|
|
|
BM'den korkutan iklim raporu |
Alanındaki en iyi 2000 bilim adamının hazırladığı BM iklim raporunun, şimdiye kadarkilerin en korkutucusu olduğu belirtiliyor. Independent’ın ulaştığı taslak raporda, bu yüzyılda küresel olarak sıcaklığın 2 ile 4.5 derece arasında artmasının kaçınılmaz olduğu, etkilerinin somut yan etkilerle iyice şiddetlenebileceği belirtiliyor.
Dünyanın dört bir yanından gelen iklim uzmanları, yeryüzünün ısınmasını masaya yatırmak üzere bugün Paris’te toplandı. BM’nin finanse ettiği “Hükümetlerarası İklim Değişimi Uzmanlar Grubu” toplantısı 4 gün sürecek. Uzmanların tartışmalar sonunda son şeklini vererek 2 Şubatta yayınlayacağı rapor, 5 yıl boyunca iklim konusunda yeni referans kaynağı olacak. Zaten iki yıldır hazırlanmakta olan raporda, “iyi haber” bulunmayacak. Fransız iklim bilimci Herve Le Treut’ye göre, rapor uzun zamandır söylenegelenlerin teyidinden başka bir şey olmayacak.
Uzmanlar, denizlerdeki buzullar ve donmuş kara parçalarının erimesi, karla kaplı alanlar ve buzulların azalması ve ısınan okyanusların genişlemesi, iklimin ısınmasının sonuçları olduğu kadar bu sürecin hızlandırıcısı olduğunu da belirtiyor. iklim bilimciler, bu olayların ısınmanın boyutlarını genişleteceğini düşünüyor. Ancak bu genişlemenin nereye kadar tahammül edilebilir olduğu pek bilinmiyor.
“Hükümetlerarası İklim Değişimi Uzmanlar Grubu”nun 2001 toplantısının sonunda yayınlanan raporda, ortalama sıcaklığın yüzyılın sonunda 1990 raporuna göre 1,4 ila 5,8 santigrad derece artabileceği uyarısında bulunuluyordu. Fransız uzman Jean Jouzel’e göre, yeryüzü sıcaklığı bir asır içinde 0,8 derece arttı. Bu artışın yarısı da son 30 yılda görüldü.
Bilim dünyasına göre, ısınmada son on yıllarda gözlemlenen artış, sadece tabiî değişikliklerden kaynaklanmıyor. Atmosfere yayılarak sera etkisine sebep olan karbon gazlarının önemli kısmına insanlar yol açıyor. Bu da, gözlerin karar mercilerine ve yöneticilere çevrilmesine sebep oluyor.
İklim uzmanı Edouard Bard’a göre, bilgisayar simülasyonları 2100 yılında ortalama sıcaklık artışının 3 derece olacağını gösteriyor. Ama her şey, gaz emisyonunun azaltılmasına ilişkin senaryolara bağlı. Bu senaryolar da, ekonomik tercihlere, nüfusa ve hatta diplomasiye göre şekillenecek.
ŞİMDİYE KADARKİLERİN EN KORKUTUCUSU
Bu arada, İngiliz Independent gazetesi manşetini cuma günü açıklanacak iklim değişimi raporuna ayırdı. Gazete Bu alandaki en iyi iki bin bilim adamının hazırladığı BM raporunun, şimdiye kadarkilerin en korkutucusu olduğunu belirtti. Independent, raporda küresel ısınmaya insan faaliyetlerinin yol açtığının da açık şekilde ifade edileceğini ekliyor.
|
/ PARİS
30.01.2007
|
|
|
Sayıları giderek artıyor |
Policy Exchange şirketince 1003 Müslüman arasında yapılan nabız yoklamasının ortaya koyduğu sonuçlara göre, İngiltere’de hayatını dinî prensipler çerçevesinde tanzim etmek isteyen ve tesettürden yana olan genç Müslümanların sayısı giderek artıyor. 16-24 yaşları arasındaki gençlerin yüzde 37’si dinin emir ve yasaklarına göre yaşamayı tercih ederken, yüzde 74’ü Müslüman kadınların kamusal alanda da tesettüre girmesinden yana görüş belirtti.
İngiltere'de Policy Exchange şirketince 1003 Müslüman arasında yapılan nabız yoklaması, İngiltere’de şeriat ve tesettürden yana olan genç Müslümanların sayısının arttığı sonucunu ortaya koydu. İnternette ve telefonla yapılan kamuoyu araştırmasının sonuçlarını kaleme alan Münire Mirza, “İngiltere’de güçlü bir Müslüman kimliğinin ortaya çıkışını, kısmen de olsa 80’lerde uygulamaya konulan çok-kültürlülük politikalarına” bağladı.
Araştırmaya göre, 16-24 yaşları arasındaki gençlerin yüzde 37’si, şeriat hükümlerine göre yaşamayı tercih ediyor. Bu oran, 55 yaşın üzerinde ise yüzde 17’ye düşüyor. Çocuklarını devletin din okullarına yollamak isteyenlerin oranı da yüzde 17’ye çıktı. Araştırmaya katılanların yüzde 74’ü, Müslüman kadınların kamusal alanda da tesettüre girmesinden yana görüş belirtti.
Araştırma, ayrıca değişik yaşlardan Müslümanların sadece yüzde 7'sinin "Batı'yla mücadele-ye hazır El Kaide benzeri örgütlere sıcak baktığını" gösterdi. Bu oran, gençler arasında 13, yaşlılar arasında ise 3.
Münire Mirza, durumu değerlendirirken, “Batı demokrasisinin kurallarını kabul eden çoğunlukla bunları reddeden azınlık arasında açık bir çatışma olduğunu” kaydetti.
Mirza, şeriat ve tesettür isteyen gençlerin sayısının arttığından söz etti.
|
/ LONDRA
30.01.2007
|
|
|
Necef’te 300 ölü |
Yerel yetkililer, Bağdat’ın güneyindeki kutsal şehir Necef yakınlarında Irak kuvvetleri ile direnişçiler arasında çıkan çatışmalarda ölenlerin sayısının 300’e yükseldiğini belirtti.
Necef valisinin sözcüsü Ahmed Duaybel, “Bir grup milis kaçmayı başardı ve Ahmed İbn El Hasan adlı liderleri de bulunamıyor” açıklamasında bulundu.
Sözcü, kendilerine “Göğün askerleri” adını veren bu direnişçilerden 300 kadarının, ABD askerleri tarafından havadan desteklenen Irak kuvvetleriyle dünkü çatışma sırasında öldürüldüğünü belirtti ve bu sabaha karşı bölgenin temizlenmesine yönelik operasyonlara ara verildiğini söyledi.
Bu arada, Irak’taki kutsal şehir Necef’in vali yardımcısı Abdül Hüseyin Attan, Necef’in kuzeyinde, havadan Amerikan ordusu tarafından desteklenen Irak askerleriyle çatışmaya giren ve öldürülen Şiî militanların El Kaide terör örgütüyle bağlantılı olduğunu açıkladı. Vali yardımcısı Attan, “Kendi gözlerimle olayın meydana geldiği yeri gördükten sonra, bu grubun arkasında El Kaide’nin bulunduğuna ikna oldum.
Sorgulanan militanlardan alınan bilgiler ve edinilen istihbarat bilgilerine göre çok iyi yapılandırılmış olan bu grup Şiî din adamlarına saldırmak ve Necef şehrinin ve bu şehirdeki kutsal mekânların kontrolünü ele geçirmek peşindeydi” dedi.
Grubun görünürde Şiî bir grup olduğunu, ama ortada üyelerinin farklı östergeler bulunduğunu belirten Attan, 300 militanın öldürüldüğü operasyonun “Irak silâhlı kuvvetlerinin önleyici operasyonu” olduğunu söyledi. Operasyona havadan destek veren bir Amerikan helikopteri düşmüş, 2 Amerikalı asker ölmüştü.
|
/ BAĞDAT/NECEF
30.01.2007
|
|
|
Erdoğan: Darfur’daki trajedi durdurulmalı |
Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da düzenlenen Afrika Birliği Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesinde bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, Darfur’a 2006 yılında yaptığı ziyaret sırasında bölgeyi ilk elden görme fırsatı yakaladığını kaydederek, “Doğrusu burada gördüğüm tablo beni derinden etkiledi. Bu trajedinin bir an önce durdurulması hepimiz için insanlık görevidir” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Afrika Birliği Devlet Başkanları Zirvesi’nin açılışında yaptığı konuşmada, Afrika ülkelerinin barış, demokrasi, kalkınma ve refah çabalarına destek olmayı arzuladıklarını söyledi. 53 Afrika ülkesinin katıldığı zirvede Afrikalı liderlere seslenen Erdoğan, Afrika Birliği’nin çabalarını överek, kıt’ada çatışmaların durdurularacağına, salgın hastalık ve felâketlerin önüne geçileceğine inandığını ifade etti. Zirvede en önemli gündem maddelerinin başında gelen Somali ve Darfur konusunda, “Somali’deki kaos ve belirsizlik bizleri üzmektedir” diyen Erdoğan, “ Darfur’da yaşanan trajedinin bir an önce durdurulması hepimiz için insanlık görevidir” ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, bu bakımdan 2005 yılını Türkiye olarak ‘’Afrika Yılı’’ ilân ettiklerini ve ciddî adımlar atıldığını ifade ederek, kıt’a ülkeleriyle ilişkileri daha da geliştirmek istediklerini söledi.
|
/ ADDİS ABABA
30.01.2007
|
|
|
Bolton: Tek çözüm rejim değişikliği |
ABD’nin BM nezdindeki eski büyükelçisi John Bolton, İran’ın nükleer programıyla ilgili müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlandığını ve uzun vadede gerçek tek çözümün rejim değişikliği olduğunu söyledi.
Fransız Le Monde gazetesine demeç veren, ABD Başkanı George Bsuh’a yakın “şahinlerden biri” olarak kabul edilen Bolton, “Kabul etmek lâzım: müzakereler başarısızlıkla sonuçlandı. Zaman lehimize işlemiyor. Verilecek tek cevap İranlıları siyasi olduğu kadar ekonomik olarak da uluslar arası arenada tecrit etmektir. Uzun vadede ise, çok da uzun olmamasını dilerim, tek gerçek çözüm reğim değişikliğidir” ifadelerini kullandı.
Bunun Amerikan yönetiminin fikri olup olmadığını sorulması üzerine de Bolton, “Hayır, rejim değişikliği çalışma çerçevesinin bir parçası değil” cevabını verdi. Irak savaşından yana olduğu bilinenler arasında yer alan Bolton, Irak konusundaki sorulara da cevap verdi ve Saddam Hüseyin’in devrilmesiyle ilgili “radikal kararın” iyi olduğuna inanmaya devam ettiğini kaydetti.
Bununla birlikte Bağdat’ın düşüşünden sonra yetkinin Iraklılara daha erken verilmesi gerektiğini ifade eden Bolton, Bush’un Irak’taki Amerikan askerlerinin sayısını artırmasıyla ilgili çok tartışılan karar hakkında da, “bunun ABD’nin son gayreti olduğunu” belirterek, “Iraklılar durumu idare edemezse, bu onların sorunu” dedi.
CHENEY: BÖLGEDE KALICIYIZ
Bu arada, ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney, ülkesinin Basra Körfezi’ne ikinci bir uçak gemisi göndermeye karar vererek, İran’a karşı güçlü bir mesaj ilettiğini belirtti. Cheney, Newsweek dergisine demecinde, ABD’nin ‘’bölgede kalıcı olduğunu’’ da dile getirdi. Dick Cheney, Ortadoğu ülkelerinin, ABD’nin bölgede güçlü bir askeri varlığının bulunmasını istediğini kaydetti.
Başkan George W. Bush’un, Basra Körfezi’ne ikinci bir uçak gemisi göndermeyi kararlaştırdığını hatırlatan Cheney, ‘’Bu, ABD’nin burada kalıcı olduğu, elinde güçlü imkân ve kabiliyetleri bulunduğu ve İran tehdidine karşı dostları, müttefikleri ve uluslar arası örgütlerle birlikte çalıştığı yönünde bölgedeki herkese çok güçlü bir mesaj niteliğini taşıyor’’ dedi.
ABD’nin İran’a karşı hava saldırıları düzenlemesi ihtimalinin sorulması üzerine, Cheney, bu konuda spekülasyon yapmayacağını kaydetti. Başkan Yardımcısı Cheney, ABD’nin, İran ile nükleer sorunu hem diplomatik yolla çözümlemeye çalıştığını hem de hiçbir seçeneği masadan kaldırmadığını anlattı.
|
/ PARİS
30.01.2007
|
|
|
Kur’ân-ı Kerim Danimarka’da en çok satılan kitaplar arasında |
Danimarka’daki bir gazetenin İslâm dünyasını rahatsız eden karikatürleri yayınlamasından bir yıl sonra Danimarkalı bir filolog tarafından tercüme edilen Kur’ân-ı Kerim en çok satılan 10 kitap arasında yer aldı.
Danimarka’da Kur’ân-ı Kerim en çok satılan 10 kitap arasında yer alıyor. Alman Focus dergisinin haberinde, Danimarka’daki bir gazetenin İslâm dünyasını rahatsız eden karikatürleri yayımladıktan bir yıl sonra Danimarkalı bir filolog tarafından tercüme edilen Kur’ân-ı Kerim’in en çok satılan 10 kitap arasında yer aldığı belirtildi.
Kur’ân-ı Kerim’in Noel döneminde en çok satılan ikinci kitap olduğu kaydedilen haberde, Kur’ân-ı Kerim’in Arapça bilmeyen ve Danimarka’da yetişen Müslümanlar tarafından da tercih edildiği ifade edildi.
|
/ BERLİN
30.01.2007
|
|
|
Filistin'deki kardeş kavgası utanç verici |
Filistin'de Suudi Arabistan Kralı Abdullah'ın “utanç verici” olarak niteleyip arabuluculuk teklif ettiği çatışmalar bir türlü durmuyor. Gazze’de önceki gece meydana gelen olaylarda 5 kişi daha hayatını kaybederken, olayların başladığı Perşembe gününden bu yana ölenlerin sayısı 30’a ulaştı.
El Fetih ve Hamas, güçlü oldukları bölgelerde yolları kesip, araçları kontrol ediyor. Araçların içinde karşı tarafa üye kişilerin bulunması halinde, bunlar alıkonuluyor. Gazze’deki yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, Han Yunus’ta başlayan çatışmalarda, Hamas’ın İzzeddin El Kassam Tugayları’ndan 22 yaşında bir militan, bir El Fetihli ve Ala Ulayyan adlı bir Filistinli öldü. Han Yunus’ta bir ambulansa ateş açılması üzerine, ambulans şoförlerinin de çatışma bölgelerine gitmek istemediklerini belirtildi. İzzeddin El Kassam Tugayları’ndan yapılan ve radyolardan yayımlanan açıklamada, “ambulanslara” gelmemeleri, aksi takdirde ateş açılacağı uyarısı yapıldı. Bu nedenle, genellikle hastahanelerden edinilen ölü ve yaralı sayılarıyla ilgili bilgileri de almak mümkün olmuyor.
|
/ KUDÜS
30.01.2007
|
|
|
Karzai’den Taliban’a görüşme teklifi |
Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai, yönetime karşı savaşan Taliban örgütüne görüşme önerdi. Karzai, Aşure günü nedeniyle başşehir Kabil’deki en büyük Şiî dini merkezinde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, “Onurumuz için savaşıyor olmamıza rağmen, hâlâ bizi yok etme peşinde olan ve kanımızı döken düşmanımızla görüşme ve müzakerelere açığız” dedi.
Görüşme önerisinde özellikle Taliban’ın ismini vermeyen Karzai, Afganistan’a karşı komplo kuranların “doğru yolu bulması” için de duâ ettiğini söyledi. Karzai’nin bu sözlerle, Taliban ve müttefiklerinin sığınma imkânı bulduğu ileri sürülen Pakistan’ı kastettiği belirtildi. İki yıl önce ılımlı olarak görülen Taliban üyeleri ve diğer isyancılara af öneren Karzai, bugünkü konuşmasında böyle bir ayrımdan bahsetmedi.
|
/ KABİL
30.01.2007
|
|
|
İsrail, ABD’den akıllı bomba alacak |
Jerusalem Post gazetesi, İsrail’in ABD’den “akıllı bomba” alma niyetinde olduğunu yazdı. İngilizce yayımlanan gazetenin haberinde, İsrail’in bu güdümlü bombaları almak için 100 milyon dolar civarında bir ödenek ayıracağı da belirtildi.
İsrail, Boeing tarafından üretilen bu bombayı ilk kez geçen yaz Hizbullah’a karşı başlattığı savaşta kullanmış, ABD, uluslar arası tepkilere yol açan bombaları savaş sırasında İsrail’e gönderebilmek için hava köprüsü kurmuştu.
|
/ KUDÜS
30.01.2007
|
|
|
İran’dan Irak hamlesi |
İran, Irak’la ekonomik ve askeri ilişkilerini geliştirmeye hazırlanıyor. İran’ın Bağdat Büyükelçisi Hasan Kazemi Kumi, New York Times gazetesine verdiği demeçte, İran’ın Bağdat’ta bir ulusal bankanın şubesini açma hazırlıkları yaptığını söyledi.
Kumi, İran’ın, Irak’ın yeniden yapılandırılmasında önemli bir sorumluluk almaya hazır olduğunu da belirtti. Tahran yönetiminin, askerî alanda da Irak’a destek vermek istediğini ifade eden Kumi, İran’ın Iraklı güçlerin talimi, teçhizat ve danışmanlık hizmetleri sunmayı önermeye hazırlandığını kaydetti. Öte yandan Kumi, geçen ay Irak’ta Amerikan güçlerince tutuklanan ve daha sonra gözaltına alınan iki İranlının güvenlik yetkilileri olduğunu ilk kez kabul etti, ancak bu kişilerin Irak hükümetiyle yasal görüşmelerde bulunduğunu ve tutuklanmaması gerektiğini söyledi.
|
/ ANKARA
30.01.2007
|
|
|
|