Millî Saraylar Daire Başkanlığından alınan bilgiye göre, Bezmi Alem Valide Sultan Camisi ile Saltanat Kapısı arasında bulunan bahçede Sultan II. Abdülhamid’in emriyle 1890 tarihinde inşasına başlanan Dolmabahçe Saat Kulesi, 4 yılda tamamlandı.
Kulenin inşasına ilişkin bilgiler, Dolmabahçe Sarayı Arşivi’nde bulunan İdare-i Seniye Kaydına ait defterde, ‘’Kule’nin inşasına Padişah emriyle hicrî 1308/Milâdî 1890 senesinde Daire-i Celile-i Askeriye’ce başlandığı, 1 milyon 215 bin 150 kuruş sarf edilerek hicrî 1312-milâdî 1894 senesinde tamamlandığı, paranın Hazine-i Celile-i Maliye’den ödendiği’’ şeklinde yer alıyor.
MİMARÎ ÖZELLİKLERİ
Saat Kulesi’nin mimarı hakkında kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte bazı kaynaklarda Balyanlar’dan Sergis, Nikogos, Yanko ve Balyan efendilerin isimleri verilmekte.
Yapı malzemesi Bakırköy’den gelen tomruk atışı olan kulenin inşasında, Sultan Abdülaziz’in saltanatı sırasında Bayıldım Bahçesi’nin arka tarafındaki sırta yaptırılması düşünülen Aziziye Camisi’nin Abdülaziz’in tahttan indirilmesiyle yarım kalması üzerine camiden artan taşlar kullanıldı.
Dört katlı ve dört köşeli olarak inşa edilen kule yaklaşık 30-40 metre yüksekliğinde ve yukarıya doğru daralarak yükseliyor. Zeminden itibaren 94 basamaklı taş spiral merdivenlerle çıkılan kule, 12 metreye 12 metre ölçülerinde mermer bir platforma oturuyor.
Kare platforma 4 kenarda yer alan 6’şar basamaklı merdivenler ile çıkılıyor. Platformun köşelerinde, teknesi daire biçiminde olan iki katlı birer fıskiye yer alıyor.
Taban alanı sütunlarla birlikte 8,5 metreye 8,5 metre olan kulede, köşeler pahlanarak kare planın kesin hatları yumuşatılmıştı.
Zemin kat cephelerinin üçünde pencere, birinde kapı bulunan kulenin, kapı ve pencereleri yuvarlak silme kemerli, kemer sövelerinin içinde birer barometre yerleştirilmiş durumda.
Kulenin zemin katındaki kapı ve pencerelerin iki yanında mermerden birer kaide üzerine oturan çifte sütunlar yer alıyor. Yivli sütun gövdeleri 1 metre 35 santime kadar düz bırakılırken, zemin kat dışa taşkın, bezemeli yatay silmelerle son buluyor..
Kulenin 7,40 metreye 7,40 metre ölçüsündeki birinci katında süslemeler yoğun bir şekilde kullanıldı. Deniz tarafına bakan 2 panoda, II. Abdülhamid dönemi Osmanlı arması yer alıyor. Kulenin 6 metreye 5 metre olan 2. katı daha sade bir görünümde. Kulenin 3. katına geçiş köşeleri yuvarlatılmış parmaklıklı bir balkonla sağlanıyor. Kulenin 3. katı içeriden kat şeklinde bölünerek, saatlerin mekanizması ve çan yerleştirilmiş. Saçak silmesi ile sonuçlandırılan 3. katın üst kısmında dört cephede yer alan ‘’C’’ kıvrımlı kesik alınlıklarla tepeliğe geçiş sağlanmış. Kulede Fransız markası 4 saatten deniz tarafındaki ayrı, diğer 3 saat bir kuruluyor.
KULEDE YAPILAN ONARIM
VE DEĞİŞİKLİKLER
Kule, inşaatı tamamlandıktan kısa bir süre sonra 1898 yılında Padişah emriyle değişikliğe uğradı. Yine İrade-i Seniye Kayıt defterine göre, üst kısmında yer alan sütunlar kaldırılarak, yerine termometre konulması için Hazine-i Hassa’dan 22 bin 525 kuruş 26 para ödendi. Ancak bugüne kadar yapılan onarımlar sebebiyle termometrelerin yerleri tesbit edilemiyor. Saat Kulesi’nde 1978 ile 1979 arasında yapılan onarımda, yapı malzemesi olarak kısmen tabiî taş, kısmen imitasyon kullanıldı, beden duvarı, balkon, saçak, silme ve detaylar yenilendi. Ahşap pencere pervazları değiştirildi.
NEDEN SAAT KULELERİ
İstanbul başta olmak üzere 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun çeşitli merkezlerinde saat kuleleri inşa edildi. Halkın zamanını, özellikle namaz vakitlerini öğrenmeleri için yaptırılan saat kuleleri, meteorolojik olaylar hakkında bilgi edinmenin yanı sıra bazen de üzerlerindeki çanlar vasıtasıyla yangınları duyurmak için kullanıldı. Bu dönemde inşa edilen saat kulelerinin benzerlerine İtalya ve Fransa’da çan kuleleri şeklinde rastlanıyor.
Dolmabahçe Saat Kulesi, 19. yüzyıl san'at akımlarından eklektik üslûbun iyi örneklerinden biri olarak kabul ediliyor.
|