|
|
|
| |
Bir İsrailliye 63 Filistinli |
Filistin Başbakanı İsmail Haniye’nin siyasî Danışmanı Dr. Ahmed Yusuf, Gazze Şeridinden İsrail'e son dönemde atılan roketlerin sadece bir İsraillinin ölümüne yol açtığını, buna karşılık son bir haftadaki İsrail füze saldırılarında 63 Filistinlinin öldüğünü kaydetti.
Filistin Başbakanı İsmail Haniye’nin siyasi Danışmanı Dr. Ahmed Yusuf, Gazze Şeridi’nden İsrail tarafına atılan, ev yapımı Kassam roketleri için “havai fişek” benzetmesi yaptı.
Dr. Yusuf, İsrail’in Kanal 2 Televizyonuna verdiği demeçti, bu roketlerin herhangi bir hasara yol açmadığını, İsrail tarafına zarar vermediğini söyledi. Dr. Ahmed Yusuf, Gazze Şeridi’nden son dönemde atılan roketlerin sadece bir İsraillinin ölümüne yol açtığı, buna karşılık sadece son bir haftadaki İsrail füze saldırılarında 63 Filistinlinin öldüğünü kaydetti.
İsrail’in bu roket saldırılarını, Filistinlileri öldürmek için bahane olarak kullandığını da öne süren Dr. Yusuf, “Bir sopa kılıçla mukayese edilebilir mi? Bunlar daha çok havai fişekler gibi. Öldürmüyorlar” dedi ve roketleri, Gazze Şeridi’nde işgal altındaki Filistinlilerin “dünyaya bir mesajı” olarak değerlendirdi.
Dr. Yusuf, Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın da son basın toplantısında roketler için sarf ettiği “bir yararı yok” sözlerini hatırlattı.
SÖZLERİNİ “ÇARPITTILAR” DİYE YALANLADI
Kanal 2 televizyonundaki söyleşisinin Filistin’e yansıması üzerine, Dr. Ahmed Yusuf, yerel ajansları arayarak, İsrail televizyonundaki açıklamalarının çarpıtıldığını söyledi.
Dr. Yusuf, “söylediklerim çerçevesinden saptırılmış. Yayınladıkları, söylediklerimin bütününün içinden çıkarılmış ufak bir bölüm” dedi.
Dr. Yusuf, Filistin roketlerinin etkisinin, İsrail medyasının göstermeye çalıştığıyla aynı olmadığını söylediğini belirtti.
Dr. Ahmed Yusuf, İsrail’in, katliam ve saldırılarını mazur göstermek için, (İsrail) halkının roket saldırılarıyla karşı karşıya kaldığını belirterek, başarılı bir “kurban” rolü oynadığını vurguladı.
Televizyonda, Filistin halkının İsrail saldırganlığına karşı mümkün olan her şekliyle misilleme hakkının bulunduğunu söylediğini de dile getirdi.
İsrail’in halen komada bulunan eski Başbakanı Ariel Şaron’un başdanışmanı Dov Weissglas’ın da daha önce Gazze’den atılan roketler için “uçan nesneler” benzetmesi yapmış, ancak bunların korku ve panik nedeni olduğunu söylemişti.
|
|
/ KUDÜS
27.05.2007
|
|
| |
Çekilmek yerine, asker azaltmak |
ABD’de Başkan George Bush yönetiminin, Irak’taki muharip asker sayısını gelecek yıl önemli sayıda azaltmak için “fikirler” geliştirdiği belirtildi.
The New York Times gazetesinin, Irak konusundaki görüşmelere katılan üst düzey yetkililere dayanarak verdiği haberde, Irak’taki asker sayısının başkanlık seçimi kampanyalarının yapılacağı gelecek yılın ortasına kadar 100 bin civarına çekilmesinin düşünüldüğü kaydedildi.
Yetkililerin, Başkan Bush’un Ocak ayında açıkladığı, “Irak’ın Bağdat ve Anbar vilayetlerinde denetimi yeniden sağlama” misyonundan vazgeçerek Iraklı askerlerin eğitimine ağırlık verme ve başkent Bağdat’taki direnişçilerle savaşan askerleri çekme düşüncesini değerlendirdiği bildirildi.
Haberde, görüşlerden birinin, mevcut 20 tugayın, gelecek ilkbahardan gelecek yılın sonuna kadar 10’a düşürülmesi olduğu belirtildi. Yetkililer, bu konudaki müzakerelerin gelecek aylar boyunca yeni fikirlerle gelişmesini beklediklerini ifade etti.
Gazete, bu görüşmelere Irak’taki Amerikalı komutanlar General David Petraus ve Korgeneral Raymond Odierno’nun dahil olmadığını yazdı.
Haberde, diğer komutanlarla birlikte bu generallerin, Bush’un görev süresinin dolacağı Ocak 2009’a kadar çekilme konusunu hızlandırma taraftarı olmadığı da hatırlatıldı.
Irak’ta 145 bin dolayında Amerikan askeri bulunuyor.
|
|
/ NEW YORK
27.05.2007
|
|
| |
‘İslâm ve terör’ bağlantısı kapitalizmin iftirası |
Temel felsefesi tüketim olan kapitalist sistemin, yeni pazarlar bulmak için yeni düşmanlara da ihtiyacı olduğunu, bunun için de İslamı terörle özdeşleştirerek bu dini dolaylı yollardan düşman ilân ettiği ifade ediliyor.
Mısır’ın İskenderiye kentinde üç gün süren İslâm: Gelenek ve Etikler başlıklı konferansta dünyanın dört bir yanından gelen akademisyenler diyalog, hoşgörü, İslam’ın teröre bakışı gibi konuları masaya yatırdı. Rusya Bilimler Akademisi’ne Bağlı Şarkiyat Enstitüsü, Türkiye’den Diyalog Avrasya ve Avusturya merkezli Kültür Yoluyla Barış gibi uluslar arası organizasyonların düzenlediği konferansa Rusya, Avrupa, Hindistan, Türkiye ve Mısır’dan çok sayıda uzman katıldı. CİHAN’a konuşan uzmanlar, İslam ve terör kelimelerini bir arada anan çevrelerin iyi niyetli olamayacaklarının altını çiziyor.
Rusya Şarkiyat Enstitüsü Başkanı Rostislav Rybakov, bir barış dini olan İslâmı terörle bir araya getirmenin aptallık olduğunu ifade ediyor. İslâmın şiddeti hiçbir zaman tavsiye etmediğini vurgulayan Rybakov, aslında bir dini terörle anmanın çok büyük bir hata olduğunu ifade ediyor. İslam dünyasının şu anda büyük bir sıçrama yapmak üzere olduğunu ifade eden Rybakov şunları söylüyor: “Gelecek on yıllarda bu dünyanın sözü geçecek ve bu dünya çok daha büyük roller üstlenecektir. Bazı ülkeler ya da bazı ülkelerdeki güçler bunun farkında olarak İslam dünyasının önünü, terörle birlikte anarak kesmeye çalışıyor. Bu konuyu irdeledikçe, ABD ya da Avrupa’da bazı güçlerin bunun peşinde olduğu açıkça ortaya çıkacaktır.”
Avusturya’dan konferansa katılan Kültür Yoluyla Barış Uluslararası Derneği Başkanı Wilhelm Augustat ise İslam ve terörü bir arada anmanın kesinlikle bir takım siyasi ve ekonomik çıkarların sonucu olduğunu vurguluyor.
|
|
/ İSKENDERİYE
27.05.2007
|
|
| |
Hizbullah’ı korkutan Amerikan ikmali |
Lübnan ordusunun, Filistin mülteci kampındaki kökten dinci militanlarla mücadelesine destek çerçevesinde askerî yardım taşıyan 3 Amerikan nakliye uçağı Beyrut’a ulaştı. Havaalanı görevlileri, uçakların Kuveyt’ten geldiğini belirtti.
Lübnan’a önceki günden bu yana 4 Amerikan Hava Gücü, 2 Birleşik Arap Emirlikleri ve 2 de Ürdün’den yardım uçağı ulaştı. Hizbullah’ın ise Fethülislam bahanesiyle ABD’nin Lübnan’a ilgisinin artmasından çekindiği bildirildi. Bu arada, zaman zaman silah sesleri duyulsa da dördüncü gününe giren ateşkesten faydalanan birkaç düzine Filistinlinin daha çatışmaların çıktığı Nehr El Bared mülteci kampını terk ettiği kaydedildi.
Lübnan’da güvenlik güçlerinin yoğun kuşatması altında bulunan Filistin mülteci kampı Nahr el Barid’deki 40 kişi keskin nişancı ateşine rağmen kamptan kaçmayı başardı. Lübnan ordusunun topçu ateşi sebebiyle büyük tahribatın yaşandığı kamptan kaçan grubun çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu ifade edildi. Kamptan kaçmayı başaran 50 yaşındaki Kasım Rabih, kuşatma altındaki militanlara yönelik keskin nişancı ateşinin kamptan toplu bir şekilde çıkışı engellediğini belirtti. Rabih, “Kadın ve çocukları önümüze yerleştirdik. Böylece (Fetih El İslam militanları) bize ateş açmadı. Başlangıçta, içeride kalmaya karar vermiştik. Çatışmaların birkaç gün içinde sona ereceğini düşünüyorduk. Fakat hâlâ devam ediyor. Önceki gece de yoğun topçu ateşine maruz kaldık. Bu yüzden kamptan çıkmaya karar verdik” dedi.
|
|
/ TRABLUS
27.05.2007
|
|
| |
ABD, görüşmeye az kala İran’ı suçladı |
Irak’ın başkenti Bağdat’taki Sadr semtine operasyon düzenleyen Amerikan güçleri İran’la bağlantılı olduğu öne sürülen bir kişiyi tutuklarken, 5 kişiyi de öldürdü.
Amerikan Ordusu’ndan yapılan açıklamaya göre, sabaha karşı Şiilerin yoğun olarak yaşadığı Sadr semtine giren askerler bir kişiyi tutukladı. İddiaya göre, bu sırada 9 araçla olay yerine gelerek operasyonu engellemeye çalışan kişiler hava saldırısında vuruldu. Saldırıda 5 kişinin öldüğü kaydedildi. Görgü tanıkları ise vurulan araçların petrol istasyonu önünde kuyruk oluşturduğunu, Amerikalılarla ilgisinin olmadığını ifade etti. ABD Ordusu, yakalanan şüphelinin İran Devrim Muhafızları’yla ilişkili olduğu ve ordunun Irak’ta en çok kayıp vermesine neden olan bombaların sağlayan önemli bir liderle doğrudan ilişkilde olduğunu iddia etti. Açıklamada, aynı kişinin Irak’tan İran’a ‘terör eğitimi’ için militan götürdüğü de öne sürüldü. Amerikan Ordusu’nun düzenlediği operasyondan sonra İran’ı doğrudan hedef alan suçlamaların iki ülke büyükelçilerinin Irak’ta yapacakları görüşmeden iki gün önce gelmesi dikkat çekti. Diplomatlar, Irak’taki güvenlik durumunu ele alacak. Operasyon, Şii lider Mukteda Sadr’ın aylar sonra Kufe’de ortaya çıkmasından da bir gün sonra düzenlendi. Sadr, cuma hutbesinde takipçilerine Irak ordusu ve polisiyle çatışmaktan kaçınmasını söylemişti. Hutbeden saatler sonra ülkenin güneyindeki Basra’da Sadr’a bağlı Mehdi Ordusu’nun komutanı öldürülmüştü.
|
|
/ BAĞDAT
27.05.2007
|
|
| |
3 ABD askeri daha öldürüldü |
ABD ordusundan yapılan açıklamada, Irak’ta 3 ABD askerinin daha öldüğü bildirildi.
Açıklamada, Diyala eyaletinin kuzeydoğusunda yol üzerine yerleştirilen bombanın patlaması sonucu 1 askerin öldüğü belirtildi. Cuma akşamı başşehir Bağdat ve El Anbar bölgesindeki iki farklı olayda ise 2 askerin hayatını kaybettiği belirtildi.
Bu arada, Irak’taki ABD güçlerinin, başşehir Bağdat’ta sabaha karşı benzin almak için kuyruğa giren araç ve sürücülerine yönelik düzenlediği hava saldırısında 7 Iraklı sivilin öldüğü, en az 11 kişinin de yaralandığı bildirildi. Olayda çok sayıda aracın ise yanarak, kullanılamaz hale geldi.
|
|
/ BAĞDAT
27.05.2007
|
|
| |
İsrail bir bakan daha tutukladı |
İsrail askerleri Batı Şeria’nın Cenin şehrinde düzenledikleri geceyarısı operasyonunda Filistin Devlet Bakanı Vasfi Kabha’yı tutukladı.
İsrail Ordusu dün de aralarında Eğitim Bakanı Nasreddin Şair’in de bulunduğu 33 Hamas yetkilisini tutuklamıştı.
Bu arada İsrail’i hedef alan roket saldırıları da devam etti. Filistinli gruplar Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a bağlı El Fetih partisinin hazırladığı ateşkes teklifi üzerinde görüşüyor.
|
|
/ GAZZE
27.05.2007
|
|
| |
Moskova'da kedilere Müslüman şefkati |
Rusya’nın başşehri Moskova’da bir grup hayırsever Müslüman genç kız, sokak kedilerine yardım ediyor.
Moskova’da iki odalı bir daireyi sahipsiz kediler için geçici barınağa dönüştüren Yelena Pirojenko isimli hayırsever bayan, Müslüman kızların gönüllü desteği sayesinde onlarca kediyi yeniden hayata kazandırmanın mutluluğunu yaşıyor. İşkence edilerek sokağa atılan kedileri hasta, yaralı ve bitkin hallerine rağmen barınağa alan Müslüman kızlar, hayvanları burada tedavi ettikten sonra yeni sahiplerine kavuşturmaya çalışıyor.
Kedi ve Köpek Vakfı’na bağlı olarak 2 yıldan beri faaliyet gösteren barınakta her ay yaklaşık 40 kedi, gazete ilânlarıyla yeni sahiplerine kavuşarak geçici barınaktan ayrılıyor. Aralarında çok popüler türlerin de bulunduğu kedilerden bazılarının kuyruklarının kesik olması, bazılarının ise kulak ve gözlerinden sakat olmaları dikkat çekiyor.
Yekatrina Çubarova isimli Müslüman kız, “İlk kez bu merkezle bir gazete ilânıyla kedi edinmek için geldiğimde tanıştım. Bir tek kedi edinmek istiyordum ama buradaki diğer kedileri görünce kalbim dayanamadı; hepsini evime götürmek istedim. Maalesef ev şartlarım buna elverişli olmadığı için sürekli buraya uğrayarak elimden geldiği kadar bu kedilere yardımcı olmaya karar verdim. Ben Müslümanım ve Müslümanların hayvanlara karşı özellikle şefkatli olmaları lâzım. Zira Peygamberimiz Hz. Muhammed’in de (a.s.m.) bizleri hayvanlara karşı daha şefkatli davranmaya boşuna çağırmadığını düşünüyorum. Peygamberimiz’in ashabından Ebu Hureyre’ye de hep yanında bir kedi taşıyarak, kedilere çok merhamet göstermesinden dolayı kendisine ‘kedilerin babası’ olarak isim verildiğini biliyoruz. Peygamber Efendimiz’in de bir keresinde susuzluktan kavrulmakta olan sahipsiz bir köpeğe kendi ayakkabısıyla su verdiği biliniyor. Dolayısıyla tüm bunlar Allah’ın yarattıklarına karşı çok da merhametli olmamızı gerektirdiğini gösteriyor” dedi.
|
|
/ MOSKOVA
27.05.2007
|
|
| |
Kiev’e polis baskını |
Ukrayna’da Devlet Başkanı Viktor Yuşçenko’ya sadık amirlerinin yönlendirmesiyle İçişleri Bakanlığına bağlı binlerce polisin bakanlarının emrine rağmen, başşehir Kiev’e gittikleri bildirildi.
İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, binlerce kişiden oluşan İçişleri kuvvetinin bugün Kiev’e doğru yola çıktığı belirtilerek, durumun endişe verici olduğu kaydedildi. Açıklamada, polislerin, devlet başkanlığına yakın içişleri kuvvetleri komutanı Olexandre Kihtenko’nun kişisel emriyle ve hükümete sadık “İçişleri Bakanının emrine karşın” hareket ettiği belirtildi. İçişleri Bakanlığı güçlerine bağlı bir yetkiliyse bu açıklamayı doğrulayacak durumda olmadığını söyledi. Ukrayna’da Nisan ayı başında Batı yanlısı Yuşçenko’nun parlamentoyu feshetmesi ve erken seçim kararı almasıyla patlak veren siyasî kriz, Yuşçenko’nun Başsavcı Svyatoslav Piskun’u görevden alması ve polis gücünü de içişleri bakanlığından alıp kendine bağlama girişimi üzerine doruğa tırmanmış, devlet başkanlığıyla hükümet arasında bir tür darbe yarışı başlamıştı.
|
|
/ KİEV
27.05.2007
|
|
|
|
