|
|
|
Irak’ta sivil katliamı artıyor |
Irak’ta resmî rakamlara göre geçen ay ölen sivil sayısı 2 bine yaklaşırken, yıl içindeki ölü sayısı 12 bini aştı. Irak İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan yeni istatistikler, yılın son ayında 1930 sivilin öldüğünü, bu sayının Ocak 2006’da ölenlerin sayısının üç buçuk katı olduğunu gösterdi.
Bakanlığın verilerine göre, 2006’ta ölen sivillerin sayısı 12 binin üzerinde bulunuyor ve bu sayının yarısı yılın son dört ayına ait. BBC’nin internet sitesinde verilen haberde, diğer kaynakların Irak’ta özellikle Eylül ve Ekim aylarında ölü sayısının çok daha fazla olduğu tahmininde bulundukları belirtildi.
Irak İçişleri Bakanlığının son verilerinde, 2006 yılında ölen sivillerin sayısı 12 bin 320 olarak gösterildi. Bununla birlikte gerçek rakamın çok daha yüksek olduğu değerlendirmeleri yapılıyor. Meselâ, BM’nin Ekimdeki gayri resmî tahminlerine göre o ay içinde öldürülen sivil sayısı 3 bin 700’ü buldu, ancak bu sayı Iraklı yetkililer tarafından kabul edilmedi. Sağlık Bakanlığı da sadece Eylül ayındaki sivil kaybı 2 bin 600 olarak açıklamıştı.
Sammarra şehrinde Şubat ayında bir Şiî türbesinin bombalanmasının ardından başşehirde günlük hayatın bir parçası haline gelen mezhep ayrılığına dayalı saldırılarla birlikte polis her gün Bağdat sokaklarından onlarca ceset topluyor. Şiddetin tırmandığı ve günde 140 saldırı düzenlendiği tesbit edilen Irak’ta her hafta birlerce Iraklının ülkeyi terk ettiği bildiriliyor.
ABD Başkanı George Bush’un, yeni Irak stratejisini açıklaması beklenen gelecek haftaki konuşmasında, Irak’ta kısa dönemli olarak Amerikan askerî sayısının artırılacağını ilan edeceği tahmin ediliyor. BBC muhabirine göre, Irak’a gönderilecek ek Amerikan askeri sayısı hakkında tartışmalar sürerken, büyük olasılıkla, Irak güçlerinin eğitiminden ziyade bu ülkedeki güvenliğin artırılması üzerine yoğunlaşılacak.
Irak’ta halen 140 bin Amerikan askeri ve komşusu Kuveyt’te, Irak’a hızla gönderilebilecek bir yedek Amerikan askeri gücü bulunuyor. ABD Savunma Bakanı Robert Gates, geçen hafta, Kuveyt’e Ocak ayında 3 bin 300 asker daha gönderileceğini açıklamıştı. Öte yandan, yıl başından önce Irak’ta, Mart 2003’teki işgalin başlamasından sonra öldürülen Amerikan askeri sayısı 3 bini aşmıştı.
|
/ ANKARA
05.01.2007
|
|
|
BEDEL ÖDEDİM |
İngiliz Guardian gazetesinde yayınlanan makalesinde Iraklı romancı Hayfa Zangana, başından beri Baas rejiminin siyasî olarak aktif bir muhalifi olduğunu, cezaevlerinde tutulup işkence görerek kişisel bedel ödediğini, dönemin Irak yönetiminin, kurşuna dizdiği kuzeninin cesedini ancak harcanan mermilerin bedelini ödettikten sonra ailesine teslim ettiğini anlattıktan sonra, şimdi Irak’ta hayatın Saddam döneminden çok daha eziyetli olduğunu ifade etti.
Iraklı romancı Hayfa Zangana başından beri Baas rejiminin siyasî olarak aktif bir muhalifi olduğunu belirterek, “cezaevlerinde tutulup; işkence görerek kişisel bedel ödediğini, dönemin Irak yönetiminin kurşuna dizdiği kuzeninin cesedini; ancak harcanan mermilerin bedelini ödettikten sonra ailesine teslim ettiğini” aktardı. Iraklı romancı, şimdi Irak’ta günlük hayatın Saddam Hüseyin döneminden çok daha eziyetli olduğunu kaydederken, devrik liderin idam edilmesi konusunda ise şu görüşleri dile getiriyor: ‘’Saddam Hüseyin’in idamının zamanlaması ve infazın şekli, Amerikan yönetiminin hala küstahlık, iktidar ve cehalet karışımının suçlu sarhoşluğu içinde olduğunu ispatlıyor. Ama bunların hepsinin üzerinde de ırkçı bir yaklaşım var: ‘Bizim için iyi olan sizin için iyi değildir. Bizler yurtseveriz ama sizler teröristsiniz.”
Iraklı muhalif romancı, Amerika ve İngiltere yönetimlerinin Saddam Hüseyin’in yargılanma sürecini adil, idamını da adaletin yerini bulması olarak nitelemesini hatırlatıyor. Bu görüşlerin de, halkı demokrasi ve insan hakları konusunda ikna etmeye çalışan, insan hakları ihlallerinin önlenmesini; idam cezasının kaldırılmasını isteyen muhaliflerin beklentileriyle çeliştiğini, umutlarını sonlandırdığını vurgulayan Hayfa Zangana, yazısını şöyle noktalıyor: ‘’Irak bir cehennem ve Iraklıların çilesinin de sonu görünmüyor. İşgale direniş temel bir insan hakkı olduğu kadar, ahlâkî bir sorumluluktur da. Bu Cezayir’in bağımsızlık savaşında; Vietnamlıların bağımsızlık mücadelesinde de böyleydi. Şimdi Irak için de böyledir.’’
İDAM SADDAM’I KAHRAMAN YAPTI
İngiliz Independent gazetesi ise dün sabah ‘’Canavarlıktan şehitliğe’’ manşetiyle, Saddam Hüseyin’in idamının Irak içinde ve Arap dünyasında oluşturduğu etkileri irdeledi. İç sayfalarında yer alan ‘’’Mezhep kaygılarıyla linç edilmesi, Saddam Hüseyin’i Ortadoğu’da kahraman yaptı’’ başlıklı yazı ise, gazetenin Irak işgali ve direnişe ilişkin bir kitabı da bulunan muhabirlerinden Patrick Cockburn imzasını taşıyor. Cockburn’e göre, ‘’Amerikan işgali sırasında kendisi için savaşmayı reddeden halkının kanına boyanmış bir adamdı. Şimdi ise, Avca köyündeki mezarı, bir isyanın çekirdeğini oluşturan yaklaşık beş milyon Sünnî Arap için kutsal mekâna dönüştü.’’
AMERİKA SADDAM’IN MÜTTEFİKİYDİ
‘’Nuri El Maliki hükümeti neden Saddam Hüseyin’i öldürmekte bu kadar ısrarlıydı’’ sorusunu soran Independent yazarı, cevapları da şöyle verdi: ‘’Birincisi tamamen anlaşılabilir bir intikam arzusu. Bir diğeri ise, Amerika’nın bir anda taraf değiştirebileceği endişesi. Amerikalılar son 18 aydır Sünnileri kazanmaya çalışıyor. Direnişçilerle temas yolları aradı. Ülkeyi Baasçılardan arındırma sürecini tersine çevirmeye çalıştı. Amerikalı yorumcular ve siyasetçiler, gamsız bir şekilde Amerikan karşıtı Şiî din adamı Mukteda El Sadr ve lideri olduğu Mehdi Ordusu’nu ortadan kaldırmaktan söz etti. Şiilerin en kısa zamanda Saddam’ı toprağın altına göndermenin daha iyi olduğunu düşünmelerine şaşmamak gerek. Amerikalılar, bir zamanlar Saddam Hüseyin’le müttefik olduklarını unutmuş olabilir. Ama Iraklılar unutmadı.’’
|
/ LONDRA
05.01.2007
|
|
|
Trafikte bayram bilançosu: 49 ölü, 266 yaralı |
Arefe günü ve Kurban Bayramı süresince yurdun çeşitli yerlerinde meydana gelen trafik kazalarında 49 kişi öldü, 266 kişi yaralandı. Bayramın son günü, CHP Konya Milletvekili Nezir Büyükçengiz ile eski bakanlardan Mustafa Taşar’ın da aralarında bulunduğu 14 kişi vefat etti.
Seçim bölgesinde bayram ziyaretlerinde bulunan CHP Konya milletvekili Nezir Büyükcengiz’in de içinde bulunduğu araç, önceki gün, Konya’nın Güneysınır ilçesi Aydoğmuş köyü yakınlarında devrildi. Kazada, milletvekili Nezir Büyükcengiz ile aynı araçtaki CHP Konya İl Teşkilatı Sekreteri Ali Alp vefat etti. 2 kişi ise yaralandı.
Eski Bakanlardan Mustafa Taşar da kullandığı aracın şarampole devrilmesi sonucu kaza yerinde yaşamını yitirdi. Burdur’da askerlik yapan oğlunu ziyaretten dönen Mustafa Taşar’ın kullandığı 06 YKJ 22 plakalı özel otomobil, önceki gün saat 19.40 sıralarında Afyonkarahisar Çevre Yolu Köprülü Kavşağı’nda havanın yağışlı ve yolun kaygan olması sebebiyle virajı alamayarak şarampole devrildi. Kazada, Mustafa Taşar vefat ederken eşi Güldelen Taşar, kızı Gonca Taşar ve yeğeni Efe Taşar yaralandı. Gonca Taşar’ın durumunun ağır olduğu bildirildi. Yaralılar, dün sabah Ankara’ya sevk edildi.
Arefe günü ve bayram süresince meydana diğer kazalardan bazıları ise şöyle: Kütahya’da, İzmir Gazi Emir Hava Astsubay Okuluna askeri öğrencileri taşıyan Necdet Mutlu yönetimindeki 26 RR 013 plakalı yolcu otobüsü, Kütahya-Çavdarhisar kara yolunun 45. kilometresinde şarampole devrildi. Kazada, sürücü Mutlu ile 21 askeri okul öğrencisi yaralandı. Sakarya’da E-25 kara yolunda, Pamukova’dan Adapazarı yönüne giden Levent Özgürler yönetimindeki 54 RA 343 plakalı yolcu midibüsü Şerefiye köyü yakınlarında şarampole devrildi. Kazada, 18 kişi yaralandı.
Trabzon’un Beşikdüzü ilçesine bağlı Yeşilköy Belde Belediyesine ait Birol Köse yönetimindeki 61 PD 336 plakalı midibüs, Takazlı köyü Çarkale virajı mevkisinde uçuruma yuvarlandı. Kazada, 1 kişi öldü, 8 kişi yaralandı. Muğla merkeze bağlı Kafaca köyü yakınlarında, Bahattin Baş yönetimindeki 48 YB 032 plakalı otomobilin, karşı yönden gelen Mustafa Avlar idaresindeki 09 HV 026 plakalı otomobille çarpıştığı kazada, 1 kişi öldü, 6 kişi yaralandı.
Ankara’dan İstanbul yönüne giden Şadan Ö. idaresindeki 34 ZS 3166 plakalı otomobil, TEM otoyolu Gümüşova ilçesi mevkisinde sürücüsünün kimliği ve plakası henüz belirlenemeyen kamyonla çarpıştı. Kazada, 1 kişi öldü, 3 kişi yaralandı. İstanbul Kemerburgaz’da Haluk E.’nin kullandığı 34 AS 6525 plakalı beton mikseri, Kemerburgaz yönüne seyrederken, virajı alamayarak karşı yönden gelen Mehmet Başboğa’nın kullandığı 34 DR 3672 plakalı cipe çarptı. Kazada 1 kişi öldü, 1 kişi yaralandı.
|
/ ANKARA
05.01.2007
|
|
|
Hacılar dönmeye başladı |
Hac vazifesini yerine getiren 310 hacıdan oluşan ilk hacı kafilesi, İstanbul’a geldi. Saatler öncesinden Sabiha Gökçen Havaalanı’na akın eden bin 200’den fazla hacı yakını, havaalanının dış hatlar geliş terminalini tıklım tıklım doldurdu.
Bir saat rötarlı iniş yapan hacılar, duygularına hakim olamazken, yakınları da karşılaştıkları ilk anda gözyaşlarına boğuldu. 310 hacıdan oluşan ilk kafile, Türk Hava Yolları’na ait uçakla saat 02:30’da Sabiha Gökçen Havaalanı’na indi.
Vefat eden Türk hacı sayısı 62
Kutsal topraklarda vefat eden Türk hacı sayısı 62’ye yükseldi. Diyanet İşleri Başkanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre, Türk hacılardan 83 yaşındaki Abdülaziz Fırat (Adana 10. kafile) Mekke’de geçirdiği trafik kazasında vefat etti. Hacılardan 74 yaşındaki İsmail Değirmenci de kalp krizi sonucu vefat etti.
|
05.01.2007
|
|
|
Komşudan transit vizeye son |
Edirne Valiliği, Bulgaristan’ın, Avrupa Birliği’ne (AB) girmesi sebebiyle, sınır kapılarındaki transit vize uygulamasına son verdiğini bildirdi.
Edirne Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamaya göre, bundan sonra Türkiye’den Bulgaristan’a geçiş yapacak olan vatandaşların kendi illerinin bağlı bulunduğu Bulgaristan Başkonsolosluklarından vize almaları gerekiyor. Bulgaristan’ın Edirne Başkonsolosluğu tarafından sadece Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nde bulunan vatandaşlara transit vize veya normal vize verileceği ifade edilen açıklamada, diğer illerde faaliyet gösteren şirket ve kişilerin mağdur olmamaları için Bulgaristan üzerinden yurt dışına çıkışlarda mutlaka illerinin ilgili olduğu Bulgaristan makamlarından vize almaları gerektiği bildirildi. Bu durumun Schengen vizesi sahiplerine de uygulandığı belirtilen açıklamada, Türkiye’den ihraç yükü fındık ve benzeri gıda maddeleri alıp, Avrupa ülkelerine götürmek üzere Bulgaristan gümrüğüne giriş yapan TIR sürücülerine de, Bulgaristan’ın AB üyeliği sebebiyle mevzuatlarının değiştiğinden geçiş izni vermediği kaydedildi. Bulgaristan’ın Ankara Büyükelçisi Branimir Mladenov de, Türk vatandaşlarına yönelik vize uygulamalarında bir değişiklik olmadığını, bundan böyle Bulgaristan’a gitmek isteyen Türk vatandaşlarının vizelerini sınır kapısından değil, büyükelçilik ya da konsolosluktan almaları gerektiğini söyledi.
|
/ EDİRNE
05.01.2007
|
|
|
Hedefimiz KKTC'nin istikrarı |
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, KKTC’nin siyasî ve ekonomik istikrarının, bölgesinde örnek oluşturan gelişmiş demokratik yapısının korunması ve güçlendirilmesinin, bundan sonra da Türkiye’nin başlıca hedefi olacağını bildirdi.
Gül, CHP Muğla Milletvekili Fahrettin Üstün’ün soru önergesine verdiği cevapta, KKTC’nin, kurulduğu 1983’den bu yana, etkin şekilde işleyen demokratik, parlamenter bir hukuk devleti olduğunu kaydetti. KKTC’nin, tüm kurum ve kuruluşlarıyla eksiksiz biçimde işleyen demokrasiye sahip olduğunu ifade eden Gül, ‘’KKTC’de, 1983 öncesi ve sonrasında birçok cumhurbaşkanlığı, genel ve yerel seçim ile hükümet değişiklikleri, uluslararası demokrasi kurallarına uygun olarak cereyan etmiştir. KKTC’de meydana gelen son hükümet değişikliğinin de bu çerçevede değerlendirilmesi gerekmektedir’’ dedi.
Gül, KKTC’nin yasama, yürütme ve yargı erklerinin ulaştığı seviyenin, bugün yerli-yabancı tüm gözlemcilerin takdirini kazandığını belirterek, şöyle devam etti:
‘’Türkiye, KKTC’nin bütün kurum ve kuruluşlarıyla güçlendirilmesi suretiyle uluslararası alanda hak ettiği eşit konum, hak ve yetkilerinin tartışılmaz şekilde korunması gerektiği düşüncesindedir. Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da KKTC’nin siyasi ve ekonomik istikrarının, bölgesinde örnek teşkil eden gelişmiş demokratik yapısının korunması ve daha da güçlendirilmesi, Türkiye’nin başlıca hedefi olacaktır.’’
|
/ ANKARA
05.01.2007
|
|
|
5 günde 793 milyon YTL harcadık |
Yılbaşı ve Kurban Bayramını içine alan 29 Aralık 2006 ile 3 Ocak 2007 tarihleri arasında, toplam 793 milyon 197 bin YTL’lik kredi kartı cirosu gerçekleştirildi.
Bankalararası Kart Merkezinden (BKM) yapılan yazılı açıklamada, Kurban Bayramı ve yılbaşının birleşmesinin alışverişlere büyük hareketlilik getirdiği vurgulanarak, 30 Aralık 2006 gününün ‘’2006’nın en çok işlem yapılan günü’’ olarak kayıtlara geçtiği bildirildi.Yapılan alışverişlerde en büyük payın market ve alışveriş merkezlerine ait olduğu belirtilirken, akaryakıt istasyonlarının 5 günlük tatil ve akraba ziyaretlerinden dolayı harcamalarda ikinci sırada yer aldığı kaydedildi. Verilere göre, 29 Aralık 2006-3 Ocak 2007 tarihleri arasındaki 5 günlük tatil süresince; kredi ve banka kartlarıyla toplam 11 milyon 570 bin adet işlem yapıldığı, sadece arife günü switch sisteminden 3 milyon 778 bin 550 adet işlemin geçtiği, bu rakamın 2006 yılında BKM üzerinden bir günde gerçekleşen en yüksek işlem adeti olduğu bildirildi.
|
/ İSTANBUL
05.01.2007
|
|
|
Malatya bir saatte 6 kez sallandı |
Malatya’da, bir gecede 6 sarsıntı meydana geldi.Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsünden alınan bilgiye göre, merkez üssü Pütürge’nin Tepehan beldesi olan sarsıntıların ilki gece saat 01.17’de meydana geldi.
4.2 büyüklüğündeki bu depremin ardından, saat 02.27’ye kadar 5 sarsıntı daha kaydedildi. 2.9, 2.8, 3.2, 2.9, 3.1 olarak kaydedilen ve Malatya merkezde de hissedilen depremlerde, can veya mal kaybı olmadı. Pütürge Kaymakamlığı, 4.2 büyüklüğündeki depremin ardından hasar için başvuran olmadığını duyurdu.
|
/ MALATYA
05.01.2007
|
|
|
İnfazın ardında Bush ve Blair var |
İzmir Barosu ve İzmir Tabip Odası, Irak devrik lideri Saddam Hüseyin’in bayrama saatler kala idam edilmesiyle ilgili basın açıklaması yaparak çok acele bir şekilde gerçekleştirilen infazın insanlık ayıbı olduğunu belirtti. İzmir Barosu Başkanı Nevzat Erdemir, “Saddam’ın idam edilmesi, diğer ülkelere gözdağı vermek içindir. Tarafsız bir mahkemede yargılanmadı, bir insanlık ayıbı işlendi” dedi.
Erdemir ve İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Mete Güzelant, Saddam Hüseyin’in idamı ile ilgili İzmir Barosu’nda ortak basın toplantısı düzenlendi. Baro Başkanı Erdemir, BM’nin silâh denetçilerinin Irak’ta kitle imha silâhları bulamadığını, müdahale gerektiren sebep olmadığı halde özgürlük adı altında “Büyük Ortadoğu” ya da “Yeni Ortadoğu” projesi kapsamında işgal edildiğini söyledi. Irak’ta üç yılı aşkın sürede 700 bin masum insanın öldürüldüğünü hatırlatan Erdemir, “Irak, açık hava hapishanesi ve işkence merkezi haline getirilmiştir. ABD ve müttefiklerinin Irak’ta işlediği insanlık suçları karşısında BM, AB ve insan hakları örgütleri hiçbir ciddi önlem almamış, uyarı ve eleştiride dahi bulunmamıştır” diye konuştu.
Başkan Erdemir, şunları kaydetti:
“İşgal güçleri yılbaşı ve bayram öncesi devrik Irak devlet başkanı Saddam Hüseyin’i öldürmek suretiyle yeni bir vahşet görüntüsü sergilemişlerdir. Bu idamla diğer ülkelere gözdağı vermek istemişlerdir. İşgal güçlerinin görev verdiği kukla bir mahkeme tarafından uluslararası hukuk kuralları hice sayılılarak yargılamıştır. Adil olmayan yargılamada da infaz kararı verilmiştir. Irak halkı meşru direnme hakkını kullanmaktadır. Mazlum halklar da Irak’ın bu direnişini desteklemelidir. 700 bin cana kıyanlar ve insanlara işkence edenler bu insanlık suçunun hesabını tarih ve insanlık önünde vermek zorunda kalacaklardır, tıpkı diğer diktatörler gibi.”
Saddam Hüseyin’in tarafsız mahkeme ve hakimlerce yargılanmadığı için bunun bir gözdağı olduğunu savunan Erdemir, idam kararını onaylamadıklarını, aceleyle alınmış kararın tahrik amaçlı olduğunu öne sürdü. “Irak’ta insanlık suçu işleyen ve insanların ırzına geçenlerin işledikleri insanlık suçunun hesabını tarihin vereceğini” de kaydeden Erdemir, “Gerçekte infazı yapanlar Irak’ta yüzüne maske geçiren cellatlar değil, Hitler’in yöntemlerini benimsedikleri anlaşılan ABD Başkanı George W. Bush ve İngiltere Başkanı Tony Blair’dir.” şeklinde konuştu.
|
/ İZMİR
05.01.2007
|
|
|
İstihdam artış oranında AB’nin önündeyiz |
Bir çok ülkede işsizlik ve istihdam yapısının ülkelerin ekonomik gelişmelerinin önemli bir göstergesi olduğu vurgulanırken, istihdamın artırılarak işsizliğin önlenmesinin, ülkelerin başta gelen hedefi olduğu vurgulandı.
İzmit Ticaret Odasının, AB Resmi İstatistik Kurumu (Eurostat) kaynaklarına dayanarak ‘’AB ülkeleri, AB’ye aday ülkeler ve Türkiye’’ adlı dergide yayınlanan araştırmada, bu ülkeler ve Türkiye’deki istihdam oranları karşılaştırıldı. En yüksek istihdam oranının 2004 yılı itibariyle yüzde 75,7 ile Danimarka olduğu, bunu sırasıyla yüzde 73,1 ile Hollanda, yüzde 72,1 ile İsveç’in izlediği kaydedilen araştırmada, özetle şöyle denildi:
‘’AB ülkeleri ve aday ülkelerin istihdam artış oranları incelendiğinde, AB’nin 25 ülkesinin 2005 yılı itibariyle istihdam artış oranı yüzde 0,9 olduğu tahmin edilmektedir. Türkiye’de ise 2004’te yüzde 2,6 ve 2005’te yüzde 2 olan istihdam artış oranlarıyla AB ortalamasının üzerine çıkıldı. Bu artış oranlarıyla da Türkiye, aday ülkelerden Bulgaristan, Hırvatistan ve Romanya’yı geride bırakmış oldu. Türkiye’nin istihdam sağlamada ise AB ülkeleri ve aday ülkelerin gerisinde kaldığı ifade edilen araştırmada, şu bilgilere yer verildi: ‘’Çalışanların çalışabilir yaştaki nüfusa oranı AB’nin 25 ülkesinde 2004 yılında yüzde 63,3 iken Türkiye’de ise yüzde 46,1. İstihdamın, nüfus artışıyla ve küreselleşen dünya pazarında rekabetin hızlanmasıyla gelecek yıllar için gerek AB ülkeleri gerek gelişmekte olan ülkeler için önemli bir sorun oluşturacağı görülmekte.
Bu sorunun çözümü için önemli çalışmalar yapılmakta. 2000 yılı Mart ayındaki Lizbon zirvesiyle, AB konseyi 2010 yılına kadar AB ekonomisini, bilgi teknolojilerine dayalı dünyanın en rekabetçi ekonomisi yapmak için gerekli adımların atılmasına karar verilmiştir. 2000 yılında AB’nin yüzde 62,4 olan istihdam oranı 2005’te yüzde 63,8’e yükseltilmiştir.’’
|
/ KOCAELİ
05.01.2007
|
|
|
Ecevit'in cenaze töreninde sansür yok |
Devlet Bakanı Beşir Atalay, eski başbakanlardan Bülent Ecevit’in cenaze töreninin TRT’den canlı yayını sırasında herhangi bir sansür uygulamasının söz konusu olmadığını bildirdi.
Atalay, CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman’ın, ‘’TRT’nin Kocatepe Camisindeki törende, hükümet üyelerine yönelik protestoları sansürlediğine’’ ilişkin soru önergesine, TRT Genel Müdür Vekili Ali Güney’in bilgi notuyla cevap verdi. Devlet Bakanı Atalay, TRT’nin, tarafsız ve kamu tüzel kişiliğine sahip kamu yayın kurumu olduğuna işaret etti. TRT’nin, hükümetin özel yayın kuruluşu olduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını ifade eden Atalay, eski başbakanlardan Bülent Ecevit’in cenaze töreninin canlı yayınlanması sırasında, herhangi bir sansür uygulaması ve basın yayın veya halkın haber alma özgürlüğüne aykırı bir davranışın söz konusu olmadığını belirtti.
|
/ ANKARA
05.01.2007
|
|
|
Bedük’ten trafik terörüyle mücadele seferberliği |
DYP Genel Başkan Yardımcısı Saffet Arıkan Bedük, trafik terörüne karşı mücadele için işbirliği yapılması ve seferberlik başlatılması gerektiğini bildirdi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Bedük yaptığı yazılı açıklamada, Anavatan Partili eski Bakanlar’dan Mustafa Taşar’ın ve CHP Konya Milletvekili Nezir Büyükcengiz’in elim trafik kazaları neticesinde hayatlarını kaybetmelerinden büyük üzüntü duyduğunu ifade etti. Sadece bu bayramda bir çok vatandaşı trafik terörüne kurban verdiklerini kaydeden Bedük, “Ateş düştüğü yeri yakar denilir, ama trafik terörü böyle devam ettiği sürece ateşin nereye, kimin ocağına düşeceği belli değildir” ifadelerini kullandı. Bu sorun ortada durduğu sürece, yola çıkan herkesin ciddî bir riskin tehdidi altında olduğuna işaret eden Bedük, sayısız değerin, adı konmamış bu trafik savaşında kaybedildiğini vurguladı. Bedük şunları kaydetti: “Millet olarak yetiştirdiğimiz insanlar genç yaşlarında, akıllarını, emeklerini ülke yoluna seferber edecekleri bir zamanda beklenmedik bir kaza ile aramızdan ayrılmaktadırlar. Bu kayıplara, yaşanan bu trafik terörüne karşı sessiz kalmak, her şeyi oluruna bırakmak ve zamanla kendiliğinden düzeleceğini ummak doğru değildir. Trafikle ilgili olarak iktidarından muhalefetine, trafik görevlisinden sürücüsüne, öğretmeninden öğrencisine kadar herkesin harekete geçmesi, işbirliği yapması gerekmektedir. Para, pul, maddi unsurlar, bunların hiçbirisi tek bir insanımızın bile hayatından daha değerli değildir. Yola, sinyalizasyona, eğitime, personele, tabiat şartlarına karşı devletin yerine getirmesi gereken görevlere kadar her alanda kapsamlı bir seferberliği gerçekleştirmeliyiz. Kalkınma, gelişme, yoksulluk ve işsizlikle mücadele gibi alanlarda olduğu gibi trafik terörüne karşı mücadelede de büyük başarılar elde etmek bu büyük milletin kaçınılmaz kaderi ve en kutsal görevidir.”
|
/ ANKARA
05.01.2007
|
|
|
Fatsa: Gerginliğin tarafı olmayacağız |
AKP Grup Başkan Vekili Eyüp Fatsa, “Ne cumhurbaşkanlığı seçimiyle alakalı, ne de genel seçimlerle alakalı biz Türkiye’de gerginliğin tarafı olmayacağız” dedi.
Eyüp Fatsa, Kurban Bayramı dolayısıyla ziyaret ettiği seçim bölgesi Ordu’nun Aybastı, Kabataş ve Çatalpınar ilçelerinde açıklamalarda bulundu. Milletvekili Fatsa, partisinin ilçe teşkilatı ziyaretinde 2007’nin 4 Kasımı’nda Türkiye’nin bir büyük genel seçime şahit olacağını belirterek, şunları söyledi:
“AK Parti, 4 Kasım 2007’de 3 Kasım 2002’den daha güçlü çıkacaktır. Türkiye genelinde yapmış olduğumuz anketlerde, kamuoyu yoklamalarında seçmen hareketlerinde bunları görüyoruz. Bu bir milli iradedir. Milletimizin vermiş olduğu her türlü karara saygı duyarız. Onun için ne cumhurbaşkanlığı seçimiyle alakalı, ne de genel seçimlerle alakalı biz Türkiye’de gerginliğin tarafı olmayacağız. Hiç kimse bizden kaynaklanan bir gerginliği yaşamayacak ve biz bu ülkeyi germeyeceğiz. Ama bütün varlığını mevcudiyetini kavgaya, gerginliğe borçlu olanlar elbette ki alışkanlıklarını devam ettireceklerdir. Millet üzerinde baskı ve korku oluşturmaya devam edecekler, ama milletimizin sağduyusu ve iradesi bu gayretleri boşa çıkartacak” diye konuştu.
|
/ ORDU
05.01.2007
|
|
|
Kanadoğlu’nun değerlendirmesinin üzerinde durulmalı |
AKP Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilme riski altında yapılmaması gerektiğini, tartışmalı anayasa maddelerinin, kurulacak uzlaşma komisyonu çalışması doğrultusunda seçim öncesi değiştirilmesi gerektiğini bildirdi.
Daha önce TBMM Anayasa Komisyonu Başkanlığı görevinde de bulunan Yalçınbayır, yaptığı açıklamada, Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk iki turunda Meclis üye tam sayısının en az üçte ikisi olan 367 milletvekilinin hazır bulunması gerektiği” yönündeki değerlendirmesinin, “hukuki, teknik ve üzerinde durulması gereken bir konu olduğunu” söyledi.
Anayasa’nın meclis toplantı yeter ve karar sayısını düzenleyen 96. maddesiyle Cumhurbaşkanlığı seçimini düzenleyen 102. maddesinin tam bir netlik taşımadığını belirten Yalçınbayır, Kanadoğlu’nun açıklamasıyla başlayan tartışmaların da bundan kaynaklandığını ifade etti.
|
/ İZMİR
05.01.2007
|
|
|
Çığ altında kalan 14 yaşındaki çocuk öldü |
Van’ın Başkale ilçesinde çığ altında kalan bir çocuk vefat etti.
Alınan bilgiye göre, ilçenin Köprüağzı köyü yakınlarındaki kayalık arazide koyun otlatan ve üzerine çığ düşen Veli Kardaş’ın (14) cesedine, ekiplerin çalışmaları sonucu ulaşıldı.
Kardaş’ın cesedinin otopsi amacıyla Başkale Devlet Hastanesine götürüldüğü bildirildi.
|
/ BAŞKALE
05.01.2007
|
|
|
Şahide devlet koruması geliyor |
Şahitlerin kimliğinin saklı tutulması ve güvenliğinin sağlanması konusunda alınacak önlemleri düzenleyen Tanık Koruma Kanunu Tasarısı, TBMM’ye sunuldu.
Tasarının gerekçesinde, haklarında şahit koruma tedbirleri alınması gereken kişilerin, bu tedbir kararlarının hangi suçlarda alınacağı, tedbir çeşitleri, tedbir kararlarının hangi makam veya mercilerce alınacağı, bunların süresi, uygulanması, uluslararası işbirliği ve bu konuya ilişkin diğer usul hükümlerinin yasal bir düzenlemeye kavuşturulması amacıyla hazırlandığı belirtildi.
Şahitliğin, şahit açısından karşılıksız olarak yerine getirilmesi gereken bir kamu görevi olduğu gibi, verdiği bilgilerden dolayı bir zarara uğramasına karşı gerekli tedbirleri almanın da devletin sorumluluğunda olduğunun vurgulandığı gerekçede, “Devlet, tanık olarak dinlendikten sonra, sırf bu tanıklığı nedeniyle hayat veya beden bütünlüğü ile mal varlığı tehlikeye düşebilecek kişiyi suçlularla baş başa bırakmamalıdır’’ denildi.
|
/ ANKARA
05.01.2007
|
|
|
CHP’li Büyükcengiz toprağa verildi |
Konya’nın Güneysınır İlçesi yakınlarında önceki gün partililerle bayramlaşmaya giderken trafik kazasında hayatlarını kaybeden CHP Konya Milletvekili Nezir Büyükcengiz ile CHP Konya İl Sekreteri Ali Alp dün düzenlenen törenle toprağa verildi.
Hacıveyiszade Camii’nde kılınan namazın ardından, Büylükcengiz’in cenazesi, memleketi Sarayönü İlçesi’ne götürülerek ilçe mezarlığında toprağa verilirken Alp’in naaşı ise şehir merkezindeki Musalla Mezarlığı’nda defnedildi. Cenaze törenine katılan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, “TBMM’de yeni bir trafik yasası çıktı. Bu da gösteriyor ki, cezaları artırmaya yönelik bir düzenleme fazla bir şey değiştirmiyor. Olayı bütün boyutlarıyla ele alacak yeni bir yaklaşıma ihtiyaç var” dedi.
|
/ KONYA
05.01.2007
|
|
|
Taşar, bugün defnedilecek |
Afyonkarahisar’da geçirdiği trafik kazasında vefat eden eski bakanlardan Mustafa Taşar, bugün Ankara’da toprağa verilecek.
Taşar’ın cenazesi ile kazada yaralananlar özel ambulanslarla Afyonkarahisar’dan Ankara’ya getirildi. Mustafa Taşar’ın cenazesi Başkent Üniversitesi Hastanesi morguna konuldu. Kazada yaralanan, Mustafa Taşar’ın eşi Gülderen ve kızı Gonca Taşar ile yeğeni Efe Taşar da sabah saatlerinde Başkent Üniversitesi Hastanesi’ne getirildi. Gonca Taşar’ın yoğun bakım ünitesine alındığı, Gülderen Taşar’ın ise kaburgalarında kırıklar olduğu belirtildi.
Mustafa Taşar için ubgün TBMM’de bir tören düzenleneceği ifade edildi. Taşar’ın cenazesi Kocatepe Camisi’ndeki öğle vakti kılınacak cenaze namazının ardından Cebeci Asri Mezarlığında toprağa verilecek.
Bu arada, Taşar’ın 2005 yılında vefat eden kardeşi Faruk Taşar’ın yanında Cebeci Asrı Mezarlığı’nda kendisine mezar yeri ayırtığı belirtildi.
|
/ ANKARA
05.01.2007
|
|
|
Bir dahaki bayrama kavuşmak ümidiyle |
Sınır ötesi bayramlaşma uygulaması kapsamında, Kurban Bayramı’nın 3’üncü günü Suriye’ye geçiş yapan vatandaşlar, döndü.
Alınan bilgiye göre, imzalanan protokol çerçevesinde, Ceylanpınar’da bayramın 3’üncü günü geçiş yapan 2 bin 450 kişi, 48 saatlik süreyi tamamlayarak, sabah saatlerinden itibaren yurda giriş yapmaya başladı. Dün akşam saatlerine kadar süren dönüşlerin yanı sıra, bayramın 4’üncü günü geçiş yapan bin 770 kişinin de bugün dönmesi bekleniyor. Suriye’deki yakınlarıyla 2 gün hasret gideren bazı vatandaşlar, sürenin kısa oluşundan yakınırken, dönüş yapan vatandaşların, hediyelik eşya kapsamında çoğunlukla çay ve bisiklet getirdikleri görüldü.
|
/ CEYLANPINAR
05.01.2007
|
|
|
Bayram ve yılbaşında sürücülere ceza yağdı |
İstanbul’da, bayram ve yıl başında yapılan trafik uygulamalarında, 14 bin 147 sürücüye toplam 871 bin 342 YTL para cezası kesildi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekiplerince 30 Aralık 2006 ile 3 Ocak 2007 tarihleri arasında trafik denetim ve kontrolü yapıldığı bildirildi. Açıklamada, uygulamalarda 966 araç sürücüsüne ‘’emniyet şeridi ihlali’’ suçundan, 13 bin 181 araç sürücüsüne de çeşitli kural ihlalleri nedeniyle toplam 871 bin 342 YTL tutarında cezai işlem yapıldığı kaydedildi. Ayrıca aynı tarihler arasında, 3 ölümlü, 101 yaralamalı olmak üzere toplam bin 974 trafik kazası meydana geldiği belirtilen açıklamada, bu kazalarda 3 kişinin öldüğü, 162 kişinin yaralandığı, yaklaşık 2 milyon 957 bin 145 YTL maddi hasar oluştuğu ifade edildi.
|
/ İSTANBUL
05.01.2007
|
|
|
Soğuk havada İstanbul’a dikkat |
Türkiye genelinde etkili olacak soğuk hava geçişlerinin ölümlere yol açabileceği uyarısında bulunan Avrupa Acil Tıp Birliği Başkan Vekili Uzman Doktor Ülkümen Rodoplu, soğuk hava geçişlerinde yaşanacak hipoterminin doğu illerinden çok İstanbul gibi sahil şehirlerinde etkili olabileceğini söyledi.
Önümüzdeki günlerde Türkiye genelinde etkili olacak soğuk hava geçişlerinde yaşanacak hipoterminin, soğuk olan Kars, Ardahan, Sivas, Erzurum gibi illerden çok İstanbul, İzmir, Samsun, Trabzon gibi sahil bölgelerinde daha çok ölüme yol açabileceğini öne süren Dr. Rodoplu, karasal iklimde nemin, kıyı illere göre daha az olduğunu, bu açıdan soğuk havanın kıyı bölgelerinde daha fazla hissedildiğini ve insanları çok daha fazla etkilediğini söyledi.
“Normal vücut ısısı 37 derece santigrat civarındadır. Ancak kış aylarında çevre sıcaklığı nadiren bu kadardır. Vücudumuz, yediğimiz besinleri yakarak ısısını sabit tutmaya çalışır. Donma ya da donmaya yakın ısılarda vücut ısısının düşmesine, hipotermi denir” diyen Dr. Rodoplu, soğuk havada uzun süre kalmak, suya düşmek veya batmak durumlarında hızla hipoterminin gelişebileceğini söyledi.
Hayatî organlarda ısının 35 C derecenin altına indiği takdirde hipoterminin oluşmaya başladığını belirten Rodoplu, ilk yardım olarak hastanın 20 C derece civarında oda ısınına alınması, ıslak giysilerin çıkartılması, kuru ve sıcak battaniye ile kişinin örtülmesi ve en kısa sürede hastaneye ulaştırılması gerektiğini anlattı.
|
/ İZMİR
05.01.2007
|
|
|
Sakarya’da faciadan dönüldü |
Sakarya’nın Akyazı ilçesi TEM Otoyolu’nda Ankara - Lüleburgaz seferini yapan ve 57 yolcusu bulunan Metro Turizme ait yolcu otobüsü, alev alev yandı. Otobüsün kapılarının açılıp yolcuların tahliye edilmesiyle, faciadan dönüldü.
Edinilen bilgiye göre, TEM Otoyolu’nun Akyazı gişeleri yakınlarında önceki gece 04:00 sularında meydana gelen olayda Ankara’dan saat 11:00’de 4’ü personel 57 yolcusuyla birlikte hareket eden ve Lüleburgaz’a giden Adnan Oruç idaresindeki 34 DHA 66 plakalı yolcu otobüsünde seyir esnasında yangın çıktı. Yangın sonrası otobüste büyük panik yaşanırken kaptan otobüsü emniyet şeridine çekerek kapıları açtı. Yolcular panik içerisinde otobüsü terkederken alevler kısa sürede tüm otobüsü sardı. Olay yerine gelen Adapazarı Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekiplerinin müdahale ettği yangın yarım saat süren çalışma sonucu kontrol altına alındı. Soğutma çalışmaları ise 1 saat sürdü.
Yağmur altında saatlerce bekleyen yolcular, firma tarafından olay yerine gönderilen başka bir otobüse bindirilerek ifadelerinin alınması için Akyazı İlçe Jandarma Komutanlığı’na gönderildi. Öte yandan yaklaşık bir saat süreyle ulaşıma kapanan TEM Otoyolu’nun İstanbul istikameti söndürme çalışmalarının ardından tekrar trafiğe açıldı.
|
/ SAKARYA
05.01.2007
|
|
|
“Sigarayı engellemede doktor öncü olmalı” |
Dicle Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi'nce "Hekim, Hemşire ve Hasta Yakınlarının Sigara İçme Davranışları” başlıklı bir araştırma yapıldı.
Toplam, 110 hekim, 138 hemşire ile 266 hasta ve hasta yakını üzerinde yapılan araştırmaya göre, hekimlerin yüzde 34,6’sı, hemşirelerin yüzde 47,8’si ve hasta refakatçilerinin yüzde 23,6’sının sigara içicisi olduğu saptandı. Araştırmada, hekimlerin yüzde 32,7’si, hemşirelerin yüzde 46,4’ü ve hasta refakatçilerinin yüzde 9,4’ünün hastanede sigara içtiklerini belirttikleri kaydedildi.
Araştırmayı yürütenlerden Prof. Dr. Melikşah Ertem, sigaranın engellenmesi, bırakılması, başlanmaması konusunda hekimler ve hemşirelerin lider olması gereken bir durum olduğunu söyledi. Araştırma hastanesi olmasına rağmen, birçok hekim ve hemşirenin hastahanede sigara içmeye devam ettiğini ifade eden Ertem, “Hastahanenin sağlıklı ve hijyenik olması gerekirken bakıyoruz ki hastane sigaranın içildiği bir yer oluyor. Siz bir odada sigara içseniz bile yakınınızdaki odalarda sağlık riskini oluşturmaktadır. Zararlı 4 bin çeşit maddeden bahsediyoruz” dedi.
|
/ DİYARBAKIR
05.01.2007
|
|
|
F tipine protesto |
Beyoğlu’nda bir grup, F tipi cezaevlerini protesto etmek amacıyla meşaleli eylem yaptı.
Çeşitli sivil toplum kuruluşlarına üye göstericiler, F tipi cezaevlerini protesto etmek ve “ölüm orucu”ndaki Avukat Behiç Aşçı’ya destek vermek amacıyla Taksim tramvay durağı önünde toplandı. Grup meşaleler eşliğinde yapılan basın açıklamasının ardından dağıldı. Ara sokaklara girdikten sonra polis araçlarına taş attıkları belirtilen 6 şüpheli gözaltına alındı.
|
/ İSTANBUL
05.01.2007
|
|
|
Ekmek uğruna çöp altında kaldı |
Kayseri’de çöplükte pet şişe toplayan bir kişi, çöp yığınlarının altında kaldı.
Kocasinan ilçesine bağlı Oymaağaç köyü yakınlarındaki çöplükte pet şişe toplayan Necati Özdemir (30), üzerinde bulunduğu çöp yığınları ile birlikte kaydı. Büyük bir çöp yığınının altında kalan Özdemir’i kurtarmak için Ankara’dan gelen sivil savunma ve jandarma kurtarma ekipleri, köpeklerle birlikte arama çalışmalarına başladı. Çalışmalara, Kayseri Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri ve Kayseri Sivil Savunma Müdürlüğü ekipleri de katıldı.
|
/ KAYSERİ
05.01.2007
|
|
|
Tüketicilere internet desteği |
Tüketiciler Birliği, “Şikayetim Var” projesi kapsamında, mağdur tüketicilere internet üzerinden ücretsiz hukukî destek vereceğini bildirdi.
Tüketiciler Birliği Başvuru Merkezinden yapılan yazılı açıklamada “Şikâyetim var” projesi dahilinde www.tuketiciler.org adresinden hukuki yardım yapılacağı belirtildi.
|
/ İSTANBUL
05.01.2007
|
|
|
Telli turnalar, Türkiye’yi terk etti |
Doğa Derneği Genel Müdürü Güven Eken, telli turnaların, Nisan ayında geldikleri Türkiye’den Ağustos ayında ayrıldıklarını anlattı.
Telli turnaların, Türkiye’de artık sadece Muş Bulanık Ovasında ürediklerini ifade eden Eken, kuşların eskiden İç Anadolu Bölgesi’nde de geniş alanlarda ürediğinin bilindiğini söyledi.
Eken, telli turnaların, tüm Avrupa’da üreyen son 11 bireyinin Türkiye’de yalnızca Bulanık Ovası’nda kısıtlı bir alanda hayat sürdüklerini söyledi.
Kış aylarını Afrika’da geçiren kuşların, uzun bir göçün ardından Mart ve Nisan aylarında Hazar Denizi’nin kuzeyi ve doğusundaki üreme alanlarına geldiklerini belirten Eken, Türkiye’nin, Hazar Denizi ve Bulanık Ovası arasında başka bir üreme alanı olmaması sebebiyle çok önemli bir coğrafik konumda bulunduğunu vurguladı. Eken, “Muş’un Bulanık ilçesinin kuzeyinde, Murat Nehri boyunca uzanan Bulanık Ovası’nda çok fazla yerleşim bulunmamaktadır. Ovada yoğun tarım yapılırken, Murat Nehrinin tarım faaliyetlerine uzak kıyıları doğal özelliğini korumaya devam etmektedir. Murat Nehri üzerindeki adacıklar ve çevresindeki insan eli değmeyen alanlar telli turnaların en önemli üreme ve beslenme alanlarıdır” diye konuştu.
“TÜRÜ SONSUZA KADAR KAYBEDİLİRİZ”
“Telli turnaların bu bölgeden de çekilmeleri durumunda bu türü sonsuza kadar kaybediliriz” diyen Eken, telli turnaların, Türkiye’deki son üreme alanlarının yerel halkın katılımıyla korunmasını sağlamak amacıyla bir proje hazırladıklarını anlattı.
Eken, Telli Turna popülasyonundaki azalmanın en önemli sebebinin, kuşların Murat Nehri kıyısında bulunan önemli hayat alanlarının tarım alanı haline dönüştürülmesi ya da kurutulması olduğunu söyledi.
Kuşların, sulak alanlar ile bozkır arasında kalan bölgeleri hayat alanı olarak seçtiğini ifade eden Eken, son 11 telli turnanın, Murat Nehrinin bozkırla buluştuğu noktada bu el değmemiş bölgelerde üremeye çalıştıklarını belirtti.
Eken, kuşların üreme alanlarına, ulaşımın bir hayli zor olduğunu, bunun da üreme için elverişli bir ortam oluşturduğuna dikkati çekti.
PROJE
Projenin, 93 bin 960 YTL mal olacağını belirten Eken, bu kapsamda son telli turnaların görüntülenerek, kuşları ve Bulanık Ovasını anlatan kısa bir tanıtım filmi hazırlanacağını ifade etti.
Telli turnaları ve yaşadıkları alanları anlatan bir broşür ve poster de yayınlanacağını dile getiren Eken, telli turnaların ürediği ve beslendiği alanlarda panolar yerleştirilerek bölge halkına ve yöreyi ziyaret eden turistlere bilgi verileceğini söyledi. Muş’un, gelişmişlik düzeyinin en düşük illerden birisi olduğunu hatırlatan Eken, “Bu kuşları görebilmek için göç zamanlarında Avrupa’dan, ABD’den turistler geliyor. Yöre halkı, bu turistlerden gelir elde etmeye başlarsa, projenin daha kısa sürede başarıya ulaşacağını tahmin ediyoruz” diye konuştu.
|
05.01.2007
|
|
|
Pedalları Mevlânâ için çevirdiler |
Bisikletle Ankara’dan yola çıkan bisiklet tutkunları Konya’daki Mevlânâ Müzesini ziyaret etti.
İnternet aracılığıyla tanışarak Mevlânâ Müzesini ziyarete gelen bisiklet tutkunları Konya’ya hayran kaldı. Ankara’dan 7 kişinin, İstanbul’dan 1 kişinin katıldığı gezide Konya’daki 4 bisiklet tutkunu da ev sahipliği yaptı. İlk önce Apa barajında piknik yapan bisikletçiler daha sonra Konya’daki tarihi mekânları gezdiler. Bisikletleriyle birlikte şehir içinde yaklaşık 100 kilometre yol kateden genç bisikletçiler Mevlânâ Müzesini de ziyaret ettiler.
Konya’daki manevî atmosferden çok etkilendiklerini dile getiren bisiklet tutkunları Müze içerisindeki ney sesine doyamadıklarını belirtti. İnternet aracılığıyla tanıştıkları Konya’lı arkadaşlarının dâveti üzerine Konya’ya geldiklerini söyleyen Pedalsesi topluluğu üyeleri, geziden son derece memnun kaldıklarını söylediler.
Büyük çoğunluğu üniversite öğrencisi olan topluluğun kurucu üyelerinden Yavuz Ergün “Biz bisiklet severler olarak internet üzerindeki forumda tanıştık, Konya’lı abilerimizin dâveti üzerine Konya’ya geldik. Gezi sırasında Mevlânâ Müzesi’ndeki manevî atmosferden çok etkilendik, zaten etkilenmemek de mümkün değil. Ayrıca Konya’da bir bisiklet yolunun olması çok güzel, insanların da bisiklet sürücülerine karşı çok saygılı olması bizi çok sevindirdi bu yüzden hepsine çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Hep birlikte müze içerisinde duâ eden üyeler daha sonra bisitletlerine binerek Müze ve çevresini gezdi. Gezi boyunca Konyalı üyelerin evlerinde konaklayan bisikletçiler, en çok etli ekmek yemekten hoşlandılar. 2 gün süren gezide yeni insanlarla tanışan pedalsesi üyeleri hayran kaldıkları Konya’dan ayrıldılar.
|
05.01.2007
|
|
|
Murat ve Karasu şimdi birer buz pisti |
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde dondurucu soğuklar etkisini sürdürüyor. Geceleri hava sıcaklığı eksi 30 dereceye düşerken gündüzleri eksi 20 derece civarında seyrediyor. Aşırı soğuklardan dolayı Muş’un en büyük nehirlerinden Murat ve Karasu tamamen buzlarla kaplandı.
Muş merkeze bağlı Mercimekkale köyündeki bir un ve yem fabrikasının makine aksamları soğuktan çalışamaz hale geldi.
Fabrika sahibi İlhan Ayda, “Ömrümde böyle soğuk görmedim. Makinelerim dondu, 4 gündür fabrikam çalışmıyor. İşçilerimizin ücretini bile çıkaramaz hale geldim” dedi.
Muş’un Varto ilçesinden Muş’a gitmekte olan ticarî taksi sürücüsü Nihat Özkan da, havanın soğuk olması sebebiyle taksinin arka tekerinin donduğunu anlattı.
Öte yandan, Murat ve Karasu nehirlerinin donması üzerine vatandaşların ulaşımlarını nehir üzerinden yapmaları ilginç bir görüntü oluşturdu.
|
05.01.2007
|
|
|
Bu bayram yalnız değillerdi |
Bayram öncesi şekerlerini hazırlayarak yakınlarının yolunu gözleyen huzurevi sakinleri, bayramda ziyaretçilerden yoğun ilgi gördüler.
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna (SHÇEK) bağlı Adana Huzurevi yetkililerinden edinilen bilgiye göre, bu yıl basın-yayın kuruluşları aracılığıyla yapılan ‘’ziyaret çağrıları’’na vatandaşların olumlu cevap vermesiyle, geçen yıllar bayramı daha sade yaşamak zorunda kalan yaşlıların umutları boşa gitmedi.
Huzurevindeki yaşlılardan 38’i bayram tatilini aileleriyle birlikte geçirirken, 154 huzurevi sakinini bayram süresince 750 kişi ziyaret etti.
Bayram öncesi yakınlarından ayrı olmanın hüznünü yaşayan yaşlıların yüzü bayramda gelen ziyaretçilerle güldü.
Her biri farklı sebeplerle ömürlerinin kalan bölümünü huzurevinde geçirmeyi tercih eden yaşlılar, bayramda sevdikleriyle buluşmanın heyecanını yaşadı.
Huzurevi yetkilileri, toplumun önemli değerleri arasında yer alan yaşlıların sadece bayramlarda değil, yılın her günü hatırlanması ve ziyaret edilmesi gerektiğini ifade ettiler.
|
05.01.2007
|
|
|
Sınırda eve dönüş |
Kurban Bayramı’nı akrabalarının yanında geçirmek üzere Türkiye’ye gelen Suriye vatandaşları memleketlerine dönüyor.
Bayramın üçüncü gününden itibaren Türkiye’ye giriş yapan 5 bin 500 Suriye vatandaşı ülkelerine dönmek için dün sabah saatlerinden itibaren Nusaybin Sınır Kapısı’na akın etti.
Kurban Bayramı sebebiyle Suriye vatandaşlarına verilen 48 saatlik idarî iznin sona erdiğini belirten Nusaybin Kaymakamı Ersin Emiroğlu, sınır kapısında geçişlerin sağlanması için gereken tedbirlerin alındığını söyledi.
Suriyeli vatandaşların ülkelerine dönmesi için sınır kapısında görevli memur ve askerlerin geçişleri sağlamak için yoğun bir çaba sarf ettiklerini ifade eden Emiroğlu, “Her hangi bir izdihamın yaşanmaması için görevlilerimiz hazırlıklarını tamamladılar. Şu anda geçişlerde herhangi bir sorun yaşanmamaktadır” dedi.
|
05.01.2007
|
|
|
Kınalı keklikler azalmasın diye |
Elazığ’ın Keban ilçesinde keklik meraklısı emekli işçi Bekir Dinç (63), bölgedeki kınalı keklik sayısı azalınca tabiata salmak üzere keklik yetiştirmek için kendi imkânlarıyla kuluçka makinesi yaptı.
Dinç, kekliklere meraklı olduğunu, evinde iki tane keklik besleyerek seslerini dinlediğini söyledi. İlçede, kimi zaman Avcılar Derneğine gittiğini anlatan Dinç, bu ziyaretler sırasında dernek ikinci başkanı Abbas Ertürk’ün kendisine ‘Bölgede kınalı kekliklerin sayısı çok azaldı’ dediğini kaydetti.
Bunun üzerine bir kuluçka makinesi yaparak, keklik yumurtalarını koyup, yetiştirip, tabiata salmayı düşündüğünü anlatan Dinç, şunları söyledi: “Tavuk yumurtasını makinede denedim ve 6 civciv elde ettim. Bahar aylarında keklik yumurtalarından yavru elde edip, bunları tabiata salmayı amaçlıyorum. Dağlarımızda kekliklerin sayısını tekrar arttırmak istiyoruz.’’
|
05.01.2007
|
|
|
|