ANKARA Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadi Güleç, sigara, kolesterol, tansiyonla mücadele ederek, kalp krizi oluşumunun yüzde 70-80 oranında önleme şansına sahip olunduğunu söyledi.
Antalya’da düzenlenen 6. Metabolik Sendom Sempozyumu’na katılan Prof. Dr. metabolik sendromun, diyabetin yanı sıra kalp ve damar hastalıklarına da öncülük ettiğini belirtti.
Metabolik sendromundan en ilgi çekenin göbek olduğunu kaydeden Güleç, kalp krizi geçirenlerin yüzde 50-60’nın hiç bir şikâyeti olmadığını ve şikâyeti olmayanların da ne durumda olduğunu kontrol ettirmelerini istedi. Güleç sözlerini şöyle tamamladı: ‘’Sigara, kolesterol, tansiyonla mücadele ederek, kalp krizi oluşumunu yüzde 70-80 oranında önleme şansına sahibiz. Bu kadar önlenebilir bir hastalığa teslim olmak ve günümüz dünyasında ölümlerin dörtte üçünün kalp damar hastalığı sebepli olmasına insanın isyan edesi geliyor. Kalp krizi geçirmiş biri şanslıysa hayatta kalıyor ama hayatta kaldıysa ‘kurtuldum’ demesin. Çünkü kalbin önemli bir kısmını kaybediyor ve gelecekteki yaşam beklentisini azaltıyor, yaşam kalitesini bozuyor. Kalp yetersizliği ortaya çıkıyor, nefes alamamaya başlıyor, göğüs ağrıları oluyor. En önemlisi bu işi başlamadan bitirmek.’’
|