"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

‘Mecburi din dersi’ fayda verir mi?

Faruk ÇAKIR
23 Ocak 2015, Cuma
Fransa’da yayınlanan bir dergiye yapılan saldırının Avrupa ve dünyada var olan İslamofobya/İslâm korkusunu tetikleyebileceği pek çok kişi tarafından ifade ediliyor. Saldırıyı değerlendiren gazeteci yazar Taha Akyol da bu yönde görüş beyan etmiş.

Pakistan ve Afganistan’da yaşanan hadiselerin terörü tetiklediğine de dikkat çeken Akyol, “Türkiye’de ve dünyada, İslâm konusunda hassasiyeti olanlar yani inanmış Müslümanlar, İslamofobi’yi eleştirdikleri kadar, İslâmın içindeki bu fanatik, mutaassıp ve dar kafalı eylemci grupların inanç sistemlerini de eleştirmeli” demiş.

“Bir insan şiddete başvurduğunda onu, önce Müslümanlar eleştirmeli” diyen Akyol’un bazı tesbitleri şöyle:

*Aslında İslamofobi’nin yükselmesine kızan Müslümanların, bu fanatik İslâmcı hareketleri eleştirmesi gerekir. “Biz, her türlü teröre karşıyız” demek yetmez. Bu, lâfı savuşturmaktır. “Biz, terörün temelindeki şu İslâm anlayışına karşıyız” diye konuşmak lâzım. 

*Kanaatim, tekke ve türbelerin kapatılmaması gerektiği yönündeydi. Osmanlı döneminde gelişen bir modern İslâmcılık süreci vardı. (...) İzmirli İsmail Hakkı, Mehmet Âkif, Şehbenderzade gibi isimler vardı bu dönemde. Cumhuriyet, yaptığı kültür devrimiyle bunların da unutulmasına yol açtı. Bugün ortalama bir İslâmcıyı çevirin, Cevdet Paşa’yı mı, yoksa Seyyid Kutub’u mu daha çok biliyor bir sorun bakalım. Seyyid Kutub’u daha çok biliyordur. Tasavvufta görülen daha hoşgörülü kültürel gelenek kopunca, köylerden şehirlere gelen Müslümanlar, okuryazar olduklarında okumak için sadece Seyyid Kutub’un tercümelerini buldular, Cevdet Paşa’yı değil.

*(Türkiye’de siyasal İslâmın geldiği nokta sorusu üzerine) Bu konuda en iyi cevabı eski Diyanet İşleri Başkanı, muhterem Hoca Ali Bardakoğlu verdi: “Dindarlaşma şeklen artarken, ahlâkî boyutu gittikçe erozyona uğruyor.” Bu işin özeti budur. Bunu pek çok İslâmcı da söylüyor: Dünyevîlik, para kazanma hırsı arttığı gibi, İslâmî ve tasavvuf ahlâkının erozyona uğraması da arttı. Bir kötülüğü yapan bizdense “iyi”, sizdense “kötü” zihniyeti var maalesef. AKP iktidarı giderek otoriterleşiyor. Bunun aksini söylemek, bir entelektüelin kendini inkârı olur. Bunun planlı bir oyun olduğunu da düşünmüyorum.

*Ayrıca iktidar ne kadar sürerse sürsün denetlenebilir olmalı. Denetimi de yargı yapacak. Yargı iktidardan korkarsa denetim aksar, demokraside problem çıkar. Basın, serbest eleştiri yapamıyorsa, yine denetim eksilmiş demektir. O yüzden demokrasinin iki ayağı var: Sandık ve kuvvetler ayrılığı. İkisinden biri olmadığı zaman ona demokrasi denilemez. Bugün Türkiye’de kuvvetler ayrılığının, olgun demokrasilerdeki anlamının var olduğunu söyleyebilecek kim çıkar, bilmiyorum. (Konuşan: Tunca Öğreten, Taraf, 19 Ocak 2015)

Sohbetin belki de en can alıcı bölümü ise, din derslerinin kaldırılması gerekip gerekmediği yönündeki soruya verilen cevap olmuş. Akyol şöyle demiş: “Kesinlikle kaldırılmalı. Ben bunun aksi yönde tesir ettiğini düşünüyorum. Bu dersler; dindar nesil yetiştirmek yerine psikolojik tepkilere yol açıyor. Eğer zorunlu din dersiyle dindar nesil yetişiyor olsaydı, bugün İslâmcılar arasındaki bu sekülerleşme tartışması yaşanmazdı.”

Bu tesbit, kaliteli eğitim verilmediği için sayıca çoğalan imam hatip liselerine itiraz eden müftüleri akla getirdi. Aynı şekilde, 5 vakit namaz kıldığı halde gösteriş için yapılmak istenen camilere itiraz eden yok mu?

İkna metodu yerine, işin içine zor ve mecburiyet girince işin sırrı bozuluyor, maalesef...

Okunma Sayısı: 1610
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • ali yeşilkaya

    23.1.2015 09:05:38

    din dersleri kesinlikle mecburi olmaktan çıkarılmalı.benim görüşüm bu.fakat sayın yazardan istirhamım acaba şer'an bu konunun hükmü nasıldır ve üstad hazretleri bu konuda neler söylemiştir sorularına cevaplar içeren bir yazı yazması.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı