Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 07 Mart 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kültür-Sanat

 

Metro ‘Ara’sı sergi

İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile Büyükşehir Belediyesinin ortaklaşa düzenlediği ve Ara Güler’in 130 fotoğrafından oluşan “İstanbul’da Alın Teri” adlı serginin açılışında konuşan Güler, bir fotoğraf makinesi ve gözleri olduğunu ifade ederek, “1950’lerden beri ve hatta daha öncesinden itibaren hep sizin için etrafa baktım, şimdi bu baktığım ve çektiğim şeylerin sergisini burada göreceksiniz” dedi.

Hayatında ilk kez bir metroda sergi açtığını belirten Güler, “Bütün mevzu şu ki benim bu görüşlerim seneler sonra sizlere ulaşıyor ve bunun için de çok mutluyum” diye konuştu.

Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da sergideki fotoğrafların, Ara Güler’in yarım asrı aşkın san’at serüveni içinde İstanbul’a bakışını yansıttığını söyledi. İstanbul’un birçok san’atçıya ilham kaynağı olduğunu belirten Topbaş, “Her alanda İstanbul, adeta kendisine dokunanı ve bakanı farklı bir noktaya taşımıştır. Ara Güler de bir fotoğraf san’atçısı olarak gerçekten değişik enstantaneleri günümüze taşımış” dedi.

“İSTANBUL, İLHAM KAYNAĞI”

Topbaş, İstanbul 2010 Kültür Başkenti sürecinde bütün alanları sanatsal aktivite alanı haline getireceklerini belirtti.

İstanbul’un insanlara ilham kaynağı olduğunu, bunun için de bu şehirde yaşayan herkesin bir hobisi olması gerektiğini kaydeden Topbaş, “Bu şehirde yaşayan insan, bu güzellikleri gördüğü halde uzak kalamaz, mutlaka etkilenmesi ve kendi üzerindeki yansımasını eserlerine yansıtması lâzım” dedi.

Topbaş, “İstanbul ve İstanbul’un bu objeleri olmasaydı, herhalde Ara Güler kendini fotoğrafa yönlendirmezdi. Bunun da kendisi için önemli bir nokta olduğunu ifade etmek istiyorum. Ara Güler’in, İstanbul’un gözü olduğuna inanıyorum” diye konuştu.

Kadir Topbaş, 1960’lı yılların başında kendisinde de bir fotoğraf sevgisi başladığını ama devam ettiremediğini anlatarak, yeni bir fotoğraf makinesi aldığını, Ara Güler ile fotoğraf çekmeye başlayacağını ve bir fotoğraf sergisi açmayı düşündüğünü söyledi.

“KAÇIRDIĞIMIZ DETAYLARI GÖSTERİYORLAR”

İTO Başkanı Murat Yalçıntaş da hız ve teknolojinin egemen olduğu bu çağda fotoğrafın bu karmaşaya meydan okuduğunu belirterek, “Fotoğraf, hayattan bu önemli anları çalıyor ve çaldıktan sonra da bize hediye ediyor. Fotoğraf san’atçıları, bizlere hayatın kaçırdığımız detaylarını gösteriyorlar. İşte Sayın Ara Güler de böylesine bir san’atçı” dedi.

Ara Güler’i, “Bu toprakların görsel tarihini yazmış bir insan” olarak tanımlayan Yalçıntaş, Ahmet Mithat Efendi’nin “Kıymetinin kıymetini bilmeyen milletlerin kıymeti bilinmez” sözünü yerine getirmeyi ilke edindiklerini söyledi.

İstanbul Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı da İTO’nun, İstanbul’un 2010 Kültür Başkentliği sürecinde danışma ve yönetim kurulları içinde yer aldığını hatırlatarak, bunun için İTO’nun kültür ve san’at faaliyetlerinin arttığını belirtti.

Taşbaşı, “2010 yılına doğru giderken bu tür sergileri İstanbul’un sokaklarında görmeye başlayacaksınız” dedi.

Konuşmaların ardından sergiyi açan Ara Güler, Topbaş, Yalçıntaş ve Taşbaşı sergiyi gezdi.

METRODA SERGİ Mİ OLUR?

Açılıştan önce gazetecilerin sorularını cevaplandıran Ara Güler, “Ben yaşayan adamın fotoğrafını çekerim. Manzara çekmem, manzara fotoğraf değildir. Manzara, bir şeyin yeniden kaydıdır. Yenilik değildir. Bir insanın bir anının yakalanması o zaman değer taşır benim için. Ben insanlı yaşayan fotoğraf çeken adamım. Boşluk beni ilgilendirmiyor” diye konuştu. “Serginin metroda açılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu Güler, “Açılmış artık ne yapacaksınız, toplayalım mı? Sergi, sergi salonunda açılır” diye cevaplandırdı. Güler, “Metroda açılması, eserlerin daha çok kişi tarafından görülmesi açısından önemli değil mi?” sorusuna da “Daha çok insanın görmesi benim için mühim bir şey değildir. Buradan insanlar işine gücüne gidiyor, benim yaptığım hiçbir şeyi de anlamıyor” cevabını verdi. Sergi, 6 Nisana kadar açık kalacak.

07.03.2008


 

Şam Hutbesi önemini hâlâ koruyor

Bursa Yeni Asya Gençlik Derneğinde bir seminer veren gazetemiz yazarlarından Rifat Okyay, Bediüzzaman Said Nursî’nin doğu illeri seyahati, Şam-ı Şerif ziyareti ve Şam Emevî Camii’nde irad ettiği meşhur hutbeyi anlattı.

Rifat Okyay seminerde, “Müslümanlara, alem-i İslâmiyete ve insanlık âlemine verilmiş sosyal, siyasal, imanî ve ahlâkî ve muazzam ders olan Bediüzzaman Said Nursî’nin Şam Emevî Camii’nde okunan hutbe; aradan 96 yıl geçmesine rağmen Müslamanların dertlerini, problemlerini izah eden ve bunların ilâçlarını, çarelerini vaz eden, anlatan bir hutbedir. Bu hutbe siz gençler ve Müslümanlar için elbetteki ders alınacak ve daima okuncak, taze tutulacak, uyulacak bir prensipler ve düsturlar manzumesidir. Bu eserin kıymetini iyi bilelim…” dedi.

Yasin BİÇER

07.03.2008


 

Duâ, başarının anahtarıdır

Sosyal Etüdler Derneği (SETÜD) tarafından organize edilen “İstemenin Esrarı” isimli konferansta konuşan Dr. Muhammed Bozdağ, duânın istemeye olan etkisinden bahsederek, “bir şeyi isterken bizim yapmamız gereken, onu Allah’tan dilemektir. Allah herkese, her duâya cevap vermektedir” dedi.

Duânın istemeye etkisinden bahseden Bozdağ, “Kur’ân-ı Kerim’de buyruluyor ki; “Duânız olmasa Allah katında ne ehemmiyetiniz var.” Yani Allah’ın huzurunda bütün değerimiz duâmızla ilgilidir. Eğer ki bir insanın duâsı ve yakarışı olmazsa bu dünyada hiçbir kıymeti olmamaktadır. Allah katındaki değerimizi bizler düşürürsek, Allah da istediğimizi neden, ne sebeple bize versin ki?” diye konuştu.

Cemil YÜZER

07.03.2008


 

Sorularla Ermeni meselesi

Ermeni Meselesi, neredeyse bir buçuk asır önce kucağımızda bulduğumuz, bugüne kadar da taşımak zorunda olduğumuz bir mesele. Muhataplarının dışında pişirilen ve geliştirilen bu sorun, bin yıldır birbirine el kaldırmamış iki milleti bıçak sırtı gibi ikiye ayırıp, sönmeyen bir kin ve düşmanlık ateşini yakıyor.

Osmanlı Araştırmaları Vakfı tarafından yayınlanan, Prof. Dr. Ahmed Akgündüz, Doç. Dr. Said Öztürk ve Dr. Recep Kara imzalarını taşıyan “Sorularla Ermeni Meselesi” kitabı konuyla ilgili tartışmaları soru-cevap teknliğiyle ele alıyor.

Kitapta cevaplandırılan sorulardan bazıları şunlar:

Biz bu kitabı soru ve cevap tarzında hazırladık ve konuyla ilgili 181 soruya cevap verdik. Bazı sorular şöyledir;

Ermeniler kimdir ve asıl Ermenistan nerededir?

Fatih Sultan Mehmed Ermenilere ilişkin nasıl bir politika takip etti?

İslâm Hukukunda Gayr-i Müslimlere ve özellikle Ermenilere verilen hak ve hürriyetler nelerdir?

Osmanlı yönetim kademelerinde Gayr-i Müslimleri dışlayan bir anlayış var mıydı?

Ermeni Meselesini hazırlayan sebepler nelerdir?

Soykırım veya bunun Batı dillerindeki karşılığı olan Genocide veya Holocaust terimlerini uluslararası hukuk açısından açıklar mısınız?

Tehcirle ilgili suç işleyenlerin yargılanması hakkında bilgi verir misiniz?

Doğu Anadolu’da Ermeniler hangi bölgelerde Türklere ve diğer Müslüman milletlere mezalim yapmışlardır ve bu mezalim sonucu ölen Müslümanların sayısı ne kadardır?

Bilgi için: 0212 513 40 33

07.03.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri