzde doksan inanıyoruz'' dedi. ''Beşiktaş'ta oynarken attığınız ilk golden sonra neler hissettiniz'' sorusunu Yusuf, ''Bu yıl ilk golümü kupa maçında Ankaraspor'a attım. İlk defa bu sezon gol açısından kısırlık çektim. İlk golü atınca çok mutlu oldum. Bunu da hocamla ve arkadaşlarımla paylaştım'' diye yanıtladı. Siyah-beyazlı taraftarlara da değinen Yusuf, şunları söyledi: ''Bizim taraftarlarımız için söylenecek fazla bir söz yok. Ölüyü diriltebilecek kapasitedeler. Ben de onlarla buluşmaktan son derece memnunum. Beşiktaş'a transfer olduğumda biraz çekincelerim vardı. Ama ilk maçımda inanılmaz bir sevgi ve saygı gösterdiler. Beni kabullendiler. Onlara teşekkür ediyorum. Bunun karşılığını göstermek için sahada elimden gelenin en iyisini vermek zorundayım.'' Deneyimli futbolcu, takım arkadaşı Delgado ile ilgili bir soru üzerine de ''Kendisini kanıtlamış bir futbolcu. Ama onun farklı özellikleri var, benim farklı özelliklerim var. Mustafa hoca hangimize şans verirse elinden geleni yapacaktır. Amacımız Beşiktaş'ın iyi yerlere gelmesidir"diye cevap verdi.

16.04.2009

İNÖNÜ STADINA KORKARAK GELİRDİK

YUSUF Şimşek, Beşiktaş ile 1.5 yıllık kontratı olduğunu hatırlatarak, ''İnşallah şampiyon oluruz ve hocamız da takımımızın başında kalır. Zaten futbol yaşantımı Beşiktaş'ta noktalamayı düşünüyorum'' dedi. Son olarak başka takımlardayken BJK İnönü Stadı'na geldiğinde ne hissettiğinin sorulması üzerine Yusuf, ''Anadolu takımlarında olsun, Fenerbahçe;de olsun; İnönü Stadı'na korkarak gelirdik. Şimdi onların önündeyim ve benim oynadığım takımı destekliyorlar. Bu nedenle daha iyi şeyler yapmak zorundayım" dedi.

16.04.2009

FARKLI RENKLERE GÖNÜL VERMEK (1)

Taraftarlık taraf olmaktır, belli bir görüş veya düşüncenin yanında veya karşısında olmaktır. Futbolda kulüp taraftarlığı ise ülkeden ülkeye, bölgeden bölgeye değişmektedir. Etnik köken, dini anlayış, ekonomik yapıdaki farklılıklar bazı ülkelerde tutulacak takımı belirler. İspanya’da Katalan’sanız Barcelona’lı, Bask bölgesinde doğmuşsanız Bilbao’lu ya da Sociedad’lı, Galiçyalı iseniz Celta Vigo taraftarı olursunuz. Eğer Madrid’de iseniz tutacağınız takım,sosyal sınıfa göre değişir. Arjantin’de kralın takımı River Plate ve karşısında halkın takımı Boca, İtalya’da siyasi görüşleri zıt Lazio ve Roma, İngiltere’de liman işçilerinin Liverpool’u, Rusya’da demiryolu işçilerinin Lokomotif Moskova’sı ve bunların karşısındakiler vardır taraf olmayı neredeyse mecbur kılan.

Oysa bizde durum farklıdır. Ne inanç, ne etnik köken, ne ekonomik yapıdır taraftarlığı oluşturan etken. İstanbul’da olduğu gibi Ankara da, Tekirdağ'da, Diyarbakır’da, Ağrı’nın Patnos’unda, Amasya’nın Taşova’sında, Erzurum’un Antalya’nın en ücra köşesindeki köylerinde bile 3 büyük kulübün taraftarına rastlamak mümkündür. Köylüsü-şehirlisi, zengini-fakiri, doğulusu-batılısı, sağcısı solcusu olmaz âşık olunan renklerin etrafında toplananlar için. Farklı renklere gönül vermenin tatlı rekabeti yaşanır birçok ailenin fertleri arasında? Kimi zaman büyüklere karşı oynayan mütevazı kadroya sahip Anadolu takımları birçok sporseverin takdirini ve sevgisini kazansa da uzun soluklu olmayan başarılardan sonra her şey yine eskisine döner.

Fanatizm ötesi bir sempati ile 3 büyük kulübün taraftarı olanlar, ligde rakibi olan takımın yanında olmuyor mu yabancılarla yapılan maçlarda? Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray dışında şampiyonluk yaşamış Trabzon’da, UEFA’da final oynayan Galatasaray’ı destekleyen kimsenin olmadığını kim iddia edebilir? Fenerbahçeli Boliç’in 40 yıldır kendi sahasında yenilmeyen Manchester’e attığı gole sevinmeyen kaç Gaziantepli çıkar?

Ve Sivas.. Ülkenin dört bir yanında olduğu gibi Sivas’ta da mutlaka 3 büyük kulübün taraftarı vardı ve bundan sonra da olacaktır. Ne var ki, Sivasspor’un Süper Lige çıkması hele hele şampiyonluğa oynaması 3 büyük kulübü destekleyen Sivaslılar arasında bir ikilem yaşanmasına sebep oldu. Bir yanda şampiyonluğa koşan memleketin takımı Sivasspor, bir yanda yıllardır gönül verdikleri renkler.

NADİ AKSOY / [email protected]

16.04.2009