|
|
|
G.DOĞU HALKI NE İSTİYOR? |
İHH İnsanî Yardım Vakfı, Doğu ve Güneydoğu meselesi çözümüne o bölgede yaşayan ve o bölgeden göçmüş kişilerin tesbit ve tekliflerinden yola çıkarak katkı sağlamak ve bu verilerden hareketle bölgeye dair yoksulluğu giderici projeler üretmek amacıyla hazırlattığı “Kendi Dilinden Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yoksulluk ve Sosyal Durum” isimli araştırma, düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.
İHH İnsanî Yardım Vakfı Genel Başkanı Bülent Yıldırım, toplantıda yaptığı konuşmada, GENAR Araştırma Eğitim ve Danışmanlık şirketinin yaptığı araştırmanın Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde bu yılın Haziran ve Eylül ayları arasında 3 bin 782 kişi ile yüz yüze anket, 341 kişi ile derinlemesine görüşme ve 42 kişi ile odak grup çalışmaları yapılarak hazırlandığını ifade etti. Yıldırım, “Çalışmamız pek çok çarpıcı veriler içermektedir. Her şeyden önce, hakkında konuştuğumuz insan ne diyor, bunu öğrenmiş olduk. Bizim sorun tanımlamalarımızla onlarınki farklı. Tüm topluma önemli mesajları var. Sorunun çoklu kaynakları olduğunu ifade ediyorlar ve çoklu çözümler öneriyorlar.” şeklinde konuştu.
Araştırmaya katılanların yüzde 55’i bölgenin en önemli sorunu olarak işsizliği gösterdi. Yüzde 23.6’sı ise yolsuzluğa dikkat çekti. Kürt kimliğinin yok sayılmasını en önemli sorun olarak görenler katılımcıların yüzde 2.4’ünü oluşturuyor. Yüzde 1.9’u ise en büyük sorunun etnik ayrımcılık olduğunu iddia etti. Katılımcıların yüzde 1.1’i “Terör ve şiddet en büyük sorundur” cevabını verdi.
|
19.11.2008
|
|
|
BRÜKSEL’DE EZANLAR SUSMUYOR |
Belçİka’nIn Molenbeek bölgesi tam 21 camiye ev sahipliği yapıyor, bu da bölgeyi Brüksel’in İslâmî merkezi haline getirmiş durumda
. Molenbeek’in tam merkezinde, şehrin kalbi sayılabilecek bir bölgede yer alan El-Halil Camii, Belçika’nın en büyük camisi. Bu caminin imamı Abdulkerim El Kebdani, islamonline.com sitesine vermiş olduğu demeçte, “Şu an cami olan bu yapı aslında daha önceden bir fabrikaydı, Müslüman cemaati bir araya gelerek, aralarında para toplayarak bu yapıyı 1985 yılında camiye çevirmiştir” diyor.
Şu an camide aynı anda 1000 kişi ibadetini yerine getirebiliyor. Her hafta Cuma günü ise camide yer bulmak imkânsız hale geliyor. Cami aynı zamanda sosyal ve kültürel bir merkez vazifesini de yürütüyor. Kebdani bu durumu şöyle açıklıyor: “El Halil Camisi sadece bir cami olmaktan çok ötedir. O aynı zamanda onlarca sosyal faaliyetin merkezi konumunda.” El Halil haricinde Molenbeek bölgesinde 20 cami daha bulunuyor. Bunların bir çoğunu bölgede yoğun yaşayan Faslı cemaat kurmuş. Diğer camileri ise bölgedeki Türkler, Pakistanlılar veya Afrikalı Müslümanlar yaptırmış.
Camilerin sayısının son senelerde bu denli artmış olması, Molenbeek Belediyesi’ni bir ‘Molenbeek Camiler Danışma Konseyi’ kurmaya sevk etmiş. Belçika genelinde yaklaşık 350 adet cami olduğu belirtiliyor. Bunların en eskisi ise Brüksel’in merkezinde yer alan İslâm Merkezi. İslâm Merkezi tam olarak 1968 yılında kurulmuş. 10 Milyonluk Belçika’da son rakamlara göre Müslümanların sayısının yaklaşık 450 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Özellikle göçmenlerin yoğun bulunduğu bir bölge olan Molenbeek’in 83 bin kişilik nüfusunun yaklaşık üçte ikisi Müslümanlardan oluşuyor, öyle ki Belçika’nın bu kısmında sokaklarda yürürken neredeyse mavi gözlü ve sarışın birine rastlayamıyorsunuz. Molenbeek’in sokaklarında yürüyenler İslâmî bir havanın ve ruhun mahalleleri kapladığını hissedebiliyor. Molenbeek’li genç hanımlar başörtülerini güzelce örtüyor, genç erkeklerin çoğunda ise İslâm’a uygun bir hava dikkat çekiyor. Bu bölgede konuşmalar genelde Fransızca ve Arapça arasında gidip geliyor. Molenbeek’teki kafeler ise Belçika’nın genelinin aksine alkollü içkiler yerine müşterilerine Arap çayı ve kahve ikram ediyor.
Sokaklardaki dükkânlarda Kur’ân-ı Kerim’in lâtif tilâvet sesi çınlıyor. Camlarında ise Arapça ibareler yer alıyor. İslâmî yayınlar satan bir kitapçının sahibi, “Komşularım her Cuma Kur’ân tilâveti dinlemeye alıştılar” diyor.
Molenbeek’te bu sene bir de orta dereceli özel İslâmî okul da açılmış. Okula büyük İslâm âlimi İbni Sina’nın adı verilmiş. El Halil Camisi İmamı Kebdani, Molenbeek bölgesinin Belçika’nın hoşgörülü ortamının çok güzel bir sembolü olduğunu belirtiyor. Belçika 1974 yılında İslâmı resmî olarak tanıyan ilk Avrupa ülkesi olarak bu gururu taşıyor. ( kaynak : islamonline.com )
|
UMUT YAVUZ
/ İSTANBUL
19.11.2008
|
|
|
Sera etkisi artıyor |
Sanayİleşmİş ülkelerde sera etkisine yol açan gazların salımının (emisyon) 2000-2006 yılları arasında yüzde 2,3 oranında arttığı bildirildi. BM İklim Değişikliği Sekreteryasının raporuna göre, bu artışın en büyük sebeplerinden biri, 1990’lardaki sert düşüşün ardından, eski Sovyetler Birliği Cumhuriyetlerinde görülen emisyon artışı oldu. Raporda, Türkiye’de 1990 ile 2006 yılları arasındaki emisyon artışı yüzde 95,1 olarak gösterildi. BM örgütü, bu yüzyıl için eğilimin hâlâ artış yönünde olduğunu belirtti. Oslo / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Çocuklara, TV karşısında yemek yedirmeyin |
Uzmanlar, özellikle 0-3 yaş arası bebeklerin çıkardığı seslere karşılık anne-babadan veya çevresindekilerden tepki beklediğini hatırlatarak, TV izleyen bebeklerin ekrandan beklediği tepkiyi alamayacağı için beyinlerinin sağlıklı gelişmeyeceğine dikkat çekiyor. Çocukların TV karşısında yemek yemeye alıştırılmaması gerektiğine de değinen uzmanlar, bunun çocukların gelişimi yanında aile içi iletişimi olumsuz etkileyeceğini ifade ediyor. Özel Bahar Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Mustafa Kösecik, çocuk ve ebeveynlerin evde TV ile yaşamayı ve bilinçli zaman geçirmeyi öğrenmesi gerektiğini söyledi. Bursa / cihan
|
19.11.2008
|
|
|
Sigara ve alkol, kanser sebebi |
Alkol ile sigaranın, mide ve gırtlak kanseri riskini arttırdığı bildirildi.
Hollandalı uzmanların, “American Association for Cancer Research”ün Washinton’daki toplantısında sunulan araştırmasına göre, sigara ve içki içenlerin gırtlak veya mide kanseri olma riski, hiç içmeyenlere oranla daha yüksek. Araştırmaya katılan uzmanlardan Maastricht Üniversitesi epidemiyolojisti Jissie Steevens, sigara kullananların mide ve gırtlak kanserinin yanı sıra yemek borusu kanseri olma riskinin de yüksek olduğunu belirtti. Stevens, sigara içenler için bu üç kanser arasında en büyük tehdidin ise gırtlak kanseri olduğunu ifade etti. Araştırmanın, mide kanseri riskinin ortaya çıkarılması amacıyla 120 bin kişi üzerinde 20 yıldan uzun sürede yapılan kontrollerle sonuca ulaştırıldığı açıklandı. Amsterdam / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Türkiye’nin, ilk sivil gezegenevi G. Antep’te açılıyor |
Türkİye’nİn ilk sivil ‘’gezegenevinin (Planetaryum) Gaziantep’te yapıldığı bildirildi.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Fuat Özçörekçi, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin ilk sivil gezegenevinin yapılacak bilim merkeziyle birlikte hizmet vereceğini söyledi. Gezegenevinin, bir üçgen yapı ve bu yapının hemen dışındaki küreden oluştuğunu, kürenin içinde de bir gösteri merkezi bulunduğunu ifade eden Özçörekçi, şöyle konuştu: ‘’Gezegenevi toplam 3 bin 500 metrekarelik bir alan üzerinde kuruluyor. İkinci kattan kürenin içine giriyorsunuz. Buradaki gösteri merkezinde 105 koltuk olacak. Kendinizi geriye doğru yasladığınızda kürenin tavanına bakıyorsunuz ve kürenin tavanı üç boyutlu bir ekrana dönüşüyor. Bunun için özel efekt aletleri, dijital similasyon cihazları var. Burada gösterilerin yanı sıra çocuklar için yıldızların yerini, bunların birbirlerine olan mesafelerini de anlatan eğitici çalışmalar yapılacak. Sadece Almanya’da 72 tane gezegenevi var. Bizdeki ilk sivil gezegenevi ise Gaziantep’te olacak.’’
Gaziantep / aa
|
19.11.2008
|
|
|
‘100 dolara’ laptop Avrupa’da |
Yoksul ülke çocukları için geliştirilen ve maliyeti 188 doları bulmasına karşın “100 dolarlık lap top” olarak bilinen kampanyadan Avrupa ülkeleri de yararlanacak. “Her Çocuğa Bir Lap Top” (The One Lap Top Per Child-OLPC) adlı kuruluş tarafından üretilen ve XO lap top da denilen ucuz bilgisayarlar, ABD’de daha önce başlatılan “Bir ver, bir al” kampanyası çerçevesinde, internetten satış yapan Amazon şirketinin Avrupa standlarında dün satılmaya başladı. Şimdilik Amazon’un satış yaptığı İngiltere, Almanya ve Fransa’da satılan bilgisayarların yakında Türkiye, İsviçre ve Rusya ile 27 AB üyesi ülkenin tamamında satılması bekleniyor. “Bir ver, bir al” kampanyası çerçevesinde yaklaşık 313 avro (yaklaşık 620 YTL) ödeyecek alıcılar, yeşil beyaz renkteki bilgisayarların birini gelişmekte olan bir ülkedeki bir çocuğa bağışlayacak. Ankara / aa
|
19.11.2008
|
|
|
SORUN DAR KAVRAMLARA HAPSEDİLMEMELİ |
İHH’nIn araştırmasına göre bölge halkı, sorunu bir sebebe göre değerlendirmenin yanlış olduğunu, sorunun ekonomik, etnik, terör, demokrasi ve insan hakları, eğitim ve toplumsal boyutu olduğunu düşünüyor.
Araştırma kapsayıcı bir çözüm getirilmediği sürece sorunun çözülemeyeceğine dikkat çekiyor. Meselenin bir takım dar kavramlarla tanımlanmaya çalışıldığı ifade edilen raporda, bu durumun oluşturduğu sakıncalar şöyle ifade ediliyor: “Meseleye ‘Kürt sorunu’ dendiğinde, Kürtlerin genelini içine alan negatif bir durumdan söz edilir; ‘Güneydoğu sorunu’ dendiğinde, mahiyeti her ne ise ‘mesele’ Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile sınırlandırılmış olur; ‘Terör’ vurgusu yapıldığında sorunun diğer boyutları göz ardı edilip bütün mesele güvenlik ve asayiş zeminine indirgenmiş olur. ‘Terör’le beraber ‘bölücülük, dış düşmanların Türkiye’yi parçalamak istemesi’ vb. teşhisler de ‘haklılık’ zemini bulmaya başlar. Bu sebeple, ilk iş olarak zihinlerimizi kavramların daraltıcı ve sınırlandırıcı etkisinden kurtarmak gerekir. Bölgenin sorunları iç içe geçmiş durumdadır. Bu bakımdan mesele çok özneli, çok katmanlı ve çok sebepli olarak algılanmak ve anlaşılmak zorundadır. Dolayısıyla, konuyu tekil ve indirgemeci bakış açılarıyla sadece ekonomik ya da sadece etnik veya demokratik vb. yönüyle ele almanın kimseye bir faydası olmaz.”
|
19.11.2008
|
|
|
Karlı günler geliyor |
YURDUN büyük bölümü dünden itibaren yağışlı havanın etkisine girdi. Perşembe günü Doğu Karadeniz’in yüksek kesimleri ile Doğu Anadolu’nun kuzeyinde karla karışık yağmur ve kar bekleniyor.
Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’ne göre, bugün kuzey, iç ve batı kesimleri çok bulutlu, Marmara’nın güney ve doğusu, Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu’nun kuzey batısı ve Karadeniz sağanak yağışlı geçecek.
-19 Kasım Çarşamba: Yurdun kuzey, iç ve batı kesimleri çok bulutlu; Marmara’nın güney ve doğusu, Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu’nun kuzey, batısı ve Karadeniz sağanak, gök gürültülü sağanak yağışlı; diğer yerler parçalı bulutlu geçecek.
-20 Kasım Perşembe: Yurt geneli parçalı çok bulutlu, Marmara’nın batısı ve kıyı Ege dışında bütün yurt yağışlı olacak. Yağışlar, yağmur ve sağanak, Doğu Anadolu’nun kuzeyi ile Doğu Karadeniz’in iç kesimlerinin yükseklerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde görülecek.
-21 Kasım Cuma: Yurdun doğu kesimleri ile Ege parçalı çok bulutlu, Kıyı Ege, Doğu Akdeniz, Doğu Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Sivas çevreleri yağışlı geçecek. Yağışların yağmur ve sağanak, Doğu Anadolu’nun kuzeydoğusu ile Doğu Karadeniz’in iç kesimlerinin yükseklerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde görülmesi bekleniyor.
|
19.11.2008
|
|
|
Yağmur, İstanbul’u felç etti |
İSTANBUL’DA sabah saatlerinde başlayan sağanak yağmura kazalar da eklenince, sürücüler ve yolcular saatlerce yollarda kaldı.
Sabahın ilk ışıklarıyla yağmaya başlayan sağanak yağmur, bazı İstanbulluları hazırlıksız yakaladı. Vatandaşlardan temkinli davranıp şemsiyeleriyle yola çıkanlar ıslanmaktan kurtulurken, yağmuru hesaba katmayanlar sırılsıklam ıslandı. Sağanak yağmur trafikte seyreden sürücüleri ve yolcuları da olumsuz etkiledi. Her yağmurda sıkışan trafik, maddî hasarlı kazaların da meydana gelmesiyle sürücülerin kâbusu oldu. Sabah saat 05.30 sularında TEM otoyolu Bağcılar Mahmutbey Viyadüğü üzerinde Fatih Sultan Mehmet Köprüsü istikametinde meydana gelen kazada TIR viyadükte asılı kaldı. Bariyerleri parçalayarak Mahmatbey Viyadüğü’nde asılı kalan TIR’ın sürücüsü ise yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. TIR, yaklaşık bir saatlik çalışmanın ardından yola alınabildi. TIR’ın yoldan kaldırılmasının beklenmesi uzun araç kuyrukları oluşturdu. Şehir içinde de maddî hasarlı kazalar sebebiyle trafik sıkışıklığı yaşandı.
|
19.11.2008
|
|
|
Aile hekimleri vatandaşın ayağına kadar gidecek |
KAYSERİ İl Sağlık Müdürü Dr. Kadir Çetinkara, kırsal bölgelerde görev yapacak aile hekimlerinin, sorumluluk sahalarındaki vatandaşların ayağına kadar giderek hizmet vereceklerini bildirdi.
Çetinkara, bu yıl aile hekimliği uygulamasına geçecek 35 pilot il arasında yer alan Kayseri’de uygulamaya 15 Aralıkta başlanacağını söyledi. Çetinkara, taşrada görev yapacak aile hekimlerinin vatandaşların yaşadığı yerlere gideceğini belirterek, şu bilgileri verdi: ‘’Biz bu planlamayı köy köy, mezra mezra yaptık. Aile hekimi olmayan nüfus kalmayacak. Daha önce hekim sayımız yeterli olmadığı için 200-300 nüfuslu köylerimize, mezralarımıza görevlendirme yapamıyorduk. Bundan sonra böyle bir sıkıntımız olmayacak. Aile hekimlerimiz sorumluluk bölgelerindeki nüfusun ayağına kadar giderek oradaki vatandaşlara hizmet verecekler. Kayseri / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Babalar, çocuklarına kitap okuyacak |
BURSAİl Millî Eğitim Müdürlüğü, her geçen gün daha fazla hissedilen aile içi iletişimsizliğin giderilmesine yönelik, ‘Baba bana kitap okur musun?’ kampanyası başlatıyor.
Bursa İl Millî Eğitim Müdürü Atilla Gülsar, Bursa’da göreve geldiğinden bu yana eğitimin üst seviyelere çıkarılması adına yaptığı çalışmaların yanı sıra şimdi de aileye el attı. İl Millî Eğitim Müdürlüğü, bu kapsamda günümüzde her geçen gün daha da artarak hissedilen aile içi iletişim sorununa çözüm üretmek ve daha önce uygulamaya koyduğu ‘Haydi Babalar Okula’ ve ‘Bursa Okuyor’ projelerine destek olmak için şimdi ise ‘Baba bana kitap okur musun?’ adlı bir kampanya düzenledi. Kampanya 19 Kasım Çarşamba günü Mustafakemalpaşa ilçesinde, İl Millî Eğitim Müdürü Atilla Gülsar’ın da katılacağı bir törenle başlatılacak. Bursa / cihan
|
19.11.2008
|
|
|
Edirne’de mezarlıklar doldu |
EDİRNE Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi, şehrin mezarlık ihtiyacını karşılamak için 5 dönümlük mezarlık yeri alacaklarını bildirdi.
Belediye Başkanı Sedefçi, şehirde Yeniimaret Bademlik, Yıldırım, Karaağaç, Buçuktepe ve Acıçeşme mezarlıklarının kullanıldığını, bu mezarlıklarda cenazeleri defnedecek yer bulmakta güçlük çektiklerini söyledi. Defin işlemlerini ücretsiz yaptıklarını, vatandaşa hür türlü hizmetin en iyisini vermek için çalıştıklarını belirten Sedefçi, şöyle devam etti: ‘’Şehrin mezarlık ihtiyacını karşılamak için 5 dönümlük mezarlık yeri alınacak. Bu yeri aldıktan sonra yapacağımız düzenlemeyle en kısa sürede hizmete sokmak istiyoruz. Böylece bu sorunu çözeceğimize inanıyorum. Özel mezar yeri satın almak isteyenlere de 649 YTL karşılığında mezarlık yeri veriyoruz.’’ Edirne / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Herkes taşındı, köy boşaldı |
BURSA'NIN Büyükorhan ilçesine bağlı olan ve göç sebebiyle son yıllarda nüfusu hızla azalan Çökene Köyü, son kalan 3 kişinin de taşınmasıyla tamamen boşaldı.
Şehir merkezine 110, Büyükorhan’a 25 kilometre uzaklıkta bulunan, 1980’li yıllarda 50 hanede 300 kişinin yaşadığı Çökene Köyünde, son dönemde etkili olan yoğun göçün ardından sadece 3 kişi kaldı. Köyde yaşamayı sürdüren son 3 kişi de eşyalarını toplayarak Nilüfer ilçesine bağlı Çalı beldesi ve Mustafakemalpaşa ilçelerindeki yakınlarının yanına taşındı böylece köyde yaşayan kimse kalmadı. Bursa / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Kendi rengimizle AB’de olacağız |
MİLLî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ‘’Biz eğer AB’ye tam üye olacaksak kendi millî kültürümüzü, dinimizi, dilimizi koruyarak, bizi biz yapan özelliklerimizi koruyarak bu birliğe üye olacağız’’ dedi.
Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu ve Millî Eğitim Bakanlığınca Türkiye genelinde 13 ilde lise öğrencileri arasında düzenlenen ‘’AB Öykü Yarışması’’nın ödül töreni, Başkent Öğretmenevi’nde yapıldı. Törenin açılışında konuşan Bakan Çelik, Avrupa Birliği (AB) ile ilgili ilk temasın 1959 yılında başladığını hatırlattı. Bu dönemde zikzaklar çizildiğini belirten Çelik, 1960’da müracaatı yapan dönemin Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu’nun idam edildiğini kaydetti. Bakan Çelik, ‘’Bir askeri darbe yaptık ve başbakanla birlikte bu ülkenin maliye bakanı ve dışişleri bakanını astık resmen. Bu, kara bir leke olarak tarihe geçti. AB’ye müracaat eden Fatin Rüştü Zorlu asılmıştır, idam edilmiştir. Bunu, çocuklarımızın unutmaması lâzım’’ diye konuştu.
Türkiye’nin üyeliği sürecinde, AB’de karşı çıkan, zorluk çıkaran yöneticiler olduğunu söyleyen Çelik, şöyle devam etti:
‘’Bazı ülkeler bizi istemediklerini ifade ediyorlar. Ama bu işte bizim hiç kusurumuz yok mu diye sorarsanız, var. Şu anda kendisi merhum oldu, bir başbakan biz Yunanistan’dan daha önce AB’ye girecekken adeta ‘ben küstüm, oynamıyorum’ dedi ve işi yarıda bıraktı. Süreç maalesef dondu, kaldı. Ama şu anda AB’ye aday ülkeyiz, müzakere tarihi aldık, ancak bu süreç çok hızlı yürümüyor.’’
“YOZLAŞMADAN UZLAŞACAĞIZ”
Bakan Çelik, AB ile ilgili olarak Hükümet’e yöneltilen ‘’önce hızlı başladı, sonra hızını, heyecanını kaybetti’’eleştirilerinin ‘’haksız’’ olduğunu savundu. Hükümetin bu süreçten vazgeçmesinin söz konusu olmadığının altını çizen Çelik, herkesin bu sürece kilitlenmiş olduğunu söyledi.
AB muhaliflerinin ‘’AB’ye girersek millî kültürümüz elden gider’’ dediğini belirten Çelik, ‘’Şu anda 27 üye ülkesi var. Bu ülkeler arasında dininden, dilinden vazgeçen var mı? Yok. Bunlar çok yanlış, kirli bilgilerdir. Bunun aslı astarı yoktur, doğru değildir’’ diye konuştu.
Çelik, AB’nin gökkuşağına benzetilebileceğini, birlik içinde 27 farklı renk olduğunu, her ülkenin kendi rengiyle orada temsil edildiğini belirterek, ‘’Biz eğer AB’ye tam üye olacaksak kendi millî kültürümüzü, dinimizi, dilimizi koruyarak, bizi biz yapan, bizi başkalarından farklı kılan özelliklerimizi koruyarak bu birliğe üye olacağız. Yozlaşmadan uzlaşacağız’’ dedi. Ankara / aa
|
19.11.2008
|
|
|
3 kaza: 12 ölü, 23 yaralı |
ARHAVİ'DEN Artvin yönüne giden Sebahattin Şimşek yönetimindeki 34 ZL 2069 plakalı yolcu otobüsü, Arhavi tüneli çıkışındaki Karadeniz Sahil Yolu geçişinde, virajı alamayarak yön levhalarına çarptı.
Kazada 4 yolcu ölürken 21 kişi de yaralandı. Bu arada araçta sıkışan yolcuların tamamı sivil savunma ekiplerince kurtarıldı. Yaralılar, Arhavi, Hopa ve Rize’deki hastanelere kaldırıldı.
İstanbul’dan önceki gün yola çıktığı belirtilen otobüsün, Gürcistan’ın başkenti Tiflis’e gittiği, otobüsteki 37 yolcudan 24’ünün Gürcistan uyruklu olduğu öğrenildi.
CENAZE TÖRENİNE GİDERKEN ÖLDÜLER
Mustafa Güney’in kullandığı 42 K 3446 plakalı TIR ile sürücüsünün kimliği henüz belirlenemeyen 07 YHR 70 plakalı otomobil, Akseki-Seydişehir kara yolunun Alacabel mevkisinde çarpıştı. Yaklaşık 50 metrelik uçuruma yuvarlanan otomobilin içinde bulunan Gülse (63) ve Ali Ergün (59) ile isimleri henüz belirlenemeyen 3 kişi hayatını kaybetti. Kazada ölenlerin, Konya'nın Beyşehir ilçesine bağlı Kurucuova'daki yakınlarının cenaze törenine gittikleri bildirildi.
OTOMOBİL, KAMYONLA ÇARPIŞTI
Niğde’de ise Ulukışla Pozantı kara yolunun 13. km'sinde, Sami Selman Kayra yönetimindeki 27 F 4440 plakalı otomobil Adana istikametine seyir halindeyken karşı yönden gelen İsmet Duman idaresindeki 42 U 1998 plakalı kamyonla çarpıştı. Kazada otomobil büyük hasar görürken kamyon da şarampole devrildi. Otomobilin sürücüsü Sami Selman Kayra (55) ile otomobilde bulunan Necmettin Kılınç (73) ile eşi Fadime Kılınç öldü, yaralanan iki kişi hastaneye kaldırıldı.
Artvin - Akseki - Niğde / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Numara taşıma talebi 145 bin civarında |
ULAŞTIRMA Bakanı Binali Yıldırım, 145 bin civarında numara taşıma talebi olduğunu, bunlardan yaklaşık 15-18 bininin şartları taşımadığı için reddedildiğini söyledi.
Yıldırım, gazetecilerin, cep telefonlarında numara taşınabilirliğiyle ilgili uygulamada son verilere ilişkin bilgi istemesi üzerine, “uygulamanın iyi gittiğini” söyledi. Taşınan numaraların operatörlere göre dağılımının “ticarî konular” olduğunu belirten Yıldırım, “Önemli olan sistemin sorunsuz işlemesi. ‘Şuna fazla gitti, şuna eksik gitti’ dersek firmalar alınganlık gösterebilir” diye konuştu. Ankara / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Yazar Demirer: Şahin, beni hedef gösterdi |
TÜRK Ceza Kanunu’nun (TCK) 301. maddesinden yargılanan Yazar Temel Demirer, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in, hakkındaki açıklamalarını eliştirererk, “Bana bir şey olursa sorumlusu Mehmet Ali Şahin’dir.
Uyarıyorum beni hedef gösterdi’’ dedi. Özgür Üniversite Formu’nda, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in, yazar Temel Demirer hakkındaki açıklamaları sebebiyle Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi üyeleri adına basın açıklaması yapıldı. Girişim adına açıklama yapan yazar Fikret Başkaya, ‘’düşünce özgürlüğünün tüm özgürlüklerin temeli olduğunu, devleti eleştirmenin yasak olduğu yerde düşünce özgürlüğünden söz edilemeyeceğini’’ ifade etti. Başkaya, ‘’İki temel sorun var. Birincisi resmi ideoloji bütün kurumları kuşatmaktadır. İkincisi, görünen devlet ve asıl devlet ikilemidir. Bu iki sorun aşılmadığı sürece demokratikleşme mümkün değildir’’ dedi. Yazar Temel Demirer ise Adalet Bakanı’nın kendini tarihî gerçekleri örtmekle yükümlü hissettiğini öne sürdü. Demirer, ‘’Devlet kendisinin ise tapusunu görelim. Söylediklerimin arkasındayım. Bana bir şey olursa sorumlusu Mehmet Ali Şahin’dir. Uyarıyorum beni hedef gösterdi’’ diye konuştu. Demirer’in avukatı Filiz Kalaycı ise Adalet Bakanı’nın devam eden yargılama sırasında müvekkili hakkında ‘’suç işlediği’’ şeklindeki sözleriyle yargılama sürecine müdahale ettiğini öne sürdü. Açıklamalarda, Şahin’in istifa etmesi gerektiği ileri sürüldü. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in, TCK 301. maddesinden yargılanmasına izin verdiği yazar Demirer hakkında “Kimse kusura bakmasın ben devletime katil dedirtmem. Bu ifadeler düşünce özgürlüğü değildir. Tam da 301. maddede düzenlenen ‘Devletin şahsiyetini aşağılama’ suçudur’’ demişti. Ankara / aa
Tekin’e, Cumhuriyet’in avukatları itiraz etti
n“ERGENEKON” dâvâsının 15’inci duruşması Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi’nde yapıldı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince görülen dünkü duruşmada tutuklu sanıklardan Emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin’in çapraz sorgulaması yapıldı. Tekin’in ofisinde yapılan aramalarda ele geçirilen el bombalarının eğitim amaçlı el bombaları olduğu iddiasını müdahil Cumhuriyet Gazetesi avukatları çürüttü. Eğitim amaçlı el bombalarının ‘tapa’ numaraları ile taarruz amaçlı el bombalarının ‘tapa numaraları’nın farklı olacağını belirten avukatlar, sanık Tekin’in ofisinde bulunan el bombalarının tapa numaralarının taarruz amaçlı el bombasına ait olduğunu söyledi. Avukatlar konu hakkında yaptıkları internet araştırmasını da delillere eklenmesi isteğiyle mahkeme heyetine sundu.
İstanbul / cihan
|
19.11.2008
|
|
|
MEB, bir öğrencinin yıllık maliyetini çıkaracak |
MİLLÎ Eğitim Bakanlığı (MEB), 46 bin okulun girdi ve çıktılarını elektronik ortamda kayıt altına alacak. Böylece Türkiye’de öğrenci başına ne kadar eğitim harcaması yapıldığı ortaya çıkacak. MEB, Hacettepe Üniversitesi ve BNB isimli şirketle birlikte, eğitim öğretim kurumları için ağ tabanlı gelir ve gider yönetimi bilgi sistemi oluşturdu.
‘Türkiye’de eğitimin finansmanı ve eğitim harcamaları bilgi sistemi’ adı verilen çalışma ile MEB’in bütçesinin dışında eğitim sistemine nerelerden hangi miktarda kaynak aktarıldığı ve bunların nasıl harcandığı kayıt altına alınacak. Sistemin en önemli fonksiyonu ise Türkiye’de öğrenci başına ne kadar eğitim harcaması yapıldığının ortaya konması olacak. MEB, 46 bin okulun girdi ve çıktılarını elektronik ortamda kayıt altına alacak. Böylece Türkiye’de öğrenci başına ne kadar eğitim harcaması yapıldığı ortaya çıkacak. Sistemin uygulamaya geçeceği 6 pilot ilden birisi olan Antalya’da veri girişi için ilk toplantı yapıldı. Antalya / cihan
|
19.11.2008
|
|
|
Atatürk’ten sonra ufuk sahibi adam gelmemiş |
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI GÜNAY, “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NE ÖZELLİKLE ANKARA’YA, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’TEN SONRA UFKU OLAN BİR SİYASET ADAMI, BİR DEVLET ADAMI GELMEDİ” DEDİ.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, “Türkiye Cumhuriyeti’ne özellikle Ankara’ya, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra ufku olan bir siyaset adamı, bir devlet adamı, vali, belediye başkanı, başbakan gelmemiş. Ne yazık ki gelmemiş, kimse alınmasın, hepimize düşen pay var burada” dedi. Günay, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının bütçesi üzerinde milletvekillerinin soru ve eleştirilerini cevapladı. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestra binasını yeniledikleri ifade eden Günay, Ankara’ya şimdi bir sergi salonu kazandırmaya çalıştıklarını söyledi. Günay, şöyle konuştu: ‘’Hipodrom alanındaki projenin sadece projesi var. Ne yazık ki vurulmuş bir kazma yok. Senfoni binasına da kazma vurulmuştu ve temel seviyesindeydi. Hiç olmazsa bu yıl garaj seviyesine ve toprak üzerine çıkartmaktan söz ettim. İhtiyacı biliyorum. Avrupa’ya gidiyoruz, bırakın Avrupa’yı, Türk cumhuriyetlerine gidiyoruz. Hiç birinin kültür sanat mekânları ile kıyaslanacak mekânlarımız yok. Özellikle Ankara’da... Bu olmaz. Cumhuriyetin başkenti diyoruz. Kimse kimseyi suçlamasın. Ben 1,5 yıllık bakanım. Bu hükümet, 5,5-6 yıllık hükümet. 85 yılı geride bırakmışız. Her yerde fütursuzca söylüyorum. Türkiye Cumhuriyeti’ne özellikle Ankara’ya, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra ufku olan bir siyaset adamı, bir devlet adamı, vali, belediye başkanı, başbakan gelmemiş. Ne yazık ki gelmemiş, kimse alınmasın, hepimize düşen pay var burada. Yoksa 500 kişilik opera salonu, 750 kişilik senfoni salonu... Ankara’da sergi salonu yok. Bir yabancı büyükelçi geldiği zaman, ‘bir sergi yapalım’ dediğimiz zaman, Resim Heykel Müzesi altındaki sığınağa mı sokacağım onları? Zafer Çarşısının altındaki sığınağa mı sokacağım onları? Böyle şey olur mu? Şimdi yapmaya çalışıyoruz.’’ Ankara / aa
Günay, geçenlerde Yalova’da ‘’cemevi temel atma töreni’’ diye çağrıldığını, ancak binanın birinci katın şapını döktüğünü belirterek, şöyle devam etti: ‘’Çok güzel bir toplantı oldu. Birliği, bütünlüğü koruyacak davranışlara ihtiyacımız var ülkemizde. Yeteri kadar düşmanımız var. Kendi içimizde dayanışmayı, birliği, beraberliği sağlayacak bir kültüre, bir bakışa, bir ahlâka ihtiyacımız var. İnanılmaz güzel konuşmalar yaptılar, oradaki Hacıbektaşlılar Derneği yöneticileri. Çok hoş bir şenlik yaptık orada. Semah da seyrettik, lokma da yedik. Oradan da kalktık, çıktık tam 500 yıllık bir camiye gittik. O da restore edilmiş. Hersekzade Ahmet Paşa Camii. 500 yıllık bir cami. Yeni restore edilmiş. Cemevi, cami hepsi bizim. Hepsi bizim kültürümüzün, inancımızın temel taşları. Çıkacağımız sırada bir delikanlı dedi ki ‘Ben müezzinim. Sesim de iyidir, buranın akustiği de çok iyidir, kısacık bir şey okuyayım mı?’ Kısacık bir süre okudu. Akustik çok güzel gerçekten. Çıkarken şaka yollu dedim ki gazeteciler olmasa ben de denemek isterdim. Gazeteye, ‘Ben, ezan okurdum’ diye çıktı. Ne olur okusam? Yani semah dönmek de bizim, sema dönmek de bizim, ezan okumak da bizim. Başkasının Süryani inancına saygı göstermek de bizim, inanmayana saygı göstermek de bizim. Böyle yaptığımız zaman, bu ülkede, biz yan yana duracağız. Hacıbektaş, ‘İri olalım, diri olalım, bir olalım’ demiyor mu?’’
|
19.11.2008
|
|
|
Rektör Okudan ve 32 kişi sağlık kontrolünden geçirildi |
Konya’da düzenlenen ve ‘’Final’’ adı verilen operasyonun 3. dalgasında gözaltına alınan Selçuk Üniversitesi (SÜ) Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan’ın da aralarında bulunduğu 33 kişi, Konya Numune Hastanesinde sağlık kontrolünden geçirildi.
Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekiplerinin 8 ilde eş zamanlı başlattığı operasyonda gözaltına alınanların sayısının 34’e yükseldiği öğrenildi. Şüpheli 33 kişi, dün sabah erken saatlerde Konya Numune Hastanesinde sağlık kontrolünden geçirildi. Şüpheliler, çevik kuvvet minibüsleri ile hastaneye getirilirken, çevrede geniş güvenlik tedbirleri alındı. 33 kişi, çevik kuvvet polisleri eşliğinde tek tek minibüsten indirilerek hastaneye alındı. Hastane çıkışında gazetecilerin ‘’Bir açıklama yapacak mısınız?’’ sorusu üzerine Okudan, ‘’Yok sonra. Sorulara cevap verelim ondan sonra’’ dedi. Önceki gece saatlerinde yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlığı sebebiyle Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünden Başhekimliğini yaptığı Konya Numune Hastanesine kaldırılan Op. Dr. R. S’nin kardiyoloji servisindeki tedavisinin sürdüğü, sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. Konya / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Sarıgül’ün, CHP’den ihracının iptali dâvâsına ret |
Şİşlİ Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün CHP’den ihracına ilişkin 25 Mart 2005 tarihli Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) kararının iptali talebiyle açılan dâvâ reddedildi. Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesindeki duruşmada Sarıgül’ün avukatlarından Murat Hazinedar, partinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği üye listesine göre, müvekkilinin partiden ihracının ardından yeniden üye kaydedildiğini ancak daha sonra bir kez daha ihraç edildiğini ifade etti. Sarıgül hakkındaki ilk ihraç kararının iptali için açtıkları bu dâvânın, sonradan müvekkilinin tekrar üye kaydedilmesi sebebiyle konusuz kaldığını savunan Hazinedar, “karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini” istedi. CHP’nin avukatı Alper Bekir Öktem ise CHP YDK kararlarının kesinleşmeden yürürlüğe girmediğini belirterek, kurulun geçici ve kesin çıkarma kararına ancak asliye hukuk mahkemelerinde dâvâ açarak itiraz edilebildiğini anlattı. Öktem, “Başsavcılığa gönderdiğimiz listede dâvâcının ismi, bu nedenle yer almıştır” dedi. Beyanların ardından, Yargıç Ahmet Özdemir, dâvânın reddedildiğini açıkladı. Ankara / aa
|
19.11.2008
|
|
|
TBMM personeli maaşlarına, 200 YTL zam |
Meclİste çalışan personelin maaşlarında yaklaşık 200 YTL artış yapılacak. TBMM Başkanlık Divanı, gündemindeki konuları görüşmek üzere, TBMM Başkanı Köksal Toptan’ın Başkanlığında toplandı.
Yaklaşık 1 saat süren toplantıda, Mecliste çalışan personelin maaşlarında iyileştirilme yapılması kararı alındı. Kadrolu yönetici personelin makam ve temsil tazminatlarında, yönetici olmayan personelin de özel hizmet tazminatlarında düzenleme yapıldı. Buna göre, bu personelin ücretlerine yaklaşık 200 YTL zam yapılacak. Bu zamdan, Mecliste görevli polisler de yararlanacak. Açıktan atanan, sözleşmeli danışmanların maaşlarının, başka kurumlardan gelen danışmanların maaşlarıyla aynı seviyeye gelmesi amacıyla da bu sözleşmeli danışmanların ücretlerine yüzde 12 zam yapılacak. Böylece, bu personele de yaklaşık 200 YTL zam yapılmış olacak. TBMM’de, 4-C kapsamında çalışan personelin maaşlarında da 294 YTL brüt olmak üzere 213 YTL net artış sağlanacak. Maaşlarda yapılan iyileştirmeler, geriye dönük olarak 15 Ağustostan itibaren uygulanacak. TBMM Baştabipliğinden, kadrolu, 4-C, 4-B ve geçici personel olmak üzere bütün personelin, bakmakla yükümlü oldukları eş ve çocukları da yararlanabilecek. TBMM Başkanvekilleri ile TBMM Genel Sekreterine koruma verilmesinden vazgeçildi. Ankara / aa
|
19.11.2008
|
|
|
YARSAV Başkanına yargıdan cevap |
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’nun, kendisine ve derneğe ait telefonların ve bilgisayar yazışmalarının, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği 3’er aylık yetkilerle dinlenip izlendiği iddiasıyla MİT, Emniyet ve Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) görevlileri hakkında yaptığı suç duyurusu üzerine başlattığı soruşturmayı tamamladı. Soruşturmada, şikayet edilen kurum yetkililerinin, talepleri üzerine de olsa verilen mahkeme kararlarını uyguladıkları ve mahkeme kararlarının uygulanmasının suç olarak nitelenemeyeceği değerlendirmesinde bulunularak, kamu görevlileri hakkında ‘’kovuşturmaya yer olmadığına’’ karar verildi. Ankara / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Meclis, çocuk haklarını yakından takip edecek |
TBMM’de, Çocuk Hakları İzleme Komitesi kuruldu. TBMM İletişim Daire Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, çocuk haklarının geliştirilmesi yönünde yaptığı çalışmaları kurumsal yapıya kavuşturarak daha etkin hale getirmeyi hedefleyen Meclis, bu amaçla siyasi parti gruplarını temsilen 8 milletvekilinin yer aldığı komiteyi oluşturdu. Komite, çocuk haklarıyla ilgili yasal düzenlemelerin uygulama sonuçlarını izleyecek ve eksikliklerin giderilmesi için tekliflerde bulunacak. Sivil toplum örgütleri ve kamu kurumlarının yanı sıra UNICEF gibi uluslar arası kuruluşların çalışmalarından da yararlanacak olan komite, çocuk haklarının geliştirilmesi için toplumsal duyarlılığın arttırılmasına katkıda bulunacak ve yol gösterici olacak. Komite, çocukların ilettiği ya da kamuoyu gündemine gelen konular üzerinde araştırma yaparak, tekliflerini raporla TBMM Başkanlığına sunacak. Ankara / aa
|
19.11.2008
|
|
|
Edirne’de 4 günde, 121 kaçak yakalandı |
Edİrne’de, son 4 günde, yasa dışı yollardan yurt dışına gitmeye çalışan yabancı uyruklu 121 kişi yakalandı. Jandarma ve sınır devriye ekiplerince, Edirne merkez, İpsala ve Meriç ilçelerinde yapılan kontrollerde, yasa dışı yollardan yurt dışına gitmeye çalışan Myanmar, Irak, Afganistan, Suriye, Somali, Eritre ve Filistin uyruklu toplam 121 kişi yakalandı. Yabancı uyruklular, sınır dışı edilmek üzere Edirne Emniyet Müdürlüğü Pasaport ve Yabancılar Şubesine götürüldüler. Edirne / aa
|
19.11.2008
|
|
|
|