Sema gösterilerinin yapılması amacıyla Konya’da inşa edilen Mevlânâ Kültür Merkezi’nin, kıble dikkate alınmadan inşa edildiği öne sürüldü. Bu sebeple kıbleye karşı durması gereken postnişin kıbleye arkası dönük bir şekilde duruyor.
Sadece şekilsel bir biçimde düşünülerek imar edilen Mevlânâ Kültür Merkezi, sema gösterilerinin yapılması için uygun zemine de sahip değil. Kültür Merkezi’ndeki kıble hatasına işaret eden Sema Topluluğu Sanat Yönetmeni Yusuf Kaya, kıble dikkate alınarak post doğru yere konulduğunda postnişinin arkasına düştüğünü söyledi. Sema Topluluk Müdürü Ömer Faruk Belviranlı ise 10-15 derecelik bir sapma olduğunu belirterek, bu durumun kendilerini rahatsız etmediğini ifade etti.
Temeli 1990 yılında atılan ve bir türlü tamamlanamayan Mevlânâ Kültür Merkezi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2004 yılında hizmete açıldı. Konya’da her yıl basketbol potaları altında gerçekleştirilen Şeb-i Arus törenleri o günden sonra binlerce konuğun ağırlandığı Uluslararası Mevlânâ Kültür Merkezi’nde yapılmaya başlandı. Mevlânâ Türbesi’nin 3 kilometre uzağında 100 bin metrekare alan üzerinde bulunan 40 metre çapındaki kandil, dünyanın en büyük sema icra mekânının çatısı oldu. İçerisinde sergi salonları, kütüphane, kongre merkezi bulunan kompleks, her yıl 17 Aralıktaki Şeb-i Arus törenleri öncesinde sema gösterilerine sahne oluyor. 14 yılda tamamlanan Kültür Merkezi’nin inşaatı için 70 milyon YTL harcandı. Törenleri izlemek için İran’dan, ABD’ye dünyanın dört bir yanından Mevlânâ’nın çağrısına uyup gelenler, sema ayinlerini, ışık ve gölge oyunlarını daha gösterişli bir salonda izlemeye başladı.
Ancak, Mevlânâ Kültür Merkezi’nde postnişin üzerinde durduğu postun konulacağı yer tam olarak belli değil. Kıble dikkate alınmadan inşa edildiği için postnişin, durması gereken asıl yerde durmuyor. Postnişin kıbleyi dikkate aldığı takdirde muhrip heyetine ters düşüyor. Bu da gösterinin amacına ulaşmasına, gösterinin huşu içinde yapılmasına engel oluyor.
Konya Kültür Bakanlığı Türk Tasavvuf Müziği ve Sema Topluluğu San'at Yönetmeni Yusuf Kaya, Mevlânâ Kültür Merkezi’nin ‘şekil ve simetri’ dikkate alınarak yapıldığını, bu sebeple kıblenin dikkate alınmadığını belirtiyor. Osmanlı’da sema yapılan yerlerde ahşap malzemelerin kullanıldığını ifade eden Yusuf Kaya, Merkez’de çok fazla mermer kullanıldığını ve soğuk olduğunu söylüyor. Kaya, kıble dikkate alınarak postun doğru yere konabileceğini ancak bu kez de postnişinin arkasına düştüğünü ifade ediyor.
Konya Kültür Bakanlığı Türk Tasavvuf Müziği ve Sema Topluluk Müdürü Ömer Faruk Belviranlı ise Mevlânâ Kültür Merkezi’nin dünyanın en büyük ve en modern sema salonuna sahip olduğunu söyledi. Belviranlı, Osmanlı zamanında postnişin kıbleye karşı durduğunu söylüyor. Kültür Merkezi’nde postnişin bulunduğu yerin karşısında muhrip heyetinin bulunduğunu anlatan Belviranlı, ‘’Muhrip heyetinin tam karşısında kırmızı postu koyarız. Post muhribin tam karşısında olmalıdır. Postun sol tarafında semazenler yer alırlar. Mevlânâ Kültür Merkezi’nde dünyanın en büyük sema salonu bulunuyor. Sema yaparken hiçbir sıkıntı çekmiyoruz. Burası tahmini olarak kıbleye karşıdır. Post kıbleye bakıyor. Arkasını dönmüş durumda da değildir. Belki 10-15 derecelik bir sapma olabilir ama bu herhangi bir şekilde bizi rahatsız etmiyor. Dünyanın çeşitli ülkelerinde sema gösterileri yaptık. Kahire Mevlevihanesi ve Çanakkale Gelibolu Mevlevihanesi’nde postun konulduğu yer, hiçbir zaman kıbleye arkası dönük şekilde değildi. Gittiğimiz yerlerde böyle yaptık, idrak ettik’’ ifadelerini kullanıyor.
| 
