Londra’da düzenlenen Türk Festivali, özellikle yabancıların akınına uğradı. Türk kültürüne ait geleneksel dans gösterimi ve tarihî eserlerin de sergilendiği festival, vatandaşların oldukça ilgisini çekti. Londra’da yaşayan yoğun Türk nüfusuna bağlı olarak çok sayıda özel Türk günleri düzenlenmeye devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde kutlanan Türk Günü özel kutlamasının ardından Londra’da bulunun meşhur en büyük sergi salonlarından biri olan Victoria-Albert Müzesi’nde düzenlenen Türk Festivali de büyük ilgi çekti.
Ziyaretçilerinin çoğunluğunun İngiliz ve yabancı turistlerin olduğu festivalde geleneksel Türk kültürüne ait dans gösterisi sunumu yapıldı. Dans gösterisinin yanı sıra yabancılara büyük ilgi çeken darbuka ve def çalma dersleri de verildi. Festivalde ayrıca, Türk mutfağına ait yemekler yer aldı. Paralı olan yemeklere de yabancıların yoğun ilgisi vardı. Geleneksel Türk kıyafetlerinin sergilendiği festivalde, 16,17.18 yüzyıllardan kalan Türk-İslam kültürüne ait parçalar sergilendi. Daha sonra müze içerisinde vatandaşların çevrelediği yerde, bayan mankenler eski Türk kıyafetlerinin tanıtımını yaptı. Mankenlerin, eski Türk kıyafetleri giyerek sahneye çıktıkları sırada yerli yabancı vatandaşlardan büyük alkış aldı.
Festivalin organizatörlerinden Nihat Ak, her yıl Türk kültürünü tanıtmak amacıyla çeşitli faaliyetler düzenlediklerini belirterek, festivalle ilgili şu görüşleri dile getirdi:
“Her yıl Türk müziği, sufi san'atı ile ilgili farklı aktiviteler düzenliyoruz. Kiliselerde ney ve darbuka dersleri de veriyoruz. Önümüzdeki günlerde ‘Def Festivali’ düzenleyeceğiz, bu festivale de yoğun ilgi var, özellikle Almanya’da Def Festivali büyük ilgi çekiyor. Ancak İngiltere’de böyle bir festival hiç yapılmadı, ilk kez bir Def Festivali düzenlenecek.”
Yabancıların oldukça ilgi gösterdiklerini de anlatan Nihat Ak, bu ilgiyi daha fazla reklâm yaparak arttırmak istediklerini söyledi. İngiliz okullarında darbuka dersleri verme projelerinin de olduğunu söyleyen Nihat Ak, gelen vatandaşların çoğunluğunun yabancı olduğunu belirtti.
Türklerden uzun yıllar darbuka ve ney dersi aldıktan sonra, Türk meslektaşlarıyla birlikte ders vermeye başlayan Bangladeş asıllı Halid Hakim ise daha önce davul çaldığını belirterek, “Kendimi daha sonra def ile birlikte darbuka da çalmak zorunda hissettim. Türk meslektaşlarım ile birlikte öğrendim bunu. Bizim daha önce davul ve darbuka işlerini yaptığımız bir çalışma yerimiz oldu.” diye konuştu.
İnsanların ilgi duyduklarını vurgulayan Halid Hakim, “İnsanlar, hangi seviyede olurlarsa olsunlar öğrenmeye geliyorlar. Çok sayıda kişi gelip öğrendi. Ancak en dikkat çekici olanı ise, gelenlerin çoğunun kadın olması” şeklinde konuştu.
|