|
|
|
Fiyatlara kuraklık zammı |
Konya Ticaret Odası'nın yaptığı araştırmaya göre, kuraklık gerekçe gösterilerek ülkede fazla tüketilen çok sayıda ürüne zam yapıldı. Son bir yılda bulgur fiyatları yüzde 112, buğday unu yüzde 43, kuru fasulye yüzde 30, makarna yüzde 41 oranında arttı. Artış sütte yüzde 33, ayçiçek yağında ise yüzde 46, olarak gerçekleşti.
Alınan bilgiye göre, 2007'de kuraklığın etkili olduğu Türkiye'de birçok tarım ürününde rekolte düşüklüğü yaşandı. Üretilen ürünün iç tüketime yetecek düzeyde olmasına karşın birçok üretici, kuraklığı gerekçe göstererek ülkede fazla tüketilen çok sayıda ürüne zam yaptı. Konya Ticaret Odası'nın yaptığı araştırmada, tüketici fiyatlarındaki son bir yıllık değişim yüzde 10,32 olsa da bazı ürünlerdeki artışlar dikkat çekti. Özellikle kış yiyecekleri olarak tüketilen bulgurun fiyatı son bir yılda yüzde 112 oranında artarken, makarna fiyatları yüzde 41, buğday unu yüzde 43, kuru fasulye yüzde 30, kırmızı mercimek yüzde 24, yeşil mercimek yüzde 29 oranında yükseldi. Araştırmada, süt fiyatlarının yüzde 33, süzme yoğurdun yüzde 43, yufkanın yüzde 36, beyaz peynirin yüzde 38, kaşarın yüzde 15, hazır çorbanın yüzde 43, kuru bamyanın yüzde 44, domates salçasının ise yüzde 39 oranında artış gösterdiği belirlendi. Bisküvi fiyatlarında bile yüzde 20'lik artış oldu.
Tüketiciler Birliği Genel Başkan Yardımcısı Kemal Özer, ülkede kuraklık haberini okuyan üretici ve esnafın paniğe kapıldığını belirterek, '"Sanki kıtlık geliyormuş gibi zam üstüne zam yaptılar. Ardından da bu tablo ortaya çıktı. Ürünlere dikkat edin. Dar gelirlinin karnını doyurmak için kış aylarında sofrasından eksik etmediği bulgur, makarna, fasulye, mercimek fiyatlarındaki yükseliş yine yoksulu etkileyecek'' dedi.
"TÜİK'İN ENFLASYON
RAKAMLARI İNANDIRICI DEĞİL"
Özer, bu şekilde artışlar olurken TÜİK'in enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, şunları kaydetti: ''Biz birlik olarak TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarına inanmıyoruz. Neden? Çünkü her ayın 3'ünde apar topar rakamları açıklıyorlar. 3 günde piyasa araştırmasını nasıl yapıyorsun? TÜİK, enflasyonu nasıl hesapladığını wep sitesinde açıklamalıdır. Buna göre herkes aynı şekilde enflasyonu kendi hesaplamalıdır. Ayrıca ürünün tüketildiği mevsimine göre çarpanı olmalıdır. Ramazan ayında ve öncesinde inanılmaz artışlar oluyor ama TÜİK enflasyonun düştüğünü açıklıyor. Buna inanmak mümkün değil.''
"KDV İNDİRİMİ YANSIMADI"
KDV'den dolayı fiyatların arttığını da belirten Özer, ''KDV indirimine gidildi ancak kimsenin indirim yaptığı yok. Zam olarak karşımıza çıkacak. TÜİK ise buna rağmen enflasyon düştü diye açıklayacak. Zam yapanlar kadar, bu zamları gerçek anlamda enflasyona yansıtmayanlar da suçludur. Çünkü ülkedeki birçok kişinin maaş artışı enflasyona göre yapılmaktadır'' dedi.
|
/ KONYA
14.01.2008
|
|
|
Reel sektörün sıkıntısı: Cari açık |
TOBB Ticaret ve Sanayi Odaları Konseyi Toplantısı Ortak Bildirisinde, ekonomide iki temel kırılganlık kaynağı olan kamu bütçe açığı ve cari açığın, reel sektörün üzerindeki yükleri artırdığı belirtildi.
TOBB'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yönetim kurulu üyeleri, Konsey Başkanı Nafi Güral ve konsey üyelerinin katılımıyla önceki gün gerçekleştirilen TOBB Ticaret ve Sanayi Odaları Konseyi Toplantısında 2007 yılının değerlendirilmesi yapıldı. Toplantının ortak bildirisinde, ekonomide iki temel kırılganlık kaynağı olan kamu bütçe açığı ve cari açığın, reel sektörün üzerindeki yükleri artırdığı, 2007 yılında kamu bütçe açığındaki artışın, faiz oranlarının yüksek seviyelerde kalmasına yol açtığı ve reel sektörün finansman maliyetlerini artırdığı kaydedildi. Yüksek faiz oranının aynı zamanda yurt dışı fonların ülkeye girişini artırdığına işaret edilen bildiride, bu fonların kazandıkları yüksek faiz getirilerinin yeniden yurt dışına transfer edilmesinin cari açık sorununu daha da artırdığı ifade edildi. Dış ticaret açığının rekor seviyelere ulaşmış olmasının, reel sektörün rekabet gücündeki kaybın açık göstergesi olduğu belirtilen bildiride, TSE denetimi gibi ithalat üzerindeki her türlü denetimin kaldırılırken, ihracat yapan sektörlerin üzerindeki idari ve mali yüklerin aynen korunmasının haksız rekabete yol açtığı vurgulandı. Bildiride "KOBİ'lerin büyümesi için finansmana ihtiyaç duyulan bu ortamda KOBİ destek kredilerinden kısıntı yapılmamalıdır. Yüksek istihdam maliyetlerinin azaltılmasının ilk şartı olan sosyal güvenlik reformu bir an önce hayata geçirilmelidir. Elektrik fiyatlarının karşılaştırılması AB ülkeleri ile değil küresel piyasalardaki asıl rakibimiz konumundaki çevre ülkeleri ve Uzak Doğu ülkeleri ile yapılmalıdır" denildi.
|
/ ANKARA
14.01.2008
|
|
|
Yoksulun enflasyonu yüzde 10,19 |
DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası tarafından yapılan araştırmada, en yoksul yüzde 20'lik kesim için yıllık enflasyonun yüzde 10,19 düzeyinde gerçekleştiği belirtildi.
Birleşik Metal-İş Araştırma Dairesi, "Türkiye İstatistik Kurumu Tüketici Fiyat Endeksi, Madde Fiyatları ve 2003 yılı Hane Halkı Tüketim Anketi sonuçları üzerinden yapıldığı" bildirilen araştırmayla, Aralık ayı için gelir ve harcama gruplarına göre enflasyon oranları ile Temel Harcama Endeksini hesapladı. Araştırmada, yıllık enflasyonun Türkiye ortalaması için yüzde 8,40 olarak açıklandığı hatırlatılarak, buna karşın en yoksul yüzde 20'lik kesim için enflasyonun yüzde 10,19 düzeyinde gerçekleştiği kaydedildi. Araştırmada, bu oranın, en zengin yüzde 20'lik kesim için yüzde 8,08'lik enflasyonu geride bıraktığına dikkat çekildi. Kira, ekmek ve toplu taşıma fiyatları üzerinden, harcama kalıbı ağırlıkları da dikkate alınarak hazırlanan Temel Harcama Endeksi'nin ise yıllık yüzde 15,97 oranında arttığı belirtilen araştırmada, "Kiralardaki yıllık artış yüzde 17,76, ekmekteki artış yüzde 18,91 toplu taşıma ulaşımında yüzde 3,43 oldu. Meyvede yüzde 34'lük fiyat artışı ortalama olarak enflasyonun yaklaşık 4 katı düzeyinde gerçekleşirken, süt ve süt ürünlerinde artış oranı yüzde 31 oldu" tespitine yer verildi.
Çeşitli kriterlere göre asgari ücretin geçen yılki "reel kaybın" da hesaplandığı araştırmada, asgari ücrette, Temel Harcama Endeksi karşısında yüzde 6,74, TÜFE'ye göre yüzde 0,56 oranında kayıp olduğu belirlendi.
|
/ ANKARA
14.01.2008
|
|
|
"İşe bir saat geç gitme" eylemine destek |
Türkiye Kamu-Sen'in, sosyal güvenlik reformuna karşı yarın gerçekleştireceği "bir saatlik işe geç gitme" eylemi, sağlık kuruluşlarında da uygulanacak.
Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, yaptığı açıklamada, Türkiye Kamu-Sen'in aldığı karar gereği, konfederasyona bağlı tüm sendikalar tarafından 15 Ocak Salı günü "işe bir saat geç gitme" eylemi uygulanacağını bildirdi. Eylemin sağlık kuruluşlarında da gerçekleştirileceğini ifade eden Kahveci, şunları kaydetti:
"Üyemiz olan 90 bin sağlık çalışanı da 'uyarı' niteliğindeki eylem nedeniyle mesailerine bir saat geç başlayacak. Eylemin başladığı sırada görev başında olanlar da iş yavaşlatacak. Bu süre içinde de üyelerimiz tarafından basın açıklaması yapılacak. Hastanelerde sadece yatan ve acil hastalara bakılacak, diğerlerinin muayene, tetkik ve tedavileri yapılmayacak. Bu nedenle vatandaşlarımız mağdur olmamak için sağlık kuruluşlarına mesai başladıktan bir saat sonra gitsin."
|
/ ANKARA
14.01.2008
|
|
|
'Ayakkabı fiyatları dört yıldır değişmedi' |
Ayakkabı Dünyası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akbacakoğlu,"4 yıldır ayakkabı fiyatları değişmedi. Türk tüketicisi bu sayede kaliteyi uygun fiyata alabilme şansına sahip oldu'' dedi.
Ayakkabı Dünyası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akbacakoğlu, Türkiye'de kişi başına düşen yıllık ayakkabı tüketiminin, ortalama 2 ile 3 çift arasında olduğunu, Avrupa'da ise bu sayının 7 ile 9 çift arasında değiştiğini bildirdi. Türkiye'de kişi başı millî gelirin düşük olmasının tüketimi etkile-diğini belirten Akbacakoğlu, "4 yıldır ayakkabı fiyatları değişmedi. Türk tüketicisi bu sayede kaliteyi uygun fiyata alabilme şansına sahip oldu'' dedi.
|
/ ANKARA
14.01.2008
|
|
|
|