İNSANLARIN ölüm sebepleri arasında 100 yıl önce enfeksiyon hastalıkları ön plana çıkarken, günümüzde hareketsizliğin sebep olduğu hastalıklar ilk sırada geliyor.
Hareketsizliğin, obezite, yüksek tansiyon, kalp damar hastalıkları ve diyabet gibi hastalıklara sebep olduğunu belirten uzmanlar, bu hastalıkların tedavisinde ya da önlenmesinde ilâçlar ve beslenmenin yanı sıra, egzersizin çok önemli bir yer tuttuğuna dikkat çekiyor.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Tolga Aydoğ, günümüzde hareketsizliğin sebep olduğu obezite, yüksek tansiyon, kalp damar hastalıkları ve tip II diyabet gibi hastalıklarının ölüm sebepleri arasında yer almaya başladığını kaydetti. Son 50 yıl içinde kronik hastalıklarda ve onların oluşmasının önlenmesinde egzersizin giderek önem kazandığını ifade eden Aydoğ, “Artık hekimler tip II diyabeti, tansiyonu, kalp damar hastalığı, kireçlenmesi ‘Osteoartrit’, hiperlipemisi ‘Kan yağlarının artması’ ve osteoporozu olan hastalarda tedavinin sadece ilâç kullanılarak mümkün olmadığını biliyorlar. Hastalar hangi ilâcı alırsa alsın, diyetine dikkat etmeden ve egzersizini yapmadan hastalığını kontrol altına alamaz. Bu hastalıkların yanı sıra bazı kanser türleri ve depresyondan korunmak için de egzersizin şart olduğu bilinen önemli bir başka gerçek” diye konuştu.
Hekimler gerekli gördükleri hastalara nasıl ilâç reçetesi yazıyorlarsa, egzersiz için de aynen ilâç gibi bir reçete hazırlaması gerektiğine dikkat çeken Aydoğ, “Reçete, egzersizin haftada kaç gün, bir günde ne kadar süre ile hangi şiddette ve hangi egzersizleri yapılacağının tarifini içermelidir.” dedi.
Aydoğ, düzgün planlanmış bir egzersiz programının insülin direncinde, tip II diyabette, dislipidemi, hipertansiyon, obezite, kronik obstrüktif akciğer hastalığı, kalp ve damar hastalığı, kalp yetmezliği, osteoartrit, fibromiyalji, kronik yorgunluk sendromu ve depresyon tedavisinde çok etkili olduğunun ortaya koyduğunu vurguladı.
|