Dünya

İsrail’den Carter’a boykot

ABD'nin eski başkanlarından Jimmy Carter, İsrail’e, “herkesle konuşması” tavsiyesinde bulundu. Barış amaçlı bölge ülkeleri gezisi çerçevesinde dün İsrail’e gelen Carter, Haaretz gazetesine verdiği demeçte, Hamas lideri Halid Meşal ile görüşme planları sebebiyle yöneltilen eleştirileri kabul etmezken, barışın ilgili her tarafla konuşulmaksızın gerçekleştirilemeyeceğini vurguladı.

İsrail’in, Gazze’de kaçırılan askeri Gilad Şalit’in serbest bırakılmasına yönelik çabalar ve Lübnan sınırında kaçırılan askerleri Eldad Regev ile Ehud Goldwasser’in durumlarını ortaya çıkarmak için bu görüşmeden yararlanacağını kaydeden Carter, Arap Birliği barış girişimiyle ilgili Meşal’in neyetini öğrenmek amacında olduğunu belirtti ve bu girişimin Hamas tarafından kabulünün olumlu bir adım olacağını söyledi. Filistin halkının büyük bir kesiminin gözardı edilmesinin barışın sağlanmasını imkânsız kılacağını ifade eden Carter, ABD Dışişleri Bakanlığından kimsenin Meşal ile görüşmesi hakkında kendisine bir telkinde bulunmadığını, onların da programının farkında olduklarını kaydetti.

Carter, İsrail’de Başbakan Ehud Olmert ve ana muhalefet lideri Binyamin Netanyahu’nun kendisiyle görüşmek istememeleriyle ilgili bir soru üzerine, hayal kırıklığını gizlemedi, ancak endişeye de kapılmadığını belirtti. “Hayatımdaki en önemli tek dış politika amacım, İsrail’e barış getirmek, İsrail’in komşularına barış ve adalet getirmek olmuştur. Başkanken bu konuda elimden geleni yaptım, sonrasında da yapıyorum" diyen Carter, Şam’a yapacağı ziyarete atıfta bulunularak, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın İsrail ile barış görüşmelerini yeniden başlatma niyetiyle ilgili bir soruya da şöyle karşılık verdi:

“Uzun dönemde, Suriye’nin görüşmeler sürecine alınması gerektiği konusunda bir kuşkum yok. Suriye Devlet Başkanını üniversite öğrenciliği günlerinden bu yana tanıyorum. ABD’nin kendisini düşman olduğu hissine kapılırsa, İran’a daha fazla tutunacaktır. Biz Kübalılarla konuşmuyoruz, İranlılarla konuşmuyoruz, birçoklarıyla konuşmuyoruz. Ama inanıyorum ki, bir barış yapılacaksa, ilgili her tarafın o anlaşmaya taraf olması, sürdürülecek görüşmelerde yer alması gerekir.”

/ KUDÜS

15.04.2008

Livni, Araplara İran’ı hedef gösterdi

Katar'ın başşehri Doha’ya dün gelen İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni, Ummanlı muadili Yusuf bin Allavi ile bir araya geldi. Tzipi Livni, demokrasi, kalkınma ve serbest ticaret konulu Doha Forumu’nda Umman Dışişleri Bakanı Yusuf bin Allavi ile görüştü.

İki Ülker arasında 2. İntifada’nın başladığı 2001 yılından bu yana görüşme yapılmıyordu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın onur konuğu olarak konuşma yaptığı Doha Forumu’na ilk kez İsrail’den üst düzey bir bakan katılıyor. Livni, Katar basınına yaptığı konuşmada Arapları İran karşısında ortak hareket etmeye çağırdı.

/ DOHA

15.04.2008

Demokrat adaylar dinî konuları tartıştı

ABD'de Kasım ayında yapılacak başkanlık seçiminin Demokrat Parti aday adayları Hillary Clinton ve Barack Obama, İnanç Forumunda Allah ve dini tartıştı. İki aday kürtaj hakkını destekledi.

Beyaz Saray’ın müstakbel adayları, seçim kampanyalarındaki hassas konulara atfedilen bir forumda, hayatlarında Tanrının varlığından ve ne kadar sıklıkla İncil okuduklarından bahsetti. Forumda Clinton ve Obama, inanç çatısı altında kürtaj, alkol ve din gibi tartışmalı konulara da girdi. Cumhuriyetçi aday John McCain’in katılmadığı Pennsylvania’da düzenlenen forumda, New York senatörü Clinton, hayat ihtimalinin gebelikle başladığını belirtti. Clinton, kürtajın meşru olmasını ve güvenli bir şekilde yapılmasını savundu.

/ GRANTHAM

15.04.2008

“İran ve ABD, 5 yıldır gizli görüşüyor”

The Independent gazetesi dünkü haberinde Amerika Birleşik Devletleri ve İran arasında, Tahran’ın nük-leer programına ilişkin olarak beş yıldır gizli görüşmeler yapıldığını bildiriyor.

Gazeteye bu açıklamayı, söz konusu görüşmelere katılan kişilerden biri olduğu belirtilen Amerikalı eski üst düzey diplomat Thomas Pickering yapmış. Eski Amerikalı diplomat, görüşmelerin perde arkasından yürütüldüğünü söylüyor. Thomas Pickering görüşmelere, ülkesinden kendisi gibi eski diplomatların ve uzmanların; İran’dansa, bazı akademisyenler ve politikacıların danışmanlarının katıldığını belirtiyor. Görüşmelerin ABD ve İran’da olmasa da çok sayıda yerde yapıldığını vurguluyor Pickering... Eski Amerikalı diplomat görüşmelerin muhtevası hakkında detaylı açıklama yapmaktan kaçınıyor. Ancak Thomas Pickering nükleer konuların öne çıktığını, Bush Yönetimi’nin de hiçbir zaman cesaretlerini kırmadığını gizlemiyor. Thomas Pickering, İran’ın, Birleşmiş Milletler’in uranyum zenginleştirmeyi askıya alma talebini reddetmesi sonrası, ülkesinin İran politikasının tıkandığı kanısında. Independent ise haberinde daha önce, oluşturulacak uluslar arası bir konsorsiyumun İran topraklarında uranyum zenginleştirmesini önerenler arasında, Pickering’in de olduğuna dikkat çekmiş.

/ LONDRA

15.04.2008

Şirin Abadi tehdit aldığını söyledi

İranlı Nobel Barış Ödülü sahibi, insan hakları avukatı Şirin Ebadi, son aylarda kendisine ve ailesine yönelik tehditlerin arttığını söyledi.

Ebadi (60), el yazısıyla yazılmış 3 tehdit mektubuyla birlikte İran polisine yazılı olarak başvurdu. İki çocuk annesi Ebadi, başvurusunda, “Bir süre önce hayatıma, güvenliğime ve aileme yönelik tehditler yoğunlaştı” dedi. Yalnızca insan hakları ihlâllerine uğrayan mağdurları savunduğunu belirten Ebadi, ölümünü isteyen kişilerin kendisine yönelik kişisel düşmanlıkları olmadığını, düşüncelerine ve inançlarına karşı olduklarını ifade etti. Şirin Ebadi, insan haklarını savunan çalışmaları sebebiyle 2003 yılında Nobel Barış Ödülünü kazanmıştı.

/ TAHRAN

15.04.2008

Kenya’da ‘ortak hükümet’ kuruldu

Kenya'da düzenlenen genel seçimin sonuçları konusunda itirazları olan Cumhurbaşkanı Mwai Kibaki ve rakibi Raila Odinga hafta sonu iktidar paylaşımı konusunda uzlaşmaya vardılar.

Hükümetin kurulması siyasî krizin çözümünü sağlıyor Uzlaşmanın, Aralık ayındaki tartışmalı seçimler ardından başlayan siyasî krizi çözümlemesi umuluyor. Ülkede seçim sonrası patlak veren şiddet olayları sonucu 1.500 kişi ölmüş, 600 bin kişi evlerini terk etmek zorunda kalmıştı. Amerika Birleşik Devletleri, anlaşmaya varılmasını memnuniyetle karşıladı. Dışişleri Bakanlığı, bunun ülkedeki siyasî krizin çözümü yolunda önemli bir ilk adım olduğunu kaydetti.

/ NAİROBİ

15.04.2008

Sırp şirket: Irak’a gizlice silâh satmadık’

Sırbistan'ın en büyük silâh şirketi Jugoimport-SDPR, Irak’la 833 milyon dolarlık gizli bir silâh anlaşması yaptığı haberini yalanladı.

Anlaşma, Sırp şirketinin Irak’a silâh satmasını öngörüyor Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Stevan Nikçeviç gizlice pazarlık yapmadıklarını, imzaladıkları anlaşmalardan bütün Iraklı yetkililerin haberdar olduğunu söyledi. Stevan Nikçeviç, henüz ihraç etmedikleri teçhizatın kaliteli olduğunu da sözlerine ekledi. Haberi yayımlayan Amerikan New York Times gazetesi, pazarlığın Irak Savunma ve Planlama bakanlarınca yapıldığını açıklamıştı. New York Times, Eylül ayında imzalanan anlaşmadan Amerikalı komutanların ve üst düzey Iraklı liderlerin haberi olmadığını öne sürmüştü. Gazete haberinde, Jugoimport-SDPR dışında bir şirketten teklif alınmadığını, yolsuzlukla mücadele önlemlerinin de gözardı edildiğini iddia etti. Yine gazeteye göre Amerikalı komutanlar da Irak’ın satın almasının gündemde olduğu askeri teçhizatın kalitesiz olduğunu söylemişlerdi.

/ BELGRAD

15.04.2008

Afganistan’da askerler İngiliz

Afganistan'da dün bir patlamada ölen NATO komutasındaki Uluslararası Güvenlik ve Destek Gücü (ISAF) bünyesinde görevli iki askerin İngiliz olduğu açıklandı.

ngiltere Savunma Bakanlığı, askerlerin Kraliyet Hava Kuvvetleri mensubu olduğunu ve Kandahar’da öldüklerini bildirdi. Askerlerin kimlikleri hakkında bilgi verilmeyen, ancak ailelerine haber verildiği belirtilen açıklamada, askerlerin bulunduğu aracın yola yerleştirilen bir patlayıcının hedefi olduğu ve saldırıda iki askerin de yaralandığı kaydedildi. İngiltere, Kanada, Hollanda ve ABD’nin Afganistan’ın güneyinde önemli sayıda askeri bulunuyor.

/ LONDRA

15.04.2008

Bütün haberler