Bir daha küfredersen
Küfür, çocuğu sokağa, arkadaş arasına çıkan ailelerin hepsinin ortak bir sorunudur. Çocukları sağdan soldan duydukları, kimi zaman anlamını dahi bilmedikleri kelimeleri ailede ya da bir arkadaş çevresinde sarf ettiğinde ailenin duyduğu şaşkınlığa, utanca bir çoğumuz şahit olmuşuzdur. Peki çocuklarımızı bu kaçınılmaz durumdan nasıl uzaklaştırabiliriz?
Öncelikle küfürü üç temel grupta ele alabiliriz:
Ya bedduâ etmek ya da birine zarar verilmesi dileğini yansıtan konuşma biçimi.
Cinsel içerikli küfürler, müstehcen konuşmalar.
Kişiliğe yönelik küfürler: Manyak, salak gibi...
Sebeplerine gelince;
Dikkat çekme: Bazı çocuklar ana-babadan yeterli ilgiyi göremiyorlarsa, dikkat çekmek için küfrederler.
Sarsılma: Bazı çocuklar için yetişkinleri şok etme, rahatsız etme eğlenceli olabilir.
Ağızdan kaçıverme: İnsanlarda engellenme ya da kızgınlık hissedildiğinde ya da fiziksel bir gerginlik olduğunda küfürün ağızdan çıkıvermesi çok tabiîdir. Çok engellenen, yaşama alanı çok daraltılan çocuk, kızgınlık olarak küfredebilir.
Savunma: Bazıları için kötü söz söyleme bir savunma davranışıdır. Küfür etmenin tam anlamıyla yasak olduğu çevrede yetişenler, isyan ederek bağımsızlıklarını göstermek isterler.
Olgunlaşma: Bazen de çocuklar yetişkin olmanın bir sembolü olarak, kötü söz söylerler.
Akranları tarafından onaylanma.
Çocukça bir zevk: Küçük çocuklarda banyo ve ona ilişkin konuşmak, çocuklarda bir tür çocuksu bir zevk alma durumu ortaya çıkarmaktadır.
Ne Yapılmalıdır?
Örnek oluşturma: Eğer kaba ve küfürlü bir konuşma eğilimini kendinizde engelleyebiliyorsanız, çocuğunuz da bu kontrolü sizi taklit ederek öğrenecektir.
Dürtülerini ifade edebilme: Eğer çocuk, size olan kızgınlıklarını rahatlıkla dile getirebiliyorsa, bu özgürlüğe sahip ise, olumsuz duygularını belirtmek için daha az küfürlü sözcük kullanacaktır.
Tartışma: Bu kelimeler bir kağıda yazılarak tanımlanır ve daha sonra tartışılır.
Önemsememek: Çocuklar kötü sözcükler kullandığında, anne-babalar bu duruma pek fazla üzülüp şaşırmıyorlarsa, çocukların bu sözcükleri söylemeleri için bir sebepleri kalmayabilir.
Dilsizlik Oyunu: Anne-babalar böyle durumlarda şoke olmaktan çok, sessizlik oyunu oynayarak çocuğu yönlendirebilirler. “Senin kullandığın kelimenin anlamı nedir?”, “anlamıyorum”, denilerek çocuktan cevaplaması istenir.
Üretken olmaya özendirmek: Üretken uğraşlar, yazınsal faaliyetler, spor vb. üretkenliği artırıp kötü söz kullanımını engeller.
Kötü sözcüklerin yıpratılması: Çocuk bu kelimeyi kullandığında 5 dakika boyunca bu kelimeyi söylemesini isteyin. Büyük ihtimalle bir daha kullanmayacaktır. Söylemek istemediği zaman, ancak kötü sözcüğü kullanmaktan dolayı verilen cezayı uyguladıktan sonra, istediğini yapabileceğini söyleyin.
Ciddî cezalandırmama: Eğer çocuğunuzu korkutarak, tehdit ederek cezalandırırsanız; çocuğunuz bu kelimeleri yakalanıp cezalandırılmamak için, gizlice kullanmayı öğrenir.
Uygun olmayan bu sözcüklerin yerine, uygun kabul edilebilir sözcükler kullanması için çocuğu bilgilendirmek gerekir. Çocuk olumlu sözcük kullandığında, çocuğun övülmesi teşvik edilmesi gerekir.
[email protected]
|