"Gerçekten" haber verir 11 Ocak 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Haberler

 

İKİ ALBAY, İKİ ÜSTEĞMEN

Zekeriya Öz dahil, beş Cumhuriyet savcısı tarafından sorgulanan Albay C.K, Albay M.K, Üsteğmen T.Ö.K ve Üsteğmen M.S. hakkında, “Ergenekon terör örgütüne üye olmak” gerekçesiyle tutuklanmaları talebiyle sevk edildikleri İstanbul nöbetçi 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklama kararı verildi.

Muvazzaf subaylar tutuklandı

“Ergenekon” soruşturması kapsamında çeşitli illerde gözaltına alınan ve savcılık sorgusunun ardından mahkemeye sevk edilen muvazzaf subaylardan 4’ü tutuklanarak cezaevine gönderildi. Soruşturması kapsamında gözaltına alındıktan sonra Beşiktaş Merkez Komutanlığı’nda tutulan Albay C.K, Albay M.K., Kurmay Albay C.H., Binbaşı E.Ç., Üsteğmen M.S. ve Üsteğmen T.Ö.K., önceki gün Gümüşsuyu Askeri Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra İstanbul Adliyesi’ne getirildi. Burada Zekeriya Öz’ün de aralarında bulunduğu 5 Cumhuriyet savcısı tarafından sorgulanan subaylardan Kurmay Albay C.H ve Binbaşı E.Ç serbest bırakıldı. Albay C.K, Albay M.K, Üsteğmen T.Ö.K. ve Üsteğmen M.S, ‘’Ergenekon terör örgütüne üye olmak’’ suçundan tutuklanmaları talebiyle İstanbul Nöbetçi 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edildi. Yaklaşık 4 saat süren yargılamanın ardından subaylar tutuklandı. Tutulanan subaylar askeri görevlilerce bir minibüs ile Beşiktaş İnzibat Bölük Komutanlı’ğına götürüldü. Tutuklu subaylar, yaklaşık 2 saat sonra İnzibat Bölük Komutanlığı’ndan alınarak Hasdal’da bulunan askeri cezaevine götürüldü.

KILINÇ VE ŞAHİN ADLİYEDE

Soruşturma kapsamında gözaltına alınanlardan bazıları dün sabah adliyeye getirildi.

Eski MGK Genel Sekreteri Emekli Orgeneral Tuncer Kılınç, eski Özel Hareket Daire Başkan Vekili İbrahim Şahin’in de aralarında bulunduğu 11 kişi İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğündeki işlemlerinin ardırdan bir minibüsle Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne getirildi. Şüpheliler, adliyeye hakim ile savcıların kullandığı kapıdan alındı. Soruşturmada, çeşitli illerde gözaltına alınarak İstanbul’a getirilen bazı şüphelilerin de emniyetteki işlemlerine devam edildiği belirtildi. Soruşturmada, çeşitli illerde gözaltına alınarak İstanbul'a getirilen bazı şüphelilerin de emniyetteki işlemlerine devam edildiği belirtildi.

11.01.2009


 

SAVCI ÖZ, İSTANBUL EMNİYETİNİ ZİYARET ETTİ

BU ARADA Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nden ayrılan ‘’Ergenekon’’ soruşturmasını yürüten savcılardan Zekeriya Öz, kendisine yeni tahsis edilen zırhlı mercedes marka otomobille, İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Caddesi’ndeki yerleşkesine geçti.

Burada yaklaşık 1,5 saat kalan Öz, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünün bulunduğu bloktan çıkış yaparak, korumalar eşliğinde emniyetten ayrıldı. Öte yandan Sivas’ta soruşturma kapsamında gözaltına alınan zanlılardan 7’si tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

11.01.2009


 

Suikast listesi ele geçirildi

Zekeriya Öz dahil, beş Cumhuriyet savcısı tarafından sorgulanan Albay C.K, Albay M.K, Üsteğmen T.Ö.K ve Üsteğmen M.S. hakkında, “Ergenekon terör örgütüne üye olmak” gerekçesiyle tutuklanmaları talebiyle sevk edildikleri İstanbul nöbetçi 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklama kararı verildi.

ÖZEL Harekât Başkanvekili İbrahim Şahin’e ait bilgisayar ve el konulan belgeler arasında saklı mühimmatların dışında, suikast listesinin de ele geçirildiği öne sürüldü.

Siyasiler ve aydınlara suikast Ergenekon’un 10. dalgasında 6 ilde düzenlenen operasyonda yakalananların arasında tetikçi grubun ön plana çıktığı görüldü. İkinci silahlı grup olan ve Sivas’ta yakalanan 11 kişinin Sivas, Ankara ve İstanbul’da 2009 Ocak, Şubat ve Mart aylarında çok önemli siyasiler ve aydınlara suikast planladıkları ifade edildi. Son operasyonda gözaltına alınan Özel Harekat Dairesi eski Başkan Vekili İbrahim Şahin ile bağlantılı olduğu tespit edilen bu tetikçi grubun tamamının yakalanamadığı, polisin her yerde kaçmayı başaran bu isimleri yakalamaya çalıştığı öğrenildi.

Tetikçi grubun tamamının yakalanamaması sebebiyle polis, hedefteki kişileri yakın koruma altına aldı. Korunan siyasi isimlerin güvenlik önlemleri ise artırıldı. Tetikçilerin bir kısmının firarda olması sebebiyle hedefteki isimlerin kimliklerine dair polisin hiçbir açıklama yapmadığı kaydedildi. Örgütün hedefteki kişileri tespit ettikten sonra bu isimler haklarında bilgi topladığı ortaya çıktı. Örgütün hedef olarak seçtiği kişileri fiziki takip altına aldığı, geliş ve gidiş güzergahlarının ve saatlerinin tespit edilmesi nedeniyle polisin operasyon için hemen düğmeye bastığı kaydedildi.

11.01.2009


 

ŞAHİN’E TALİMAT VEREN KİM?

Ergenekon soruşturmasını yürüten polisin, tetikçi grubunun İbrahim Şahin’e bağlı olduğunu hem fiziki hem de teknik takip ile tespit ettiği belirtildi.

İbrahim Şahin’in tutuklu sanık Muzaffer Tekin ile bağlantılı olduğu ancak bu suikastlar için kimden talimat aldığı belirlenemedi. Polisin, şimdi Şahin’e bu talimatı veren kişiyi bulmaya çalıştığı öğrenildi. İddialara göre Ergenekon örgütünün silahlı grubunun esas hedefi 29 Mart 2009’da yapılacak olan yerel seçimlerdi. Yakalanan zanlıların Türkiye’nin seçimlere kaos ortamında girmesini hedeflediği öne sürüldü. Polise göre suikastlar, ele geçirilen el bombaları ile Ankara’daki kazılarda bulunan silah ve malzemeler ile yapılacaktı.

11.01.2009


 

Gül: Özgür basın, demokrasinin temel unsurlarından biri

CumhurbaşkanI Abdullah Gül, ‘’Demokrasinin temel unsurlarından biri de hiç şüphe yoktur ki özgür bir basının mevcudiyetidir’’ dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, aydınlatıcı ve yol gösterici işleviyle basının, sivil toplumun dinamizmini beslediğini, demokrasinin sağlıklı işlemesinde ve güçlenmesinde önemli rol üstlendiğini bildirdi. Basının sorumluluklarını layıkıyla ifa edebilmesinin şartının, basın özgürlüğünün sağlanması ve korunması olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, şunları kaydetti: ‘’Demokrasinin temel unsurlarından biri de hiç şüphe yoktur ki özgür bir basının mevcudiyetidir. Esasen basının özgür olması, demokratik toplum olmanın da bir gereğidir.” TBMM Başkanı Köksal Toptan da mesajında, ‘’Türk basını, tarihin her döneminde milletimizin gözü, kulağı, sesi olma ve kamuoyunun haber alma hakkına katkıda bulunma misyonunu başarıyla yerine getirmiştir’’ diye konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise “Toplumsal gelişmemizde, demokrasimizin sağlıklı işlemesi ve yerleşerek kökleşmesinde hayati bir sorumluluk üstlenen basın mensuplarımızın, görevlerini çağdaş imkanlarla ve daha verimli şekilde yerine getirebilmelerine büyük önem veriyoruz” dedi. Demokrat Parti Genel Başkanı Süleyman Soylu da ‘’mevcut siyasal iktidarların, Türk basınındaki tekelleşmeyi kendi lehlerinde kullanma arzularının, akıl almaz medya-siyaset ilişkilerini beraberinde getirdiğini’’ bildirdi.

11.01.2009


 

Kazılara devam edildi

“Ergenekon”’ soruşturması kapsamında, Ankara’da Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) ve Söğütözü ile Hatay’ın Kumlu ilçesi Muharrem köyündeki arama kazılarına dün de devam edildi.

Edinilen bilgiye göre, soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski Özel Hareket Daire Başkan Vekili İbrahim Şahin’in evinde ele geçirilen belge ve bilgilerden yola çıkan emniyet yetkilileri, AOÇ’de ve Söğütözü’ndeki bir piknik alanında önceki gün öğleden sonra arama kazısı başlatmıştı. Önce kazma kürekle başlanan daha sonra iş makineleri ve metal dedektörleri ve dedektör kepeklerin yardımıyla devam edilen kazılara, saat 19.00 sıralarında ara verilmişti. Emniyet görevlileri, kazı yerlerinde sabaha kadar güvenlik önlemini sürdürdü. AOÇ’deki arama kazılarına dün saat 08.45 itibarıyla tekrar başlandı. Kazılar önceki gün olduğu gibi iş makineleriyle yapıldı. Söğütözü’ndeki arama kazılarına, saat 09.40 itibarıyla iş makineleriyle tekrar başlandı. Yaklaşık 4 saat süren çalışmalarda herhangi bir bulguya rastlanmadı. Bu arada Hatay’ın Kumlu ilçesi Muharrem köyünde de arama kazılarına yeniden başlandı. 2 kepçe ve yaklaşık 30 işçiyle 150 metrekarelik alanda yapılan çalışmaya önceki gün saat 23.00 sıralarında son verilmişti. Herhangi bir bulguya rastlanmayan bölgede dün saat 11.15 itibarıyla iş makineleriyle kontrol amaçlı olarak yeniden arama kazısı başlatıldı.

11.01.2009


 

Doğalgaz indirimi ay sonunda

Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, doğalgazda fiyat indirim oranını ay sonunda belirleyeceklerini söyledi.

Doğalgaza indirim ay sonunda

ENERJİ ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, doğalgazda fiyat indirim oranını ay sonunda belirleyeceklerini söyledi. Bakan Güler, Sapanca İlçesi’ne doğalgaz verme törenine katılmak için geldiği Sakarya’da Vali Hüseyin Atak’ı makamında ziyaret etti. Burada basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Güler, “Doğal gazda indirim ne zaman yapılacak ve oranı ne olacak?” şeklindeki soru üzerine, doğal gazda fiyat indirimini 2009 yılının ilk çeyreğinde yapacakları yönünde daha önce açıklamaları olduğunu belirterek, “Ekonominin gereğine göre indirim belirleyeceğiz. İndirip hesaplaması ay sonuna doğru yapılacak.” dedi.

11.01.2009


 

En pahalı benzin bizde

Çevre ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği Genel Başkanı Mustafa Göktaş, Türkiye’nin yüksek vergi ve kâr marjları sebebiyle Avrupa’da en pahalı akaryakıt tüketen ülke olduğunu bildirdi.

En pahalı benzin bizde

ÇEVRE ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği (ÇETKODER) Genel Başkanı Mustafa Göktaş, Türkiye’nin yüksek vergi ve kar marjları sebebiyle Avrupa’da en pahalı akaryakıt tüketen ülke olduğunu bildirdi. Göktaş, yaptığı yazılı açıklamada, petrol fiyatlarındaki indirimlerin halka 1 kuruş olarak, küçük artışların olsa 9 kuruş yansıtıldığını belirtti. En pahalı akaryakıtın Türkiye’de satıldığını vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti: ‘’Bizdeki akaryakıt diğerlerinden 219 kat farklı. Benzin rafineri çıkışından 219 kat fazlaya satılıyor. Verginin vergisini alıyorlar. KDV hesaplanırken ÖTV’nin de yüzde yüzde 18 KDV’si hesaplanıp öyle vatandaştan tahsil ediliyor. Verginin vergisini almasalar, akaryakıt bu kadar pahalı olmayacak. IMF raporlarında bile resmen geçiyor. Ülkemizdeki akaryakıt dağıtım şirketleri kar marjını düşürmeye yanaşmıyorlar. Devlet ise sattığı benzin ve motorine yüklediği ÖTV’den bir de KDV kesiyor. Yüksek vergi ve kar marjlarıyla Türkiye, Avrupa’da en pahalı akaryakıt tüketen ülke oldu.’’

11.01.2009


 

Sözleşmeli personele yüzde 4 zam

SÖZLEŞMELİ olarak çalıştırılan personelin maaşları yüzde 4 arttırıldı.

‘’İlgili Mevzuatı Uyarınca İstihdam Edilen Sözleşmeli Personelin Ücretlerinin Artırılması, Devlet Memurlarına Ödenecek Zam ve Tazminatlar ile Bazı Kararlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar’’ dünkü Resmî Gazete’de yayımlandı. Karar, 1 Ocak 2009’dan geçerli olmak üzere dün yürürlüğe girdi. 97/10498 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki listelerdeki kurum ve kuruluşların hizmet sözleşmesi esaslarında yer alan ve 2008/13860 sayılı Kararname ile yükseltilmiş bulunan taban ve tavan ücretleri, yüzde 4 oranında artırıldı.

11.01.2009


 

Hamassız çözüm olmaz

SETA Vakfı tarafından düzenlenen “Gazze saldırısı ve Filistin’in Geleceği” başlıklı panelde konuşan Filistin’in Ankara Büyükelçisi Nabil Maruf, İsrail’in Gazze’de nihaî amacının Filistin’i ikiye bölmek olduğunu söyledi.

Maaruf, İsrail’in amacının oyunun kurallarını tamamen değiştirmek olduğunu belirterek, “Hamas’ı bitiremezler çünkü aslında bitirmek de istemiyorlar. Bu bütün Filistinlilere karşı bir savaş. Daha çok Filistinli öldüren seçimlerde daha fazla oy alıyor” diye konuştu.

Hamas’ın çözümün bir parçası olması gerektiğini söyleyen Nabil Maaruf, buna karşın “çözümün tamamı” olamayacağını belirtti.

Ortadoğu barış sürecinde Türkiye’nin rolüne de temas eden Maaruf, Türkiye’nin çözüme aktif katkılarda bulunduğunu belirtti. Türkiye’nin ekonomik, sosyal ve siyasî yardımlarla Filistin’e çok büyük katkılar yaptığını söyledi. Uluslararası kamuoyuna destek çağrısı yapan Maruf, şu anda Filistin’in öncelikli ihtiyaçlarının insanî yardım ve Gazze’nin yeniden inşası olduğunu söyledi.

Panelde konuşan Today’s Zaman gazetesinden Ayşe Karabat ise Gazze’de büyük bir insani trajedinin yaşandığını belirterek, İsrail’in senelerdir Filistin’de her türlü hak ve kuralı ihlal ettiğini belirtti. Hamas’ın anlaşılabilmesi için Gazze’nin anlaşılabilmesi gerektiğini ifade eden Karabat, 1948 yılından beri Gazze’nin dünyanın en büyük mülteci kampı olduğunu bu gün ise İsrail tarafından Filistin halkının doldurulduğu bir hapishane haline getirildiğini belirtti.

11.01.2009


 

Kadınlar, Filistin’de barış için toplandı

Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın öncülüğünde “Filistin’de Barış İçin Kadınlar Toplantısı” düzenlendi.

Four Seasons-Bosphorus Otel’de düzenlenen toplantı kapsamında, Emine Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın eşi Esma Esad, Ürdün Kraliçesi Rania ve diğer katılımcılar, sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle bir araya geldi. . Devlet Bakanı Nimet Çubukçu’nun da katıldığı toplantı, basına kapalı yapıldı.Emine Erdoğan’ın öncülüğünde düzenlenen “Filistin’de Barış İçin Kadınlar” toplantısına, Azerbaycan Parlamento Başkan Yardımcısı Bahar Muradova, Katar Emiri’nin eşi Nasser Al-Missned, Libya Devlet Başkanı Kaddafi’nin kızı Dr. Aisha Muammer Al Kaddafi, Lübnan Cumhurbaşkanı’nın eşi Wafa Sleiman, Pakistan Başbakanı’nın eşi Begüm Fauzia Yusuf Rıza Gılanı, Pakistan milletvekilleri Asmaı Arbab Alamgir, Begüm Nuzhat Sadık, Suriye Devlet Başkanı’nın eşi Esma Esad, Suriye Devlet Bakanı Dr. Bashar Al Shaar, Suriye Çalışma ve Sosyal İşler Bakanı Dr. Diala Al Hajaref, Ürdün Kraliçesi Rania ve Ürdün Planlama Bakanı Suhair Ali katıldı. Bel fıtığı rahatsızlığı olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül, doktorlarının tavsiyesi üzerine toplantıya katılamadı.

11.01.2009


 

Vahşete karşı yola çıktılar

“FİLİSTİN İçin Ben de Varım” sloganıyla Suriye -İsrail sınırındaki Golan Tepelerine kadar gitmeyi ve orada saldırıları protesto etmeyi hedefleyen konvoy dün saat 9:00’da Vatan Caddesinden hareket etti.

Polisten alınan resmi rakamlara göre konvoya dahilinde bin 873 araç Boğaz Köprüsü’nden geçiş yaptı.

Zeynebiye Vakfı’nın en az 500 araçla katıldığı 2 bine bine yakın araçlık konvoyun İzmit ve Adapazarı’nda gerçekleşecek katılımlarla 5 bini bulması bekleniyor. Dayanışma Vakfı Başkanı Hüsnü Kılıç konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Bütün dünyanın gözleri önünde büyük bir pervasızlıkla devam eden bir katliâm ve soykırım karşısında sessiz ve seyirci kalmanın bir insanlık ayıbı olduğunu düşünenleri konvoyumuza katılarak seslerini yükseltmeye dâvet ediyoruz” dedi. Eyleme destek veren Türkiye Caferileri Lideri Selahaddin Özgündüz, “Biz eğer istersek İsrail’in üzerine sel olur akarız” dedi.

Herkesin kendi araçlarıyla istediği noktadan katılıp, istediği yerde ayrılabileceği konvoy, 11 Ocak Pazar akşamı Suriye sınırına varacak. “Filistin İçin Ben de Varım” konvoyu gerekli izinler alınabilirse yoluna devam ederek Suriyeli katılımcılarla birlikte Halep, Hama ve Humus yoluyla İsrail sınırındaki Golan Tepelerine ulaşacak ve burada İsrail saldırılarını lânetleyecek. Konvoy, Düzce, Ankara, Konya ve Hatay’ı geçerek Suriye’ye ulaşmayı hedefliyor.

11.01.2009


 

Vatandaşı ilâçsız bırakmayız

SOSYAL Güvenlik Kurumu (SGK) Genel Sağlık Sigortası Genel Müdür Vekili Dr. Sami Türkoğlu, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Sağlık Sektör Kurulu Genişletilmiş İstişare Toplantısı çerçevesinde düzenlenen panelde konuştu.

Eczanelerle yaşanan anlaşmazlığa değinen Türkoğlu, Türk Eczacılar Birliği’nin mevcut sözleşmeyi feshettiğini hatırlatarak, “TEB ile yapılan sözleşmeye göre zaten taraflar anlaşamazsa sözleşme fesholacaktı. Onun için şok olmuş değiliz” dedi. Türkoğlu, eczacılarla anlaşmak için ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını ifade ederek, “Ancak sorun 1 Şubat’a kadar çözülmezse, devlet, vatandaşının ilaca ulaşması için kanun değişikliği de dahil, ne gerekiyorsa onu yapar” dedi.

11.01.2009


 

Hasta da, eczacı da mağdur

MUAYENE ücretini ilaç parasıyla birlikte hastadan alan eczacılar, zarar ettiklerini öne sürerek bu uygulamanın iptal edilmesini istiyor.

Konya’da Hastane Caddesi’nde faaliyet gösteren bazı eczaneler adına açıklama yapan eczacı Hülya Özsümen, son birkaç yıldır büyük sıkıntı yaşadıklarını, çözüm adına adım atılmadığını ileri sürdü. Özellikle reçete onay sisteminin gün içinde 3-4 saat kesintiye uğraması sebebiyle sorun yaşadıklarını ifade eden Özsümen, ‘’Bu provizyon sistemi gün içinde aksayınca hastalar ve eczacılar mağdur oluyor’’ dedi. Muayene ücretleri konusunda da sıkıntılarının bulunduğunu dile getiren Özsümen, ‘’Bir süredir muayene ücretlerini ilaç parasıyla birlikte hastadan biz alıyoruz. Bazen inanılmaz rakamlar ortaya çıkıyor. 230 TL muayene ücreti ile karşılaştığım oldu. Hastaneyi arayıp düzelttiriyorum, ama bu bizim sorunumuz değil. 5 dakika işi olan hastaya yarım saat dil döküyoruz. Muayene ücretinin ne olduğunu açıklamak zorunda kalıyorum’’ diye konuştu.

“UYGULAMANIN SONA ERMESİNİ İSTİYORUZ”

Konya Eczacılar Odası Başkanı Harun Kızılay da provizyon sistemindeki tıkanıklığın artık sürekli hale geldiğini belirterek, toplama vurulduğunda bu sistemin ayda 10 gün çalışmadığının belirlendiğini öne sürdü. Bu sistem çalışmadan hastaya ilâç vermelerinin mümkün olmayacağını anlatan Kızılay, şunları kaydetti: ‘’Bazen ilâcı verip bir miktar ödeme alıp hastayı gönderiyoruz. Sistem açıldığında işlemleri yapalım istiyoruz. Çoğu zaman sisteme göre hastanın prim borcu yüzünden ödemesi yapılmıyor. Bu durumda para cebimizden çıkıyor. Muayene ücreti konusunda da zarar ediyoruz. Muayene ücretini birçok vatandaş kredi kartıyla ödüyor. Bu durumda biz fiş kesmek ve vergi vermek zorunda kalıyoruz. Kazancımız olmayan paranın vergisini neden ödeyelim? Örneğin bir hastanın 50 TL muayene ücreti çıkıyor. Sonra bunu kartla ödüyor. Buna fiş kesince yüzde 8, yani 4 TL vergi ödüyoruz. Eczacı bu muayene ücretinden hiç kazanmıyor. Biz bu parayı doğrudan Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarıyoruz.’’ Kızılay, muayene ücretleri yüzünden eczacının zor günler geçirdiğini belirterek, ‘’Özel hastane muayene ücretinde fark alıyorsa tamamını alsın. Neden eczacı bu yükün altına sokuluyor? Neden cebimizden olmadık vergiler çıkıyor? Biz bu uygulamanın iptalini istiyoruz. Paralı sağlığa dönüş başlıyor, ama bunun yükünü eczacıya yüklüyorlar’’ diye konuştu.

11.01.2009


 

Metrobüs Şubat’ta Kadıköy’de

METROBÜSÜN Söğütlüçeşme seferleri önümüzdeki ay başlıyor.

Metrobüsler trafik ne kadar yoğun olursa olsun Boğaz Köprüsü’nü 4-5 dakikada geçecek. Avcılar-Zincirlikuyu arasındaki 29,5 kilometrekarelik güzergâhta hizmet veren metrobüsün Kadıköy’e geçişi için çalışmalar aralıksız sürüyor. Zincirlikuyu-Söğütlüçeşme arasındaki 3. metrobüs hattının Şubat’ta bitirilmesi hedefleniyor. 24 saat durmaksızın 3 vardiya halinde çalışmalar devam eden 11 kilometrelik hatta 9 istasyon bulunacak. Köprü üzerinde sağ şeridi kullanacak olan metrobüslerin 1,5 kilometrelik Boğaz Köprüsü’nü yoğun trafikte bile 4 veya 5 dakikada geçmesi planlanıyor. Zincirlikuyu-Söğütlüçeşme hattının tamamı ise yaklaşık 18 dakika sürecek. Söğütlüçeşme hattıyla birlikte günde ortalama 520 bin kişinin kullandığı metrobüste bu sayının 1 milyona ulaşması bekleniyor. Metrobüsün 4. etabı Avcılar-Beylikdüzü’nün ise Mayıs’ta bitmesi planlanıyor.

11.01.2009


 

Samandıra’da ‘Büyük’ değişim

İSTANBUL'UN parlayan yıldızı Samandıra, Belediye Başkanı Yusuf Büyük’ün hayata geçirdiği icraatlarla yeni cazibe merkezi haline geldi. Başkan Yusuf Büyük yaptığı açıklamada, görev yaptığı 5 yıllık dönemde gerçekleştirdiği hizmetlerini anlattı.

Samandıra’nın 5 yılını köyden şehre bir geçiş hikâyesi olarak yorumlayan Büyük şunları kaydetti: “10 adet yeni okul, 2 adet ana okulu, 2 adet engelliler özel alt sınıfının yanı sıra tüm okullarımızın her türlü ihtiyacını gidererek eğitimde sorunu olmayan bir bölge haline geldik. Her yıl 3 bin öğrenciye okul kıyafeti ve kırtasiye yardımı, 7 bin aileye gıda yardımı, 2 bin aileye de yakacak yardımında bulunduk. 5 adet parkla devir aldığımız Samandıra’mıza 35 yeni park kazandırdık. Yedi mahalleyi sağlık ocağına kavuşturduk. Resmi daireleri beldemize getirerek, hizmeti vatandaşın ayağına getirdik. Bu dönemde 450 bin ton asfalt serimini ve beş büyük kavşağı tamamladık. Bin 200 çiftin tüm nikâh ve düğün masraflarını karşılayarak evliliklerini resmileştirmelerine yardımcı olduk. Engelli vatandaşlarımız için tekerlekli sandalye, akülü araba, işitme cihazı, ortopedik yatak, hasta bezi, öğrencilere okul servisi, ambulans hizmetleri gibi yardım yapıldı. Sosyal ve kültürel yatırımları arttırdık. Samandıra Spor Kompleksi’nin bitmesiyle, Samandıra sporun merkezi olacak.”

Samandıra, Sarıgazi ve Yenidoğan beldelerinin birleştirilerek, Sancaktepe İlçesi olduğunu hatırlatan Büyük, 2009 yerel seçimlerinde belediye başkanının da Sancaktepe Belediye Başkanlığı’na seçileceğini dile getirdi.

11.01.2009


 

Özürlülere eğitimin desteği arttı

ÖZEL eğitim okulları ile özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde özürlü bireylere 2009 yılında bütçeden bireysel eğitim için aylık 304 TL, grup eğitimi için de 87 TL destek sağlanacak.

Maliye Bakanlığı’nın buna ilişkin Bütçe Uygulama Tebliği Resmî Gazete’de yayınlandı. 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe giren tebliğe göre Maliye, özürlü bireylere verilen destek eğitiminin bütçeden karşılanacak kısmını bireysel eğitim için aylık 304 TL, grup eğitimi için 87 TL olarak belirledi. Belirlenen tutarlar, Millî Eğitim Bakanlığı bütçesine bu amaçla konulan ödenekten, bu tutarları aşan kısmı ise ilgililer tarafından karşılanacak.

11.01.2009


 

Öğrencilerden Filistin’e tedavi için yardım

BİTLİS'TEKİ Özel Selahaddin Eyyubi Lisesi ile Özel Reşat Kazancı İlköğretim Okulu öğrencileri, topladıkları 4 bin 500 lirayı Filistin’deki çocukların tedavisi için gönderdi.

Özel Selahaddin Eyyubi Lisesi Müdürü Ufuk Ercul, öğrencilerin kendi aralarında bir yardım kampanyası düzenlediğini ve toplanan 4 bin 500 liranın Kimse Yok mu Derneği aracılığıyla Filistin’e gönderildiğini kaydetti. Filistin’e yardım toplayan Özel Reşat Kazancı İlköğretim Okulu 2. sınıf öğrencisi Yusuf Dincer de, televizyon ve gazetelerde artık yürek burkan görüntüler görmek istemediklerini belirterek, “Hiçbir çocuk ölmesin. Biz burada okula gidiyoruz ama Filistin’de yaşayan çocuklar gidemiyor. Onlar can derdine düşmüş. Lütfen İsrail artık ateşkesi kessin. Bomba atmasın çocuklar ölmesin ve savaş olmasın. Artık barış istiyoruz.” diye konuştu.

11.01.2009


 

600 bin öğretmenimiz var

MİLLÎ Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı okullarda 584 bin 816 öğretmenin, müdür ve müdür yardımcısı olmak üzere 50 bin 525 yöneticinin görev yaptığı bildirildi.

CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü’nün soru önergesini cevaplayan Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, MEB’e bağlı okullardaki öğretmen sayısı hakkında bilgi verdi. Öğretmen ihtiyacının, öncelikle kadrolu ve sözleşmeli öğretmenlerle karşılandığını, bu şekilde karşılanamadığı durumlarda ise vekil ve ücretli öğretmen ile usta öğreticilerin görevlendirildiğini ifade eden Çelik, öğretmenlerin özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik çalışmaların devlet personel rejimi bütünlüğü içinde süreklilik arz ettiğini bildirdi.

Bakan Çelik, 6 kasım 2008 tarihli İLSİS Norm Kadro Modülündeki verilere göre, MEB’e bağlı okullarda, 535 bin 872’si kadrolu, 48 bin 944’ü sözleşmeli olmak üzere toplam 584 bin 816 öğretmenin görev yaptığını kaydetti. 13 bin 528’i müdür, 3 bin 959’u müdür başyardımcısı, 33 bin 38’i müdür yardımcısı olmak üzere toplam 50 bin 525 yönetici bulunduğunu da belirten Çelik, 2008-2009 eğitim-öğretim yılında, 581 kadrolu usta öğretici ile 31 bin 177 ücretli usta öğreticinin görev yaptığını, 403 ücretli usta öğreticinin de çalıştırılmasına izin verildiğini ifade etti.

Millî Eğitim Bakanı Çelik, 24 Kasım 2006 itibariyle öğretmenlerin, 89 bin 944’inin uzman öğretmen, 277’sinin de başöğretmen olarak görev yaptığını bildirdi.

11.01.2009


 

Yabancı dilde eş değerlik puanları yeniden belirlendi

Yükseköğretım Kurulu (YÖK), yabancı dil sınavlarının eşdeğerlik puanlarını ayrıntılı olarak yeniden belirledi.

Kamu kurum ve kuruluşlarına devlet memuru olarak atanacak personelin yabancı dil bilgisinin belirlenmesi amacıyla uluslar arası nitelikteki çeşitli sınavlarda başarılı olduklarının belgelendirilmesi gerekiyor. Edinilen bilgiye göre, YÖK bu sınavlardaki başarı düzeyinin gerek uluslar arası düzeydeki ‘’TOEFL’’, ‘’IELTS’’ gerekse Türkiye’deki ‘’KPDS’’ ve ‘’ÜDS’’ sınavlarındaki puanlarla eşdeğerliği konusunda çelişkilerin yaşanması sebebiyle bir çalışma başlattı.

Söz konusu eşdeğerliklere temel teşkil etmesi amacıyla YÖK’te bir komisyon oluşturuldu. Komisyonda, bazı üniversitelerin ilgili fakülte ve bölümlerinden birer öğretim üyesi görevlendirildi.

Buna göre, İngilizce ÜDS ve İngilizce KPDS sınavları ile yurt dışında çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan İngilizce dil sınavlarının sonuçlarının muhtemel bazı eşdeğerlikleri şöyle:

KPDS/ÜDS TOEFL IBT TOEFL CBT TOEFL PBT TOEIC IELTS

internet bilgisayar (yazılı tabanlı tabanlı tabanlı

100 119-120 300 677 1390 9.00

95 110 250-259 590-604 1200-1234 7.50

85 79 200-205 500-524 950-959 6.50

75 70 170-174 480-481 800-814 6.00

65 60 140-142 460-461 750-754 5.50

11.01.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır