|
|
|
| |
IMF'ye ve vergi sözü |
IMF’ye verilecek Niyet Mektubu çerçevesinde, “dış kaynaklı enerji maliyetleri ile emtia fiyatlarındaki artışın, büyüme ve enflasyon üzerindeki telâfisi için gerektiğinde önlemler alınabileceği,” “verginin tabana yayılmasını sağlayacak ve gelir idaresini daha da etkinleştirecek adımlar atılmaya devam edileceği” belirtiliyor.
Türkiye'nin Uluslararası Para Fonu’na (IMF) vereceği Niyet Mektubu çerçevesinde, yapısal reformların gerçekleştirileceği ve küresel gelişmeler de dikkate alındığında, güçlü bir kamu maliyesine yönelik tedbirlerin uygulanacağı ifade edildi. Dış kaynaklı enerji maliyetleri ile emtia fiyatlarındaki artışın, büyüme ve enflasyon üzerindeki telafisi için gerektiğinde önlemler alınabileceği belirtiliyor. Döviz rezerv yapısı ile bankaların mali bünyelerinin güçlü olduğu ifade ediliyor. Sosyal güvenlik yasa tasarısının yasalaştırılması, verginin tabana yayılmasını sağlayacak ve gelir idaresini daha da etkinleştirecek adımlar atılmaya devam edileceği, bu kapsamda Maliye Bakanlığı tarafından, Gelir İdaresi bünyesindeki büyük vergi mükellefleri diliminin güçlendirilmesine ve kayıt dışının önüne geçecek tedbirlerin alınmasına devam edileceği vurgulanıyor. Sosyal güvenlik ve diğer önemli yapısal reformların ardından, istihdamı artırıcı ve kayıtdışılığı azaltıcı reform çalışmalarının gündeme geleceği ve istihdamın destekleneceği ifade ediliyor. Bütçe disiplinine sadık kalırken, vergi toplama etkinliğinin de artırılacağı kaydediliyor.
Özelleştirmenin de programlandığı gibi sürdürüleceği belirtilirken, dış konjonktürde, özelleştirme gelirleriyle, doğrudan yabancı sermayedeki azalmanın, makro ekonomik hedefleri bozmasına izin verilmeyeceği belirtiliyor.
Niyet Mektubu çerçevesinde, sosyal güvenlik katkılarının toplanmasına ilişkin sistemin modernleştirilmesi, kamu personel rejiminin daha da rasyonel hale getirilmesi ile KİT’lerin mali ve idari yapısının güçlendirilmesine yönelik reform çabalarının da süreceği belirtiliyor.
Enerjide liberalleşmenin daha da güçlendirileceği belirtilirken, enerji KİT’lerinin mali dengelerinin sağlam bir yapıya kavuşturulmasının sektörde sağlıklı bir fiyatlama mekanizmasının oluşturulması ve serbestleşme ile özelleştirme çalışmalarının hızla tamamlanmasının, arz güvenliği ve hizmet kalitesi bakımından büyük önem taşıdığı ifade ediliyor. Kamu bankalarına ilişkin özelleştirme stratejisinin sürdürüleceği belirtilen mektupta, özelleştirme sürecinin programlandığı gibi götürüleceğinin altı çiziliyor. Ayrıca, yeni Türk Ticaret Kanunu ile AR-GE’ye yönelik yasal düzenlemeler ve yeni istihdam politikasının, işsizliği azaltırken, rekabeti ve verimliliği artıracağı ifade ediliyor. Mektupta, mali disiplin ve enflasyonla mücadele açısından, faiz dışı fazla hedefini garantiye almaya yönelik önlemlerin ve borç çevirme oranlarındaki istikrarın sürdürüleceği kaydediliyor.
|
|
/ ANKARA
10.04.2008
|
|
| |
Ankara-Sivas demiryolunda ihale Mayıs’ta |
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarının en büyük projelerinden birisi olan Ankara-Sivas Hızlı Tren Projesi’nin Yerköy-Sivas kesiminin ihalesi, 5 Mayıs 2008 tarihinde gerçekleştirilecek.
TCDD Genel Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, daha önce son teklif verme süresi 15 Nisan 2008 olarak belirlenen ihale, firmalardan gelen talepler doğrultusunda 20 gün ertelendi. Buna göre, ihalede teklifler, 5 Mayıs 2008 tarihinde TCDD Genel Müdürlüğünde alınacak.
TCDD Genel Müdürlüğü, ihaleye ilişkin süre uzatımını, şartname satın alan firmalara zeyilname ile bildirdi. İnternet sitesine de konulan zeyilnamede, katılımcı firmalarda aranan şartlarda herhangi bir değişiklik yapılmadı.
Ankara-Sivas Hızlı Tren Projesi’nin 288 kilometrelik Yerköy-Sivas kesimine ait demiryolu altyapı inşaatının yaklaşık 3 yılda tamamlanması öngörülüyor.
|
|
/ ANKARA
10.04.2008
|
|
| |
LG, Türkiye ofisini açtı |
Nisan ayında Türkiye’de kendi ofisini açan LG Electronics, beyaz eşya sektörüne de giriyor.
Türkiye pazarında 1984 yılından bu yana irtibat ofisi olarak hizmet veren ve Nisan ayı itibariyle Türkiye’de kendi ofisini açan LG Electronics, Ortadoğu ve Afrika CEO’su K.W Kim ile LG Electronics Türkiye Başkanı Christopher Kim katıldığı basın toplantısı ile LG Türkiye’nin tanıtımını yaptı. LG Dünya Kurumsal Ofisinin aldığı kararla, bu ay itibariyle ‘’LG Electronics Türkiye’’ olarak faaliyete başladıklarını ifade eden K.W Kim, LG Electronics’in Türkiye’de üç ana ürün dalı olan tüketici elektronik sistemleri, IT ve GSM’de faaliyet gösterdiğini kaydetti. LG’nin Türkiye’deki ürün grubuna yeni bir kategori olarak beyaz eşyayı eklediklerini vurgulayan Kim, “Çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, buzdolabı ve fırının pazar potansiyeli 2008’de yaklaşık 3 milyar dolarlık bir büyüklüğe erişecektir. Pazarın lüks segmentinin 2008’de yüzde 20 büyümesi bekleniyor. Bu alandaki hedefimiz ise önümüzdeki yıllarda varlığımızı kuvvetlendirmektir” diye konuştu. Kim, bu yıl Türkiye’de bazı noktalarda LG markası altında ilk “LG Marka Mağazaları/LG Brand Shops” açacaklarını da kaydetti.
|
|
Ümit Kızıltepe
/ İSTANBUL
10.04.2008
|
|
| |
Çiftçi kuraklık endişesi yaşıyor |
Ziraat Mühendisleri Odası Şanlıurfa Şube Başkanı Abdullah Melik, kış aylarında bölgeye düşen yağış miktarının önceki yıllara oranla yüzde 10 gerilediğini, nem düzeyi bakımından doyuma ulaşamayan toprakta yetiştirilen serin iklim tahıllarının veriminde yüzde 30’luk kaybın meydana gelebileceğini bildirdi.
Melik, yaptığı açıklamada, küresel ısınmadan en çok etkilenen bölgelerin başında Güneydoğu Anadolu Bölgesinin geldiğini söyledi.
Konya’dan sonra Türkiye’nin en geniş tahıl üretim alanlarından biri olan Şanlıurfa’ya, kış aylarında yeterli oranda yağış düşmediğini aktaran Melik, serin iklim tahıllarının olgunlaşabilmesi için yıllık yağış ortalamasının 450 milimetrenin altında olmaması gerektiğini kaydetti.
Şanlıurfa ve çevresinde bu yıl yıllık yağış miktarının 450 milimetreyi bulmadığını aktaran Melik, bunun sonucu olarak tahıl ürünlerinin çimlenme dönemlerinde bazı olumsuzlukların ortaya çıktığını ifade etti.
KURAKLIK DOĞAL AFET
Abdullah Melik, geçen yılki kuraklığın Türkiye’ye maliyetinin 5 milyar YTL civarında olduğunu belirterek, ‘’Ülkemizde kuraklık doğal afet kapsamına alınmalı’’ dedi. Bölgede kısmen kuraklık riski yaşandığını aktaran Melik, bir çok çiftçinin hububat ekimi yaptıkları tarım arazilerini yeniden sürdüğünü dile getirdi.
|
|
/ ŞANLIURFA
10.04.2008
|
|
|
|
