|
|
|
| |
Minyatür, ustasını kaybetti |
Önceki gün geçirdiği kalp krizi sonucu vefat eden ve dün ebedî âleme yolcu edilen minyatürün usta ismi Nusret Çolpan, minyatüre kendine has bir çizgi ve renk getirmişti.
Uluslararası alanda çeşitli ödüllere sahip olan Çolpan, ülkemizde de “Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü”ne lâyık görülmüştü.
NUSRET ÇOLPAN KİMDİR?
1952 yılında Bandırma’da doğan Nusret Çolpan, ilk ve ortaöğrenimini Bandırma’da tamamladı. Daha sonra İstanbul’da Zincirlikuyu Meslek Lisesini ve Yıldız Üniversitesi Mimarlık Fakültesini bitirdi. Bu yıllarda İstanbul Üniversitesi Tıp Tarihi Enstitüsü’nde Prof. Dr. A. Süheyl Ünver ve Azade Akar’dan Türk Süsleme Sanatları dersi aldı ve minyatür çalışmaya başladı.
Kendisini Kanuni devrinde yaşayan Matrakçı Nasuhî isimli san'atçı çok etkilemiştir. Mimarîde kazandığı disiplin ve görüşten de faydalanarak minyatüre kendine has bir çizgi ve renk getirmiştir. Ancak bunu minyatürün genel prensiplerine uyarak yapmıştır. Çalışmalarının hepsi özgün ve daha önce yapılmamış konulardır. San'atçı yurt içinde ve yurt dışında muhtelif sergiler açmış ve sergilere katılmıştır. 35 yıldır minyatür çalışan san'atçının yurt içinde ve yurt dışında değişik koleksiyonlarda yaklaşık 300 eseri bulunmaktadır.
|
|
02.06.2008
|
|
| |
Bakiler’e saygı |
SİVAS’TA Türkiye Yazarlar Birliği, Sivas Belediyesi ve Sultan Şehir Kültür ve Sanat Derneği işbirliğiyle düzenlenen ‘’Yaşayan Yazarlara Saygı’’ programında, yazar ve şair Yavuz Bülent Bakiler anlatıldı.
Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘’Yavuz Bülent Bakiler’le 72 Yıl’’ adlı programda konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı İsmet Yılmaz, Bakiler’in Sivas’ın yetiştirdiği önemli değerlerden olduğunu söyledi.
Yaşarken kıymet bilmenin kadirşinaslık ve vefa duygusunun bir göstergesi olduğunu ifade eden Yılmaz, ölünce unutulmak istenilmiyorsa, ya okumaya değer bir eser ya da yazılmaya değer işler yapılması gerektiğini belirtti.
Kültürsüz bir toplumu hafızasız insana benzeten Yılmaz, ‘’Eğer kültür yoksa insanın hafızası da yok demektir. Hafızası olmayan insana biz hasta muamelesi yapıyoruz. Tedaviye muhtaçtır’’ diye konuştu.
Yavuz Bülent Bakiler ise konuşmasında, memleketi Sivas’ta adına düzenlenen programın kendisini mutlu ettiğini söyledi. Mütevazi bir insan olduğunu, kimseye yukarıdan bakmadığını ifade eden Bakiler, kendi adına ilk toplantının 2002 yılında Azerbaycan’da yapıldığını ve kendisine ‘’Dünya Türklüğüne Hizmet Ödülü’’ verildiğini hatırlattı. Bakiler, Cumhuriyet Üniversitesi’ne de bu konuda sitem etti.
|
|
/ SİVAS
02.06.2008
|
|
| |
Tarihi kaleci yeniden canlanıyor |
Antalya'nın tarihi mekanı Kaleiçi’nde düzenleme çalışmalarında son aşama gelindi. Antalya’nın en önemli kültür mirası tarihi Kaleiçi’nde Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından sürdürülen düzenleme çalışmaları devam ediyor. Bir sokak dışında tüm sokaklardaki çalışmaların tamamlandığı Kaleiçi’nde içme suyu, yağmur ve atık su şebeke inşaatı tamamlandı.
İçme suyu için 11 bin 500 metre uzunluğunda hat çekilirken, 3 bin 500 metre yağmur suyu drenaj hattı döşendi. Telekom yetkilileri de iletişim hatlarını yerin altına aldı. Kaleiçindeki sokaklara yaklaşık 50 bin metrekare eskitilmiş mermerle eskitilmiş diyabez taşı döşendi. Sokaklara 600 adet aydınlatma direği monte edilirken, bazı sokaklarda gece aydınlatılması başlandı. Kaleiçi’nde 2007 yılının ekim ayında başlatılan düzenleme çalışmalarının yaklaşık 30 milyon YTL’ye mal olduğu öğrenildi. Kaleiçi’ndeki çalışmaların sona ermesiyle, turistlerin ilgisinin artması bekleniyor.
|
|
/ ANTALYA
02.06.2008
|
|
| |
Altın Koza 15 yaşında |
BU yıl festival, değişik Akdeniz ülkelerinden gelecek yabancı yönetmenleri ağırlayacak. İlk kez düzenlenen ‘Akdeniz Ülkeleri Uluslararası Kısa Film Yarışması’nın finaline kalan 37 film jüri önüne çıkacak
Dünya Sineması Seçkisi Bölümü’nde ödüllü 9 film, Akdeniz Ödüllü Filmler Seçkisi Bölümü’nde 5 film, Arap Ülkeleri Seçkisi Bölümü’nde 6 film farklı salonlarda gösterilecek.
Engelliler için film gösterimlerinin yanısıra “Okullar Sinemada, Sinema Okullarda” projesi ile 161 okulda yaklaşık 60 bin öğrencinin sinemayla buluşması hedefleniyor. Festival boyunca Cinebonus Sinemaları, Metropol Sinemaları, Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu, Merkez Park Açık Hava Sineması ve Adana Valiliği Kültür ve Sanat Merkezi olmak üzere toplam 9 salonda, 13 bölümde, yaklaşık 190 film gösterilecek. Festival kapsamında belgesel film gösterimleri de önemli bir yer tutuyor.
|
|
/ ADANA
02.06.2008
|
|
| |
“Divan”ın kadınları |
Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Serhan Alkan İspirli, 15 ve 19. yüzyıllar arasındaki kadın divan şairlerinin hayat hikâyeleri ile eserlerinden örnekleri ‘’Kadın Divan Şairleri ve Geleneğin Uzantısı’’ adlı kitapta topladı.
Yrd. Doç. Dr. İspirli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15 ile 19. yüzyıllar arasında divan şiiri türünde eser veren kadınları belirlemek için araştırma yaptığını, bu dönemde 46 kadın divan şairi bulunduğunu belirlediğini ifade etti.
Yrd. Doç. Dr. İspirli, şöyle konuştu: ‘’Kadın divan şairlerimiz tek tek incelendiğinde, hepsinin toplumun üst kesitlerinde yer alan aileler içinde yetiştiği, özel suretle öğrenim gördükleri tesbit edilecektir. Bunun başlıca sebeplerinden birisi, kızların sübyan mekteplerinden sonra öğrenim görebilmelerinin 1858-59 yıllarında açılan kız rüştiyesi ile mümkün olmasıdır. Ancak bu tarihe kadar çoğu kadın şairimiz edebiyat tarihindeki yerini çoktan almıştır. Kadın divan şairlerimiz her türlü baskı ve tehdide rağmen şiir yazmaktan geri kalmamışlardır.’’
|
|
/ ERZURUM
02.06.2008
|
|
| |
Şairler ödüle “doydu” |
Türkiye'nin il ve ilçelerinin özelliklerini, güzelliklerini şiirlerle aksettirmek için düzenlenen “11. Hikmet Okuyar Şiir Yarışması”nın ödül töreni; Şebinkarahisar’da ırmak sesinin şiir sesine, bülbül sesinin ezan sesine karıştığı mekânlarda şairlerle beraber gerçekleştirildi.
“İlimiz ve İlçeleri” konulu yarışmanın sunuculuğunu Kay Tv yapımcısı Öngün Yıldırım yaptı. Dağıtılan ödüller arasında, Türkiye Sevdası kitabı, tüplü Şebincevizi fidanı, Şebin cevizi, Çorum leblebisi, Kayseri pastırması, Vakfıkebir ekmeği, Şebindut pekmezi, Şebin fırın kurusu, Afyon kaymağı, Malatya kayısısı, Şebincevizli dut pestili, yazlık şapka, kalem, defter, şiir kitabı, gökboncuklu gümüş bilezik gibi ürünler vardı. Ödül alan aşık ve şairler muhtelif şiirlerini saz ve kaval eşliğinde seslendirdi. Ödül verenler şiir ağırlıklı şiir gibi konuşmalar yaptılar.
|
|
Kültür Sanat Servisi
02.06.2008
|
|
|
|
